ELDER Yönetim Kurulu Başkanı Serhat ÇEÇEN’ Mesleki Yeterlilik Kurumu Başkanı Adem CEYLAN’a geçtiğimiz günlerde nezaket ziyaretinde bulundu.

Görüşmede ELDER in devam eden belgelendirme süreçleri ve 2018 yılı için elektrik dağıtım sektörüne yönelik belgelendirme hedefleri istişare edildi.  CEYLAN, MYK’nın bugüne kadar 744 standart ve 440 yeterlilik yayınlandığını belirterek 92 belgelendirme kuruluşunun yılda 1.8 milyon kişiye belgelendirme yapma kapasitesine ulaştığını  vurguladı. Halen 250 bin belgeli çalışana ulaşıldığını ancak rakamdan ziyade etkinin önemli olduğunu bu nedenle sektörlerden gelen geri dönüşlere çok önem verdiklerini paylaştı.

ELDER Yönetim Kurulu Başkanı Serhat ÇEÇEN ise 2018 Yılını ELDER’in belgelendirme yılı olarak seçtiğini belirti. Elektrik dağıtım şirketlerinin belgelendirmeye çok değer verdiğini ve 2018 yılı içerisinde yaklaşık 6 bin civarında personeli belgelendirmek için ön talepte bulunduklarını belirten ÇEÇEN :

Elektrik Dağıtım Hizmetleri Derneği – ELDER Yönetim Kurulu Başkanı Serhat ÇEÇEN’in, MYK Başkanı Adem CEYLAN’a 14 Kasım 2017 Salı günü gerçekleştirmiş olduğu nezaket ziyaretinde, 2018 Yılını ELDER’in belgelendirme yılı olarak seçtiğini belirti. Elektrik dağıtım şirketlerinin 2018 yılı içerisinde yaklaşık 6 bin civarında personeli belgelendirmek için ön talepte bulunduklarını belirten ÇEÇEN şöyle devam etti:

“Kamu denetimleri tüm belgelendirme faaliyetlerimizi̇ sürekli izleyecek ve azami kalite teminini̇ sağlayacak. Elektrik dağıtım sektörü çalışanları MYK ve TÜRKAK onaylı mesleki yeterlilik belgeleriyle uluslararası dolaşım imkanı sunan “Europass Belgesi” ne de sahip olabilecekler. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) tarafından doğalgaz dağıtım sektöründe belgeli işgücünü teşvik eden düzenlemenin, elektrik dağıtım sektörü için de getirilmesi sektörümüzdeki nitelikli işgücü sürecine olumlu katkı sağlayacaktır. Bunun yanı sıra Milli Eğitim Bakanlığı ile de elektrik dağıtım sektörüne yönelik işgücünün eğitim seviyesini yükseltme ve genç işgücü oranının artışına destek olma amacıyla Anadolu ve Endüstri Meslek Liselerine yönelik bir çalışmayı da hayata geçirmeye hazırlanıyoruz.”

Yaklaşık 100 bin kişiye doğrudan ve dolaylı olarak istihdam sağlayan, çok tehlikeli meslekler grubunda yer alan elektrik dağıtım sektöründe nitelikli ve belgeli işgücünün artması için önemli bir adım atılarak, ELDER Elektrik Dağıtım Hizmetleri Derneği İktisadi İşletmesi (ELDER MYM), 2016 yılında TÜRKAK tarafından akredite olmuş ve 2017 yılında Mesleki Yeterlilik Kurumu (MYK) tarafından Yetkilendirilmiş Personel Belgelendirme Kuruluşu (YBK) olmuştur. 2017 Yılı Haziran ayından itibaren açılmış olan sınavlara katılım sağlayan adayların 171’i belge almaya hak kazanmıştır.

ELDER Elektrik Dağıtım Hizmetleri Derneği tarafından hazırlanan, yetki kapsamımızda olan 10 mesleğin Ulusal Meslek Standartlarına ve Ulusal Yeterliliklerine, Mesleki Yeterlilik Kurumu (MYK) PORTAL’ ında “Enerji Sektörü” başlığı altında yayımlanmış olup, kapsamımızdaki 10 mesleğin yeterliliklerine aşağıdaki linklerden de ulaşabilirsiniz:

  1. Elektrik Dağıtım Şebekesi İşletme Bakım Görevlisi (Seviye4)
  2. Endeks Okuma Görevlisi (Seviye3)  
  3. Röle Görevlisi (Seviye4)
  4. Elektrik Dağıtımı SCADA Operatörü (Seviye5)
  5. Elektrik Dağıtım Şebekesi Hat Bakım Görevlisi (Seviye4)
  6. Elektrik Dağıtım Şebekesi İşletme Bakım Görevlisi (Seviye3)
  7. Elektrik Dağıtım Şebekesi Kayıp-Kaçak ve Ölçü Kontrol Görevlisi (Seviye4)
  8. Elektrik Dağıtım Şebekesi Test Görevlisi (Seviye4)
  9. Elektrik Dağıtım Şebekesi Saha koordinatörü (Seviye5)
  10. Elektrik Sayacı Sökme/Takma Elemanı (Seviye4)

“Blockchain” Teknolojsi Nedir?

Blockchain teknolojisi esas olarak bir alış verişe dayanak teşkil eden verilerin tek bir merkezi aracı kuruluş kayıtları (veri tabanı) yerine blockchain sistemine dahil çok sayıda makinede aynı anda tutulmasına imkan tanınmasına dayanmaktadır. Böylece tek bir merkezi kayıt sisteminin ve bu sistemin dış etkilere karşı çeşitli güvenlik önlemleri ile korunarak sağlanan işlem (transaction) güvenliği yerine aynı kaydın çoğaltılmasına ve farklı yerlerde tutulmasının sağladığı işlem güvenliğini koymaktadır. Bir manada işlem güvenliği kayıtları merkezileştirilmek yerine dağıtılarak korunmaya çalışılmaktadır. Bu yöntem internetin çalışmasında olduğu gibi bilginin tek bir merkezi kütüphane yerine çeşitli yerlerde çoğaltılarak saklanmasına benzetilmektedir. Böylece merkezi bilgi kaynağı herhangi bir kaza veya kötü niyetli saldırıyla zarar görse bile, bilgiyi veya kayıtları tekrar elde etmek ve minimum bir hatayla tekrar elde etmek mümkün olmaktadır.

Blockchain teknolojisinde önceden belirlenen aralıklarla o süre zarfında yapılan işlemler belirlenen süre bloğu sonunda kesinleşmekte ve blockchain sisteminde yer alan tüm kayıtlarda aynı anda güncellenmektedir. Blockchain teknolojisi de adını bu belli sürede gerçekleşen işlem bloğunun tüm makinelerde güncellenmesi işleminden almaktadır.  Kesinleştirilen her bir blok, daha sonraki işlemleri içeren bloka bağlanmaktadır (zincirlenmektedir). Dolayısıyla sisteme yapılacak kötü niyetli bir tek taraflı değişikliğin izini sürmek ve saptamak kolaylaşmaktadır. Zira geçmiş blokta yapılacak bir değişikliğin fark edilmemesi için ondan sonra gelen tüm blokların tekrar hesaplanması ve eklenmesi gerekmektedir. Zaman geçtikçe ve blokların sayısı arttıkça geçmişe yönelik bir işlemde kötü niyetli veya kendi faydasına tek taraflı bir değişiklik yapmak üzere gereken hesaplama ve bu işe ayrılması gereken kaynakların maliyeti de artmaktadır. Bu durum da sistemin güvenliği sağlamak üzere çalışan tek bir merkezi aracısı olmasa dahi blockchain sisteminde kollektif güvenliğin arttırılmasına yardımcı olmaktadır.

Bu hususta halen en önemli blockchain uygulaması olan Bitcoin’in ortaya çıkmasında önemli rol sahibi olan Satoshi Nakamoto’nun “ güvenilir bir üçüncü tarafın varlığına ihtiyaç olmaksızın tarafların birbirleriyle doğrudan işlem( alış veriş) yapmasına imkan sağlayan ve güven yerine şifrelenmiş işlem kaydına( kanıtına) dayalı” tanımı aslında teknolojini tüm özelliklerini özetlemektedir.

“Blockchain” Teknolojsinin Kullanım Alanları

Blockchain uygulamaları halen çok yaygınlaşmamış olmasa dahi gelecekte devrim yapıcı etkisi olması beklenmekte ve halen de bazı alanlarda etkisini göstermeye başlamıştır. Bu bölümde bazı önemli blockchain uygulamaları ve potansiyel uygulama alanlarına değinilecektir.

  1. Bitcoin: Şu andaki en önemli blockchain uygulaması olarak öne çıkmaktadır. Bitcoin sistemine dahil olan taraflar arasında belli bir değeri temsil eden bitcoin olarak adlandırılan birimlerin güvenli şekilde el değiştirmesine, değişim işleminin gerçekten söz konusu değere sahip yetkili kişi tarafından başlatıldığına ve bu değeri alan kişinin toplam hesabının doğrulamasının yukarıda belirtilen esaslara göre çalışan ve bitcoin sistemine dahil olan bilgisayarlarca gerçekleştirilen doğrulama ( mining) vasıtasıyla gerçekleştiği bir uygulamadır. Bitcoin türü uygulamalar kriptopara (”cryptocurrency”) olarak adlandırılmakta olup, aşağıda belirtilen diğer blockchain uygulamaları ile birlikte taraflar arasında değer aktarımı için kullanılabilecektir.

    Bitcoin ve benzeri kriptopara türü uygulamaların gündeme getirdiği diğer bir ilginç uygulama da bu para türü ile merkez bankalarının parasal genişleme türünden politikalarını artık bankalar üzerindenyapmak yerine doğrudan vatandaşların blockchain hesaplarına para aktararak yapma imkanının gündeme gelmiş olmasıdır.
  2. Blockchain tabanlı belge doğrulama ve onaylatma hizmeti. Taraflar aralarında düzenledikleri belgelerin noter onayına benzer şekilde orjinalliğini onaylatmak üzere blockchain teknolojisini kullanan şirketlerden bu hizmeti alabilmektedirler. Bunun için kurulan ve belgelerin doğrudan yüklenebildiği ve dolayısıyla hukuki açıdan içeriğinin doğruluğunun daha güvenle yapılabildiği spesifik blockchain uygulamaları olmakla birlikte ( örneğin Stampery uygulaması), bitcoin sistemi de yapılan bitcoin değişim işlemlerine eklenen digital parmak izleri ile belli belgelerin zaman izlerinin ve içeriklerinin orjinalliğinin kanıtlanmasında dolaylı olarak kullanılabilmektedir.
  3. Takas hizmetleri: Borsalarda bir satışın yapılmasını müteakip hesaba paranın geçmesi işlemini ifade eden takas hizmetinin blockchain teknolojisi kullanılarak yapılmasının mümkün olduğu ve bu takdirde hem işlemin doğrulanması hem de paranın hesaba geçmesi sürecinin çabuklaşacağı ve işlem başına maliyetin önemli ölçüde azalması beklendiği belirtilmektedir.
  4. Kimlik bilgilerinin doğrulanması: Şu anda yapılan tüm işlemlerde kişilerin yapmak istedikleri işlemlere dair yetkilerinin olup olmadığını belirlemek üzere gerçekleştirilen tüm kimlik doğrulama işlemleri bilgi sızıntılarına ve bu sızan bilgilerin amacı dışında kötü niyetle kullanılması ihtimaline yol açmaktadır. Blockchain teknolojisi aynen yapılan bir mali işlemin takip edilmesinde ve doğrulanmasında kullanıldığı gibi bir kişinin kimlik bilgilerinin depolanmasında ve daha sonra doğrulanmasında kullanılabilir.
  5. Akıllı sözleşmeler: Sözleşmeler blockchain uygulamalarına yatkınlık açısından sözleşmeye konu olan varlığın özelliklerinin (attribute) doğrulanmasının kolay ve zor olmasına göre sınıflandırılmaktadır. Standart dijital veya fiziksel özelliklere sahip varlıklara (örneğin  hesaplama kapasitesi, veri depolama kapasitesi gibi dijital varlıklar veya para, internet bant genişliği, elektrik gibi fiziksel varlıklar) dayalı sözleşmelerin blockchain sistemi içerisinde doğrulanması ve yürütülmesi daha az maliyetli ve dolayısıyla yaygınlaşmaya daha yatkın iken bu özelliklere sahip olmaya varlıklara dayalı sözleşmelerin bu varlıkların doğrulanmasında yaşanan zorluklar dolayısıyla blockchain sistemine dahil edilmesi daha maliyetli ve zor görünmektedir.

“Blockchain” Teknolojisinin Enerjide Kullanımları

Blockchain teknolojisinin enerji sektöründeki mevcut kullanım ve uygulamalarını 2 ana başlıkta toplamak mümkün görünmektedir.

  1. Bitcoin türü kriptopara ödeme araçlarının kullanıldığı uygulama aşaması. Bu aşamaya çeşitli örnekler vermek mümkündür.

    Bankymoon uygulaması ile Bitcoin uyumlu akıllı sayaçlar için uzaktan ödeme yapmak mümkün kılınmaktadır. Böylece bu konuda sıkıntısı olan fert veya toplulukların elektrik faturalarının yardımda bulunmak isteyen taraflarca ödenmesinin yolu açılmıştır. Fiili olarak yardıma muhtaç bazı okulların elektrik faturalarının bazı yardım kuruluşlarınca ödenmesi sağlanmıştır.

    Güneşe dayalı olarak üretim yapan PV modülü sahiplerine ekstra gelir sağlamak üzere Solarcoin vakfı kendisine kaydını yaptıran güneş santrallarına üretilen her bir MWh için karşılıksız olarak 1 SLR adını verdikleri kriptoparaları vermektedir. Daha sonra bu konuda duyarlı tüketiciler bu kriptoparaları platform üzerinden satın alarak güneş enerjisi üreticilerine ir gelir sağlamış olacaktır.
    RWE’nin bir bağlı kuruluşu olan Alman Innogy şirketi Ethereum blockhain’in  kriptopara altyapısını kullanarak oluşturdukları Blockcharge adını verdikleri girişim ile elektrikli araçların pek çok ülkede şarj istasyonlarından şarj edilebilme ve ödeme yapabilme imkanı sağlayan bir sistemi devreye sokmuştur.  Sisteme dahil olan araçlar şarj istasyonlarına geldiğinde herhangi bir para ödemesi yapmaksızın şarj edilecek ve ödemeler Ethereum blockchain istemi üzerinden elektrik tedarikçisinin hesabına geçecektir.

  2. Daha ileri aşamayı temsil eden ikinci aşamada ise fiziksel elektrik ticaretinin, oluşturulan ve blockchain teknolojisini kullanan ticaret platformları üzerinden ve aracı olmaksızın yapılmasını sağlanmaktadır.

Bu aşamada elektrik fazlası olan üreticiler elektrik fazlasını doğrudan ticaret platformları üzerinden tüketicilere satabilmektedir. Yukarıda anlatılan nedenlerle bir aracı olmaksızın doğrudan ticaret yapma ve sözleşme oluşturma imkanı tanıdığı için bu tür platformlarda blockchain teknolojisi kullanılmaktadır. Bu türden uygulamalar halen Avustralya ve ABD’de görülmektedir. Bu sayede örneğin aynı sokakta oturan tüketiciler ve satacak fazla enerjisi olan güneş PV sahipleri doğrudan ticaret yapmaktadır.

Bu aşamanın diğer bir örneği de santralların teknik ve mali verilerinin toplanarak enerji veri analizi, yeşil sertifika ticareti, yatırım kararları gibi amaçlarla kullanılabileceği bir enerji platformu ötesi sistemin kurulmasıdır. Bu uygulamada santral verilerinin blockchain teknolojisi ile saklanması tasarlanmıştır.

Kaynak:

1 Some Simple Economics of the Blockchain Christian Catalini (MIT) and Joshua S. Gans (University of Toronto), September 21, 2017
2 Blockchain in the energy transition.A survey among decision makers in the German energy industry.

Deutsche Energie-Agentur GmbH (dena) - German Energy Agency Energy Systems and Energy Services and ESMT European School of Management and Technology GmbH; Berlin, November 2016

Avrupa elektrik sektörünün Sosyal Paydaşları (SP) ortak bir projeyi hayata geçirdiler: Elektrik Sektöründe Bizi Bekleyen Zorluklar: Yeni Mezunlar ve Yeni İşe Başlayan Çalışanlarda Gerekli Yetkinliklerin Temini ve Doğru Çalışma Ortamı. Avrupa Komisyonun bu projesi kapsamında Avrupa genelinde farklı bölgelerde çok sayıda çalıştay düzenlendi. Bunlardan sonuncusu  28-29 Eylül 2017 tarihlerinde Stockholm’de gerçekleştirildi. Çalıştay kapsamında elektrik sektöründeki dönüşümün başarılı olabilmesi için genç çalışanlarda ne tür yetkinlikler olması gerektiği tartışıldı.

Elektrik Sektöründe Bizi Bekleyen Zorluklar: Yeni Mezunlar  ve Yeni İşe Başlayan Çalışanlarda Gerekli Yetkinliklerin Temini ve Doğru Çalışma Ortamı  Projesi  iki ana taşıyıcı üzerine inşa edilmişti. İlki,  SP tarafından 2016 yılında imzalanan “Avrupa Elektrik Sektörü Staj Programları Kalite Çerçevesi”  mutabakatının yaygın olarak uygulanmasına destek olmak. Bu mutabakat EUROELECTRIC, EPSU ve IndustriAll  üyelerinin kendi ülkelerinde sektöre yönelik staj programlarının yaygınlaştırılmasını hedefliyordu.  Bu şekilde yeni mezunları elektrik sektörünü tercih etmeleri için teşvik etmek kadar yetkililiklerinin de artırılması hedeflenmekteydi. Projenin ikinci ana hedefi ise mesleki eğitim süreçlerinin tüm AB genelinde kapsamlı analizi neticesinde elektrik sektörünün ihtiyaçları ile eğitim sisteminin sağladıkları arasındaki farklılıkların tespit edilmesiydi. Özellikle karbon salınımının azaltılması ya da sektörün dijital dönüşümü gibi nispeten yeni ihtiyaçların ne kadar eğitim sistemi içinde karşılık bulduğu da projenin önemli çıktılarından birisi olarak tarif edilmişti.

Bölgesel seminerler katılımcıların farklı ulusal mesleki eğitim ve belgelendirme süreçlerini karşılaştırmasına ve ortak problemlerin tespitine büyük katkı sağladı.  Mart 2018 düzenlenecek geniş katılımlı konferans ile de mesleki eğitim süreçlerinin iyileştirilmesine yönelik önerilerin tartışılması hedefleniyor. Tüm bu çalışmaların 2018 yılında yayımlanacak bir yol haritası ve eylem planı ile sonlandırılması bekleniyor.

Türkiye elektrik dağıtım sektörü mesleki yeterlilikler ve belgelendirme süreçlerini MYK ve TURKAK  yönlendirmesi ve denetiminde,  Çalışma Bakanlığı ve İKG desteği ile yürüten ELDER AB düzeyinde konuyla ilgili tüm faaliyetleri de yakından takip ediyor.

Kaynak: EURELECTRIC NEWSLETTER

MAKALE

Nihai faturadaki enerji bileşeninin payı 2016'da azalmaya devam etti - ACER İzleme Raporu

20/10/2017, Sébastian DOLIGE

Enerji Düzenleyicileri İşbirliği Ajansı  (ACER) ve Avrupa Enerji Düzenleyicileri Konseyi (CEER), elektrik ve doğalgaz perakende piyasalarına özel bir bölümün ayrıldığı Piyasa İzleme Raporu 6. Yayını’nı çıkardı. 2016 yılında, Avrupa’da fiyat artışı örüntüsü hane halkı elektrik tüketicileri için 8 yıldır ilk defa tersine dönerken, nihai fiyatta enerji bileşeni payı azalmaya devam etti. Ortalama olarak, nihai elektrik fiyatının %35’i enerji bileşeninden oluşurken, faturanın %65’i şebeke maliyetleri, vergiler, resim ve harçlar ve diğer giderler gibi rekabet içermeyen maliyetlerden ibaretti, bu durum ise, enerji düzenleyicilerine göre, “nihai enerji faturasında tedarikçiler arasında rekabete yer bırakmıyor”.

ACER/CEER Piyasa İzleme Raporu ikinci yılda da geçen yıl olduğu gibi dört cilt halindedir: (i) elektrik toptancı piyasası, (ii) doğalgaz toptancı piyasası, (iii) elektrik ve doğalgaz perakende piyasaları ve (iv) müşteri koruma ve güçlendirme. Son cilt henüz yayınlanmadığından, bugün yalnızca perakende piyasalar bölümünü ele alacağız.

Elektrik ve Doğalgaz Perakende Piyasaları Cildi, hem ev tüketicisi hem de endüstriyel tüketiciyi kapsayacak şekilde, 2016 yılında nihai müşterinin pan-Avrupa düzeyindeki enerji ödemelerini takip etmektedir. Bu cilt, bütün Avrupa ülkelerindeki standart doğalgaz ve elektrik yerleşik teklifinin maliyet dökümünü vermekte ve standart yerleşik teklifinin çeşitli maliyet bileşenlerinin bir önceki yıla göre gelişimini incelemektedir.

2016 yılında ACER, perakende enerji fiyatlarının AB çapında büyük farklılık gösterdiği bulgusuna ulaştı. Hem elektrik, hem de doğalgazı en pahalı Üye Devletlerde fiyatlar, en ucuz Üye Devletlerdeki fiyatların üç katı. 2008 yılı ile karşılaştırıldığında, ortalama AB nihai elektrik fiyatında, hane halkı ve endüstriyel kullanımlarda sırasıyla %26.4 ve %5.8 oranında artış olduğu görülmektedir.

Bununla birlikte, ortalamada 2016 fiyatları 2008’e göre yüksek iken, fiyat artışı örüntüsü tersine dönüyor. Elektrikte, endüstriyel segmentte gözlemlenen düşüş eğilimi arka arkaya üçüncü yılını yaşarken, hane halkı kullanımlarında geçen yıl %7.1'lik ilk düşüş görüldü.

Ortalama olarak, 2016 yılında nihai elektrik fiyatlarının %35’i enerji bileşeninden oluşurken (rekabet içeren maliyetler),  faturanın %65’i rekabet içermeyen maliyetlerden oluştu (şebeke maliyetleri, vergiler, resim ve harçlar ve diğer giderler). Nihai fiyattaki enerji bileşeni payı azalmaya devam etti. Nitekim 2012-2016 döneminde, elektrikte enerji payı % 41’den %35’e düşerek, “nihai enerji faturasında tedarikçiler arasında rekabete yer bırakmadı”. Yine de, enerji bileşeninin %78’lik pay sahibi olduğu Malta, ve nihai faturadaki %13’lük enerji bileşeni oranıyla Danimarka arasında olduğu gibi, Üye Devletler arasında önemli farklar bulunmaktadır.

EURELECTRIC, 24 Ekim'de Brüksel'de düzenlenecek olan ve ACER-CEER'in bulgularıyla ilgili daha fazla bilgi edinmek için yeni izleme raporunu sergileyeceği toplantıya katılacak. Bu sürede EURELECTRIC üyelerinden, rapor hakkındaki görüşlerini Sekreterlik ile paylaşmaları bekleniyor.

Kaynak: EURELECTRIC

Dünyanın Elektrik Gündemi

  • Talep yönetimi programlarında davranışsal ekonomi. Olaydan günler önce değil, 1 saat önce haber vermek de etkili. Tüketici fiyata tepki veriyor ama “scope neglect” dolayısıyla 5 cent’te %11, 3$’da %13 talep düşüşü yapıyorlar, yani 60 kat fiyat değişimi %2 oynatıyor.
  • Tellurian’ın Driftwood LNGtesisi için Bechtel ile yaptığı anlaşma sonrası 550$/ton yatırım masrafı ile LNG tesisini kuracak. Dünyadaki en ucuzlardan biri olacak.
  • Almanya’da Merkel’in partisinin baş enerji müzakerecisi, 2030’larda kömür madenciliğinin tamamen sonlanması beklentisi var demiş. Sadece 5 GW kömür güvenle sistemden çıkarılabilir denmiş. Ülkenin %60’ı otoyollarda hız limiti getirilmesinden yana.
  • İçten yanmalı motorların yasaklanması geri tepebilir. Elektrikli arabalar geliyor diye araçların değeri düşerse, ikinci elde içten yanmalı araçlara talep artar. Bu tip araçlar daha fazla piyasa da kalır.
  • ABD’de satışlarla ağırlıklandırılmış yakıt ekonomisi Son 3 yıldır aynı yerde, galon başına 25.2 mil
  • Bu ay sonunda OPEC ve müttefikleri üretim sınırını devam ettirme kararı alacaklar gibi. OPEC’in analizi petrollerine talebin artacağını öngörüyor, Aramco ne kadar hissesinin halka açılacağının kararını bekliyor, uydulara göre DAEŞ’in üretimi düşüyor.
  • Elon Musk, elektrikli çekici (Tesla Semi Truck) tanıtacak, tweet’e göre aklımız başından gidecek. Uzun mesafe karayolu ABD talebinin %13’ü.
  • Yüksek Çin ekonomik büyümesi, küresel sera gazı emisyonlarınırekor seviyeye taşıyacak. Son 3 senedir sabitti. Bu sene muhtemelen küresel emisyonlar %2, Çin’in ki %3.5 artacak. 2012-2016 yıllarında, kömür yoğun Kuzey Çin platosunda ekonomik yavaşlama vardı.
  • The Guardian’ın yazısı sert başlamış : “2019 başlangıcı, İngiltere enerji piyasasında rekabetin sonunun başladığı yıl mı olacak?”. Hükümet elektrik fiyatlarına tavan koyarsa diye büyükler birleşebilir.

Kaynak:
http://barissanli.com/eak/