ELDER E-Bülten

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in de katılım sağladığı SOCAR Star Rafinerisi açılış töreninde önemli açıklamalarda bulundu. Rafinerinin son 30 yılın en büyük reel sektör yatırımı olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu rafine Türkiye'nin en büyük yerlileştirme projesidir" dedi.

Azerbaycan Devlet Petrol Şirketi SOCAR'ın iştiraki SOCAR Türkiye tarafından inşa edilen 'Star Rafinerisi'nin açılışı için 19 Ekim Cuma günü resmi tören yapıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Azerbaycan hükümetinin üyeleri, ilgili kurum ve kuruluşların temsilcileri, çeşitli enerji şirketlerinin yöneticileri ve üst düzey bürokratların katıldığı açılış töreni İzmir'in Aliağa ilçesinde gerçekleştirildi.

Açılış töreninde ilk olarak Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak konuştu. Albayrak, son dönemde yaşanan spekülatif atakları ve dalgalanmaları geride bırakıldığını belirterek, "Ortaya konan hedeflere kararlılıkla yürümeye devam edeceğiz" dedi.

TBMM Başkanı Binali Yıldırım ise, rafineri ile birlikte cari açığa 1.5 milyar dolar katkı sağlayacak olan tesisin aileleri ile birlikte 5.000 kişilik bir nüfusa istihdam olarak katkı sağlayacağını söyledi.

Yıldırım'ın ardından söz alarak konuşan Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, 7 yıl önce temellerini Cumhurbaşkanı Erdoğan ile birlikte attıkları yatırımın tamamlanmasından ötürü duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Yatırımın kardeşliğin bir göstergesi olarak gerçekleştirildiğini söyleyen Aliyev, "Türkiye, Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliği sayesinde dünya çapında büyük bir güce ulaştı. Türkiye dünya çapında söz sahibidir. Bu bizi çok sevindiriyor. Türkiye'nin gücü bizim gücümüzdür" diye konuştu.

Törende konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Star Rafinerisi'nin açılışıyla Azerbaycan'la dünyaya örnek teşkil eden ilişkilerimizi bir adım öteye taşıyoruz" dedi.

Tesiste 1100 kişinin görev yapacağını söyleyen Erdoğan, "Konteyner limanı ve petrokimya tesisleri ile yaklaşık 10 milyar dolarlık bir yatırım söz konusu. Bu rafineri Türkiye'nin en büyük yerlileştirme projesidir. İstihdam boyutuyla da önemli olan bu tesiste bin 100 kişi görev yapacak.” dedi.

2011 yılında yapımın başlanan ve Türkiye'de özel sektörün tek noktaya yaptığı en büyük yatırım olan STAR Rafinerisi, Avrupa, Orta Doğu ve Kuzey Afrika bölgesinde son yıllarda gerçekleştirilen en büyük petrol operasyonları arasında yer alıyor.

Yaklaşık 6.3 milyar dolar yatırımla kurulan rafineri, Türkiye'deki ilk 'Stratejik Yatırım Teşvik Belgesi'ne sahip proje olma özelliği de taşıyor ve cari açığa yıllık 1.5 milyar dolar katkı yapması bekleniyor.

Yıllık 10 milyon ton ham petrol işleme kapasitesi bulunan tesis, doğrudan 1.100 kişiyi istihdam edecek.

Kaynak: AA

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK), binlerce sanayi tesisini, işletmeyi ve ticarethaneyi yakından ilgilendiren kritik bir karar aldı. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunca (EPDK), elektrikte son kaynak tedarik tarifesi limiti, 2019 için mesken tüketicileri hariç diğer tüketici grupları için yıllık 10 milyon kilovatsaat olarak belirlendi.

EPDK'nin konuya ilişkin kararı Resmi Gazete'nin 20 Ekim 2018 sayısında yayımlandı.

Buna göre, 1 Nisan'da yürürlüğe giren "Son Kaynak Tedarik Tarifesinin Düzenlenmesi Hakkında Tebliğ"in ilgili maddesi kapsamında son kaynak tedarik tarifesi limiti, 2019'da mesken tüketicileri hariç diğer tüketici grupları için yıllık 10 milyon kilovatsaat olacak.

EPDK, aynı tebliğ kapsamında belirlenen enerji tedarik maliyeti dışındaki diğer tüm maliyetler ile makul kar dikkate alınarak belirlenen katsayıyı (KBK) 1 Ocak 2019 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 1,0938 olarak revize etti.

Kaynak: Resmi Gazete

Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Kalkınma Bakanlığı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Milli Savunma Bakanlığı himayelerinde, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, Savunma Sanayii Müsteşarlığı (SSM) destekleri, İstanbul Valiliği, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, TÜBİTAK, TOBB, DEİK’in katkıları ile Mimar ve Mühendisler Grubu (MMG) tarafından 17-18 Ekim 2018 tarihlerinde İstanbul Lütfi Kırdar Kongre Merkezi’nde düzenlendi.

Zirve’ye konuşmacı olarak katılan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Türkiye'nin yerli teknoloji ve yüksek katma değer anlayışıyla "Bağımsız Enerji Güçlü Türkiye" hedefine hızla ilerlediğini ve her projede yeniliği ve yerlileşmeyi teşvik ettiklerini anlattı. Enerjide bağımsızlığı sağlamak için sadece kaynakların keşfi değil, bu kaynakları işleyecek teknolojik altyapıyı kurabilmenin de önemini çok iyi kavradıklarını ifade eden Dönmez, bu kapsamda geçen yıl gerçekleştirilen Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanları (YEKA) güneş ve rüzgar enerjisi ihalelerini anımsattı.

Bakan Dönmez, rekor fiyatlarla tamamlanan ihalelerdeki temel meselenin sadece elektrik üretimi değil enerji teknolojilerinin de Türkiye'de üretilmesiyle bu alandaki bilgi ve tecrübenin millileştirilmesi olduğunu aktardı.

Elektrik üretim sektörünün yıllık 5 milyar dolar civarında yatırım yaptığını ve bu yatırımlarda kullanılan ekipmanların yüzde 50'sinin ithal olduğunu kaydeden Dönmez, bu ithalatın önüne geçmek için Ar-Ge'yi teşvik edecek modeller geliştirdiklerini söyledi. Dönmez, enerji teknolojilerinin geliştirilmesi adına ulaşmak istedikleri hedeflerden birinin de "know how" transferiyle mevcut bilgi ve tecrübeyi daha ileri taşımak olduğunun altını çizdi.

Tüm bilimsel, teknolojik ve sosyal gelişmelerin sistemli ve sürdürülebilir Ar-GE çalışmalarının ürünü olarak ortaya çıktığını vurgulayan Dönmez, "Burada yatırım ve büyük bir sabır gerekiyor. Yüksek katma değerli ürün ortaya koymanın ilk şartı da Ar-Ge'den geçiyor." ifadelerini kullandı.

"Gelecekteki projelerimizi tamamen yerli yapabiliriz"

Özellikle nükleer enerji santrallerinin kurulma ve işletilme süreçlerini bu açıdan çok önemli bulduklarını ifade eden Dönmez, "Nükleerde yaptığımız ortaklıklar hem enerjimizi daha bağımsız hale getirecek hem de gelecekteki projelerimizi tamamen yerli olarak yapma imkanı sağlayacak. Madenlerde de katma değerli ürün dönemini başlatıyoruz. Madenleri fabrika ve teknoloji yatırımı şartıyla ihaleye çıkarmaya başlıyoruz." diye konuştu.

Dönmez, bakanlığın birçok kurumunun da Ar-Ge ve teknoloji çalışmaları üzerine üniversitelerle iş birliği içinde olduğunu ve Nadir Toprak Elementleri Araştırma Enstitüsü'nün açılarak yenilenebilir ve temiz enerji teknolojilerinde de çalışmalar yapılacağını anlattı.

Bor madeniyle ilgili birçok Ar-Ge projesine imza atıldığını belirten Dönmez, savunmadan tarıma birçok projeye bakanlık olarak destek verdiklerini ve vermeye devam edeceklerini bildirdi.

Dönmez, tek başına Ar-Ge ve inovasyon stratejisinin işe yaramadığını, aynı arz güvenliğinde olduğu gibi burada da çeşitliliğe ihtiyaç olduğunu vurguladı. Bu sebeple Ar-Ge ve inovasyonda stratejilerini birkaç alt unsura ayırdıklarını belirten Dönmez, "Kalifiye insan yetiştirmek, temel bilimler alanında akademisyenleri bir araya getirerek Ar-Ge destekleri sağlamak ve özel sektörü tek başına Ar-Ge'ye teşvik için kurumların ayırdığı bütçenin kullanılmasını sağlamak gerekir." değerlendirmesinde bulundu.

Kaynak: ETKB

1923 yılından bu yana enerji alanında hizmet veren World Energy Council (WEC), her yıl çeşitli çalışmalar yürütmekte ve uluslararası faaliyetler düzenlemektedir. Bunlardan biri olan ve üçüncüsü bu yıl düzenlenen “Start Up Energy Transition Awards” yarışması da The German Energy Agency (DENA) ile iş birliği içinde faaliyete geçmiş, dünya çapındaki yeni ve genç şirketler için düzenlenmiş uluslararası bir yarışmadır. SET Awards’ın amacı önemli enerji sorunlarına çözüm sağlayan ve enerji alanında büyük değişimlere yol açan inovasyonlara imza atan mucitleri belirleyerek, onları WEC kapsamına ve ağına dahil etmektir. DEK (Dünya Enerji Konseyi) Türkiye ülkemizin, dünya çapında yapılan bu yarışmada temsiliyetinin artması ve Türkiye’nin genç mucitlerinin keşfedilmesini amaçlamaktadır.

• SET (Start Up Enerji Dönüşümü) Ödülü Nedir?

Start Up Energy Transition (SET) Awards, The German Energy Agency (DENA) ile iş birliği içinde faaliyete geçirilen, dünya çapındaki yeni ve genç şirketler için düzenlenmiş uluslararası bir yarışmadır. SET Awards’ın amacı önemli enerji sorunlarına çözüm sağlayan ve enerji alanında büyük değişimlere yol açan inovasyonlara imza atan mucitleri belirleyerek, onları WEC kapsamına ve ağına dahil etmektir.

Üçüncüsü düzenlenecek olan SET Ödülünün bu yılki konusu enerji dönüşümü ve iklim değişikliği.

• Kategoriler

Yarışmacılar;

• “Düşük Karbonlu Enerji Üretimi”,
• “Akıllı Şebekeler, Platformlar ve Siber Güvenlik”,
• “Enerji Verimliliği, Akıllı Aygıtlar ve Depolama”,
• “Yenilikçi Hareketlilik”,
•  “Özel Ödül: Kaliteli Erişim & Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri-7” olmak üzere 5 kategoriden birinde yarışacak.

https://www.startup-energy-transition.com/award-2018/categories/

• Başvuru Şartları ve Ödül

Her kategoriden en iyi 3 proje, 9 Nisan 2019’da Berlin’de SET Tech Festival ödül törenine katılacak. Dünya Enerji Konseyi’yle dünya çapında en üst sıralarda yer alma fırsatına sahip olacak ve ayrıca para ödülü kazanacak.

• Adaylar yalnızca 1 kategoriye başvurabilir.
• 10 yılı aşkın projeler kabul edilmemektedir.
• Başvuruların İngilizce yapılması istenmektedir.
• İnovasyon projesi, işleyen bir prototip sunabilmeli. Ayrıca, başvurular, hukuki bir çerçevede, kanıtlanabilir biçimde ve/veya endüstriyel / kurumsal bir ortak sunabilmelidir.

https://www.startup-energy-transition.com/award-2018/application-prizes/

• Başvuru Tarihleri

Yarışmaya katılmak için, adayların 10 Ekim 2018 - 31 Ocak 2019 tarihleri arasında aşağıdaki linkten başvuru yapmaları gerekmektedir.

https://deutscheenergieagentur.submittable.com/submit

Brezilyalı elektrik dağıtım şirketi Elektro, şebekesinin dayanıklılığını ve verimliliğini artırmak için özel LTE ağı kurmak üzere Nokia’yı seçti. Şebekeye kurulacak 4G teknolojisi, Nokia’nın AirScale tekli radyo şebeke çözümü ile mümkün kılınacak.

Geliştirmenin Atibaia şehrindeki ve Sao Paulo eyaletinin çevresindeki alanlardaki 75.000 aboneye sunulan hizmet kalitesini artırması bekleniyor. 4G iletişim ağı, şebeke dayanıklılığını artırarak maliyetleri %50’ye kadar azaltırken, ticari kayıpları da %80’e kadar azaltacak.

Bu ağın kurulumu, Brzilya’da türünün ilk örneği olacak. 4G ağı şebeke ekipmanı, akıllı sayaçlar, trafo merkezleri ve dağıtık enerji üretim kaynakları için bağlantı sağlamak üzere 3.5GHz frekans bandında kurulacak. Bu da tüm bu cihazlar ile Elektro’nun Campinas’taki operasyon merkezi arasında veri alışverişi yoluyla şebeke otomasyonuna imkan sağlayacak.

Elektro bu sayede kesintileri hızlı bir şekilde belirleyip müdahalede bulunabilecek, hatta kesintiler meydana gelmeden önce engelleyebilecek. İşbirliği kapsamında Nokia Global hizmetler, Elektro için bakım, kurulum ve eğitimlerin tasarımı, genişletilmesi ve entegrasyonunu sağlayacak.

Neoenergia Başkanı Mario Ruiz-Tagle: “Neoenergia, kendini şebekelerinin tam dijitalleşmesine ve sürdürülebilir kalkınmaya adamış durumda. Atibaia bu yönde Brezilya’daki çalışmalara öncülük ediyor ve bunun sonucunda müşterilerimize hem yüksek kalite hem de maliyet tasarrufu getirmek için daha yüksek enerji verimliliği ortaya koyacak. Bu 4G kurulumu gelecekte dağıtık enerji kaynaklarının şebekeye entegrasyonunu kolaylaştırırken, yeni iş modellerine olan transformasyonumuz için gerekli iletişimi de sağlayacak.” dedi.

Nokia Latin Amerika CEO’su Osvaldo Di Campli: “Bu gelecekte olabilecek değişikliklerden etkilenmeyen çözüm, aynı zamanda 5G teknolojisine doğru bir gelişimi de beraberinde getirecek. Bu da enerji piyasalarına ekstra hız katacak” dedi.

Kaynak: Smart Energy

Almanya merkezi enerji şirketi E.ON, İngiltere’de enerji verimliliği önlemlerinin en çok gerekli olduğu bölgeleri tam olarak belirleyebilmek amacıyla uydu görüntü verisi elde etmek için Avrupa Uzay Ajansı ve Dünya gözlem uzmanı Astrosat ile birlikte çalışmaya başladı.

Proje, optik kaynaklar, ısı haritası ve hava kalitesi için termal kızılötesi ve kirlilik takibi de dahil olmak üzere yörüngedeki uydulardan toplanan gerçek-zamanlı ve arşivlenmiş veriyi kullanacak. Konut durumu ve yalıtımı, hava kalitesi ve hatta trafik yönetimi için uydulardan gelen veriler Astrosat’ın ThermCERT yazılımı ile birleştirilecek.

Uluslararası medya kuruluşu Oil&Gas Republic’te açıklandığı üzere konut ve kırılgan müşterilere dair mevcut veri ile çapraz karşılaştırıldığında, bu eşsiz platform yerel yönetimlere ve hatta şehirlerin geneline, iyileştirilmelerin en çok ihtiyaç duyulduğu alanların cadde seviyesinde görünüm sağlıyor. Bu da, mesken stokunu iyileştirme, enerji verimliliği donanımlarını optimize etme, hava kalitesini artırma ya da trafik sıkışıklıklarını azaltmaya yönelik yaklaşımlarını daha iyi hedeflemeleri anlamına geliyor.

Mevcut enerji verimliliği programları, direkt olarak müşterilerle konuşabilmek ve onların kendilerine özgü ihtiyaçlarını analiz edebilmek için genellikle kapı kapı ziyaretlere bel bağlıyor. Uydu teknolojileri kullanılarak elde edilen büyük miktardaki veri, daha büyük ve daha doğru bir resmin hızlı bir şekilde ortaya çıkarılabileceğini gösteriyor.

Proje süresince Avrupa Uzay Ajansı’nın desteğiyle E.ON ve Astrosat şehir ölçeğinde bir test de dahil olmak üzere sistemin tamamını 18 ayda geliştirecek. Avrupa Enerji Ajansı’nın bu projedeki motivasyonu, uzay verisinin daha büyük iş fırsatlarının yolunu açması ve E.ON’nun Avrupa’daki ölçeğinin, İngiltere’deki testler başarıyla tamamlandıktan sonra projenin diğer ülkelere de yayılmasında ortaya çıkardığı potansiyel...

İngiltere Avrupa Uzay Ajansı’nın kurucu ortakları arasında yer alıyor ve Ajansın İş Uygulamaları programına Avrupa’daki diğer tüm ülkelerden daha fazla yatırım yapıyor.

İngiltere Enerji Bakanı Greg Clark konula ilgili olarak: “Devlet destekli bu teknoloji, yakıt yoksunluğu yaşayan veya risk altında bulunan hanelerin yerini belirleme potansiyeli ile daha önce hiçbir teknisyen tarafından ulaşılmamış olan yerlere ulaşabilecek. Bu ısı haritası teknolojisi, yollarda daha az zaman harcanması ve meskenlerin 6 milyar poundluk enerji verimliliği fonu ile iyileştirilmesine daha fazla zaman ayrılması anlamına geliyor. Bu bizim, inovasyonun gerçek-hayat sorunlarına nasıl pratik çözümler ürettiğini gösteren dünya çapındaki lider uzay sektörümüz ile birlikte gelişme sürecinde olan modern Endüstriyel Stratejimizi yansıtıyor.”

Kaynak: Smart Energy

Amerikalı ünlü girişimci Elon Musk, yoğun trafiğiyle meşhur Los Angeles için geliştirdiği yenilikçi toplu taşıma tünelinin 10 Aralık'ta açılacağını duyurdu.

Elektrikli araç üreticisi Tesla ve uzay teknolojileri şirketi SpaceX gibi öncü firmaların kurucusu olan Musk'ın tünel ve altyapı sektörlerinde faaliyet gösteren firması The Boring Company, Los Angeles'in altında sıfır emisyonlu ve yüksek hızlı toplu taşıma tüneli inşaatında sona geldi.

Dugout Loop adlı proje sayesinde Los Angeleslılar, tünel içinde saatte 200 kilometre hıza ulaşan toplu taşıma araçlarıyla 56 bin kapasiteli Dodger Stadyum'una 4 dakikada ulaşabilecekler.

8 ve 16 kişilik araçlar asansör sistemli duraklardan yer altına girerek, yüksek hızlı tünel sistemine dahil olacak. Tünelin kullanım ücreti ise 1 dolar olacak.

Proje, geleceğin metro sistemi olarak görülüyor. Asansör sistemi sayesinde gelecekte özel binalardan da toplu taşıma sistemine ulaşılması amaçlanıyor.

Kaynak: Euronews

Uluslararası Enerji Ajansı’nın enerji verimliliği üzerine en son yayımladığı analize göre, doğru enerji verimliliği politikalarının uygulanmasına yönelik küresel efor, başlı başına, sera gazı emisyonlarının hızlı bir şekilde tavan yapacağı, sonrasında 2040’a kadar küresel ekonomi iki kat büyüse de düşeceği öngörülüyor.

Enerji Verimliliği 2018 raporu, 2040’a kadar küresel enerji verimliliğinin iyileştirilmesi için fırsatları ele alıyor. Rapor, verimlilik kazanımlarının, dünyanın bugün kullandığı enerjiden sağladığı ekonomik değerin iki katına çıkacağını ortaya koyuyor. Bu şekilde, tüketicilerin enerji faturaları yılda 500 milyar dolar düşerken, enerji ithalatları ve birçok ülkenin ortak sorunu olan büyük şehirlerdeki hava kirliliği azalacak.

Rapor, 2040 yılı için %60 daha fazla bina alanı ve %20 daha fazla insan vizyonu ortaya koyarken, bunu elde etmek için günümüze kıyasla hemen hemen aynı seviyede enerji kullanarak küresel GDP’nin (gayrisafi yurtiçi hasıla) iki katına çıkacağını ve sera gazı emisyonlarının %12 azalacağını öngörüyor. Bu vizyonun yerine getirilmesi, politika eyleminde acil bir sıçrayışı gerektiriyor. Örneğin, ülkeler hem otomobillerin hem de kamyonların son yıllarda elde edilen verimliliğini artırmaya devam edebilir.

Uluslararası Enerji Ajansı’nın “Soğutmanın Geleceği” raporunda vurgulandığı üzere diğer bir öncelik ise klimaların verimliliği konusu. Rapor, doğru politikalar uygulandığı takdirde klimaların bugün olduklarının en az iki katı verimli olacağını söylüyor. Enerji verimliliğine dünya çapında yapılan yatırımın büyük ölçüde artırılması gerekiyor, ancak bu yatırım sadece enerji tasarrufuyla üç katına geri ödeme yapacak.

Bu yeni analiz, bizlere dünyanın Paris Anlaşması taahhütlerini yerine getirmesi için küresel sera gazı emisyonlarının acilen peak noktasını yapıp düşüşe geçmesi gerektiğini hatırlatan İklim Değişikliği üzerine Devletlerarası Panel (IPCC) tarafından yayımlanan yeni raporun ardından geldi.

Enerji Verimliliği 2018, hükümetlerin artırılmış enerji verimliliğinin ekonomik, sosyal ve çevresel faydalarından istifade etmek için neler yapabileceğine odaklanan küresel bir stratejiyi tarif ediyor. UEA’nın enerji verimliliğini global analizi, en olumlu etkiyi meydana getirebilecek kilit aksiyonları belirliyor. Bu, sanayi ve meskenlerdeki verimliliğin artırılmasını içeriyor. Rapor aynı zamanda havacılık ve taşımacılık gibi enerji verimliliğinin gittikçe daha fazla öneme sahip olduğu alanların öneminin de altını çiziyor.

Kaynak: IEA

IEA – Enerji Verimliliği 2018 Raporu: Öne Çıkan Noktalar

1. Enerji verimliliğinde yaşanan gelişmelere rağmen enerji talebindeki büyüme hızlanmaktadır
2. Tek başına enerji verimliliği önemli ölçüde ekonomik, çevresel ve sosyal faydalar ortaya koymaktadır
3. Enerji verimliliği yatırımının ölçeğinde etkinleştirilmesi kritik önemdedir
4. Enerji verimliliğini artırmaya yönelik politika çabaları yavaşlamaktadır
5. Gelişmekte olan ekonomilerdeki verimlilik artışları “Verimli Dünya Senaryosu”nun gerçekleştirilmesinde merkezi bir konumdadır
6. Verimli Dünya Senaryosunun potansiyelini açığa çıkarmak için hükümet politikası kilit önemdedir
7. Mevcut ulaştırma verimliliği politikası, Verimli Dünya Senaryosunun temelini oluşturmaktadır
8. Binalar daha verimli hale gelmekte, ancak politikanın daha kapsamlı olması gerekmektedir
9. Sanayinin, daha az enerji yoğun sektörlere daha fazla odaklanması gerekmektedir
10. Uluslararası Enerji Ajansı Verimli Dünya Stratejisi

Raporun tamamına buradan ulaşabilirsiniz.