SEKTÖRDEN HABERLER
Türkiye’de Elektrik Üretiminin Yüzde 42’si Yenilenebilir Kaynaklardan

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı verilerine göre, Türkiye’de üretilen elektriğin yüzde 42'si yenilenebilir kaynaklardan elde edildi. Son iki yılda 229 lisanslı, bin 784 lisanssız olmak üzere toplam 2013 santral devreye girdi.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin ikinci yılında iki yıldır bünyesinde yapılan enerji ve tabii kaynaklara ilişkin yatırımları resmi sosyal medya hesabı üzerinden paylaştı.

Elektrik başlığı ile paylaşılan videoda, elektrik sektöründe yapılan toplam yatırımın 72 milyar TL, üretimin 51,5 milyar TL, dağıtımın 15 milyar TL, iletimin 5,5 milyar TL olduğu belirtildi.

Üretilen elektriğin yüzde 59’unun yerli, yüzde 42’sinin de yenilenebilir kaynaklardan elde edildiği paylaşıldı. Ayrıca paylaşılan verilere göre son iki yılda 229 lisanslı, bin 784 lisanssız olmak üzere toplam 2013 santral devreye girdi.

Devreye giren santrallerin yüzde 97,2’si yenilenebilir enerji kaynaklı, devreye alınan kapasitenin yüzde 83’ü yerli, yüzde 71’i yenilenebilir enerji kaynaklı oldu.

Son iki yılda güneşten bin 547 MW, hidroelektrikten bin 443 MW, rüzgardan bin 226 MW, doğalgazdan bin 42 MW, linyitten (yerli) 845 MW, jeotermalden 370 MW, biyokütleden 343 MW, ithal kömürden 138 MW devreye alınan kurulu gücün bulunduğu belirtildi.

Enerji verimliliğine ilişkin bilgilerin de paylaşıldığı videoda, enerji verimliliği kümülatif tasarrufunun 960 milyon dolar, sağlanan enerji tasarrufunun 2 bin 774 KTEP, hedeflerde gerçekleşme oranının ise yüzde 112 olduğu kaydedildi.

Kaynak: İHA

EPDK'nin 'Yeşil Tarife' Uygulaması 1 Ağustos'ta Başlayacak

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunun (EPDK) Dağıtım Lisansı Sahibi Tüzel Kişiler ve Görevli Tedarik Şirketlerinin Tarife Uygulamalarına İlişkin Usul ve Esaslarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kararı, Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi.

Buna göre, tüketici yeşil tarifeye geçme talebini yazılı olarak görevli tedarik şirketine yapacak. Tarife değişikliği, talep tarihinin içinde bulunduğu dönem sonundaki endeks tespitleriyle çıkarılacak faturayı takip eden ilk fatura döneminde yerine getirilecek. Yeşil tarifeye geçme talebi bir takvim yılında en fazla iki kez yapılabilecek.

Öte yandan, Kurulun görevli tedarik şirketleri tarafından, yeşil tarifeyi seçen tüketicilere 1 Ağustos itibarıyla geçerli olmak üzere uygulayacağı tarife tablosuyla ilgili onaylama kararı da Resmi Gazete'de yayımlandı.
Bu kapsamda, yeşil tarife ve dağıtım bedelinin kilovatsaat fiyatı, alçak gerilim, orta gerilim, tek terimli, çift terimli olmasına, sanayi, ticarethane, mesken, tarımsal sulama ve aydınlatmada kullanılmasına göre 79,25 ile 91,46 kuruş arasında farklılık gösterecek.

İletim sistemi kullanıcılarının vergi, fon ve pay hariç kilovatsaat başına yeşil enerji bedeli 69,97 kuruş olarak belirlendi. Görevli tedarik şirketinden enerji alan tüketicilerin yeşil enerji bedeli de dağıtım bedeli hariç 69,97 kuruş olarak hesaplandı.

Elektrik Faturalarına ‘Yeşil’ İşaret

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunun (EPDK) Yeşil Tarife (YETA) uygulaması kapsamında enerji temin etmek isteyen tüketicilerin elektrik faturalarında, söz konusu enerjinin yenilenebilir kaynaklardan üretildiğini gösteren özel bir işaret yer alacak.

AA muhabirinin EPDK yetkililerinden edindiği bilgiye göre, YETA gönüllülük esasına dayalı bir tarife olarak 1 Ağustos'ta devreye alınacak.

YETA kapsamında enerji kullanmak isteyen tüketiciler kendi bölgelerinde faaliyet gösteren tedarik şirketlerinden yenilenebilir kaynaklara dayalı elektrik temin edebilecek. Tüketici, söz konusu uygulamaya geçme talebini yazılı olarak görevli tedarik şirketine yapacak.

Tarife değişikliği, talep tarihinin içinde bulunduğu dönem sonundaki endeks tespitleriyle çıkarılacak faturayı takip eden ilk fatura döneminde yerine getirilmiş olacak. Tüketiciler bir takvim yılı içinde en fazla iki kere YETA'ya geçme talebinde bulunabilecek.

Bu tarifeyi tercih eden tüketicilerin faturalarında, kullandıkları elektriğin temiz kaynaklardan üretildiğini gösteren bir işaret yer alacak. YETA'yı kullanan tüketiciler EPDK tarafından belirlenen tarife bedeli üzerinden faturalandırılırken, fatura kalemlerinde mevcut tarifeye göre herhangi bir fark olmayacak.

Yenilenebilir enerji kaynaklarından elektrik tedarik etmek isteyen tüketicilerin kullandıkları enerjinin bu kaynaklardan üretildiğinin şeffaf ve güvenilir bir şekilde tüketicilere kanıtlanabilmesi ise Yenilenebilir Enerji Kaynak Garanti Belgesi (YEK-G Belgesi) ile sağlanacak.

Böylece, şirketler ürettikleri her megawattsaat elektrik için YEK-G belgesi oluşturarak tüketicilerine sağladıkları elektriğin kaynağını ispatlayabilecek.

YEK-G belgelerine ilişkin düzenlemenin tamamlanmasının ardından görevli tedarik şirketleriyle birlikte tüm tedarik şirketleri tüketime konu enerjiyi YEK-G belgesiyle sertifikalandırabilecek.

Kaynak: AA

Türkiye’nin 32 GW’lık Potansiyelinin Çoğu Yüzer Rüzgâr Teknolojilerine Uygun

Birleşik Krallık kamu organizasyonu Carbon Trust, özellikle kıyıdan uzak ve derin sulardaki rüzgâr enerjisi projeleri için uygun olan yüzer rüzgâr enerjisi teknolojileri ile ilgili bir rapor yayınladı.

Rapora göre hali hazırda 73 MW gücünde olan yüzer rüzgâr enerjisi santrallerinin gücü yıl sonunda 124 MW’a yükselebilecek.

Bununla birlikte bu alanda gerçekleştirilebilecek Ar-Ge çalışmaları üç ayrı senaryoya göre bu alandaki gücün 2040 yılında ana beklenti olarak 70 GW olmak ile birlikte 27,8 GW ila 120,2 GW arasında olmasını sağlayabilir.

Rapora destek veren mühendislik danışmanlığı şirketi Ramboll tarafından yapılan analize göre gelecek nesil rüzgâr enerjisi türbinlerde yapılacak küçük uyarlamalar bu türbinlerin yüzer santrallerde de kullanılmasını mümkün kılabilir.

Bununla birlikte inşa ve bakım çalışmaları için gerekli olan uygun yüzer ağır kaldırma gemilerinin çok sınırlı sayıda olması ve yüksek maliyetleri bu alanda proje geliştirmeyi zorlaştıran ana etkenlerin başında geliyor.

Raporun Ege Denizi ile ilgili bölümünde Türkiye’nin bu alanda daha önce herhangi bir faaliyeti olmamasına rağmen Ege Denizi’nde en büyük kıyı ötesi rüzgâr enerjisi projesini duyurduğuna dikkat çekildi.

Rapora göre Türkiye’nin denizlerindeki 32 GW’lık rüzgâr enerjisi kurulu güç potansiyeli için sığ alanların çok sınırlı olduğu ve potansiyelin çok büyük kısmının yüzer rüzgâr santralleri için uygun olacağının altı çizildi.

Kaynak: Yeşil Ekonomi

Elektrikli ve Hibrid Otomobil Satışları Arttı

Türkiye Elektrikli ve Hibrid Araçları Derneği, bu yılın ilk yarısında satılan elektrikli ve hibrid otomobil satışlarını açıkladı. Buna göre, ilk altı ada yüzde 100 elektrikli otomobillerden 173, hibrid modellerinden 4 bin 689 adet satıldı.

Açıklanan verilere göre, 2020’nin ilk ilk altı ayına rakamlar, 2018 yılının tüm yıl satışlarını geçti. 2019 yılının aynı dönemine göre ise rakamlarda atış yaşandı.

TEHAD'ın internet sitesinde konuyla ilgili yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen TEHAD'ın kurucusu Berkan Bayram, "2020 yılı KOVİD-19 salgın hastalığı nedeniyle tüm sektörleri etkilediği gibi, otomotiv sektörünü de derinden etkiledi. Pandemi sürecine rağmen elektrikli ve hibrid araç pazarı gelişimini sürdürmüş ve önceki yılları geçen bir âdete ulaştı. 2015 yılında sadece 2 markanın elektrikli ve hibrid modeli ile temsil edilen pazar, milli otomobil projelerimizin de devreye girmesi ile model sayısında hızlı bir yükselişe sahne oldu. Hibrid otomobil pazarında ise teşviklerin getirdiği canlandırıcı etken hissedilir seviyeye ulaştı. KOVİD-19 virüs salgını sebebiyle durma noktasına gelen otomotiv pazarı, yine de 2019 yılının ilk altı ayına göre yüzde 50’nin üzerinde bir büyüme kaydetti.” dedi.

Kaynak: Dünya

Osmangazi EDAŞ Karbon Ayak İzini Ölçerek Elektrik Dağıtım Sektöründe Bir İlke İmza Attı

2019’da gerçekleştirdiği tüm faaliyetlerden kaynaklanan sera gazı emisyonlarını hesaplayan Osmangazi EDAŞ, ISO 14064 Sera Gazı Emisyonu Hesaplama ve Doğrulama Yönetim Sistemi Belgesini almaya hak kazanan ilk elektrik dağıtım şirketi oldu.

Afyonkarahisar, Bilecik, Eskişehir, Kütahya ve Uşak illerinin elektrik dağıtım hizmetini sağlayan Osmangazi Elektrik Dağıtım Anonim Şirketi (OEDAŞ), çevre ve doğal kaynakların korunmasını temel alan çalışmalarını sürdürürken elektrik dağıtım sektöründeki ilklere bir yenisini ekledi.

ISO 14001 Çevre Yönetim Sistemi akreditasyonunu 2017 yılında alan Osmangazi EDAŞ, ISO 14064 Sera Gazı Emisyonu Hesaplama ve Doğrulama Yönetim Sistemi Belgesini almaya hak kazanarak elektrik dağıtım sektöründe sera gazı hesaplayan ve doğrulatan ilk şirket oldu. 

İklim krizi ile mücadele amacıyla sera gazı yoğunluk değişimlerinin sınırlandırılması yönünde, çalışan Osmangazi EDAŞ, doğru, tutarlı, şeffaf ve sistematik verilerin sağlanmasını hedefledi. Bu doğrultuda Osmangazi EDAŞ, sera gazı emisyonlarının metodolojik olarak belirlenmesi amacıyla 2019’da yürütülen faaliyetlerinden kaynaklanan doğrudan ve enerji dolaylı sera gazı emisyonlarını hesapladı ve verilerini doğrulattı.

Evdeki Elektrik Tüketimi Memlekete Göç Etti

11 Mart’tan itibaren Türkiye’yi de etkisi altına alan Kovid-19 pandemisi sürecinde sağlık için evde kalan vatandaşların elektrik tüketiminde yaklaşık yüzde 15’lere varan bir artış yaşanmıştı. Türkiye genelinde 1 Haziran’da başlatılan normalleşme adımlarının etkisi de ilk olarak yine evde kendini gösterdi. Pek çok kurum kademeli olarak rutin çalışma düzenine geçerken 65 yaşın üzerinde olan vatandaşlar başta olmak üzere pek çok aile, çocuklarını da alarak yazlığa ya da memleketine gitti.

Bu zorlu dönemde vatandaşların en temel ihtiyacı olan elektriği kesintisiz sağlama hedefi doğrultusunda büyük bir özveri ile faaliyet gösteren, çalışan ve abonelerinin sağlığını korumak için her türlü tedbiri alan Boğaziçi Elektrik Dağıtım A.Ş. (BEDAŞ), Akdeniz Elektrik Dağıtım A.Ş. (AEDAŞ) ve Çamlıbel Elektrik Dağıtım A.Ş. (ÇEDAŞ), bu kez normalleşmenin tüketime olan etkisini ortaya koyan özel bir çalışmaya imza attı. Üç şirketin toplamda 15 milyona yakın nüfusu bulunan hizmet bölgelerinden elde edilen tüketim verileri ile bir ‘örneklem’ çalışması yapıldı.

Gerçek tüketim verilerinden hareketle yapılan çalışmada 2019 ve 2020 yılı Haziran ve Temmuz aylarında meskenlerdeki elektrik tüketimi karşılaştırıldı. 2019 yılında Haziran ayının ilk haftasının Ramazan Bayramı’na denk gelmesi nedeni ile doğru bir kıyaslama olamayacağından değerlendirme, 15 Haziran-14 Temmuz 2019 ile 13 Haziran – 12 Temmuz 2020 tarihlerini kapsayan 30 günlük süre göz önüne alınarak yapıldı.

Normalleşme adımları ile İstanbul Avrupa Yakası’nda haziran başından itibaren AVM’ler, restoran, kafe ve parklar açılırken pek çok şirkette de normal çalışma düzenine geçildi. Evde geçen sürenin azalması ile elektrikli ev aletlerinin kullanım sayısı da düştü. BEDAŞ’ın hizmet bölgesi olan İstanbul Avrupa Yakası’ndaki örneklemde kullanılan mesken grubunun verilerine göre 15 Haziran-14 Temmuz 2019 tarihleri arasındaki 30 günlük sürede toplam elektrik tüketimi 175,3 milyon kWh iken 13 Haziran – 12 Temmuz 2020 tarihleri arasında bu rakam yüzde 3’lük gerileme ile 170 milyon kWh’ye düştü.

AEDAŞ’ın hizmet bölgesi Antalya, Isparta ve Burdur’daki örneklemde kullanılan mesken grubunun verilerine göre 15 Haziran - 14 Temmuz 2019 tarihleri arasında toplam elektrik tüketimi 65,7 milyon kWh düzeyinde iken bu yıl 13 Haziran – 12 Temmuz tarihleri arasındaki tüketim yüzde 8,1’lik bir düşüşle 60,4 milyon kWh düzeyinde gerçekleşti. Mesken abonelerinin elektrik tüketiminde, normalleşme ile evde kalınan sürenin azalmasının yanı sıra havaların geçen yıla göre daha serin olması etkili oldu.

ÇEDAŞ’ın elektrik dağıtım hizmeti verdiği Sivas, Tokat ve Yozgat’ta normalleşmenin mesken abonelerinin elektrik tüketimindeki etkisi ise artış yönünde yaşandı. Şehirler arası giriş-çıkış yasağının kalkması, 65 yaş üstü vatandaşların memleketlerine gitmelerine izin verilmesi, yayla sezonun açılması gibi nedenlerin de etkisi ile Sivas, Tokat ve Yozgat’ta meskenlerin elektrik tüketimi arttı. 15 Haziran-14 Temmuz 2019 tarihleri arasında bu üç ildeki örneklemde kullanılan mesken grubunun verilerine göre elektrik tüketimi 27,4 milyon kWh düzeyindeydi. Bu yıl aynı dönemi kapsayan 13 Haziran – 12 Temmuz tarihleri arasında söz konusu rakam, yüzde 7,7’lik bir artışla 29,5 milyon kWh’ye ulaştı.

DÜNYADAN HABERLER
Temiz Enerjiye Geçiş için Tarihi Fırsat

Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) İcra Direktörü Dr. Fatih Birol, temiz enerji dönüşümü için tarihi bir fırsat bulunduğunu belirterek, temiz enerji teşviklerinin ekonomik toparlanma paketleri içerisinde yer alması gerektiğini söyledi.

IEA Direktörü Dr. Birol, Kovid-19 salgını nedeniyle petrol fiyatının talep düşüşüne bağlı olarak dibe çakıldığını ve bu alandaki yatırımların yüzde 20 seviyesinde yaklaşık 400 milyar dolar düşeceğini ifade etti.

Öte yandan, talep ve yatırımlardaki gerilemeden dolayı karbon emisyonlarının da düştüğünü kaydeden Birol, hükümetlerin Kovid-19 salgınının etkilerinden toparlanma amaçlı oluşturduğu ekonomik politikalarında bu süreci bir fırsat olarak değerlendirmelerini önerdi.

Enerji dönüşümünü ekonomik politikaların merkezine alarak hükümetlerin yılda 9 milyon istihdam oluşturabileceğini dile getiren Birol, küresel ekonomik büyümede de yüzde 1 artış sağlanabileceğini anlattı.

Birol, bu kapsamda 40 ülkenin bakanları arasında mutabakat sağlandığını da sözlerine ekledi.

Kaynak: Fortune

Deutcshe Bank, Kömür Madenciliği Finansmanını 2025’te Durduracak

Deutcshe Bank, onayladığı yeni Fosil Yakıt Politikası kapsamında 2025 itibarıyla küresel çapta kömür madenciliği faaliyetlerini durdurma kararı aldı.

Bankadan konuya ilişkin yapılan açıklamaya göre, söz konusu politika, kömür madenciliğine finansmanın durdurulmasının yanı sıra sermaye piyasalarındaki kömür madenciliği işlemlerini de kapsıyor.

Ayrıca, kömür kaynaklı elektrik üretimi, petrol ve doğal gaz sektörleri için de politika kapsamında yeni kararlar alındı. Buna göre, kömür yakıtlı elektrik üretim santralleri desteklenmeyecek. Şirketler, ancak güvenilir bir şekilde kaynak çeşitlendirme sağlayacaklarını ispat ederlerse bankadan finansman alabilecek.

Banka aynı zamanda bu yıl sonuna kadar Avrupa ve ABD’li müşterileriyle ilişkilerini de bu çerçevede şekillendirirken, Asya’daki şirketlerle bu süreç 2022’de başlayacak.

Petrol ve doğal gazda hidrolik çatlatma kullanan şirketler Deutsche Bank’tan finansman alamayacak.

Kaynak: Deutsche Bank

Avrupa’da Yenilenebilir Kaynaklardan Üretim İlk Kez Fosil Yakıtları Geride Bıraktı

Avrupa Birliği’nin (AB) elektrik üretiminde yenilenebilir kaynakların payı ilk kez fosil yakıtları geride bıraktı.

Düşünce kuruluşu EMBER tarafından yayımlanan çalışmaya göre, bu yılın ilk yarısında elektrik üretiminde yenilenebilir enerji kaynaklarının payı yüzde 40’a ulaştı.

Bu dönemde, fosil yakıtların üretimdeki payı ise yüzde 34 oldu ve bunun sonucunda elektrik sektöründen kaynaklı emisyonlarda yüzde 23 düşüş görüldü.

Ayrıca, söz konusu dönemde yenilenebilir enerji kaynaklarından elektrik üretimi de geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 11 artış gösterdi.

EMBER’in çalışmasına göre, rüzgar ve güneş enerjisi bugüne kadarki en yüksek pazar payına ulaştı ve elektrik üretimindeki toplam payı yüzde 21’i buldu.

Ülke bazında ise Danimarka yüzde 64, İrlanda yüzde 49 ve Almanya yüzde 42 ile elektrik üretiminde yenilenebilir enerji payının en yüksek olduğu ülkeler olarak kayıtlara geçti.

Yenilenebilir üretimindeki artışla fosil yakıtlardan elektrik üretiminde yüzde 18’lik düşüş gözlendi. Kömür, elektrik üretimindeki en pahalı kaynak haline gelerek en fazla etkilenen alan oldu ve üretimdeki payı yüzde 32 azaldı.

Kaynak: Euractiv

Suudi Arabistan, Dünyanın En Büyük Yeşil Hidrojen Projesini Hayata Geçirecek

Suudi Arabistan 5 milyar dolar yatırımla dünyanın en büyük yeşil hidrojen projesini hayata geçirmeyi planlıyor.

Suudi Arabistanlı şirket ACWA Power, Air Products ve Neom eyaleti tarafından uygulanacak projeyle, günde yaklaşık 650 ton hidrojen ve yılda 1.2 milyon ton yeşil amonyak üretilmesi hedefleniyor.

Projenin 2025’e kadar tamamlanması planlanırken, kapasitesi 4 gigawatt olarak belirlendi.

Dünyanın en büyük yeşil hidrojen projesi olacağı açıklanan yatırımla, yılda 3 milyon ton karbon salımı engellenecek.

Öte yandan, söz konusu proje 700 bin aracın atmosfere saldığı emisyona eşit bir boyutta duman ve benzeri kirleticileri de ortadan kaldıracak.

Kaynak: Greentechmedia

HAFTANIN RAPORU

Sürdürülebilirlik Trendleri 2020

Kovid-19 salgını sürdürülebilirliğe geçişin önemi konusunda farkındalığı artırdı. Salgından kaynaklanan ekonomik ve sosyal durgunluk, nasıl yaşadığımızı, çalıştığımızı ve neyi tükettiğimizi gözden geçirmemiz konusunda bir fırsat sunuyor. Bu süreç, çok daha sürdürülebilir bir gelecek için itici güç olabilir.

Raporun tamamına buradan ulaşabilirsiniz.

İNFOGRAFİK / GRAFİK