E-Bülten
 
Sayı:31 - Eylül 2015
 
 
 

Hindistan’ın Enerji Bakanlığı, ev ve sokak aydınlatmalarında kullanılan geleneksel ampullerin LED ile değiştirilmesi için yürütülen çalışmaların ve politikaların önemini vurguladı.

Hindistan hükümeti tarafından 2015 yılı başlangıcında açıklanan Domestic Efficient Lighting Programme (DELP) – Yurtiçi Verimli Aydınlatma Programı kapsamında ülkede 20 milyon ampulün LED ile değiştirileceği ve maliyetinin yaklaşık 385 milyon dolar olacağını kaydetmişti.

Kısa süre önce Hindistan eyaletlerinin yenilenebilir enerji ajansları ile bir araya gelen Enerji Bakanı Piyush Goyal, ev ve sokak aydınlatmalarında kullanılan geleneksel ampullerin LED ile değiştirilmesi için yürütülen çalışmaların ve politikaların önemini tekrar vurguladı.

Program dahilinde yürütülecek olan politika ve teşvikler sonucunda elektrik yükünde yılda 5 GW’lık azalma ve 10.5 milyar kWh elektrik tasarrufu sağlanması bekleniyor. Bu da mali açıdan yıllık 890 milyon dolarlık bir artırıma denk geliyor.

Sokak aydınlatma sektörünü ve meskenleri hedef alan programda elektrik dağıtım şirketlerinin de önemli rolü bulunuyor. Ülkedeki elektrik dağıtım şirketleri, tüketicilerin LED ampulüne geçmeleri için direkt sübvansiyon sağlayacak. Tüketiciler böylece piyasa fiyatının altında LED ampulü satın alabilecekler.

Sübvansiyonun finansmanını ise Enerji Verimliliği Hizmetleri sağlayacak ve dağıtım şirketleri edindikleri mali tasarruf ile geri ödeme yapacaklar.

Kaynak: cleantechnica.com

 

Elektrikli otobüs alımı için ihaleye çıkan İzmir Büyükşehir Belediyesi, Türkiye’deki ilk elektrikli otobüs filosuna sahip olacak. 2019 yılına kadar elektrikli otobüs sayısını 400’e çıkarmayı hedefleyen belediye, egzoz kaynaklı hava kirliliği ve motor gürültüsünü ciddi oranda azaltılmasını planlıyor.

Yılda 16 milyon litre akaryakıtın tasarruf edilmesini öngören belediye, araçlarının tamamının çevre dostu ve ekonomik olmasına büyük özen gösteriyor. İlk etapta 20 elektrikli otobüs ve ekipmanları için ihaleye çıkan İzmir Büyükşehir Belediyesi, sürdürülebilir çevre politikalarıyla öncü bir rol üstleniyor.

Elektrikli otobüs için alım şartnamesi hazırlayan İzmir Büyükşehir Belediyesi ESHOT Genel Müdürlüğü yetkilileri, ihalede dünya ölçeğini dikkate aldıklarını söyledi. Bu ihalenin aynı zamanda teknoloji transferini başlatacağını belirten yetkililer, alınacak otobüslerde sadece elektrik enerjisinin kullanılacağını söyledi. “Hibrit araçlarda yakıtın çoğunluğu petrol ürünüdür. Bizim alacağımız araçlarda petrol ürünü kullanılmayacak” diyen yetkililer,  2019 yılına kadar elektrikli otobüs filosunu 400 otobüse çıkarmayı hedeflediklerini anlattı.

“HEDEF 400 ELEKTRİKLİ OTOBÜS”

Toplamda 20 elektrikli otobüs ve tüm sistemleri için 34 milyon lira yatırım yapılacağını belirten yetkililer, ”2019’a kadar elektrikli otobüs filomuzu 400 otobüse çıkarmayı planlıyoruz. Bu konuda hazırladığımız fizibilite raporunu Kalkınma Bakanlığına gönderdik” dedi.

Elektrikli otobüslerin işletmede olduğu Çin ve Almanya’daki kentler ile Çin ve Polonya’daki fabrikalarda teknik elemanların ve planlamacılarının geniş incelemelerde bulunduğuna değinen yetkililer, İzmir’in şartlarına uygun teknik şartnameyi hazırladıklarını dile getirdi.

“TASARRUF YÜZDE 75”

Otobüslerin elektrik ihtiyacını karşılamak için güneş enerjisinden faydalanılacağını kaydeden yetkililer, bu konuda ilk projenin TEDAŞ’ta onay aşamasında olduğunu söyledi.  Yetkililer, şunları söyledi:

“Elektrikli otobüslerle ilgili tecrübelerimize ülkemizdeki üretici firmalar dahil bir çok kentin belediyesi ilgi göstermektedir. Şu ana kadar hazırlanmış bu kadar detaylı şartname bulunmamaktadır. Enerji tasarrufu dizel araçlara göre yüzde 75 olacaktır. Yatırım kendisini 5-6 yılda amorti edecektir.”

İzmir’in iklim ve coğrafi şartlarının otobüslerin teknik şartnamesinde esas faktör olarak ele alındığını da belirten yetkililer, elektrikli otobüslerin çıkacağı eğimin şimdilik yüzde 17-19 arasında değiştiğini belirtti.

 

 

İspanya Kanarya Adaları’nın en güneyinde bulunan El Hierro adasında yürütülen projede, adaya dört saat boyunca aralıksız yüzde yüz yenilenebilir enerji sağlandı. Projeyi değerlendiren Uluslararası Yenilenebilir Enerji Ajansı (IRENA), bu sürenin dikkate değer olduğunu vurguladı.
 
Proje kapsamında sağlanan enerjide rüzgar ile hidrolik kaynaklardan ve enerji depolama çözümünden yararlanıldı. Böylece adada yaşayan on bin nüfusa dört saat boyunca aralıksız yenilenebilir enerji sağlandı.

Adada bulunan yaklaşık 91 milyon değerindeki tesiste beş rüzgar türbini bulunuyor ve bunlardan sağlanan fazla enerji, suyun pompa sistemiyle yapay bir rezervuara yükseltilmesi ile depolanıyor. Rüzgarın etkisiz olduğu vakitlerde ise suyun türbin ile tekrar sevk edilerek elektrik üretmesi sağlanıyor.

IRENA tarafından kısa süre önce yayımlanan Elektrik Depolama Yol Haritası’nda, enerji depolamanın yenilenebilir enerji üretimine nasıl destek sağlayabileceği araştırıldı. Elektrik Depolama Yol Haritası’nda özellikle adalarda ve uzak bölgelerde enerji depolama çözümlerinin etkili olabileceği ve pilot projelerin buralarda uygulanması gerektiği savunuluyor. El Hierro bölgesinde yürütülen projenin bu konuda örnek olduğunu belirten IRENA Adalar Yol Haritası Analisti Emanuele Taibi, bir adada ilk defa enerji depolama kullanılarak yüzde yüz yenilenebilir enerji sağlandığını bildirdi.

Dört saatlik sürenin uzatılabileceğini de belirten Taibi, depolama sisteminin su rezervuarı üzerine kurulduğu için, depolama süresini uzatmanın en uygun yolunun şebekeyi akıllı hale getirmek olduğunu belirtti. Şebekenin akıllı olması için elektrik tüketiminin büyük bölümünün, rüzgarın estiği ve suyun rezervuardan sevk edildiği vakitlerde gerçekleşmesi, kritik olmayan tüketimlerin ise ertelenmesi gerekiyor.

Akıllı şebekede tüketicilerin elektrik fiyatları konusunda mutlaka bilgilendirilmeleri gerektiğini söyleyen Taibi, elektrik fiyatının depodan sağlanırken yüksek, rüzgar ve sudan sağlanırken ise çok daha ucuz olması gerektiğini savundu.  

Kaynak: storage.pv-tech.org

 
 

EPDK, 2015 yılı Nisan ayında aldığı, Türkiye Elektrik İletim Anonim Şirketi (TEİAŞ) tarafından 2018 sonuna kadar belirlenen 3 bin megavatlık kapasitenin tamamı için yapılan ve kapasite büyüklüğü 42 bin megavata yaklaşan bin 99 Rüzgar Enerji Santrali (RES) ön lisans başvurusunun inceleme sürecini tamamladı. Başvuruların 59’u reddedilirken, 10’u başvuru sahipleri tarafından geri çekildi.

Kalan 1030 başvuru ise kişisel hak itirazlarının incelenmesinin ardından teknik değerlendirme için Yenilenebilir Enerji Genel Müdürlüğüne (YEGM) gönderilecek. YEGM tarafından mevzuata uygun bulunan başvurular, bağlantı görüşünün oluşturulması için TEİAŞ ve ilgili dağıtım şirketine yönlendirilecek.

Türkiye’nin en büyük RES’i Geycek, 2015 yılı Ocak ayında açılmıştı. Geycek Rüzgar Enerji Santrali 70 adet rüzgar türbini ve 150 MW kurulu gücü ile yılda yaklaşık 384 milyon kilovat saat elektrik üretmesi bekleniyor.

Güneş enerjisinde 40 bin MW rüzgarda ise 36 bin MW’lık kurulu güce ulaşılan Türkiye’de 2023 yılına kadar rüzgar ve güneşte 20 bin MW ilave kapasite eklenmesi hedefleniyor.

Kaynak: AA