SEKTÖRDEN HABERLER
Türkiye’ye Enerji Veren Kadınlar Ödüllendirildi

“Türkiye’ye Enerji Veren Kadınlar” ödül töreni Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın katılımıyla gerçekleşirken, Jüri Özel Ödülü’ne layık görülen Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu Strateji Geliştirme Dairesi Başkanı Gülefşan Demirbaş’a ödülünü Erdoğan takdim etti.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen tören, Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda gerçekleştirildi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, törende yaptığı konuşmada, kadınların çalışma hayatında karar alıcı pozisyonlarda olmaları gerektiğini vurgulayarak, karar süreçlerinde kadınların eksikliğinin, tüm toplumu ilgilendiren bir noksanlık olduğunu kaydetti.

Emine Erdoğan, "Çünkü kadın ruhu, baştan aşağı enerji, fikriyatı ise tabii kaynaktır. Bu enerjinin ve tabii kaynağın işin içine girmediği her alan, bir kör noktaya dönüşür. Doğru ve keskin bir bakış, iki gözle bakmayı gerekli kılar ki kadınların olmadığı her durum, hayatı tek gözle algılamak gibidir." dedi.

Kız çocukların eğitimine değinen Erdoğan, şöyle devam etti:

"Dünya Ekonomik Forumunun Toplumsal Cinsiyet Uçurumu Raporuna göre, dünyada yapay zeka profesyoneli kadınların oranı sadece yüzde 22. Oysa bu rakam erkeklerde yüzde 78. Peki ne oluyor da kadınlar, kendi geleceklerini doğrudan ilgilendiren bu alanlara adım atmaktan geri duruyorlar? Sanıyorum bunun arkasındaki temel neden, kız çocuklarının bilim alanına yeterince yönlendirilmemesi. Anne babalar genellikle, bilim, matematik, teknoloji ve mühendislik gibi alanlarda erkek çocuklarının başarı gösterebileceklerine inanıyorlar. Uluslararası raporlar kadar Türkiye’deki rakamlar da bunu teyit ediyor. Nitekim, kadınların eğitim ve sağlık bilimlerindeki oranı yüzde 60’ların üzerinde. Mimarlık ve inşaatta yüzde 32, bilişimde ise bu rakam yalnızca yüzde 22. İşte bu sebeple, bugün burada enerji sektörü gibi dünyanın geleceğini doğrudan ilgilendiren bir konuda başarı gösteren kadınlarımızla birlikte olmak çok önemli."

Kadınların hangi sektörde çalışıyor olursa olsun, kendi kimliklerini muhafaza ederek var olmalarının gerekliliğini vurgulayan Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı:

"Kadınların çalışma hayatında maskülenleşerek değil, kendi özgün yaratılışlarını muhafaza ederek bulunmaları gerektiğine inanıyorum. Gerçek eşitlik, birisinin sizi kendisine benzeterek eşitlemesi değildir. Sizin varlık alanınıza saygı göstermesidir. Kadınların, içlerindeki büyük dönüştürücü gücü, ancak kendi özgünlüklerini koruyarak açığa çıkarabileceklerini düşünüyorum. Kız çocuklarımız da ülkemizin enerji kaynakları başlığına dahildir. Lütfen kız çocuklarımızın zihinlerine barikatlar yerleştirmeyelim. Onları belli meslek gruplarına dahil olmaları için koşullandırmayalım. Kabiliyetlerine göre yol alsınlar. Anne baba olarak çocuklarımıza yapabileceğimiz en büyük katkı, onların hayallerine yatırım yapmak ve onları yüreklendirmektir. Bu nedenle onlara, dünyanın dertlerine çözüm üretecek işleri başarmanın, cinsiyet değil, inanç meselesini olduğunu anlatın. Bu akşam burada gördüğümüz başarılı kadınlar da bunun ispatıdır. Enerji sektörünün farklı alanlarında ortaya koydukları çalışmalar, hepimizi gururlandırmaktadır."

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez ise üreten, değer katan kadınların hikayelerinin bir geceye sığamayacak kadar dolu ve zengin olduğunu belirterek, "Bu hikayelerin baş kahramanları enerjinin güçlü kadınları, petrol sahalarında, maden ocaklarında çalışan, yönetim kurullarına başkanlık eden, hayallerinin peşinden giden enerjinin güçlü kadınları. Bizler bugün bu törenle sadece bu gerçeğe ayna tuttuk. Bu aynadan yansıyanlar aslında Türkiye'nin kadınları, enerjisi. Bizler bunun görünür kılınması için aracılık ediyoruz." diye konuştu.

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak da "Sesimize ses kattığınız için teşekkür ediyorum. Bu platformu cinsiyet eşitsizliğine karşı konulan bir platforma dönüştüren herkese şükranlarımı sunuyorum” dedi.

Albayrak, sözlerini şöyle tamamladı:

“Geçen yıl bir çağrı yapmıştık enerji sektöründeki firmalarımıza, 'kadın çalışan ve yönetici sayısını arzu ettiğimiz noktaya çıkaralım' demiştim. Şimdi bu çağrıyı ekonomi alanındaki tüm firmalara ve sektörlere yapıyorum. Ankara'da ben kendi bakanlığım olmak üzere çok daha pozitif ayrımcılık yapacağımı taahhüt ediyorum. Lütfen erkekler olarak bakışımızı değiştirelim, kadınlarımıza güvenelim ve inanalım."

Konuşmaların ardından geçilen ödül töreninde "Akademi" alanındaki ödül Prof. Dr. Şule Ertan Ela'ya, "Profesyonel" alanındaki ödül Kayserigaz Birim Yöneticisi Işıl Akkoç'a, "İş Dünyası" alanındaki ödül Shell'den Dr. Selda Günsel'e, "Geleceğe İlham Veren Kadın" kategorisindeki ödül milli yüzücü Sümeyye Boyacı'ya, "Girişimcilik" alanındaki ödül Burcu Aydemir'e, "Enerjide Örnek Şirket" kategorisindeki ödül Enerjisa Enerji A.Ş.'den Enerjisa Enerji CEO’su Ziya Erdem'e verildi.

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu Strateji Geliştirme Dairesi Başkanı Gülefşan Demirbaş'a "Jüri Özel Ödülünü" Emine Erdoğan takdim etti.

Kaynak: AA

Türkiye, Bölgede Enerjinin Ticaret Merkezi Olma Yolunda

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi'nde enerji sektörü ve iş dünyası temsilcileriyle bir araya geldi. Dönmez, burada yaptığı konuşmada, enerji konusunda Türkiye'nin son yıllarda çok yatırım yaptığını, özel yatırımlar ve girişimlerin de olduğunu söyledi.

Enerjide Türkiye'nin kurulu gücünü 3 kat artırdığını ifade eden Dönmez, nüfus, ticaret ve sanayinin büyüdüğünü, bu nedenle enerji alanında yatırımların devam edeceğini dile getirdi.

Elektrik üretiminde arz açığının kapatılması için ciddi reformlar yaptıklarına dikkati çeken Dönmez, şöyle devam etti:

"Kamu, 2003'ten bu tarafa zorunlu olmadıkça eskiden başlamış yatırımlar hariç yeni bir arz tarafında yatırım yapmıyor. Bugüne kadar 32 bin megavattan 90 bin megavata kadar olan yatırımların büyük kısmını özel sektör yaptı. Onların içinde yerli sermaye gruplarımız var, yabancı sermaye gruplarımız var. Bu piyasaya, ülkeye güvenerek bu yatırımları yaptılar, ne kadar teşekkür etsek azdır. Tabii sadece elektrik üretim tarafında yatırımla olmuyor, elektriği ürettiniz ama müşteriye, piyasaya taşıyamıyorsanız bunun bir anlamı yok. İletim yatırımlarının yapılması gerekiyor. Şehir içinde bunu dağıtmanız lazım. Özellikle Bursa gibi son dönemde iç göçe maruz kalmış, dışarıdan göç almış, normal ülke büyümesinin üzerinde gelişim gösteren bu şehirlerde yatırımlar rutin ölçeklerle de bu hizmetin karşılanmasına imkan verecek durumda değil. Onun için daha fazla yatırım ihtiyacı oluyor ama hamdolsun bugün arz tarafında da iletim tarafında da sorunumuz kalmadı. Yarın belki elektrikli otomobiller çıktığında biz farklı parametrelerle karşı karşıya kalacağız. Yeniden bu şebekelerde hesap kitap yapmamız gerekecek."

Doğal gaz konusunda aramaların, keşiflerin sürdüğüne işaret eden Bakan Dönmez, ihtiyacın önemli bir kısmını kendi kaynaklarından karşılar hale gelmek istediklerini vurguladı.

Kömür tarafında da keşifler olduğunu, Türkiye'ye yıllarca yetecek kadar kaynaklar bulunduğunu belirten Dönmez, şunları kaydetti:

"Maalesef yerli kömürde termik santral gücümüz yeteri kadar yok. 2 bin megavat civarında bir kurulu gücümüz var, bunu artırmamız lazım. Şu anda elektrik üretimimizin yerli ve yenilenebilir kaynaklardan karşılanması oranını geçtiğimiz yıl yüzde 50 ile kapattık, bu sene ocak-şubatta yüzde 60'larda gidiyoruz, inşallah hedefimiz yüzde 65'lere çıkmak. Nükleer santral projemiz hızla ilerliyor. Cumhuriyetimizin 100'üncü yılında ilk reaktörümüzü devreye almış olacağız. Bu yıl sonuna kadar Türk Akım'ın karadaki çalışmaları da bitmiş olacak. Ülke olarak kaynak çeşitliliği yapabilmek için rota ve güzergah çeşitliliğine de büyük önem veriyoruz. Türkiye bölgede enerjinin ticaret merkezi olma yolunda hızla ilerliyor. Onun için de altyapımızı büyük oranda tamamladık. Piyasa işletmeciliği açısından önemli aşamaları, mesafeleri katettik."

Kaynak: AA

EkoRE A.Ş. Niğde’de Güneş Paneli Üretim Tesisi Kuruyor

Niğde’de EkoRE AŞ’ye ait, yıllık 1 GW kapasiteli, güneş paneli üretim tesisinin temeli atıldı.

Yıllık 1 GW kapasiteli güneş paneli entegre üretim tesisinin temel atma töreni, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez’in katılımıyla, Niğde Bor Karma Organize Sanayi Bölgesi’nde gerçekleştirildi.

EkoRE Eko Yenilenebilir Enerjiler AŞ, Niğde’nin Bor ilçesindeki 620 dönümlük arazi üzerinde; ingot, wafer, hücre ve modül üretim süreçlerini kapsayan entegre güneş paneli üretim tesisi kuruyor.

EkoRE’nin üretime başlamasıyla; güneş enerjisi sistemlerinin panel dışındaki diğer donanımını üretecek başka firmaların da yakın çevrede tesisler kurarak, Niğde Bor OSB’nin güneş enerjisi üretim ve teknoloji üssü olmasını sağlayabileceği öngörülüyor.

Tesisin temel atma töreninde konuşan EkoRE CEO’su H. Serhan Süzer, “Enerji bağımsızlığı için yüzde 100 yerli güneş paneli üretimi hedefiyle çıktığımız bu yolda, memlekete 700 milyon dolarlık sermaye girişi sağlayacağımız gibi yapacağımız Ar-Ge çalışmalarımızla herkesin, hayatının her anında güneş enerjisine ulaşımını sağlayacağız. Kristal teknolojide ingot, wafer, hücre ve modül üretimi gibi 4 önemli prosesin bir arada olduğu dev bir tesis kuracağımız bu alan 2GW’lık üretim için yeterli. Proje alanımız 620 dönüm. Yaklaşık 85 futbol sahasına tekabül ediyor. Başlangıçta planlanan 1 GW’lık kapasitenin gerekirse iki katına çıkacağız. Mersin Limanı’ndan dünyaya ihracat yapmayı planlıyoruz. Uzun vadeli planlamamızda, ürettiğimiz ürünlerin yüzde 80’ini ihraç edeceğiz” diye konuştu.

Bakan Dönmez ise uygun maliyetli, kaliteli ve sürekli enerji arzının önemine vurgu yaparak şunları kaydetti:

“Enerjide bütün yükün eşit miktarda dağıtıldığı dengeli bir enerji portfoyünün oluşturulması için yerli kaynaklarımızı maksimum oranda kullanmak ve dışa bağımlı olduğumuz kaynaklarda ise yönetilebilir bir duruma gelmek zorundayız. Yenilenebilir enerji alanında Türkiye’yi model ülke haline getireceğiz. Sadece yenilenebilir enerji üretiminde değil, teknolojilerinde de söz sahibi olmak istiyoruz. Türk mühendis ve işçisinin akıl teri ile ıslattığı fikirler, dünyanın her yerine ‘Made In Turkey’ damgalı güneş panelleri ve rüzgar türbinleri ile taşınacak. Artık enerji politikalarında mümkün olduğunca ithalata yer olmayacak. Bu ve bunun gibi yatırımlarımızla Türkiye, enerji teknolojilerinde merkez ülke konumuna gelecek. Enerji teknolojileri bu anlamda Türk ekonomisinin değişim ve dönüşümünde başrolü oynayacak”.

Hem enerji hem de teknoloji bağımlılığını azaltma noktasında ihtiyaç duyulan adımların birer birer atıldığını anlatan Bakan Dönmez, sözlerini şöyle tamamladı, “Bu güzide tesisimiz, dinamik hale getirdiğimiz yenilenebilir enerji sektörüne dinamizm katacak. Benzer vizyoner ve güçlü projelerin de hızla artarak hayata geçmesine cesaret verecektir”.

Açılış konuşmalarının ardından Niğde Bor Karma Organize Sanayi Bölgesi’nde kurulacak üretim tesisinin temelleri atıldı.

Kaynak: Enerji Günlüğü

Mahsuplaşma Yönetmeliği Haftaya Yayınlanacak

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Abdullah Tancan Güneş Enerjisi Sanayicileri ve Endüstrisi Derneği (GENSED) tarafından Konya Ticaret Odası ve Konya Sanayi Odası işbirliği ile Konya’da gerçekleştirilen ‘’Çatılarda Güneş Enerjisi Santrali Uygulama Fırsatları’’ başlıklı seminerin konuşmacıları arasında yer aldı.

Tancan burada yaptığı konuşmada aylık mahsuplaşmaya imkan verecek yönetmelik taslağı üzerindeki çalışmaların tamamlanmak üzere olduğunu ve gelecek hafta yayınlanacağını söyledi.

Abdullah Tancan yeni dönemde elektrik tüketiminin olduğu yerde üretim yapılmasına yani çatılara ağırlık verileceğini ve tüketim noktasında üretimleri teşvik etmek istediklerini kaydetti.

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu ‘Elektrik Piyasasında Lisanssız Yürütülebilecek Faaliyetlere İlişkin Yönetmelik’ taslağını 31 Ekim 2018 günü yayınlamış ve taslak 30 Kasım 2018 tarihine kadar kamuoyu görüşüne açık tutulmuştu.

Taslakta lisanssız elektrik üretim sektörünün uzun zamandır talep ettiği aylık mahsuplaşma sisteminin işleyişi yer almış. Aynı zamanda elektrik depolamaya yönelik faaliyetler de lisanssız elektrik üretim düzenlemelerine ilk defa girmişti.

Kaynak: Yeşil Ekonomi

İTÜ ve TREDAŞ’tan Elektrik Arızalarına Yapay Zeka ile Önlem

İTÜ Elektrik Elektronik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Şeker, "Trakya Elektrik Dağıtım AŞ ile imzaladığımız protokol çerçevesinde yeni bir projeye başlıyoruz. Buna öngörülü varlık yönetimi projesi diyoruz." dedi.

İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Elektrik Elektronik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Serhat Şeker, elektrik dağıtım alanında yeni bir projeye başladıklarını belirterek, "Büyük veri ve yapay zekayı kullanarak bir öngörülü bakım teknolojisi geliştireceğiz. Böylece elektrik dağıtım şebekesinde arıza oluşmadan tespit edilip, önlem alınabilecek." dedi.

Şeker, AA muhabirine, enerji verimliliğinin toplumun her alanına yayılması gerektiğini ve bu konuda çeşitli yöntemlerle farkındalık oluşturulmasının şart olduğunu söyledi.

Enerji şirketlerinin de farklı sistemlerle önemli derecede verimlilik sağlayabileceğini kaydeden Şeker, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından açıklanan Ulusal Enerji Verimliliği Eylem Planı ile 30,2 milyar dolar tasarruf sağlanacağını ifade etti.

İTÜ Rektörlüğü ile Trakya Elektrik Dağıtım AŞ (TREDAŞ) arasında bir protokol imzalandığını ifade eden Şeker, şunları kaydetti:

"TREDAŞ ile imzaladığımız protokol çerçevesinde yeni bir projeye başlıyoruz. Buna öngörülü varlık yönetimi projesi diyoruz. Projeye TREDAŞ'ın elektrik dağıtım hizmeti sunduğu Trakya bölgesinden başlayacağız. Daha sonra proje Türkiye genelinde uygulanabilecek. Dağıtım şirketinin hat, trafo ve cihazlarının en optimal ve güvenilir olarak çalışmasını sağlayacak öngörülü bakım teknolojisi geliştirilecek. Büyük veri ve yapay zekâyı kullanarak bir öngörülü bakım teknolojisi geliştireceğiz. Böylece elektrik dağıtım şebekesinde arıza oluşmadan tespit edilip, önlem alınabilecek. Büyük verideki yapay zekâ yöntemlerinden çıkardığımız bilgiler doğrultusunda bakımlar yapılacak. Böylece, enerjinin kesintisizliği ve verimliliği de sağlanabilecek. Sistemlere zamanında bakım yapıp, sistemin hiçbir kesintiye uğramadan çalışılabilirliğini sağlamak üzere hem yazılımsal hem de donanımsal bir proje olacak."

AEDAŞ'tan 'Enerjinin Yıldızları'nı Yetiştirecek Yüksek Gerilim Laboratuvarı

AEDAŞ, BEDAŞ ve ÇEDAŞ ile MEB Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürlüğü arasında imzalanan protokol kapsamında kurulan Yüksek Gerilim Laboratuvarlarına, İstanbul ve Sivas'tan sonra bir halka da Antalya'da eklendi.

Elektrik dağıtım sektörünün yetişmiş eleman ihtiyacına çözüm üretmek için başlatılan 'Enerjinin Yıldızları' projesi çerçevesinde AEDAŞ'ın Kepez Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde kurduğu 'Yüksek Gerilim Laboratuvarı'nın resmi açılışı törenle gerçekleştirildi.

AEDAŞ Genel Müdürü Bahadır Müdüroğlu Yüksek Gerilim Dalı'nda uygulamalı eğitimin büyük önem taşıdığına işaret ederek "Kepez Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nde kurduğumuz Yüksek Gerilim Laboratuvarı'nda 35 öğrencimiz elektrikle ilgili tüm aşamaları bizzat yaşayarak öğrenecek. Gelecekte meslektaşımız olacak arkadaşlarımıza desteğimiz bununla da sınırlı kalmayacak. Yüksek Gerilim Dalı'nda eğitim alan öğrencilerimize şirketimizde staj imkânı da sunacağız. Bizlerin mesleki tecrübesi ile değerli öğretmenlerimizin bilgi ve birikimlerini aynı potada eriten Enerjinin Yıldızları projemizin Türk eğitim sistemine, öğrencilerimize, sektörümüze hayırlı olmasını diliyorum" diye konuştu.

MEB Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürlüğü ile BEDAŞ, AEDAŞ ve ÇEDAŞ arasında 27 Haziran 2018'de Mesleki Eğitim İşbirliği Protokolü'ne imza atılmasının ardından İstanbul ve Sivas'tan sonra Antalya'daki laboratuvar da açılmış oldu. Avrupa Birliği standartlarına sahip laboratuvarlar 2018-2019 eğitim öğretim yılına yetiştirilirken İstanbul'da 12, Sivas'ta 16, Antalya'da da 35 olmak üzere 3 ilde Yüksek Gerilim Dalı bölümünde eğitim alan öğrenci sayısı 63'e ulaştı.

Proje ile malzeme fiyatlarının yüksek olması ve sektörden yeterli destek alamadığı için meslek liselerinin elektrik bölümünde tercih edilmeyen 'Yüksek Gerilim Dalı' da yeniden eğitim sistemine kazandırılmış oldu.

Yüksek Gerilim Dalı'nı tercih eden öğrencilere, laboratuvarlarda elektriğin üretiminden iletim ve dağıtımına kadar tüm kademeleri uygulamalı olarak öğretilecek. Söz konusu proje sektörün yetişmiş eleman ihtiyacına çözüm üretirken mezun olan çocuklar da tehlikeli meslekler sınıfında yer alan bu alanda uygulamalı eğitim aldıkları için sektöre ilk adımlarını güvenle atacaklar.

Bu arada başarılı öğrencilere aylık 500 TL burs verilirken BEDAŞ, ÇEDAŞ ve AEDAŞ'ta staj imkânı sunulacak. Aynı zamanda söz konusu dağıtım şirketlerinin yönetici ve çalışanları, bilgi birikimlerini ve deneyimlerini öğrencilere aktarmak üzere mentorluk yapacak. Öğrencilerin yüksek gerilim laboratuvarlarında mesleki formasyonun gerektirdiği eğitimi görmesini amaçlayan Enerjinin Yıldızları projesi kapsamında Elektrik Piyasası dersi de müfredat kapsamına alındı.

DÜNYADAN HABERLER
DNV GL, Rüzgâr Türbini Pervanelerinde Oluşan Aşınmayı Takibe Alıyor

Yağmur damlalarının rüzgâr türbini pervanelerine verdiği zararı araştıran DNV GL, 10 enerji şirketi ile pervaneleri bu tür yabancı nesnelerden korumanın yollarını arıyor.

Dünya’nın en büyük bağımsız enerji danışmanlığı ve sertifikasyon kuruluşu olan DNV GL, adına COBRA denilen müşterek bir endüstri projesine başlanacağını duyurdu. Söz konusu proje, yağmur damlaları gibi yabancı cisimlerin rüzgâr türbini pervanelerine çarpması sonucu oluşan zararı ve aşınmayı mercek altına alacak.

Pervanelerde oluşan yağmur erozyonu analizi için kapsamlı bir metodoloji geliştirmek (Comprehensive methodology for Blade Rain erosion Analysis — COBRA] maksadıyla 10 şirketin bir araya geleceği söyleniyor. Vestas, Siemens Gamesa Renewable Energy, LM Wind Power, Ørsted, Mankeweicz, Akzonobel, Aerox-CEU, Polytech, Hempel ve PPG adlı şirketler, modern rüzgâr türbini pervanelerine yüksek hızla çarpan yağmur damlaları gibi yabancı cisimlere karşı alınabilecek tedbirler üzerinde çalışacaklar.

Steffen Laustsen, daha büyük rüzgâr türbini inşa etme eğilimi devam ettikçe, türbin pervanelerinin yağmur erozyonuna karşı korunması için daha fazla araştırma yapmak gerektiğini vurguluyor. Geniş pervanelerin sahip olduğu yüksek kanat ucu hızları yüzünden yağmurun yarattığı etkinin de büyük olduğunu belirten Laustsen, partnerleriyle yapacakları iş birliği sayesinde gelecekte üretilecek pervanelerinin kalitesini ve dayanıklılığını artırmayı umduklarını sözlerine ekliyor. Girişimin diğer üyeleri de benzer beklentiler içinde olduklarını ve odak noktalarının pervane dayanıklılığını artırmak olduğunu vurgulamış.

COBRA projesi aracılığıyla şirketlerin; koruma sistemi için doğru malzeme tespiti, yağmur verisine göre tasarım yükünün bulunması ve uygun yöntemin geliştirilmesi, yağmur damlalarının çarpma etkisini analiz edecek bir model tasarlanması ve modern koruma sistemleri için bir yöntem bulunması konularının çözümü için çalışacağı ifade ediliyor. Söz konusu teknik konular kapsamında hazırlanacak rapor için ise 2020 yılının Temmuz ayı telaffuz ediliyor.

Kaynak: Clean Technica

Akıllı Veri Piyasası 31,5 Milyar Dolarlık Gelir Oluşturacak

Veri işleme araçlarındaki gelişim, yeni nesil teknolojilerinin daha fazla kullanımı ve yaygınlaşmasıyla giderek büyüyen akıllı veri piyasasının 2022 itibarıyla 31,5 milyar dolarlık gelir oluşturması öngörülüyor.

Frost&Sullivan tarafından yapılan bir araştırmaya göre, akıllı veri piyasasındaki iş modelleri çözüm arayanlar için yeni fırsatlar sunacak.

Analistler, akıllı verinin, iş modellerinde verinin herhangi bir şekilde kaybolma riskini azaltacağı ve operasyonlar, ürün gelişimi, sürdürülebilirlik, müşteri deneyimi ve inovasyon gibi birçok aktivitenin de daha sağlıklı yürütebilmesini sağlayacağını belirtiyor. Analistlere göre, teknoloji geliştiriciler akıllı veriyi kullanarak daha güvenli çözümler sunabilecek ve aynı zamanda “paylaşımlı veri ekonomisi” ve “veri tabanlı ürünler” gibi yeni iş modelleri de geliştirebilecek.

-yaygınlaşmasıyla bu piyasanın 2022 itibarıyla 31,5 milyar dolarlık gelir oluşturacağı hesaplanıyor. Kaynak: Smart Energy International

Kaynak:  Smart Energy International

Elon Musk: 2019, Solar Roof’un yılı olacak

Tesla'nın yakın gelecek vizyonu hakkında açıklamalarda bulunan Elon Musk, 2019 yılı için yönünü sürdürülebilir geleceğe doğru çevirmiş gözüküyor. Solar Roof ve Powerwall şirketin odağı durumunda.

Tesla’nın merakla beklenen otomobili Model Y’nin tanıtımının yapıldığı gün, şirketin CEO’su Elon Musk; Tesla’nın yakın gelecekle ilgili vizyonu hakkında paylaşımlarda bulundu. Musk’ın paylaşımlarının hedefinde ise bu kez otomobiller yoktu.

Musk, tanıtıma katılan izleyicilere; “Bu sene kesinlikle Solar Roof’un ve Powerwall’un yılı olacak.” dedi. Tümüyle sürdürülebilir gelecek hedefi doğrultusunda, söz konusu ifadelerden Tesla’nın yönünü yollardan evlere çevirdiği yorumları yapılıyor.

Tanıtıma katılan izleyicilere Musk, “Güneş enerjisi artı pil artı elektrikli araçlar eşittir tümüyle sürdürülebilir gelecek.” ifadeleriyle seslendi. Ünlü CEO ayrıca söz konusu gelecek için insanların heyecanlanma ve iyimser olma hakları olduğunu da vurguladı.

2017 yılının Ağustos ayında Tesla, ilk Solar Roof kurulumu yapılmış ev görüntülerini paylaşmıştı. Diğer güneş panellerine sahip çatıların aksine Tesla’nın güneş panelleri rahatsız edici görüntüler oluşturmuyor, paneller normal bir evin çatısına benziyordu. Estetik açıdan hoş bir görünüme sahip, sonsuz garanti sunan ve satın alınabilirlik anlamında ulaşılabilir olan paneller için güneş enerjisi uzmanı Senthil Balasubramanian “ezber bozacak” iddiasında bulunmuştu.

Kaynak: Inverse

Almanya’da Rüzgardan Elektrik Üretiminde Rekor

Almanya’da rüzgarlık geçen son bir kaç hafta sonucunda, Mart ayının başından bu yana ülkenin toplam elektrik üretiminin üçte ikisi yenilenebilir enerji kaynaklarından sağlanırken, rüzgar enerjisi üretimin yüzde 46’sını karşılayarak rekor kırdı.

Fraunhofer ISE’nin verilerine göre, güneş, biyomas, hidroelektrik ve özellikle rüzgar enerjisi 1-17 Mart arasında Almanya’nın toplam elektrik üretiminin yüzde 63’ünü karşıladı.

Rüzgarlı geçen son haftalarda kara ve denizdeki rüzgar enerjisi santrallerinin elektrik üretimindeki payı ise yüzde 46 ile rekor kırdı.

Verilere göre, Almanya’nın 30 bin rüzgar türbini, linyit ve nükleer santrallerin 3,6 katı daha fazla elektrik üretti. Almanya, yenilenebilir enerji kaynaklarının toplam elektrik üretimindeki payını 2030’e kadar yüzde 65’e çıkarmayı hedefliyor. Bu dönemde, ülkedeki kömür ve nükleer enerji santrallerinin de eş zamanlı bir şekilde devreden çıkarılması planlanıyor.

Kaynak: Fraunhofer ISE

HAFTANIN RAPORU

Birleşmiş Milletler Altıncı Küresel Çevre Görünümü

Ekolojik zararlar, milyonlarca insanın hayatını riske atıyor. Enerji, yiyecek, atık ve su kirliliği gibi bütün sistemlerde daha etkin bir politika yürütülebilir, sorunların çözümü için geç kalınmamış olabilir.

Hava kirliliği her yıl 7 milyon kişinin, su kirliliği ise yılda 1,4 milyon kişinin ölümüne sebep oluyor. Tüketim alışkanlıklarını değiştirmek, iklim değişikliğiyle mücadele gibi farklı yollarda bu sorunlara çözüm bulunabilir.

Raporun tamamına buradan ulaşabilirsiniz.

İNFOGRAFİK / GRAFİK