SEKTÖRDEN HABERLER
Enerji Sektörüne 2019’da 250 Milyon Avro Yatırım

Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) Sürdürülebilir Altyapı Grubu Direktörü Nandita Parshad, Türkiye'de enerji sektörüne bu yıl 250 milyon avro yatırım yapmayı planladıklarını bildirdi.

Parshad, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'de faaliyet göstermeye başladıklarından itibaren sektörde gerçekleştirdikleri yatırımın 1,6 milyar avroyu bulduğunu söyledi.

Sektörde bu yılki ilk yatırımlarının İçtaş Sürdürülebilir Enerji Yatırımları şirketine yaptıkları 100 milyon dolarlık ortaklık olduğunu hatırlatan Parshad, "Hali hazırda 400 megavat kapasiteli 10 hidroelektrik santrali bulunan şirket, EBRD'nin ortaklığıyla yaklaşık 250 megavata kadar rüzgar ve güneş enerjisi yatırımları planlanıyor. Türkiye'de yenilenebilir enerji kapasitesinin büyümesini sağlamak için bu tür sermaye yatırımları çok iyi bir yol." değerlendirmesinde bulundu. Parshad, bu tür yatırımların özel sektör oyuncularının elektrik üretiminde daha fazla yer almasını sağladığını, rekabeti artırdığını ve bunun da elektrik fiyatlarının düşmesini sağlaycağını anlattı. Türk enerji sektöründe sermaye yatırımının yanı sıra finansman olarak da aktif olduklarını belirten Parshad, şunları söyledi:

"Şu anda yeni yatırımlar için birçok farklı proje üzerinde çalışıyoruz. Bu görüşmeler henüz başlangıç aşamasında olduğu için detay veremiyorum ama yenilenebilir enerji sektörüne odaklandık ve sektörü farklı yollarla büyütmeye devam edeceğiz. Türk enerji sektöründe hem finansman hem de sermaye yatırımı olarak yatırımlarımızın süreceğini öngörüyoruz. Bu yıl da önceki yıllarda olduğu gibi yatırım hacmimizi 250 milyon avro seviyesinde tutmayı planlanıyoruz. Yatırım ortamına ve yaptığımız çalışmalara bağlı olarak bu rakamda değişiklik olabilir."

Türkiye'de yenilenebilir enerji yatırımlarının devam etmesi için Yenilenebilir Enerji Kaynaklarını Destekleme Mekanizması'nın devamının çok önemli olduğunun altını çizen Parshad, EBRD dahil tüm yatırımcıların bu konuda alınacak kararlar hakkında bilgi sahibi olması gerektiğini ifade etti. Parshad, 2020 sonrasında nasıl bir destek mekanizmasının kullanılabileceğine ilişkin görüşlerini kamu ile paylaştıklarını ve sektörde yatırımları harekete geçirecek yeni mekanizmayı beklediklerini aktardı.

Türkiye'de elektrik üretiminin yanı sıra dağıtım işi ile de ilgilendiklerini dile getiren Parshad, "Enerjinin hem daha fazla tüketiciye ulaşması hem de yenilenebilir enerji kaynaklarının şebekeye entegrasyonunu önemsiyoruz. Ayrıca, Türkiye'de enerji verimliliğinin özellikle kamu binalarında yaygınlaşmasını desteklemek istiyoruz. Bu kapsamda, ilkokullardan başlanabileceğini düşünüyoruz." diye konuştu. Parshad, aynı zamanda, Türkiye'de sorunlu kredilerin çözümüne ilişkin mekanizmalarla ilgili çalışmalarını derinleştirmek istediklerini ifade etti.

Bu yıl bir şirketin kredi yapılandırmasında yer aldıklarını kaydeden Parshad, "Enerji Girişim Sermaye Fonu gibi sorunlu kredilerin çözümüne ilişkin bir yapıda yer almamızla ilgili henüz bir davet almadık ama bu şekilde bir davet aldığımızda tabii ki değerlendireceğiz. Bu tür bir yapı ticari ve bankacılık gerekliliklerini karşılarsa, yer almaya hazırız fakat Türk enerji sektöründe her sorunun ayrı bir çözüme ihtiyacı olduğunu da düşünüyorum. Bazı projelerin nakde ihtiyacı var, bazılarının yeniden yapılandırmaya. Bu çerçevede, hem sektörü desteklemeye hazırız." diye konuştu.

Kaynak: AA

YEKDEM için Uzatma Işığı Yakıldı

Macintosh HD:Users:aa:Downloads:rüzgar.jpg

Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği (TÜREB) Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Yıldırım, "Yenilenebilir Enerji Kaynakları Destek Mekanizması'nın (YEKDEM) 2020 Aralık sonrasına belki daha düşük tarifeyle uzatılacağı konusunda bize bir ışık yakıldı. Bu sevindirici ama bu kararın bir an önce alınması lazım." dedi.

İzmir Kalkınma Ajansı (İZKA) tarafından Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcıları Çetin Ali Dönmez ve Fatih Kacır'ın katılımıyla ve "İzmir Rüzgarı" başlığıyla düzenlenen Rüzgar Enerjisi Sektör Toplantısı'nın açılışında konuşan Yıldırım, Türkiye'nin rüzgarda kurulu gücünün 7 bin 400 megavat gibi çok ciddi seviyeye geldiğini, ülke olarak öğrenme aşamasını tamamladıklarını, artık ikinci fazda büyüme aşamasına geçilmesi gerektiğini belirtti.

Geçen yıl devreye alınan kurulu gücün 490 megavatta kaldığını, bu rakamın 2015'de bin 500 megavat seviyesinde olduğuna dikkati çeken Yıldırım, 2011'den sonra yatırımların bir çan eğrisi çizdiğini gördüklerini ifade etti.

Sektördeki büyümenin neden sürekli hale gelmediğinin tespiti için ilgili bakanlıkların katılımıyla bir toplantı düzenlemek istediklerini anlatan Yıldırım, "Biz rüzgar sektöründe Türkiye'de kırmızı bayrak kaldırma gerekliliğini görüyoruz. Bu farkındalığı yaratmalıyız. Aksi taktirde el birliğiyle kurduğumuz sektörün yavaş yavaş önemini yitirmeye doğru gittiğini görüyoruz." diye konuştu.

Sektöre yönelik bir takım önlemlerin alınarak 2023 için konan 20 bin megavat kurulu güç hedefinin revize edilmesine ihtiyaç duyulduğuna işaret eden Yıldırım, artık 2030 gibi daha ileri tarihli hedeflerin belirlenmesi gerektiğini vurguladı.

- "Belirsizlik ortadan kalkmalı"

Yenilenebilir Enerji Kaynakları Destek Mekanizması'nın (YEKDEM) 2020 Aralık'ta son bulacağını vurgulayan Yıldırım, şöyle konuştu:

"Garantili fiyat dönemi 2022 aralık ayında son buluyor. O tarihten sonra devreye girecek santraller artık serbest piyasaya satacak. Yani garantili fiyat olmayacak. Bu da proje finansmanını ciddi sıkıntıya uğratıyor. Enerji Bakanlığı ile çok sık görüşüyoruz. En son görüşmemizde YEKDEM mekanizmasının 2020 Aralık sonrasına belki daha düşük tarifeyle uzatılacağı konusunda bize bir ışık yakıldı. Bu sevindirici ama bu kararın bir an önce alınması lazım. 2020 Aralık artık yakınlaşıyor. Bu belirsizliğin ortadan kaldırılması, projelerin devreye girmesi için önemli."

Yıldırım, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın yatırımlara destek verirken Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın da imalatçıyı desteklemesi gerektiğinin altını çizerek "Rüzgar tribünü kanadı değil tüm alt bileşenlerinin de ithalatı yerine yerli imalatının desteklenmesi lazım. Bu konuda Sanayi, Ekonomi ve Enerji bakanlıklarını bir araya getirerek çalıştay düzenlemek için biz hazırız." dedi.

- "İzmir rüzgar endüstrisinin merkezi olmalı"

YEKA ihalelerinin ikincisinin tamamlandığını, iki büyük firmanın 500'er megavatlık ihaleyi aldıklarını belirten Yıldırım, "Umuyoruz ki en kısa sürede kimsenin burnu kanamadan bu ihaleler hayata geçer." ifadelerini kullandı.

Türkiye'deki santrallerin yüzde 40'ının Ege'de bulunduğunu, İzmir'in 43 santral ve bin 450 megavatla ülkenin en büyük kurulu gücüne sahip olduğuna işaret eden Yıldırım, kentte bu sektörde 4 bin kişinin istihdam edildiğini anlattı.

İzmir'in rüzgar endüstrisinin merkezi olması gerektiğine inandıklarını belirten Hakan Yıldırım, "Kentte saç ayakları oturmuş durumda. Artık Türkiye rüzgarda bir pazar olmaktan endüstri olmaya çoktan geçmiş durumda. İzmir bunun için mükemmel bir lokasyon. 2020'de Türkiye Rüzgar Enerjisi Konferansını İzmir'de yapma konusunda görüşmelere başladık." diye konuştu.

Kaynak: STAR

Sanayi Bakanlığı’ndan Rüzgara Destek

İzmir Kalkınma Ajansı (İZKA)’nın koordinasyonu ile Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcıları Mehmet Faith Kacır ve Dr. Çetin Ali Dönmez’in katılımıyla ‘Rüzgar Enerjisi Sektörü Çalışma Toplantısı’ düzenlendi. Swiss Otel’de düzenlenen toplantıya Bakan Yardımcılarının yanı sıra İzmir Vali Yardımcısı Nihat Kaynar, İZKA Genel Sekreteri Dr. Mehmet Yavuz, Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Yıldırım, sektör paydaşları ve sektör temsilcileri katıldı. 

Toplantıda konuşan Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır, düşük teknolojili ürünlerden cari açığın çok fazla verildiğine dikkat çekerek, “Önümüzdeki dönemin en önemli projesi uçtan uca ürün yerleştirme programı olacak. Eşgüdümlü olarak proje hayata geçecek. Bizim cari açığımızı kapatacak olan orta yüksek ve ileri teknoloji çok detaylı ürün listesi oluşturuyoruz. Birçok göstergeye bakarak önceliklendirme yapıyoruz.  Değerlendirmeler sonucunda nihai ürün listesi çıkacak. Bundan sonra ortaya çıkan ürünleri Ar-Ge’den yatırıma kadar destekleyeceğiz” dedi. 

Yatırım teşviki anlamında cömert olduklarını ancak Ar-Ge destekleri ile yatırım desteklerinin tek pencereden yönetilmemesinden kaynaklı hedefe ulaşılamadığını belirten Bakan Yardımcısı Kacır, “Yıl sonunda hem Ar-Ge desteklerini hem de yatırım desteklerini belirlerken ikisini de aynı pencereden yöneteceğiz. Milli teknoloji anlamında büyük bir altyapıya sahibiz. Türkiye’de 2002 yılında tüm ülkede yılda 300 patent alınıyordu. Şimdi 7 bin patent başvurusu yapılıyor. 60’ın üzerinde Teknopark’ta 5 binin üzerinde Teknopark şirketimiz var. 30 binden fazla teknoparklarda tamamladığımız Ar-Ge projemiz var. Bin 500’e yakın Ar-Ge ve tasarım merkezimiz var. 2006’da Türkiye genelinde 54 bin Ar-Ge personelimiz varken sadece 10 yılda 154 bin Ar-Ge personeline ulaştık. Büyük bir altyapıya sahibiz. İnşallah bütün bu kaynakları önümüzdeki dönemde aynı hedefe ulaşan bir misyona taşıyacağız” ifadelerini kullandı. 

Bir diğer Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Dr. Çetin Ali Dönmez de bakanlık olarak sorumluluklarının çok büyük olduğunu ve konuşmaktan ziyade dinlemeleri gerektiğinin altını çizerek şunları kaydetti: “Türkiye’nin nitelikli insan gücü var. Bu insan kaynağı dikkate alınmalıdır. Ancak en büyük iki sorunumuz var. Biri iletişim, diğeri de finansman. Sanayinin kendi içinde kamu ve üniversite ile iletişimi güçlenmelidir. Bizlerin de sizi dinlemesi lazım. Diğer konu da finansman konusudur.  Finansman ve iletişim problemini çözersek hızlıca yol alabileceğimizi düşünüyorum.”

Kaynak: İlkses Gazetesi

Küçük HES’lerin Verimlilikleri Ölçülecek

Su Politikaları Derneği (SPD) Türkiye’deki küçük ölçekli hidroelektrik santrallerin üretim verimliliklerini ölçecek.

Su Politikaları Derneği Başkanı Dursun Yıldız, EPDK’nin verilerine göre halen 500’ü aşan sayıda nehir ve kanal santralinin işletmede olduğunu hatırlattı. Ancak bunların kurulduğu günden bu yana üretim verimliliğini inceleyen bir çalışmaya rastlamadıklarını belirten Yıldız şöyle dedi:

“Türkiye nehir ve kanal tipi hidroelektrik santrallari alanında 2007 yılından bu yana planlama, projelendirme, uygulama ve işletme konularında çok yoğun bir dönem yaşadı. Bu yapılanların uygulamalarından alacağımız geri dönüşlerle yaptıklarımız değerlendirmeliyiz. Bu konuların ilgili kurumlarca araştırılması veya araştırmak isteyen üniversitelere sağlıklı ve sürekli veri sağlanması, bundan sonraki HES planlamalarımız ve işletme programlarımız için çok önemli faydalar sağlayacaktır.”

Dursun Yıldız, kendilerinin de bu amaçla konuyu araştırdıklarını belirterek “Elde edilebilen açık verilerle yapılan çalışmada şu ana kadar ilginç sonuçlara rastladığımızı söyleyebilirim. Rapor, tamamlanmak üzere. Yakın zamanda yayınlanacak” diye konuştu.

Kaynak: Enerji Günlüğü

“Geleceğin Aydınlık Şehirleri” Çocukların Düşlerinde Hayat Buldu

Trakya Elektrik Dağıtım A.Ş.’nin (TREDAŞ) ilkokul çağındaki çocuklara enerji tasarrufu bilincini aşılamak amacıyla düzenlediği “Aydınlık Bir Şehir” temalı resim yarışmasında dereceye giren çocuklar ödüllerini aldı.

Trakya Elektrik Dağıtım A.Ş.’nin (TREDAŞ) çocukların enerji tasarrufu kültürüyle yetişebilmesi için geçtiğimiz yıl ilk adımını attığı ve bu yıl 2.’sini düzenlediği “Aydınlık Bir Şehir” isimli resim yarışmasında dereceye giren öğrenciler ödüllerine kavuştu.

TREDAŞ Genel Müdürlüğü binasında gerçekleştirilen ödül törenine TREDAŞ Dağıtım Grup Direktörü Reşit Bilgili, yarışmacılar ve çok sayıda davetli katıldı.

Tekirdağ Emlak Konut Ergene Vadisi İlkokulu’ndan Uygar Gönüllü’nün birinci olduğu yarışmada, ikincilik ödülü Tekirdağ-Çorlu Bahçeşehir Koleji’nden Elif Kahraman’a, üçüncülük ödülü ise Edirne Abalar İlkokulu’ndan Aytaç Yılmazoğulları’na verildi. Aynı yarışmada Tekirdağ Mürefte İlkokulu’ndan Asya Sapanlı dördüncü olurken, Edirne Bahçeşehir İlkokulu’ndan Duru Uzunca da beşinci oldu. Yarışmada birincilik ödülü olarak bisiklet, ikinci ve üçüncü olan öğrencilere Scooter, dördüncü ve beşinci olan öğrencilere ise tablet armağan edildi.  

TREDAŞ Dağıtım Grup Direktörü Reşit Bilgili törende yaptığı konuşmada, bu yıl ikincisini gerçekleştirdikleri Aydınlık Bir Şehir Resim Yarışmasının yeni nesillere enerjide tasarruf bilincinin kazandırılması adına önemli bir işlev üstlendiğini anlattı. Bilgili, “TREDAŞ, projeyle gelecek nesillerin büyüdüklerinde yaşadıkları alanın ve ülkemizin enerji tasarruflarına yön verebilmesi için farkındalık oluşturmayı hedefliyor. Türkiye, büyüyen nüfusuna ve her geçen yıl gelişen ekonomik performansına bağlı olarak, artan bir enerji talebini yönetmek zorunda.   Bu talebi yeni projeler ve yatırımlarla beslemek zorundayız. Ancak artan enerji talebini yönetebilmek için yeni yatırımlara hız kazandırmanın yanı sıra, tasarruf bilincinin de zihinlere yerleşmesi için projeler yürütmeliyiz. Bizler TREDAŞ’ta tasarruf bilincinin tohumlarını çocuklarımızın zihnine yerleştirmek adına Aydınlık Bir Şehir Resim Yarışmasının büyük bir imkan sağladığına inanıyoruz. Çocuklarımızın elektrik, su, doğal gaz gibi enerji kaynaklarını verimli bir şekilde kullanmasını şimdiden öğrenmesi, gelecekte enerji verimliliği konusunda daha geniş bir farkındalık yaratılmasına zemin sağlayacaktır” diye konuştu.       
Dicle EDAŞ hasta ve yaşlılara evlerinde hizmet veriyor

Dicle Elektrik Dağıtım AŞ (Dicle EDAŞ), sorumluluk bölgesindeki illerde kurduğu müşteri memnuniyeti merkezleriyle hasta ve yaşlı abonelerine evlerinde hizmet veriyor.

Şirketten yapılan açıklamada, Dicle EDAŞ'ın son 1 yıl içinde Diyarbakır, Şanlıurfa, Mardin, Batman, Siirt ve Şırnak'ta kurduğu müşteri memnuniyeti merkezleriyle abonelerinin sorunlarını tek çatı altında çözdüğü belirtildi.

Dicle EDAŞ'ın yaşlı veya hasta oldukları için şirkete gelemeyen abonelerine de evde hizmet verdiği kaydedilen açıklamada, "Diyarbakır Kayapınar ilçesi, Medya Mahallesi'nde yeni aldığı evin abonelik devir işlemini yapması gereken Bahar Balibey isimli 77 yaşındaki kadın, şeker hastası olduğu için evinden çıkamayınca Dicle Elektrik'i arayarak yardım istedi. Bunun üzerine müşteri memnuniyet merkezindeki dağıtım ve perakende görevlilerinden oluşan bir ekip, Balibey'in evine giderek abonelik işlemini kısa bir süre içerisinde tamamladı." ifadeleri kullanıldı.

DÜNYADAN HABERLER
Norweç, 3500 Megavatlık Offshore Rüzgar Santrali Kuracak

Norveç’te 3500 megavatı bulan offshore kapasite kurulumu için sahaları ihale edecek.

Norveç Petrol ve Enerji Bakanlığı, 3500 megavatlık yüzer rüzgar santralleri kurulacak alanlarını ihaleye çıkaracak.

Bu alanlardan ilki Rogaland kıyılarındaki Utsira Nord sahasında 500 ila 1500 megavat arasında bir offshore rüzgar santrali kurulması planlanıyor.

Öte yandan, 1000-2000 megavatlık üretim kapasitesine sahip sarlige Nordsio II sahası için de bir ihale gerçekleştirilecek.

Kaynak: Renews

ACWA Yenilenebilir’in Yüzde 49 Hissesi Çin’in İpek Yolu Fonu’na Satıldı

Suudi Arabistan merkezli ACWA Power, bünyesindeki ACWA Power Yenilenebilir Enerji şirketinin yüzde 49 hissesini İpek Yolu Fonu’na satarak Çin ile olan yoğun ilişkilerini iyice derinleştirdi.

Şirketten yapılan açıklamaya göre, İpek Yolu Fonu bin 668 megavatlık portföyü olan şirkette çoğunluk hissenin sahibi oldu.

Ayrıca, açıklamaya göre, söz konusu satış “yeni işbirlikleri ve projelere” de yol açacak.

Çin’in Bir Kuşak Bir Yol Girişimi’ne yatırım yapmakla yükümlü İpek Yolu Fonu, Çin’den başlayarak Asya, Afrika ve Güney Doğu Avrupa’da altyapı yatırımlarının artırılması ve geliştirilmesini amaçlıyor.

Kaynak: pv magazine

İngiltere, Rüzgar Sektörünün Büyümesi İçin £100 Milyon Fon Kurdu

İngiltere Offshore Rüzgar Enerjisi Konseyi, ülkedeki şirketlerin büyüyen offshore endüstrisine ilgisini artırmak amacıyla £100 milyon bir fon kurdu.

10 yıl süreyle geçerli olacak “Offshore Rüzgar Büyüme Ortaklığı (OWGP)” Sector Inclusion Commitment ve Energy &Utility Skills Partnership’i destekleyecek. Böylece, 2030’a kadar 30 GW offshore rüzgar enerjisi kapasitesinin kurulumu sağlanacak.

Bu miktarın ülkenin elektrik ihtiyacının yüzde 30’unu sağlayacağı bekleniyor.

OWGP, inovasyon ve araştırma merkezi ORE Catapult tarafından şirketlere ulaştırılacak.

Kaynak: Smart Energy International

AB, 2050 İklim Hedeflerinde Uzlaşamadı

Dört üye ülkenin karşı çıkması sonucunda, AB ülkeleri 2050’de sera gazı salımı için “net sıfır salım” hedefi belirleyemedi.

Brüksel’de bir araya gelen ülke temsilcileri, 2050 iklim hedeflerinde uzlaşamadı.

Sera gazı salımında “karbon nötr hedefi” için Macaristan, Çek Cumhuriyeti, Polonya ve Estonya’nın muhalefeti sebebiyle, diğer ülkelerin baskılarına rağmen anlaşma sağlanamadı.

Böylece, üzerinde uzlaşma sağlanılan metinde tüm AB üyesi ülkelerin 2050 yılına kadar “karbon nötr” hedefini tutturma zorunluluğu yer almazken, bu ifade “büyük çoğunluğu bu hedefi tutturmak zorundadır” şeklinde yazıldı.

Kaynak: Climate Change News

HAFTANIN RAPORU

Büyük Risk ya da Umut Verici Fırsat: Şirketler İklim Değişikliğine Hazır mı?

Şirketler, iklim değişikliğine bağlı riskleri belirliyor ama bu konuda geniş analizler yapamıyorlar. Şirketler, iklim değişikliğine bağlı olarak birçok riskle karşı karşıya iken, iklim değişikliği onlar için önemli fırsatlar da barındırıyor.

Raporun tamamına buradan ulaşabilirsiniz.

İNFOGRAFİK / GRAFİK