SEKTÖRDEN HABERLER
Bakan Dönmez: Türkiye Eskisinden Daha Güçlü Şekilde Bu Döneme Girecek

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, salgın süresince kesintisiz enerji arzı için sektör temsilcileriyle düzenli toplantılar gerçekleştirildiğini belirterek, "Arz ve talep dengesinde yaşanan değişimleri günlük takip ettik. Bu süreçte enerji arzında hiçbir sıkıntı yaşamadık. Şimdi önümüzde yeni bir dönem var ve Türkiye eskisinden çok daha güçlü bir şekilde bu döneme girecek." dedi.

Dönmez ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğinin (TOBB) düzenlediği "Enerji Sektörü Meclis Toplantısı"na video konferans aracılığıyla katıldı.

TOBB'un Türkiye'nin yarınına giden yolun en önemli kilometre taşlarından olduğunu ifade eden Dönmez, birliğin güçlenerek yoluna devam etmesindeki başat faktörün istişareye verdiği önemden kaynaklandığını vurguladı.

Dönmez, Türkiye'nin salgın sürecini en iyi yöneten ülkelerden biri olduğunun altını çizerek, "Önce insan diyerek alınan önlemler, tüm dünyadan farklı olarak üretim dişlilerimizi yavaşlatsa da durdurmadı. Türkiye olarak salgın sürecinde dahi ağır ağır da olsa yolumuza kararlılıkla devam ediyoruz. İş dünyamıza bu süreçte göstermiş olduğu metanet için teşekkür ediyorum. Ancak şunu gönül rahatlığıyla söyleyebilirim ki önümüzde daha güzel bir gelecek uzanıyor.

Halkımızın büyük bir kısmı evlerinde izolasyona devam ediyor. Herkesin içinde müthiş bir enerji birikti. Eski hayatlarımıza kontrollü bir şekilde peyderpey döneceğiz. Frene bastığımız bu 2 aylık süreci hayatlarımız normale dönmeye başladıkça fazlasıyla telafi edeceğiz." diye konuştu.

Türkiye'de üretim ve tüketim dengesinin değiştiğine dikkati çeken Bakan Dönmez, bu durumun fabrikaların üretimleriyle birlikte elektrik kullanımlarını da düşürdüğünü söyledi.

Dönmez, yeni normalleşmeyle birlikte kademeli olarak tekrar üretime geçileceğini belirterek, "Küresel konjonktür açıkça gösteriyor ki dünyanın Türkiye gibi kriz yönetiminde etkin ve başarılı bir güvenli limana ihtiyacı var. Bizler bu süreçte üretim ve tedarik zincirinin aksamaması için enerjide birçok tedbiri hayata geçirdik. Sizlerle istişare ederek yeni tedbirler almaya da devam edeceğiz." ifadelerini kullandı.

Salgın süresince kesintisiz enerji arzı için sektör temsilcileriyle düzenli toplantılar gerçekleştirildiğini ifade eden Dönmez, şöyle devam etti:

"Arz ve talep dengesinde yaşanan değişimleri günlük takip ettik. Bu süreçte enerji arzında hiçbir sıkıntı yaşamadık. Şimdi önümüzde yeni bir dönem var ve Türkiye eskisinden çok daha güçlü bir şekilde bu döneme girecek. Enerji altyapımız üreten Türkiye’nin ihtiyacını karşılamak için hazır. İnşallah önümüzdeki dönem yeni yatırımlarla birlikte bu altyapıyı daha da güçlü bir hale getireceğiz. Ani talep düşüşü ve yüksek arz nedeniyle tarihi bir düşüş yaşayan petrol fiyatları birçok uluslararası şirketi derinden etkiledi. Birçoğu arama ve sondaj faaliyetlerini askıya aldı. Bizler de petrol arama ve üretim şirketlerimizin süreci en az hasarla atlatması için bir dizi tedbiri vakit kaybetmeden uygulamaya başladık. İlk olarak devlet hissesi ödemelerini erteledik. Arama ve işletme ruhsatı olan şirketlerimizin yükümlülüklerini altı ay erteleyerek sektörümüze bir omuz daha vermiş olduk."

Dönmez, salgın boyunca çalışma şartlarının zorluğu nedeniyle madenciliğe özel bir ilgi gösterildiğini ve ilk günden itibaren kamu ile özel sektör iş birliğiyle birçok adım atıldığını anımsattı. Sektör temsilcilerinin süreçten "az hasar çok tecrübe" ile çıkması için bir dizi tedbirin hızla hayata geçirildiğine değinen Dönmez, devlet hakkı ve ruhsat bedeli ödemelerinin 2020 sonuna bırakılarak şirketlerin bütçelerine derin bir nefes aldırdıklarını söyledi.

Dönmez, inceleme raporu, arama projesi, faaliyet raporu ve işletme projesi gibi beyanların da eylül sonuna ertelendiğini hatırlatarak, gelişen şartlar doğrultusunda daha sürdürülebilir madencilik için gerekli adımların atıldığını vurguladı. Söz konusu genel önlemlerin dışında depremden etkilenen Malatya ve Elazığ'daki rödovansçılar ve ruhsat sahiplerine yönelik de özel ertelemelerin devreye alındığını belirten Bakan Dönmez, şunları kaydetti:

"Amacımız her sektöre kendi şartlarına göre düzenlemeler yapmak, her bölgeyi tek tek ele alarak gerçekçi çözümler ortaya koymak. Böylece salgın sonrasında dünya ile daha güçlü rekabete hazır bir sektör kurmak. Yer altında ne varsa çevre hassasiyetini asla göz ardı etmeden milletimize sunmak. Enerji ve maden alanında gerçekleştirdiğimiz her çalışmanın temelinde öngörülebilir piyasalar ilkemiz bulunuyor. Ülkemizin enerjideki yol haritası olan Milli Enerji ve Maden Politikamızın da üç sacayağından birisi olan bu ilkeyle sizlerin destekçisi, üretim ve Ar-Ge çalışmalarınızın takipçisi olmayı sürdüreceğiz. Güçlü sektör, yüksek rekabet ve kamu-özel sektör iş birliği anlayışıyla hedeflerimize hep birlikte yürüyeceğiz."

Dönmez, salgının Türkiye'nin güçlü altyapısı ile bir üretim üssü haline dönüşmesinde bir fırsat olacağını dile getirerek, "İş dünyamızın salgın sonrasındaki bu fırsatlara şimdiden hazır olması gerekiyor. Hep birlikte kararlı şekilde ilerleyelim ve salgın sonrasındaki büyük atılımımıza hazır olalım. Önümüz açık, yolumuz uzun, yarınımız çok daha parlak olacak inşallah." diye konuştu.

TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu da enerji gibi stratejik bir sektörde, üretim ve tedarik zincirinin aksamaması için ara verilmeden çalışmaların devam ettiğini aktardı.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının sektörü ilgilendiren birçok konuda inisiyatif alarak çalışma başlattığını hatırlatan Hisarcıklıoğlu, "Bekleyen ve henüz sonuçlanmayan taleplerimiz de var. Özellikle Yenilenebilir Enerji Kaynakları Destekleme Mekanizmasında (YEKDEM) bir düzenleme gerekiyor, İmalat yapan üreticilerimiz için maliyetlerin gözden geçirilmesini, enerji üreten firmalarımız için YEKDEM’den faydalanma süresinin 1 yıl uzatılmasını talep ediyoruz." değerlendirmesinde bulundu.

Toplantıya, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcıları Abdullah Tancan, Alparslan Bayraktar ve Şeref Kalaycı da katıldı.

Kaynak: AA

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı 2019-2023 Stratejik Planını Yayınladı

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından resmi web sitesinde yayınlanan 2019-2023 yıllarını kapsayan Stratejik Planı’nda 7 amaç, 31 hedef belirlenerek bu hedeflere ilişkin değerlendirme faaliyetleri gerçekleştirilmesi tasarlandı.

“Daha Çok Yerli, Daha Çok Yenilenebilir” stratejisi doğrultusunda başta yerli kömür olmak üzere rüzgâr, güneş, hidrolik, jeotermal gibi yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarının enerji portföyündeki payının artırılmasına yönelik çabaların artarak devam ettiği belirtilen planda, güneş ve rüzgâra yönelik mevcut yüksek potansiyelin ortaya çıkarılması ve desteklenmesi gerektiği vurgulandı.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Stratejik Plan’daki açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

“Dünyamız, enerji sektörünün oldukça dinamik olduğu bir dönemden geçmektedir. Bu dönem içerisinde enerji, toplumun refah seviyesine ve ülkelerin kalkınmasına doğrudan etki eden önemli bir unsur olarak yer almaktadır.

Bu nedenle; çevreci, güvenli, yeterli miktarda ve katlanılabilir maliyetli enerji arzı sağlamak, ekonomik ve sosyal hayatın temel ihtiyaçları arasında yer almaktadır. Sanayisi, ekonomisi ve nüfusu ile büyümekte olan ülkemizde enerji talebi sürekli artış göstermektedir. Bu enerji talebini karşılamak üzere, “Daha Çok Yerli, Daha Çok Yenilenebilir” stratejimiz doğrultusunda başta yerli kömür olmak üzere rüzgâr, güneş, hidrolik, jeotermal gibi yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarımızın enerji portföyündeki payının artırılmasına yönelik çabalarımız artarak devam etmektedir.

Bakanlığımız, kendisiyle birlikte enerji ve tabii kaynaklar sektörümüzü de geleceğe hazırlayacak dönüşümün adımlarını atmaya devam ederken, 2019-2023 Stratejik Planımız, Milli Enerji ve Maden Politikası Stratejisi çerçevesinde tarafların görüşlerini yansıtan, güncel gelişmeleri dikkate alan ve geleceğe yönelik konuları farklı açılardan değerlendiren bir yapıda ele alınmıştır.

Emtia piyasalarında öngörülebilirliğin azaldığı ve küresel jeopolitik belirsizliklerin yükseldiği bir ortamda, Bakanlığımız sahip olduğu bilgi ve tecrübesiyle gelecek beş yıl boyunca bu belirsizlikleri yönetecek bir Stratejik Plan hazırlamaya çalışmıştır. Stratejimizde finansal sürdürülebilirlik çok önemli bir yer tutmakta olup, bu sürdürülebilirliğe katkı sağlamak için öngörülebilir politik çerçeve sunulmuş ve katılımcılık, tarafların farklı görüşlerini uzlaştıracak araçlarımızdan biri olarak belirlenmiştir.

Bakanlığımız 2019-2023 Stratejik Planının, kuruluşunun yüzüncü yılında ülkemizi hak ettiği yere taşıyacak, hayata geçen yeni yönetim sistemiyle, daha hızlı ve etkin şekilde işleyişi sağlayarak kamu hizmetlerine erişimi daha da kolaylaştıracak, tarafların kamu hizmetlerinden memnuniyetini üst seviyeye taşıyacak, yerli ve yüksek teknolojiye dayalı üretime yönelik politikaları hızlı bir biçimde hayata geçirilmesini sağlayacak, sektörün ve tüketicilerin konumunu güçlendirecek şekilde oluşturulmasına gayret gösterilmiştir.

Stratejik Plan hazırlık sürecinde sundukları katkıdan dolayı Bakanlığımız bünyesinde görev alan tüm çalışma arkadaşlarıma ve enerji ve tabii kaynaklar sektöründe faaliyet gösteren tüm paydaşlarımıza teşekkür ederek ‘2019-2023 Stratejik Planı’mızın Bakanlığımıza, sektörlerimize, tüm paydaşlarımıza ve ülkemize hayırlı olmasını dilerim.”

Kaynak: Petrotürk

Nisan’da Kurulu Güç 193,80 MW Arttı

Türkiye Elektrik İletim A.Ş. (TEİAŞ) Nisan ayı elektrik üretim kapasitesi verilerini yayınladı.

Açıklanan verilere göre nisan ayında tamamı yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı 200,6 MW’lık kapasite devreye girerken, doğal gaza dayalı 12,80 MW gücünde kapasite devreden çıktı.

Türkiye’nin elektrik üretim kapasitesindeki net artış Nisan ayı için 193,8 MW, yılın ilk dört aylık dönemi için ise 297,40 MW oldu.

Bununla birlikte 2020’nin ilk dört aylık dönemindeki artışın tamamını yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı yatırımlar sağladı.

Fosil yakıtlara dayalı kapasite ise, tamamı doğal gaza dayalı olmak üzere 248,30 MW geriledi.

Kaynak: Yeşil Ekonomi

Aksa Enerji, Özbekistan'a Santral Kuracak

Aksa Enerji, Taşkent’te 240 MW kapasiteli Doğal Gaz Kombine Çevrim Santrali kuracak.

Aksa Enerji 12 Mayıs tarihinde Özbekistan Enerji Bakanlığı ile, Taşkent’te 240 MW kurulu güçte bir doğal gaz kombine çevrim santrali kurulmasını ve santralde üretilen elektriğin garantili kapasite bedeli karşılığında 25 yıl süresince satışını içeren bir anlaşma imzaladı.

Aksa Enerji, 2018 yılında kısmi lisans iptali yaparak bir bölümünü iletim sisteminden çıkardığı Ali Metin Kazancı Antalya Doğal Gaz Kombine Çevrim Santrali’ndeki ekipmanı Özbekistan’a taşıyarak, Taşkent’te 240 MW kapasiteli bir doğal gaz kombine çevrim santrali kuracak. Amerikan Doları bazında belirlenen garantili kapasite bedeli ile 25 yıl boyunca hizmet verecek santralin enerji üretiminde kullanacağı doğal gazın temini Özbekistan’ın gaz tedarik şirketi Uztransgaz tarafından sağlanacak. Gerekli yer tahsislerinin sağlanması sonrası başlanacak olan santral inşaatının azami 12 ay süre içerisinde tamamlanarak devreye alınması planlanıyor.

Aksa Enerji’nin Taşkent’te kuracağı Doğal Gaz Kombine Çevrim Santrali, yılda yaklaşık 2 milyar KWsa elektrik üretecek. Santral, Özbekistan hükümetinin enerjide kaynak çeşitliliği sağlama ve tasarruf stratejisi açısından büyük önem arz ediyor.

Son yıllarda enerji alanında imzalanan çeşitli yatırım anlaşmaları ile enerji verimliliği ve sürdürülebilirlik alanında önemli adımlar attıklarını ifade eden Özbekistan Enerji Bakanı Alisher Sultanov “Özbekistan’da enerji alanında arz güvenliğini sağlamak için var gücümüzle çalışıyoruz. Kendi kaynaklarımızı en iyi şekilde kullanarak, kaynak çeşitliğini artırmayı hedefliyoruz. Aksa Enerji ile imzaladığımız anlaşmalar ile de bu alanda emin adımlarla ilerlemeye devam ediyoruz. Bu yeni işbirliği, hem elektrik arzında istikrarı artırması hem de doğal gaz kaynaklarımızı daha verimli kullanabilmemiz açısından son derece önemli” şeklinde konuştu.

Türkiye’de bugüne kadar çeşitli enerji kaynaklarını kullanarak 30’u aşkın santral kurmuş ve işletmiş bir serbest enerji üreticisi olarak, son yıllarda küreselleşme stratejisi doğrultusunda yurt dışı yatırımlarına ağırlık verdiklerini ifade eden Aksa Enerji Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Cemil Kazancı “Türkiye’de yüksek kapasite kullanım oranları ile çalıştırmakta zorluk çektiğimiz santrallerimizin lisanslarını iptal edip bu santrallerin ekipmanlarını yurt dışı yatırımlarımızda kullanıyoruz. Şu ana kadar kendi ekipmanlarımızı kullanarak 6-9 ay kadar kısa inşaat süreleriyle 3 Afrika ülkesinde enerji santralleri kurduk. Aynı iş modelini Asya’ya taşıyarak, Özbekistan Hükümeti ile uzun süre devam edecek çok önemli bir iş birliğine imza attık. Taşkent’te kuracağımız 240 MW kurulu güçteki Doğalgaz Kombine Çevrim Santrali için 25 yıl süreli bir anlaşma imzaladık. Bu anlaşma ile Özbekistan halkının verimli enerji arzına ulaşmasına katkı sağlayacağız. Özbekistan ile beraber 2 kıtada 6 ülkede enerji üreten global bir şirket olarak, Latin Amerika’dan Asya’ya kadar tüm coğrafyalarda yeni yatırım fırsatlarını kovalamaya devam edeceğiz.” açıklamasında bulundu.

Kaynak: Hürriyet

DÜNYADAN HABERLER
Rüzgâr Enerjisi Sektörü, Kovid-19 Sonrası Toparlanma Döneminde 4 Milyon İstihdam Yaratabilir

Küresel Rüzgâr Enerjisi Konseyi (GWEC), ekonomik toparlanma ve sürdürülebilir bir gelecek için rüzgâr enerjisinin en önemli sektörler arasında yer aldığını ve bu sektörün yaklaşık 4 milyon istihdam yaratabileceği öngörüyor.

Küresel Rüzgâr Enerjisi Konseyi (Global Wind Energy Council-GWEC), büyük rüzgâr enerjisi şirketleri ve dernekleri ile rüzgâr enerjisinin Kovid-19 sonrası küresel ekonomik toparlanmadaki rolünü değerlendirdi.

Buna göre, küresel rüzgâr enerjisi kapasitesinin 2 terawattın üzerine çıkarılmasıyla sektörde doğrudan ve dolaylı yaklaşık 4 milyon istihdam yaratılabilir.

Bu kapasitenin artmasıyla, 207 milyar dolar değerinde ek yatırım da sağlanabilir.

GWEC CEO’su Ben Backwell, Kovid-19 sonrası toparlanma dönemine ilişkin yaptığı değerlendirmede, “Kovid-19 salgınının dünyada eşi görülmemiş sosyal ve ekonomik etkileri oldu ve krizden nasıl kurtulacağımız önümüzdeki aylarda yapacağımız eylemlere bağlı. Bu noktada; sürdürülebilir ekonomik toparlanmanın başlatılmasına yardımcı olma ve geleceğin enerji altyapısını inşa etme fırsatımız var.” dedi.

Kaynak: Energy Economic Times

Avrupa’nın Kömürden Çıkışı Beklenenden Hızlı Gerçekleşiyor

Avusturya ve İsveç, nisanda son kömür yakıtlı elektrik santrallerini kapatarak, kömürden çıkışı, planlanandan yaklaşık 2 yıl önce gerçekleştirdi.

Paris İklim Anlaşması’nda yer alan küresel sıcaklık artışını 1,5 derecenin altında sınırlandırılması hedefi kapsamında, AB üyesi ülkeler 2030’a kadar kömürden elektrik üretimini sonlandırmayı planlıyor.

Bu kapsamda, AB ülkeleri kömürden çıkış planlarını kademeli olarak gerçekleştirmeye başladı.

AB ülkeleri arasında kömürden çıkışı ilk olarak 2016’da Belçika gerçekleştirirken, Avusturya ve İsveç geçen ay son kömür yakıtlı elektrik santrallerini kapatarak bu planı gerçekleştiren ülkeler olarak kayıtlara geçti.

Böylece, iki ülke daha kömürden çıkış planını beklenenden hızlı gerçekleştirdi.

Ayrıca, Fransa’nın 2022’ye, Slovakya, Portekiz ve Birleşik Krallık’ın da 2023’e ve İrlanda ile İtalya’nın da 2025’e kadar kömürden çıkış planlarını gerçekleştirmeleri bekleniyor.

Yeni tip korona virüs salgını ve ekonomik durgunluğun, ülkelerin kömürden çıkış planlarını hızlandırabileceği tahmin ediliyor. Özellikle, yenilenebilir enerji kaynaklarının daha ucuz hale gelmesi bu süreçte önemli bir rol oynayabilir.

Kaynak: FastCompany

Rüzgâr Enerjisi Kurulumunda Yeni Rekor

Danimarkalı ekipman üreticisi Vestas, rüzgâr kurulumunda yeni bir rekora imza atarak bir yılda 10 gigawatt (GW) üzerinde kapasite inşa etti.

Wood Mackenzie’nin raporuna göre, Vestas 2019’da gerçekleştirdiği kurulumla dünyada bir yıl içinde 10 GW üzerinde kapasite inşa eden ilk ekipman üreticisi şirket oldu.

Böylece, Vestas’ın dünyada inşa ettiği kapasite geçen yol sonu itibarıyla 11,3 GW’a çıktı.

Vestas’ın kurduğu kapasite içinde en büyük payı yüzde 50 ile ABD alırken, bu ülkeyi Meksika ve Arjantin takip etti.

Wood Mackenzie analisti Shashi Barla, konuya ilişkin yaptığı değerlendirmede, dünyanın en büyük 5 türbin üreticisi Vestas, SGRE, Ge, Goldwind ve Envision’ın piyasa paylarını iki yıl öncesine oranla yüzde 10 arttırdığını ve küresel kapasitenin yüzde 68’ini oluşturduğunu söyledi.

Rapora göre, dünyada Vestas’tan sonra en fazla kapasite inşa eden şirket SGRE oldu. Şirketin, İngiltere’de 1,9 GW, ABD ve İspanya’da ise 1’er GW kapasite inşa etti.

Kaynak: Smart Energy International

3,5 Milyar İnsan 2070’de Aşırı Sıcak Havaya Maruz Kalabilir

İklim değişikliğinden kaynaklı sıcaklık artışının önlenememesi halinde 2070’de hava sıcaklığı dünyadaki 3,5 milyar insan için yaşanamayacak bir seviyeye gelebilir. 

Wageningen Üniversitesi, Nanjing Üniversitesi, Exeter Üniversitesi, Aarhus Üniversitesi, Washington Eyalet Üniversitesi ve Santa Fe Enstitüsü’nün ortaya koyduğu çalışmaya göre, 2070’te, insanlığın üçte birine ev sahipliği yapan coğrafyaların Sahra Çölü'nün en sıcak noktalarındaki sıcaklık seviyesine ulaşma riski bulunuyor. 

İnsan etkisiyle oluşan sera gazı emisyonlarının artışı sonucunda, sıcaklıkların hızla artışının engellenememesi durumunda, ortalama bir kişinin yaşadığı sıcaklık 2070 yılına gelindiğinde 7,5°C artmış olacak.

Bu durum, kara ekosistemlerinin okyanuslara kıyasla daha hızlı ısınması ve nüfus artışının sıcak yerlerde daha hızlı olması sebebiyle, 3°C'nin biraz üzerinde gerçekleşmesi öngörülen küresel ortalama sıcaklık artışından daha fazla bir seviyede bulunuyor.

Diğer yandan, şu anda dünyada 20 milyondan fazla insan aşırı sıcak havanın etkisiyle çeşitli sorunlar yaşıyor.

Kaynak: Business Insider

HAFTANIN RAPORU

Küresel Yenilenebilir Enerji Görünümü: Enerji Dönüşümü 2050

Rapora göre, daha iddialı bir karbonsuzlaşma için gereken yatırım büyük sosyo-ekonomik faydalara sahip olacak, küresel GSYİH'yi 2050 yılına kadar 98 trilyon dolar artıracak ve yenilenebilir enerji sektöründe yaklaşık 42 milyon yeni iş yaratılması sonucu, istihdam mevcut seviyesinin dört katına çıkacak. Üstelik bu rakama enerji verimliliğinde 21 milyon ve sistem esnekliği kapsamında 15 milyon yeni iş eklenebilir. Böylece ekonomiler daha dayanıklı ve dış şoklara daha hazırlıklı olacak.

Raporun tamamına buradan ulaşabilirsiniz.

İNFOGRAFİK / GRAFİK