SEKTÖRDEN HABERLER
Elektrikte Yenilenebilir Enerji Tarifesi Yolda

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, sadece yenilenebilir enerji kaynaklarından üretilen elektriği tüketmek isteyen kullanıcılar için bir tarife üzerinde çalışmaların devam ettiğini belirterek, "Şu anda TBMM'nin ilgili komisyonunda tarife üzerinde çalışılıyor. Meclisimizin takvimine göre süreç tamamlanacak. Sonrasında EPDK ilgili tarifeyi yayınlayacak. Böylece isteyen aboneler tedarik şirketleri vasıtasıyla bu tarifeden yararlanabilecek." dedi.

Dönmez, Türkiye Jeotermal Kongresi'nde elektrikte kurulu güç içinde yerli ve yenilenebilir kaynakların payının artırılması için yatırımların devam ettiğini söyledi.

"Mottomuz daha çok yerli, daha çok yenilenebilir, hedefimiz ise bağımsız enerji, güçlü Türkiye" diyen Dönmez, geçen yıl sonu itibarıyla elektrikte kurulu gücün 91 bin 300 megawatta yükseldiğini, üretimin yüzde 62’sinin yerli ve yenilenebilir kaynaklardan karşılandığını anımsattı.

Dönmez, yenilenebilir enerjide kurulu gücün 44 bin 767 megawatta ulaştığını ve bu miktarın Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanları yarışmalarıyla daha da artacağını ifade etti.

Bakan Dönmez, jeotermalde kurulu gücün 2000'li yılların başında sadece 15 megawatt olduğunu ve geçen yıl sonu itibarıyla bunun 1525 megawatta yükseldiğini bildirdi.

Türkiye'nin jeotermalde kurulu güçte Avrupa'da birinci, dünyada dördüncü sıraya yükseldiğini anlatan Dönmez, "Şimdi hedefimiz daha yüksek. Jeotermal kaynaklı kurulu güçte dünyada birinci olacak ve Avrupa ile de farkı giderek açacağız. Halen ön lisans aşamasında olan projelerimiz var. Bunları da dikkate aldığımızda jeotermalde kurulu gücümüzü yakın bir zamanda 2 bin megawattlara seviyesine yükselteceğimize inanıyorum." ifadelerini kullandı.

Dönmez, jeotermal enerjinin sadece elektrik üretiminde değil aynı zamanda tarımda, seracılıkta ve turizmde de kullanıldığını anımsatarak, "2000'li yılların başında 500 dönümlük sera ısıtması jeotermalle gerçekleştirilirken bugün bu sayı yaklaşık 4 bin 300 dönüme yükseldi. Turizmde de yaklaşık 18,5 milyon insanın faydalandığı 400 otel ve kaplıcanın kullandığı termal suyun enerjisini de jeotermalden karşılıyoruz. Toplam jeotermal ısı potansiyelimizi göz önüne aldığımızda toplamda 1 milyonun üzerinde yatak kapasiteli termal tesisleri hayata geçirebilecek imkânımız var." diye konuştu.

Bu yılın sonuna kadar işletmeye giren ve YEKDEM'e dahil olan lisanslı jeotermal santrallerine destek olmaya devam edeceklerini aktaran Dönmez, şunları kaydetti:

"Biz her zaman yerli ve yenilenebilir enerjiden yana olduk. Rotamızı, hedeflerimizi ve politikalarımızı bu felsefeyle belirledik. Sadece yerli ve yenilenebilir kaynaklı enerji üretimini değil, aynı zamanda kullanımını da yaygınlaştıracağız. Bu amaçla isteyen tüketiciler için yenilenebilir enerji tarifesi üzerinde çalışıldığını daha önce söylemiştik. Bu tarifeyle, sadece yenilenebilir kaynaklardan üretilen elektriği tüketmek isteyen kullanıcılara bu fırsatı vereceğiz. Tarife ile ilgili çalışmalar sürüyor. Şu anda TBMM'nin ilgili komisyonunda tarife üzerinde çalışılıyor. Meclisimizin takvimine göre süreç tamamlanacak. Sonrasında EPDK ilgili tarifeyi yayınlayacak. Böylece isteyen aboneler tedarik şirketleri vasıtasıyla bu tarifeden yararlanabilecek. Arzu eden abonelere de yeşil enerjiyi kullandıklarına dair bir sertifika vermeyi planlıyoruz."

Kaynak: AA

ELDER İSG Kongresi 28-29 Şubat’ta Antalya’da

ELDER “İş Sağlığı ve Güvenliği (İSG) Kongresi” 3.kez kapılarını katılımcılara açacak. Antalya’da 28 – 29 Şubat 2020 tarihlerinde gerçekleştirilecek kongrenin bu yılki ana teması dünyada kabul gören “Vizyon Sıfır” yaklaşımına ilişkin olacak.

Arıteks, DuPont ve Protal şirketlerinin altın sponsorluğunda düzenlenecek kongre, iş dünyasına ve kurumlara, iş sağlığı ve güvenliği kültürünün ve saha uygulamalarının geliştirilmesi konularında katkıda bulunacak. Bununla birlikte dünyada kabul gören “Vizyon Sıfır” yaklaşımının içeriği ve temel prensipleri de katılımcılara aktarılacak. Kongrede, dağıtım sektörüne özgü bir yaklaşımla İSG kültürü, mahalli topraklama ve platformlu araçlarla ilgili çalışmalar değerlendirilecek.

ELDER’in EBRD Destekli Projesi Tanıtılacak

Kongrede Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası’nın (EBRD) destekleriyle ELDER tarafından gerçekleştirilen, “Elektrik Dağıtım Sektöründe Yaşanan Ölümlü Kazaların Kök Neden Analizi Araştırması”na ilişkin proje sunumu yapılacak. Proje ile “Sıfır İş Kazası Vizyonu” kapsamında hem gerekli önlemlerle iş kazalarının ve kayıpların azaltılması, hem de farkındalığın artırılması amaçlanıyor.

Türkiye’den ve Yurtdışından Alanında Uzman Katılımcılar

İki gün boyunca gerçekleştirilecek oturumlarda her biri alanında uzman yurt içi ve yurt dışından davetli akademisyen ve sektör temsilcileri iş sağlığı ve güvenliğinin geliştirilmesine yönelik konuları masaya yatıracak. Kongrede şu konu başlıkları altında değerlendirmeler yapılacak: “İSG İş Dünyası için Neden Önemlidir? Vizyon Sıfır Neden En İyi Stratejidir?, İSG Kültürü ve Davranış Değişikliği, Dağıtım Sektöründe Mahalli Topraklama, Platformlu Araçlarda İSG Gereklilikleri, Elektrik Dağıtım Sektöründe İSG Ar-Ge Projeleri”

Vizyon Sıfır Nedir?

Uluslararası Sosyal Güvenlik Teşkilatı’nın (ISSA) Vizyon Sıfır yaklaşımı, ölümcül ve ciddi iş kazalarını ve meslek hastalıklarını önlemek için hayata geçirilen ve dünya genelinde kabul gelen bir önleme stratejisi olarak biliniyor. Kapsamlı bir önleme kültürünün amacı olan Vizyon Sıfır, aynı zamanda dünya çapındaki şirketleri, sağlıklı ve motive edilmiş bir iş gücüne yatırım yaparak iş kazaları ve hastalıklarını sistematik olarak azaltmaya teşvik etmeyi amaçlıyor.

VAP Destekleri Öngörülerin Üstünde Başarı Sağladı

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Enerji Verimliliği ve Çevre Dairesi Başkanlığı Proje Destekleri Daire Başkanlığı Verimlilik Artırıcı Projeler (VAP) kapsamında 2009-2020 yıllarında yapılan çalışmalar ve elde edilen sonuçlar ilgili bir rapor yayınladı.

On Yılda Verimlilik Artırıcı Projeler 2020 başlıklı rapordaki bilgilere göre VAP çalışmaları kapsamında 2009 ile 2019 arasında destek ödemeleri tamamlanan endüstriyel işletmeler için yapılan projelerde elde edilen sonuçlar projeler için öngörülen tasarruf ve fayda değerlerinin üstüne çıktı.

Rapora göre bu projeler için yıllık öngörülen tasarruf miktarı 43.616 TEP iken, uygulamada 61.305 TEP tasarruf sağlandı.

Elde edilen tasarrufun yıllık parasal değeri 60,9 milyon lira öngörülürken 84 milyon lira olarak gerçekleşti.

2009 ile 2019 yılları arasında iki ayrı yönetmelik kapsamında bakanlığa 681 VAP projesi için başvuru yapılırken. Değerlendirme sonrasında 440 proje kabul edilirken. Bu projelerden 210’una yapılan destek ödemeleri tamamlandı. 230 proje ise halen uygulama aşamasında bulunuyor.

Destek ödemesi sağlanan 210 projenin toplam yatırım miktarı 96,3 milyon TL olurken, elektrik enerjisi projeleri için 71,8 milyon lira, ısı yatırımı projeleri için ise 24,6 milyon lira yatırım yapıldı.

Proje başına ortalama yatırım, elektrik projelerinde 424.619 lira, ısı yatırımlarında ise 558.901 lira oldu.

Bakanlık tarafından sağlanan 23,12 milyon liralık destekte elektrik projelerinin payı 19,3 milyon lira, ısı projelerinde ise 3,9 milyon lira oldu.

Proje başına ortalama destek ise elektrik projelerinde 113.911 lira, ısı yatırımlarında ise 78.941 lira oldu.

Endüstriyel işletmelerin yaptıkları ısı yatırımı projeleri ortalama 0,72 yıl, elektrik projeleri ise 1,38 yılda geri ödendi.

Destek ödemeleri tamamlanan bu projelerin 108 adedi Marmara, 40 adedi Ege, 22 adedi Karadeniz, 20 adedi Akdeniz, 14 adedi İç Anadolu, 6 adedi Güney Doğu Anadolu bölgesinde hayata geçirildi. Doğu Anadolu bölgesinde ise hiçbir proje gerçekleşmedi.

Raporda 10 yıllık dönemde toplamda 493.478,91 TEP olarak elde edilen enerji tasarrufunun, 598.156,25 bin Nm3 doğal gaz tüketimine denk geldiğine vurgu yapılırken, bu sayede 180 milyon dolarlık doğal gaz ithalatının, buna bağlı olarak da 1.315.944 ton CO2 salımının önüne geçildiğine dikkat çekildi.

Kaynak: Yeşil Ekonomi

ABD ile 100 Milyar Dolarlık Ticaret Hedefinde Enerjinin Rolü Artacak

Atlantik Konseyi Türkiye Temsilcisi ve İcra Direktörü Defne Sadıklar ArslanTürkiye-ABD arasındaki 100 milyar dolarlık ikili ticaret hacmi hedefinin gerçekleştirilmesinde sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG), yenilenebilir enerji ve petrokimya sektörleriyle altyapı yatırımlarının potansiyel vadettiğini belirtti.

Arslan, AA muhabirine, Türkiye ve ABD'nin bazı konularda görüş ayrılıkları olduğunu ve bu durumun karşılıklı güveni etkilediğini söyledi

Özellikle son dönemde gündeme gelen hassas konulara rağmen ticaret ve yatırımları her iki ülkenin de önemsediğini dile getiren Arslan, "Bu yüzden, ABD Ticaret Bakanı Wilbur Ross geçen yıl sonunda ticari ilişkilerde vites yükseltmek için Türkiye'de 5 gün geçirdi. İki ülkenin liderlerinin koyduğu 100 milyar dolarlık ticaret hacmi hedefi söz konusu ve ben özel sektörün bu konuda harekete geçmeye hazır olduğunu düşünüyorum." diye konuştu.

Arslan, Türkiye ve ABD arasındaki 100 milyar dolarlık ticaret hacmi hedefinin uzun dönemli, tutarlı ve doğru bir stratejiyle yakalanabileceğini ve Ticaret Bakanlığının bu konuda bir rapor hazırladığını aktardı.

Geçen yıl Türkiye'nin ABD'ye gerçekleştirdiği ihracatın 8,1 milyar dolar olduğunu kaydeden Arslan, bu rakamın 2011'deki 4,6 milyar dolarlık ihracata kıyasla neredeyse 2 kat arttığını vurguladı.

Arslan, ikili ticaret hacminin ise 2019'da 19,3 milyar dolara ulaştığını ifade ederek, şöyle devam etti:

"Bu rakamın 5 kat daha artması gerekiyor ki 100 milyar dolarlık ticaret hacmine ulaşılsın. Bu hedefi gerçekleştirmek için, ABD destekleyici bir ticaret mekanizması açıklayabilir ve Türk özel sektörü de ABD piyasasına girmek için neler yapılması gerektiğine odaklanabilir. Ayrıca, ABD LNG'si yakın dönemde ikili ticarette kilit bir rol oynayabilir. ABD'nin Avrupa'ya LNG ihracatında Türkiye, İspanya'dan sonra ikinci sırada yer alıyor. Bu kapsamda, ikili ticaretin artırılması için LNG, yenilenebilir enerji ve petrokimya sektörleriyle altyapı yatırımlarının potansiyeli olduğunu düşünüyorum. Atlantik Konseyi Türkiye olarak bu yıl ekonomik ve ikili ilişkileri desteklemek amacıyla bir program başlatacağız. LNG ve yenilenebilir enerji, bu programın temel unsurlarından olacak."

Türkiye'nin, bölgesel yenilenebilir enerji merkezi olma konusunda da büyük bir potansiyeli bulunduğunu dile getiren Arslan, bu kapsamda yenilenebilir enerji sektöründeki bölgesel gelişmelerin ele alınacağı bir konferans düzenleyeceklerini ifade etti.

Arslan, Anadolu Ajansı'nın (AA) global iletişim sponsoru olduğu ve Atlantik Konseyi Türkiye ve Avrupa İmar ve Kalkınma Bankasının (EBRD) ev sahipliğinde düzenlenecek "Yenilenebilir Enerji Görünümü Konferansı: Türkiye, Orta Asya, Kafkaslar ve Batı Balkanlar'da Finansman, Yatırım, Yasal Düzenlemeler ve Yeni Teknolojiler" başlıklı toplantının, 13 Şubat'ta İstanbul'da gerçekleştirileceğini söyledi.

Toplantıya 9 ülkeden bakan, bakan yardımcısı ve üst düzey yetkililerin yanı sıra 29 uluslararası enerji şirketinin tepe yöneticilerinin katılacağını belirten Arslan, konferansın bölgesel gelişmeleri, iş birliği ve yatırım fırsatlarını görüşmek üzere önemli bir fırsat oluşturacağını kaydetti.

Kaynak: AA

UEDAŞ Marmara Adası’nı Elektriğine Kavuşturdu

Limak Enerji bünyesinde elektrik dağıtım hizmeti veren UEDAŞ’ın Marmara Adası’nda yürüttüğü zorlu çalışma tamamlandı. 29 Aralık 2019’da meydana gelen kesinti sonrası deniz altında yürütülen çalışmaların sonunda Marmara Adası elektriğine kavuştu. Çalışmaların ilk fazında Marmara Adası sakinlerinin yeni yıla karanlıkta girmelerinin önüne geçen UEDAŞ, adayı dev jeneratörler ile aydınlatmıştı.

Bursa başta olmak üzere, Balıkesir, Çanakkale ve Yalova'da toplamda 4 şehirde 5 milyonun üzerinde kişiye hizmet veren UEDAŞ, denizaltı kablolarının kopması sonucunda Marmara Adası’nda yaşanan kesinti ile ilgili çalışmalarını tamamladı. Yeni yıl öncesinde ada ve çevresine yerleştirilen dev jeneratörler ile aydınlanan Marmara Adası artık tamamen ışıklarına kavuştu. UEDAŞ ekipleri zorlu hava şartlarına rağmen yoğun ve titiz çalışmalarının sonucunda denizaltı kablolarını onararak ada halkının mağduriyetini giderdi.

Balıkesir’de 29 Aralık 2019 Pazar günü, bir geminin deniz altından geçen elektrik kablolarına zarar vermesi sonucu meydana gelen kesintide, Marmara Adası halkı elektriksiz kalmıştı. UEDAŞ ekiplerince kış şartlarında onarımı uzun süren denizaltı kablolarının tekrar enerjili hale getirilmesi için yoğun bir çalışma yürütüldü. Deniz altında çalışmalar sürerken ada halkının elektriksiz kalmaması için adaya sekiz tır malzeme ile dev jeneratörler taşınmış, ada aydınlatılmıştı. UEDAŞ ekipleri bu süre içinde üç farklı noktada, on ayrı ekibi tarafından yürütülen çalışmalarıyla denizaltı kabloları onararak Marmara Adası’na tekrar elektrik verilmesini sağladı.

Marmara Adası’nda yürütülen çalışmalar hakkında bilgi veren UEDAŞ Genel Müdürü Gökay Fatih Danacı, 29 Aralık 2019 Pazar günü saat 16:00 civarında adada elektrik kesintisi ile ilgili SCADA sistemine bilgi geldi ve kısa sürede olaya hemen müdahale edildi. Yapılan çalışmalar sonucu bölgeden geçen bir geminin çapa atması sonucu Avşa ve anakaradan Marmara Adası’na giden denizin altındaki toplamda üç kablomuzda hasar oluştuğunu tespit ettik. Herhangi bir mağduriyet yaşanmaması için sevkiyatını gerçekleştirdiğimiz jeneratörlerle 31 Aralık günü adaya enerji verdik” dedi.

Gökay Fatih Danacı, “Tüm bu süreçte hava ve deniz koşullarının uygun hale gelmesiyle birlikte özel ekipmanlar ve 25 kişilik ekibimizle kabloların onarım işlemine başladık. İlk tamirimizi 13 Ocak’ta gerçekleştirerek, normal jeneratörlerin dışında adanın tamamına ana karadan enerjiyi temin ettik. 3 Şubat itibariyle üç kablomuzun da tamirini gerçekleştirerek, onarım işlemlerini tamamlamış olduk. Bu süreçte başta Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığımıza, Kaymakamlığa, Belediyeye, yöre halkına ve tüm ekibimize yardımlarından ve katkılarından dolayı teşekkürlerimizi sunuyoruz” diye konuştu.

Antalya, Burdur ve Isparta'da Elektrik Tüketimi Yüzde 3,4 Arttı

Akdeniz Elektrik Dağıtım AŞ'nin (AEDAŞ) sorumluluk bölgesindeki elektrik tüketiminin geçen yıl bir önceki yıla göre yüzde 3,4 artarak 9 milyon 963 bin megawattsaate yükseldiği belirtildi.

AEDAŞ'tan yapılan açıklamada, bölgede geçen yıl aylık bazda en yüksek elektrik tüketiminin 1 milyon 215 bin megawattsaat ile ağustos, en düşük tüketimin ise 627 bin 528 megawattsaat ile kasım gerçekleştiği ifade edildi.

AEDAŞ bölgesinde yer alan Antalya, Burdur ve Isparta illerinde elektrik tüketiminin 2019'da bir önceki yıla göre yüzde 3,4 artarak 9 milyon 963 bin megawattsaate ulaştığı kaydedildi.

Açıklamada görüşlerine yer verilen AEDAŞ Genel Müdürü Bahadır Müdüroğlu, her yıl milyonlarca turisti ağırlayan Antalya, Budur ve Isparta'da kesintisiz ve kaliteli elektrik dağıtım hizmeti veriyor olmaktan büyük gurur duyduklarını belirtti.

Müdüroğlu, 2013'te tamamlanan özelleştirme sürecinden sonra artan abone sayısı ve tüketime karşı talepleri başarıyla karşıladıklarını vurgulayarak, şunları kaydetti:

"2013 yılında bölgemizdeki toplam abone sayısı 1 milyon 803 bin düzeyindeydi. 2019 sonu itibarıyla toplam abone sayımız yüzde 23 artarak 2 milyon 220 bini aştı. 2013'te bölgemizde 7 milyon 821 bin megawattsaat olan elektrik tüketimi de 2019 yılında 9 milyon 963 bin megawattsaat olarak gerçekleşti. Tüm bu artışlara rağmen düzenli olarak gerçekleştirdiğimiz bakım ve onarım çalışmalarımızın yanı sıra yaptığımız yatırımların etkisi ile elektrik kesinti ve sürelerinde de ciddi düşüşlere imza attık. 2013 yılında 96 bin 36 olan toplam arıza sayısı 2019'da 21 bin 567'ye geriledi. 2013 yılı ile kıyaslandığında arıza sayısı yüzde 77,5 gibi yüksek bir oranda düştü. Aynı şekilde 2013 yılında 180 bin 458 saat olan toplam arıza süresi 2019'da 52 bin 369 saate indi. Bu arada daha güvenli ve ışıl ışıl kentler için bu dönemde aydınlatmalara da çok büyük önem verdik. Devirden önce 6 bin 712 olan aydınlatma abone sayımız, şu an itibarıyla 11 bin 515'lere ulaşmış durumda."

DÜNYADAN HABERLER
Küresel Emisyonlardaki Artış 2 Yıldan Sonra Durdu

Enerji sektöründen kaynaklanan küresel emisyonlar, 2019'daki yüzde 2,9 ekonomik büyümeye rağmen artış göstermedi ve 33 gigaton seviyesinde kaldı.

Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) tarafından açıklanan küresel emisyon rakamlarına göre, küresel emisyonlar geçen yıl beklentilerin aksine bir seyir izledi.

Küresel ekonominin 2019'da yüzde 2,9 büyümesine rağmen enerji sektöründen kaynaklanan karbon emisyonlarındaki artış 2 yıl aradan sonra durdu.

Gelişmiş ekonomilerde yenilenebilir enerji kaynaklarının daha fazla kullanılması, kömürden doğal gaza geçilmesi ve nükleer enerjiden elektrik üretiminin artması sebebiyle, geçen yıl küresel karbon emisyonları değişmeyerek 33 gigaton seviyesinde kaldı.

Amerika Birleşik Devletleri (ABD), 2019'da 140 milyon ton ile en fazla emisyon azaltımı gerçekleştiren ülke olarak öne çıktı. Avrupa Birliği'nde (AB) emisyonlar 160 milyon ton azaldı. AB'deki emisyon düşüşünde, elektrik üretiminde ilk kez doğal gazın kömürden daha fazla kullanılması ve rüzgâr enerjisinden elektrik üretimindeki artış etkili oldu.

Emisyon azaltımında ABD ve AB'yi, Japonya izledi. Geçen yıl emisyonlarını 45 milyon ton azaltan Japonya'da yeniden nükleer enerjiden elektrik üretimine başlanması emisyonların düşmesinde etkili oldu.

Diğer yandan, dünyanın geri kalan bölümünde 2019'da emisyonlar 400 milyon ton arttı. Bu artışın yüzde 80'i elektrik üretiminde kömür kullanmaya devam eden Asya ülkelerinden kaynaklandı.

Böylece, gelişmiş ekonomilerdeki emisyon düşüşleri diğer ülkelerdeki emisyon artışını dengelemiş oldu.

Kaynak: Uluslararası Enerji Ajansı

Fransız ve İspanyol Şirketlerden 950 Megawattlık Güneş Yatırımı

Fransız enerji şirketi Total ve İspanyol Powertis İspanya genelinde toplam 950 megawatt kapasiteli güneş projesini ortaklaşa hayata geçirecek.

Madrid merkezli güneş enerjisi geliştiricisi Powertis SA, Fransız enerji grubu Total ile İspanya'da yaklaşık 1 gigawatt değerinde güneş enerjisi projesini kapsayan bir ortak geliştirme anlaşması ve elektrik satın alım anlaşması (PPA) imzaladı.

Powertis yaptığı açıklamada, Total ile Total'in Şubat 2021'e kadar geliştirdiği güneş enerjisi projelerinden satın alma hakkını elde ettiği bir ortak girişim (JV) kurduklarını belirtti.

Powertis’in İspanya’nın çeşitli bölgelerinde çeşitli aşamalarda toplam 950 megawatt kapasitede güneş projeleri bulunuyor.

Söz konusu projelerin tamamlanabilmesi için 767,5 milyon dolar yatırım ihtiyacı ortaya çıkacak.

Kaynak: Renewables Now

Avrupa, Offshore Rüzgâr Enerjisinde Rekor Kapasite Kurulumu Gerçekleştirdi

Avrupa denizüstü (offshore) rüzgâr enerjisi santrali kurulumları 2019’da bir önceki yıla göre yüzde 38 artarak yeni bir rekor kırdı.

WindEurope tarafından açıklanan verilere göre, 2019’da 3,6 gigawattlık offshore rüzgâr enerjisi kapasitesi kuruldu.

Bu kapasite, bir önceki yıl devreye giren 2,6 gigawatt kapasiteye oranla yüzde 38 artış gösterdi.

Avrupa’da geçen yıl denizlerde 502 adet rüzgâr türbini kuruldu. Toplam 3,6 gigawatt kapasitesindeki bu kurulumlarla Avrupa’da toplam offshore rüzgâr enerjisi kapasitesi 22 gigawatta ulaştı.

Geçen yıl, 10 offshore rüzgâr santrali şebekeye bağlanırken, 5 yeni santralin de kurulumuna başlandı. İngiltere'nin kuzeyindeki Kuzey Denizi’nde bulunan 1,218 MW kapasiteli dünyanın en büyük denizüstü rüzgâr enerjisi santrali Hornsea One’ın tüm türbinleri şebekeye bağlandı. 

Fransa, Hollanda, Norveç ve İngiltere’de geçen yıl 1,4 gigawatt kapasiteli offshore rüzgâr santrali yatırımı kararı verildi. Gelecek yıllarda inşasına başlanacak bu santraller için 6 milyar avro yatırım yapılacak.

Kaynak: Wind Europe

İngiltere’de 2030’da 10 Milyon Elektrikli Araç Kullanılması Öngörülüyor

İngiltere’nin enerji piyasası düzenleyicisi Ofgem'in “Karbonsuzlaştırma Eylem Planına” göre 2030 yılına kadar İngiltere yollarına 10 milyon elektrikli araç çıkacak.

İngiltere’nin enerji piyasası düzenleyicisi Ofgem, ülkenin gelecek 10 yılını kapsayan ve yenilenebilir enerji pazarının genişlemesinin desteklenmesi kapsamında oluşturduğu plan hakkında bilgi paylaştı.

Karbonsuzlaştırma Eylem Planı adı verilen projeye göre 2030 yılına kadar İngiltere yollarına 10 milyon elektrikli araç çıkacak. Söz konusu proje aynı zamanda deniz üstü rüzgâr enerjisinden elde edilen elektriği dörde katlayacak bir deniz üstü rüzgâr şebekesini desteklemeyi de öngörüyor.

İngiltere 2050 yılı itibariyle sıfır sera gazı emisyon değerlerine ulaşmayı hedefliyor.

Ofgem CEO’su Jonathan Brearley bu konuda yaptığı açıklamada, “Yenilenebilir enerji piyasası büyüyüp geliştikçe, enerji sisteminin de arz ve talep doğrultusunda yoğun saatlere uyum sağlayacak şekilde geliştirilmesi gerekiyor.” ifadelerini kullandı.

Kaynak: ITV

HAFTANIN RAPORU

Enerji Politikası Feneri: Küçük Yeşil Kitap

Dünya Ekonomi Forumu’nun Davos Zirvesi sonrası yayınladığı rapor, küresel enerji dönüşümüne yol gösterebilecek politikalara ışık tutuyor.

Raporun tamamına buradan ulaşabilirsiniz.

İNFOGRAFİK / GRAFİK