SEKTÖRDEN HABERLER
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez: “Enerji sektöründe önemli bir değişim yaşanıyor”

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, bu yıl "Geleceği İnşa Etmek" temasıyla 10'uncusu düzenlenen Türkiye Enerji Zirvesi'nin özel oturumunda moderatörlerin sorularını yanıtladı.

Türkiye'nin enerji sektöründe önemli bir değişim yaşadığını dile getiren Dönmez, en fazla varlık özelleştirilen sektörün enerji olduğunu kaydetti.

Dönmez, kamunun toplam elektrik kurulu gücünün yüzde 20'sini, üretimin ise yüzde 15'ini elinde bulundurduğunu ve kamuya ait küçük hidroelektrik santrallerinde özelleştirmelerin devam edeceğini ifade etti.

Bundan sonraki dönemde yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarının elektrik üretimindeki payının yüzde 50'nin üzerinde seyredeceğini söyleyen Dönmez, "Elimizdeki doğal gaz varlıklarımız çok önemli ve onlara her zaman ihtiyacımız olacak ama artık ithal kaynağa dayalı bir tesis kurulmayacak." şeklinde konuştu.

Dönmez, Türkiye'nin artan kurulu gücüne bağlı olarak bölgedeki ülkelerle elektrik ticaretini de artırdığına işaret ederek, Türkiye yatırım yapan şirketlere "iç piyasa odaklı düşünmeyin" tavsiyesinde bulundu.

Öte yandan, Türkiye'nin Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanları (YEKA) ihalelerine de devam edeceğini bildiren Dönmez, "Mini YEKA projeleri için önümüzdeki haftalarda ilana çıkarız. 2020'nin ilk çeyreğinde de ihaleleri yapmış oluruz." dedi.

Dönmez, ayrıca Yenilenebilir Enerji Kaynaklarını Destekleme Mekanizması (YEKDEM) hakkındaki düzenleme ve çalışmalarının da devam ettiğine değindi.

Çatı tipi güneş enerjisi santrallerinin kurulumunda artış olabileceğini aktaran Dönmez, "Bu projelerde artık geri dönüş süreleri 10 yılın altına düştü. Buna uygun iş ve finansman modellerinin de birlikte gelişebileceğini düşünüyorum. Bankalarla da görüşüyoruz. Burada büyük bir fırsat var." dedi.

Dönmez, Türkiye'nin doğal gazda arz güvenliğinde yaptığı çalışmalara ilişkin, Tuz Gölü Doğal Gaz Depolama tesisinin kapasitesinin 5,5 milyar metreküpe kadar çıkacağını vurguladı.

Silivri'deki 2,8 milyar metreküp kapasiteli yer altı depolama tesisinde kapasite artış ihalesinin bugünlerde yenileneceğini dile getirerek, "Böylece, bu tesisin kapasitesi de yaklaşık 4,6 milyar metreküpe gelmiş olacak. Bununla birlikte BOTAŞ, yer altı depo kapasitesi olarak önümüzdeki 4-5 yıl içinde 10 milyar metreküpe ulaşmış olacak." diye konuştu.

Dönmez, sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) payının hem dünyada hem de Türkiye'de giderek arttığını anımsattı.

Türkiye'nin bulunduğu konum itibarıyla avantajlı olduğunu dile getiren Dönmez, sözlerini şöyle tamamladı:

"Biz de bu avantajı tüketicilerimizin lehine kullanmak için değerlendirmiş olduk. İki tane yüzer LNG depolama ve yeniden gazlaştırma terminali ekledik ve sisteme boru gazı dışında LNG giriş kapasitesini artırdık. Böyle bakıldığında, Türkiye'nin yıllık olarak neredeyse 30 milyar metreküplük LNG'yi gazlaştırma kapasitesi yakaladığını teknik olarak gördük. Bunun yaklaşık üçte birini kullanıyoruz. Bir taraftan da yıllık gaz tüketimimizin 50 milyar metreküp olduğunu dikkate aldığımızda, bu yatırımlarla tüketimin yarısını artık LNG yoluyla alabilir hale gelmişiz. Türkiye'yi tamamen boru gazına bağımlılıktan kurtarmış olduk. Geçmiş yıllarda yüzde 80-90 seviyesinde olan boru gazı bağımlılığımızı, teknik olarak yüzde 50 seviyesine düşürdük."

Enerji Çalışanları Haftası Belirlendi

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, her yıl Kasım ayının ikinci haftasının “Enerji Çalışanları Haftası” olarak kutlanacağını söyledi.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, bu yıl "Geleceği İnşa Etmek" temasıyla 10'uncusu düzenlenen Türkiye Enerji Zirvesi'nin açılışında konuştu. Bakan Dönmez, burada yaptığı konuşmada, her yıl Kasım ayının ikinci haftasının Enerji Çalışanları Haftası olarak kutlanacağını belirterek şunları söyledi:

“Kasım ayının ikinci haftasını enerji çalışanları haftası olarak kutlayacağız. Sektörümüzde doğrudan ya da dolaylı istihdam ile birlikte yaklaşık 500 bin kişi çalışıyor. Her sabah Türkiye’nin enerjisini yükseltmek için bütün enerjisi ile işine dört kolla sarılan büyük bir aileyiz biz. Enerji çalışanları haftası, bizimle çalışmak isteyen pek çok kişinin sektöre katılımı için önemli bir etkinlik, kendimizi daha doğru anlatmak açısından bizim için de vesile olacağını düşünüyorum. İnşallah bizler de elimizden geldiğince destek vermeye devam edeceğiz. Bu ve benzeri uygulamalarımızda enerjide tüm dünyaya örnek olmaya devam edeceğiz.”

Kaynak: AA

Elektrikte Hizmet Kalitesi “Bonus” Sistemiyle Artacak

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) Başkanı Mustafa Yılmaz, elektrik sektöründe yeni bir döneme girildiğini belirterek, “Yeni tarife döneminde şirketlerimize bizim bir takım bonuslarımız olacak. Tüketici senden memnunsa senin kazancın çok olacak. Yani karşındaki müşteri senden memnun olacak. Müşteri senden memnun değilse kazanmayacaksın, memnunsa kazanacaksın.” dedi. 

Yılmaz, bu yıl "Geleceği İnşa Etmek" temasıyla 10'uncusu düzenlenen Türkiye Enerji Zirvesi'nin açılışında konuştu.

Elektrik piyasasında yeni tarife dönemiyle birlikte hizmet kalitesini artırmaya yönelik bir sürece girileceğini aktaran Yılmaz, geçmişte yatırımların çok olduğu bir piyasa istenirken bugün artık tüketici memnuniyetinin çok daha öne çıktığı bir piyasanın arzu edildiğini söyledi.

Yılmaz, EPDK’nın yaptığı düzenlemelere Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın desteğini her zaman gösterdiğini dile getirerek, “Bu hususta sayın bakanımız da bize fikirleriyle hep destek oldu. Yasal düzenlemelerimiz için başvurduğumuzda da bize her zaman destek olmuştur. Bundan dolayı da tüm bakanlığımıza teşekkür ediyorum.” diye konuştu. 

Elektrik piyasasında 2020 itibariyle başlayacak yeni tarife dönemine ilişkin olarak Yılmaz, “Yeni tarife döneminde bizim şirketlerimize bir takım bonuslarımız olacak. Tüketici senden memnunsa senin kazancın çok olacak. Yani karşındaki müşteri senden memnun olacak. Müşteri senden memnun değilse kazanmayacaksın, memnunsa kazanacaksın.” ifadelerini kullandı.

LPG piyasasının bugüne kadar dünyada hep Güney Kore’den sonra ikinci büyük ülke olarak anıldığını anımsatan Yılmaz, “O sektörde ciddi düzenlemelerimiz oldu. LPG’deki düzenlemelerde en ufak bir ihmal veya gecikme çok ciddi şekilde zarar verecek sonuçlar verebilirdi. Dolayısıyla kaliteli düzenlemelerimiz sayesinde sektör de yatırımlarını yaptı bugün dünyadaki en büyük LPG piyasası haline geldik.” ifadelerini kullandı.

Akaryakıt piyasasına ilişkin ise düzenleme yaparken tepeden bakan bir tavır sergilemediklerine dikkati çeken Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Biz düzenlemelerimizde, ‘önce arkadaş sonra yol’ düsturuyla bu yolu izliyoruz. Yol arkadaşı iyi seçilmezse o yol iyi bir yere gitmez. Arkadaşınız yoldan çıkarsa onu da tekrar yola çekeceksiniz. Biz de ayağı tökezleyen olursa hem onların hem de sektörün lehine olmak üzere onları kolundan tutup yola çekiyoruz. Siz yola gelmezseniz biz yola getirmeyi biliriz. Bundan da alınganlık olmasın.”

Yılmaz, akaryakıt sektöründe EPDK’nın aldığı son kararla dağıtım şirketleriyle bayiler arasında yapılacak kar marjı sözleşmelerinde bayilerin payını en az yüzde 55 olacak şekilde düzenlediklerini hatırlatarak, “Sözleşme hukukunu bayilerimizin iyi bilememe ihtimalini de göz önünde bulundurarak onların da zarar görmesini engellemek için bir karar aldık.” diye konuştu.

Düzenleme sürecinde dünyadaki yapıyı, eski dönemdeki kar marjlarını ve sektörün maliyetlerini incelediklerinin bilgisini veren Yılmaz, düzenlemeye gelen bazı eleştirilere yönelik şunları kaydetti:

“Sektörümüz için hayırlı olsun. Sektörümüzün geçmişte yaptığımız düzenlemelerde önce bizi eleştirdiğine, ancak sonra aldığımız kararların ne kadar isabetli olduğunu bize söylediklerine şahit olduk. Bugün belki bu kararı buruk karşılayabilirsiniz ama bunun gelecekte ne kadar iyi bir karar olduğunu göreceksiniz. Çünkü bizim için harcında adalet olmayan bir piyasa çürüktür ve ufak bir sarsıntıda yıkılır. Biz, hukuktan önce, bütün kurul olarak önce vicdanımıza sunuyoruz. Eğer vicdanımıza uymayan bir karar olduğunu takdir edersek biz bunu reddederiz."

Kaynak: AA

Türkiye’de Led Ampulleri Teşvik Edilmeli

TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı Mustafa Elitaş, Türkiye’de led ampullerinin kullanımının arttırılması için teşvik edilmesi gerektiğini söyledi. 

TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı Mustafa Elitaş, 10. Türkiye Enerji Zirvesi’nin açılışında yaptığı konuşmada, Türkiye’de elektrik tüketiminin yüzde 10’unun aydınlatmaya gittiğini hatırlatarak, “Bizim yapmamız gereken led ampullerin Türkiye’de kullanımını arttırmak için teşvikleri ortaya koymak. Bu ampullerin fiyatları yüksek, bunu ucuzlatmanın yolları bulunmalı ya da teşvik edilmeli diye düşünüyorum” dedi. 

Türkiye’nin enerjide çok değişik süreçler geçirdiğine dikkat çeken Elitaş, “Türkiye belirli zamanlarda elektriğin verildiği dönemden sürekli enerji, sonra temiz enerji ve şimdi de verimli enerjinin verildiği bir döneme geldi. Artık şimdi verimli enerjinin olması gerekiyor” dedi. 

Kendisinin de artık bir elektrik üreticisi olmak üzere olduğunu ve evinin çatısına 8 kilovatlık bir güneş santrali kurma sürecinde olduğunu belirten Elitaş, “Kurulum maliyeti biraz pahalı ama 10 yılda amorti edeceğini söylüyorlar. Ben Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun çatılar için koyduğu 10 kilovat sınırının yükseltilmesi gerektiğini düşünüyorum çünkü Türkiye’deki elektrik tesisatları artık daha fazla tüketimi kaldırabiliyor” dedi.

Kaynak: Enerji Günlüğü

Enerji Şirketlerine "Kadın Yöneticileri Artırın" Çağrısı

Garanti BBVA Genel Müdür Yardımcısı Ebru Dildar Edin, enerji sektöründe üst yönetici seviyesinde kadın yönetici bulunmadığını belirterek, "Her enerji şirketinin yönetim kurulunda en az bir kadın olması gerekiyor. Tüm enerji şirketlerine kadın yönetici sayısını artırmalarını tavsiye ediyorum. Bizden ucuz krediniz hazır." dedi.

Bu yıl "Geleceği İnşa Etmek" temasıyla 10'uncusu düzenlenen Türkiye Enerji Zirvesi'nin "Enerjiye Yön Veren Kadınlar" oturumu, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu Strateji Geliştirme Dairesi Başkanı ve Akdeniz Enerji Düzenleyicileri Birliği'nin ilk kadın başkanı Gülefşan Demirbaş moderatörlüğünde gerçekleştirildi.

Oturumda konuşan Edin, enerji sektöründe yönetici seviyesinde çalışan kadın sayısının çok az olduğunu, fakat bu durumun kadınlar için aynı zamanda bir fırsat oluşturduğunu söyledi.

Özellikle yenilenebilir enerjinin kadınların gönülden desteklediği bir alan olduğuna dikkati çeken Edin, bu alanda yatırımların artmasıyla kadınların daha fazla rol oynamaya başlayacağını kaydetti.

Edin, Garanti BBVA'nın kadınların daha aktif rol oynadığı şirketleri desteklediğini anımsatarak, "30 kriteri dikkate alarak dünyada ilk kez uyguladığımız 'Gender Loan' kredimizle kadınların daha aktif rol almasını amaçlıyoruz. Bu kredimizi de bir enerji yatırımcısına kullandırdık. Bu kapsamda, her enerji şirketinin yönetim kurulunda en az bir kadın olması gerekiyor. Tüm enerji şirketlerine, kadın yönetici sayısını artırmalarını tavsiye ediyorum. Bizden ucuz krediniz hazır." diye konuştu.

Limak Yatırım Yönetim Kurulu Başkanı Ebru Özdemir de iş hayatında erkekler arasında olan dayanışmanın, kadınlar arasında kurulamamasının en büyük eksiklik olduğunu dile getirdi.

İstatistiklere göre, inşaat ve altyapı sektöründe kadın oranının yüzde 16'da kaldığını anımsatan Özdemir, enerji sektöründeki kadın oranının ise yüzde 19 olduğunu anlattı.

Özdemir, diğer yandan, enerji sektöründe erkek ve kadın çalışan arasındaki maaş farkının yüzde 31 olduğunu, inşaat sektöründe ise bu oranın yüzde 35'e ulaştığını belirtti.

"Kadınlar hem daha az temsil ediliyor hem daha az kazanıyor" diyen Özdemir, enerji sektöründe ise hiç kadın üst yöneticinin olmadığını bildirdi.

Özdemir, Limak Yatırım olarak, Türkiye'nin Mühendis Kızları, Türkiye'nin Enerji Akademisi gibi birçok projeyle kadınları desteklemeye çalıştıklarını vurgulayarak, tüm kademelerde cinsiyet eşitliğini yaymak istediklerini sözlerine ekledi.

Kaynak: AA

Toroslar EDAŞ’tan Gaziantep’e Aydınlatma Bakım ve Yatırımı

Toroslar Elektrik Dağıtım A.Ş, müşterilerine daha kaliteli hizmetler sunmak hedefiyle, mevcut aydınlatma sistemlerinde bakım, onarım ve yatırım çalışmalarına hız kesmeden devam ediyor.

Toroslar EDAŞ, Gaziantep ilinde sürdürülebilir ve kaliteli enerji sağlamak için şebeke ve aydınlatma yatırımlarını sürdürüyor. Gaziantep'e 2019 yılında yaklaşık 17 milyon TL'lik aydınlatma yatırımı yapılacak.

Gaziantep ilinde yapılan çalışma kapsamında ekonomik ömrünü dolduran aydınlatma ekipmanlarını yenileriyle değiştirirken, henüz ekonomik ömrünü doldurmamış, kullanılır durumda olan fakat dış etkenler sebebiyle arızalanan aydınlatma armatürleri de bakım ve onarımdan geçiriliyor.

Faaliyet gösterdiği 6 ilde 8,3 milyon nüfusa hizmet veren Toroslar EDAŞ 2019 yılının ilk 9 ayında Gaziantep'te yürütülen aydınlatma çalışmaları kapsamında;

6.357 adet armatür ekonomik ömrünü tamamladığı için yenilenmiştir. 15700 adet armatür yanar hale getirilmiştir. Dış etkenler sebebiyle hasar gören 24.259 metre kablo yenilenmiştir.

Toroslar EDAŞ, sorumluluk bölgesinin genelinde yaptığı yatırımlar ve operasyonel iyileştirmeleri hayata geçirmeye ve bu hizmetleri müşterileriyle paylaşmaya devam edecek.

SEDAŞ’tan “Dünya Temizlik Gününe” Destek

SEDAŞ çalışanları ve yöneticileri, Dünya Temizlik Gününe destek olmak amacıyla şehrin temiz kalması adına yerlerden en çok sigara izmariti, yiyecek ambalaj malzemeleri gibi malzemeleri topladı.

SEDAŞ ’tan 60 kişilik grup, 'Dünya Temizlik Günü' dolayısıyla Demokrasi Meydanında bir araya gelerek, ellerinde tuttukları dövizler, açtıkları pankart ve çöp toplama etkinliği ile vatandaşların dikkatini çektiler. SEDAŞ çalışanları, "Dünya Temizlik Gününde Mis Gibi Türkiye" sloganı yazan pankart açarak başlattıkları etkinlikte, Demokrasi Meydanı, Gar Meydanı, Atatürk Bulvarı, Şemsiyeli Park ve Orhan Cami Meydanı'nda 3 çuval çöp topladı. Yerlerden en çok sigara izmariti toplandığı gözlendi.

SEDAŞ Sayaç Okuma Yönetimi Uzmanı Fatih Polater yaptığı açıklamada, "Bugün SEDAŞ olarak arkadaşlarımızla birlikte 'Dünya Çevre günü' vesilesiyle bir farkındalık oluşturmak için burada bulunmaktayız. Çevremizi, hatta tüm dünyayı temiz tutmak için, gelecek nesillere temiz bir dünya bırakmak için bir farkındalık oluşturmak istedik. İnşallah amacına ulaşır. Bugün temizlikte özellikle en çok sigara izmaritiyle karşılaştık. Onun dışında piller de yerlerde vardı. Pillerin çevreye verdiği zarar çok fazla. Bu konuda insanların daha hassas olmasını istiyoruz" dedi.

SEDAŞ İnsan Kaynakları Direktörü Sinem Yorulmaz ise, "Bugün hepimiz çocuklarımızla, ailelerimizle beraber Sakarya'da güzel bir etkinliğin içerisindeyiz. Bugün Dünya Temizlik Günü. Aslında burada biz de "Dünya Temizlik Gününde Mis Gibi Türkiye" sloganıyla, mesaj vermek, burada farkındalık yaratmak, çevre bilincini aşılamak ve çevre kültürünü geliştirmek için buluştuk. İnsanlar yere izmarit atarken hiç düşünmüyorlar. İzmarit insanların hem sağlıklarını hem de yerleri kirletiyor. Çekirdek, kola, yere atılmış sakızları, şişeleri bile topladık. Lütfen yere bir şey atmadan ve çevreyi kirletmeden önce doğayı, çevreyi, yaşadığımız şehirleri, ülkemizi ve gelecek nesilleri düşünelim. 15 Eylül Dünya Temizlik Günü’nde, çevreyi temizlemenin en güzel yolu, kirletmemektir. Daha temiz bir çevre bırakarak, bizden sonra gelenlerin de aynı şekilde korumasının önemine dikkat çekmeyi amaçlıyoruz. Bütün çöplerimizi toplayarak örnek olalım. Çocuklarımıza temiz bir dünya bırakma sorumluluğumuz var. Katılan herkese teşekkür ediyorum Temiz bir çevrede yaşamak dileğiyle, hepimize kolay gelsin diyorum” diye konuştu.

DÜNYADAN HABERLER
İngiltere, Dünyanın En Büyük Rüzgâr Türbinlerini Kuruyor

GE Yenilenebilir Enerji’nin ürettiği dünyanın en büyük rüzgar türbinleri İngiltere açıklarındaki yapay bir adada kurulacak. 

GE Yenilenebilir Enerji’nin ürettiği, 107 metre kanat uzunluğuna ve 260 metre kule uzunluğuna sahip 12 megawatt’lık dünyanın en büyük deniz üstü rüzgâr türbinleri Kuzey Denizi'ndeki Yorkshire kıyılarından 130 km uzakta bulunan yapay bir adada kurulacak.  

Haliade-X rüzgâr türbinlerinin kurulacağı 3.6 gigawatt kapasiteli Dogger Bank Rüzgâr Santrali SSE Renewables ve Norveçli Equinor şirketi tarafından kurulacak. Santral İngiltere elektrik üretiminin yüzde beşini gerçekleştirerek 4,5 milyon evin yıllık elektrik ihtiyacını karşılayacak.  Tek bir Haliade-X türbini 16 bin evin elektrik ihtiyacını karşılayabilecek. Bu da mevcut türbinlerden üç kat daha fazla elektrik üreten bu türbinlerin dünyanın en verimli rüzgâr türbinleri olduğunu gösteriyor. 

Türbinlerin kurulumuna 2020 yılı başlarında başlanacak ve 2023 yılında elektrik üretimine başlanacak. Türbinler, elektrik kablolarıyla İngiltere, Norveç, Hollanda, Almanya, Danimarka ve Belçika'ya bağlanacak.
GE Renewable Energy, çoğu İngiltere’de olmak üzere, Haliade-X ile ilgili deney ve AR-GE faaliyetlerine yaklaşık 15 milyon sterlin yatırım yapıyor.

Kaynak: Guardian

Grafen Elektrik İletiminde Devrim Yaratabilir

Ohio Devlet Üniversitesi araştırmacıları grafen maddesindeki karbon atomlarına belirli bir açıda ikinci karbon katmanı ekleyerek süper iletken elde etmeyi başardı.

Normalde iletken olarak tabir edilen metaller elektriği dirençli olarak aktardığı için haliyle enerji kaybı ve ısınma ortaya çıkıyor. Süper iletkenler ise hiçbir direnç olmadan kayıpsız bir şekilde elektriği aktarabiliyor.

Keşfeden bilim adamlarına Nobel ödülü kazandıran grafen maddesi bu kez süper iletken olma yolunda önemli bir adım attı. Ohio Üniversitesi araştırmacıları grafen içerisindeki karbon atomlarına 1 ila 1.2 derece açı oluşturacak şekilde ikinci bir karbon atom katmanı ekledi. Sihirli Açı olarak tabir edilen bu yöntem ile grafen bir süper iletkene dönüştü.

Araştırmacılar grafen maddesinin süper iletken haline getirilmesi ile pek çok sektörde devrim olacağını düşünüyor. Elektrik iletim hatları, iletişim hatları, ulaşım hatları gibi pek çok alanda yüksek sıcaklıkların gerekli olduğu durumlarda bile grafenin işe yarayacağı düşünülüyor. Şimdilik grafen kullanıma sunulacak kadar hazır hale gelmiş değil ancak araştırmalar devam ediyor.

Kaynak: Ohio University

Tesla’nın Çin’deki Fabrikası Bu Ay Üretime Başlıyor

Tesla ’nın, dünyanın en hızlı büyüyen elektrikli araç pazarı olan Çin’deki fabrikası bu ay üretime başlıyor. Fabrika haftada en az 1000 adet Model 3 üretecek kapasiteye sahip.

Tesla Inc’in Çin fabrikası, bu ay üretime başlamayı hedefliyor; ancak siparişler, işçilik ve tedarikçilerle ilgili anlaşmaların devam ediyor olması nedeniyle yıl sonu üretim hedeflerine ne zaman ulaşacağı henüz belli değil.

ABD elektrikli araç üreticisi; bu yılın sonuna kadar yeni fabrikadan haftada en az 1.000 Model 3 üretmeyi hedefliyor. Haberde bu hedefin, dünyanın en büyük otomobil pazarındaki satışları artırma ve ABD’nin otomobillerine uygulanan yüksek ithalat tarifelerinden kaçınma hedeflerini ortaya koyduğuna vurgu yapılıyor.

Tesla’nın yurt dışındaki ilk üretim tesisi olan ve 2 milyar dolara inşaa edilen fabrika; geçen ay yerel kurumlardan gerekli olan tüm onayları aldı ve üretimin önünde herhangi bir engel kalmadı.

Kaynaklar, üretime ekim ayında başlamayı hedeflediklerini, ancak asıl üretim hacmine ulaşmalarının aldıkları araç siparişleri, yeni işe alınan çalışanların performansı, tedarik zinciri gibi birçok faktöre bağlı olduğunu söyledi.

Kaynak: Reuters

Almanya İklim Finansmanı Bütçesini 4 Milyar Euro’ya Çıkaracak

Almanya 2020 itibarıyla uluslararası iklim finansmanını 2014’e oranla iki katına, yani yıllık 4 milyar Euro’ya çıkaracağını duyurdu. Finansmanda saptanan bir açık olsa da bütçe taslağı, belirlenen bu hedefin ötesine geçileceğini gösteriyor. Kalkınma alanında faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşu Oxfam Almanya ise bunun tek seferlik bir fon olabileceği uyarısında bulunuyor.

Alman hükümeti 2020 itibarıyla uluslararası iklim finansmanı için fonlarını 2014’e oranla iki katına çıkarma hedefine ulaşacağını ve her yıl 4 milyar Euro fon sağlayacağını duyurdu. Clean Energy Wire tarafından incelenen bütçe taslağına göre Almanya Federal Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Bakanlığı (BMZ), uluslararası iklim finansmanı adına önümüzdeki yıl 500 milyon Euro daha alacak. Çevre bakanlığı (BMU) ise Uluslararası İklim Eylemi Girişimi için 100 milyon Euro fon alacak. Bütçe taslağında “Uluslararası iklim finansmanı harcamalarını 2020 itibarıyla iki katı olan 4 milyar Euro’ya çıkarma hedefine ulaşmakla kalmayıp mevcut hedefin geçileceğini düşünüyoruz” cümlesi yer alıyor.

Ek bütçe taslağı hükümetin 20 Eylül’de kararlaştırdığı iklim eylemi paketinin maliyet ve gelirlerini içerecek şekilde hazırlandı. Bu planda, ulaşım ve inşaat sektörlerindeki karbon emisyonlarının ücretlendirilmesi, İklim Eylemi Yasası çağrısı ve ülkenin 2030 yılındaki hedeflerine uyumlu olacak şekilde bütün sektörlerde iklim hedeflerinin belirlenmesi yer alıyor.

2015’te gerçekleşen Petersburg İklim Diyaloğu’nda, Şansölye Angela Merkel Almanya’nın iklim finansmanının, federal bütçeden 4 milyar Euro alınacak şekilde, ikiye katlanacağı planlarını duyurmuştu. 2019’un başlarında ise 2020 hedefleri adına federal bütçedeki 500 milyon Euro’luk boşluğun açıkça görülmesi sebebiyle BMZ Bakanı Gerd Müller, eksik bütçenin bakanlığa ulaştırılması talebinde bulundu.

Alman hükümetinin taahhüdü, sanayileşmiş ülkelerin 2009 yılından itibaren 100 milyar dolarlık vaadiyle destekleniyor. 2009 yılında Kopenhag’da gerçekleşen Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konferansı’nda sanayileşmiş ülkeler, 2020 yılına kadar gelişmekte olan ülkeler için kamu ve özel kaynaklardan her yıl 100 milyar dolar ayırma sözü vermişti.

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü’nün (OECD) tahminlerine göre, iklim eylemi kapsamında gelişmekte olan ülkeler için gelişmiş ülkeler tarafından sağlanan iklim finansmanı 2017 yılında 71,2 milyar dolara ulaştı, 58,6 milyar doları ise 2016’da toplandı.

Kaynak: Clean Energy Wire

HAFTANIN RAPORU

Türkiye’de Enerji Dönüşümünün Finansmanı

Türkiye’de düşük karbonlu, verimli ve maliyet etkin bir enerji dönüşümü için uygun finansman yapısının sağlanması kritik önem taşıyor.

Özellikle 2019 yılıyla birlikte Türkiye enerji finansmanında hem talep hem arz tarafında bir dönüm noktasına geldi.  Finansmanın talep tarafında, enerjideki dönüşümle birlikte finansmana ihtiyaç duyulan proje ve yatırımcı tipleri çeşitlenmekte, dağıtık enerji, dijitalleşme, enerji verimliliği, akıllı şebekeler ve yenilikçilik, kapasite artışına ek olarak yeni ihtiyaçlar ortaya çıkarmaktadır.

Finansmanın arz tarafında ise, finansal kuruluşlar bir yandan ödeme güçlüklerinin ve uluslararası finansal ortamın getirdiği zorlukları aşmaya çalışırken, diğer yandan dönüşümün getirdiği yeni ihtiyaçlara uyum sağlamaya ve risk yönetimini de kapsayan yeni finansal araçlar geliştirmeye ihtiyaç duymaktadır.

Raporun tamamına buradan ulaşabilirsiniz.

İNFOGRAFİK / GRAFİK