Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (EPDK) koordinatörlüğünde, Elektrik Dağıtım Hizmetleri Derneği (ELDER) ve ODTÜ Teknokent iş birliğinde başlatılan “Enerjim Sensin Hızlandırma Programı’nın Ankara’da düzenlenen Demo Günü’nde, finale kalan 20 proje arasından 3’ü, 300 bin TL’lik ELDER Özel Ödülü’nün sahibi oldu.
Yapılan değerlendirmeler sonrasında birinci olan “İleri Teknoloji Isıtıcı Kumaş” Projesi 150 bin TL, ikinci olan “Algae Biodiesel” Projesi 100 bin TL ve üçüncü olan “Online Titreşim Analizleri ile Şebeke Teçhizatlarının Bakım Gereksinimlerinin Tespit Edilmesi” Projesi 50 bin TL’lik para ödülü kazanırken ilk üçe giren girişimcilerin ödülleri ELDER Yönetim Kurulu Başkanı Kıvanç Zaimler, ODTÜ Teknokent Genel Müdürü Serdar Alemdar ve EPDK Ar-Ge Komisyon Başkanı Serkan Doğan tarafından verildi. Kamu, özel sektör ve yatırımcıların yer aldığı 19 girişimcinin 20 projesini son kez sunduğu Demo Günü’nün sonunda genç girişimciler programa katılan şirketlerle iş birliklerine imza atma fırsatı da yakaladı.
Enerjim Sensin Hızlandırma Programı’nın Demo Günü’nün açılışında konuşan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Bakan Yardımcısı Abdullah Tancan, enerji sektörünün gerek teknolojik gelişmeler gerekse iklim değişikliğine yönelik politikalar sonucunda baş döndürücü bir dönüşüm sürecinden geçtiğini ifade ederek, “Dekarbonizasyon, dağıtık üretim ve dijitalleşme gibi megatrendler sektörümüzü şekillendiriyor. Bu hızlı dönüşüm ve trendler; elektro-mobilite, yeşil mutabakat ve sınırda karbon vergilendirmesi gibi politika setlerini gündemimize taşırken ihtiyaçlar yalnızca enerji sektörü ile sınırlı kalmıyor. Milenyumun başında hayal edilen elektrikli araçlar, dağıtık üretim sistemleri, depolama ve blokzincir gibi nice yenilikler bugün gündelik hayatımızın birer parçası haline geldi. Küresel ölçekteki rekabetçiliğimiz ve ulusal ölçekteki kalkınmamız için bu süreci tarihi bir fırsat olarak görüyoruz. Güneşimiz ve rüzgarımızın yanında gençlerimizin ışık saçan fikirleri ve girişimleri en önemli gücümüz. Enerjim Sensin Hızlandırma Programı, fırsatları ve zorlukları beraberinde getiren bu dönüşüm sürecinde çok değerli bir rol oynuyor. Memnuniyetle izliyorum ki; EPDK’nın kıymetli desteği, ODTÜ Teknokent’in deneyimi ve ELDER’in enerjide inovasyon merkezi olma vizyonundan oluşan sinerji; gençlerimizin enerjisi ile bütünleşiyor. Bakanlık olarak, bu sinerji ve enerjiyi bugüne kadar hep destekledik ve her zaman sizlerin yanında olduk. Gelecek dönemde de desteğimiz hep sizlerle olacak. Yaşadığınız heyecana ortak olmanın mutluluğu ile hepinize başarılar diliyor, bu güzel organizasyonun gerçekleşmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi.
Törende, genç girişimcilere “enerjimiz sizsiniz” diye seslenen ELDER Yönetim Kurulu Başkanı Kıvanç Zaimler de “ELDER olarak şunu net bir şekilde ifade etmek isterim ki, Enerjim Sensin Hızlandırma Programımız ile sektörümüzü girişimcilerle buluşturan bir merkez olacağız. Bu program, Türkiye’nin girişimcilik alanındaki en önemli markalarından biri haline gelecek. Buraya katılan tüm arkadaşlarımızı tebrik ediyorum. Emekleri ile, fikirleri ile bizim geleceğe olan inancımızı, sektörün geleceğine olan umutlarımızı, hayallerimizi artırdıkları için her birine tek tek teşekkür ediyorum. Evet genç arkadaşlarımız, enerjimiz sizsiniz. Her alanda bu ülkeyi çok daha ileri seviyelere, çok daha refah yarınlara taşıyacak olan sizlersiniz. Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün bizlere ışık olan şu sözlerine tüm varlığımız ile inanıyor ve “Gençler! Cesaretimizi takviye ve idame eden sizlersiniz” sözlerini bir kez daha hatırlatmak istiyorum” ifadesini kullandı.
Sürecin dereceye girenlere ödül verildikten sonra bitmeyeceğine işaret eden Zaimler, “İlk müşteri garantisi, ulusal ve uluslararası proje yazılım, patent desteği, global fuar, etkinlik ve hızlandırma programlarına katılım sağlanması, yatırım imkânı ve desteği ile genç arkadaşlarımızın yanlarında olmaya devam edeceğiz” diye konuştu.
Türk enerji sektörünün; ülkesi, milleti ve gençlerinin geleceği için her dönemde sorumluluk üstlendiğini kaydeden Kıvanç Zaimler “Biz sektör olarak ülkemizin potansiyeline hep inandık, devletin sağladığı yatırım dostu iklimin kıymetini her zaman bildik” diyerek sözlerine şöyle devam etti:
“Dağıtım hizmetlerini devletten devralırken, ülkemize 13 milyar dolar, cari kurla 110 milyar TL’sı bir kaynak kazandırdık. Enerji sektörü olarak son 20 yılda yabancı yatırımcılarla birlikte 60 bin MW’ın üzerinde kurulu gücü, milletimizin ihtiyacı olan enerjiyi “kesintisiz ve kaliteli” bir şekilde sağlamak için devreye aldık. Yine aynı anlayış ile, dağıtım alanında, yalnızca 2011-2020 döneminde 75 milyar TL’sını aşan yatırımları üstlendik. Böylelikle, özelleştirme ve toplam yatırım büyüklüğümüz 200 milyar TL’sına ulaştı.”
ODTÜ Teknokent Genel Müdürü Serdar Alemdar ise “Enerji sektöründeki her ilerlemeyi Türkiye’nin bağımsızlığı ve halkının refahı yolunda atılmış güçlü bir adım olarak görmek gerekir. Teknolojinin gelişmesiyle artan bireysel ve kurumsal enerji talebini karşılayabilen yapılar, çağa yön verebilme gücünü de elinde bulunduracak” diyerek şu değerlendirmede bulundu:
“Alanında en başarılı 30’dan fazla disiplinler arası araştırma merkezi, 350’nin üzerinde araştırma laboratuvarı ve ülkemizin ilk teknoparkı olan ODTÜ Teknokent aracılığı ile yenilikçiliği ve girişimciliği desteklemekteyiz. Enerji sektöründe teknoloji geliştirerek çözümün bir parçası olmayı hedefleyen girişimcilere destek olabilmek amacıyla, EPDK koordinatörlüğünde, ELDER ‘in öncülüğünde hayata geçirdiğimiz ‘Enerjim Sensin Hızlandırma Programı’ ile enerji sektörüne yeni projeler kazandırdığımız başarılı bir süreci tamamladık. Bu programda elektrik sektöründe yer alan sürdürülebilir enerji arz güvenliğini sağlamaya yönelik teknolojilere destek olmak, enerji verimliliğini önceliklendirmeye ve artırmaya yönelik proje fikirlerini ortaya çıkarmak, enerji altyapılarında milli sistemlerin kullanılmasını sağlamak, stratejik önem arz eden projelerin artırılmasını sağlamak ve yenilikçi yerli teknolojiler ile tüketici memnuniyetini artırıcı fikirleri desteklemek, öncelikli hedefler arasında. Bugün buradaki süreç sonrasında başarılı girişimcilerimize verilecek 300 bin TL para ödülü işin sadece bir kısmı. Daha da önemlisi yatırımcılar ve iş ortaklıkları ile bu projelerin buluşacak olması. Biz Enerjim Sensin Hızlandırma Programı’nın enerji sektörüne yönelik projelerin ticarileştirilmesi anlamında öncü bir program olduğunu düşünüyoruz.”
3 projenin ELDER’in 300 bin TL’lik Özel Ödülü’nü aldığı ‘Enerim Sensin Hızlandırma Programı’na ilk etapta toplam 100’e yakın başvuru geldi. 42 proje ilk elemeleri geçerken ön mentorluk sürecinden sonra ise 20 proje programa devam etmeye hak kazandı. 20 projeyi geliştiren gençlere mentorluk desteği haricinde iş geliştirme, yatırım, regülasyon, fikri ve sınai haklar, sunum teknikleri gibi alanlarda yaklaşık bin 500 adam-saat eğitim verildi.
ELDER ÖZEL ÖDÜLÜNÜ ALAN PROJELER ŞÖYLE:
150 BİN TL’LİK ÖDÜL KAZANAN PROJE
FİRMA: İltema
PROJE: İleri Teknoloji Isıtıcı Kumaş
PROJE ÖZETİ: Temel olarak düşük voltajlar ile çalışabilen, metalik (rezistans) içermeyen, pil ile çalışabilen, elektrik çarpma riski taşımayan, ısı yayan kumaşların tasarımı, geliştirilmesi ve üretimini gerçekleştiriyor. Özel bir solüsyonla kaplanan fiberleri dokuma yöntemiyle bir araya getirerek yeni jenerasyon ısıtıcı kumaşların üretimi, müşteri ihtiyaçlarına göre farklı boyut ve sıcaklıklarda tasarlanıyor. Otomotivden, savunma sanayisine, medikalden, giyilebilir ürünlere çözümler sunuyor.
100 BİN TL ÖDÜL KAZANAN PROJE
FİRMA: Algbio
PROJE: Algae Biodiesel
PROJE ÖZETİ: Endüstriyel atık suları ve baca gazlarını mikroalgler ile arıtarak karbon negatif biyoyakıtlar (biyodizel, biyoetanol, biyojet-roket yakıtı, biyogaz-elektrik) üretiyor. Karbon yakalama teknolojisi ile endüstride %90 oranında sera gazı emisyonu azaltırken atık suyun biyolojik arıtımıyla birlikte müsilaj sorununu da sonlandırılıyor. Ürettiği biyoyakıtlar ile egzoz emisyonlarını %98 azaltan Algbio’nun en temel vizyonu, iklim değişikliğini 1,5 derecelik sınırın altında tutmak.
50 BİN TL ÖDÜL KAZANAN PROJE
FİRMA: Metis
PROJE: Online Titreşim Analizleri ile Şebeke Teçhizatlarının Bakım Gereksinimlerinin Tespit Edilmesi
PROJE ÖZETİ: Elektrik şebekesinde kullanılan ekipmanların sürekli olarak titreşim analizini yaparak, cihazların çalışma titreşimlerini ölçümleyen, arıza çıkma olasılığını gözlemleyen ve bakım ihtiyacı olması durumunda kullanıcıyı bilgilendiren bir cihaz üretiyor. Cihaz sayesinde, elektrik dağıtım şirketlerinin zamana dayalı planlanmış periyodik bakım uygulamaları, yerini bakım ihtiyacı olan ekipmanlara odaklanmaya bırakmakta. Makine öğrenmesi teknikleri ile cihazlarda zaman içinde oluşabilecek arızalar hakkında önceden bilgi verilebilmesi üzerine çalışmalar devam ediyor.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, sel felaketinin yaşandığı Sinop'un Ayancık ilçesinde inceleme yaptı ve yetkililerden çalışmalar hakkında bilgi aldı. İncelemelerinin ardından Ayancık Küçük Sanayi Sitesi'nde gazetecilere açıklamalarda bulunan Dönmez, Ayancık ve Türkeli ilçelerindeki tüm köylere elektriğin bir hafta önce verildiğini söyledi. Gelinen noktada temizlik çalışmaları tamamlanan iş yerleri ve evlerin enerji hatlarının kontrol ve bakımının yapıldığını anlatan Dönmez, "Bu bölgede ve Bozkurt'ta çalışan YEDAŞ ekiplerine çetin şartlara rağmen gece gündüz çalışarak vatandaşlarımıza elektrik akışı sağladıkları için teşekkür ediyorum" dedi.
Dönmez, el birliğiyle afet bölgelerini normalleştirmeye çalıştıklarını söyleyerek, "Bunun için de tabii altyapı hizmetlerinin kesintisiz ve kaliteli şekilde vatandaşlarımıza verilmesi büyük önem arz ediyor. İnşallah diğer altyapı tesisleri de süratle yollarımız, köprülerimiz, su ve kanalizasyon şebekelerimiz, hasar gören yerlerimiz onarılmak suretiyle işletilir hale gelecek" ifadelerini kullandı.
Kaynak: AA
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı, çevreye duyarlı yük taşımacılığı için taslak hazırladı.
Taslak yönetmeliğe göre, enerji ve su kullanımından yılda en az yüzde 5 tasarruf eden, soğutmada yenilenebilir enerji kaynaklarından faydalanan, geri dönüşümlü yeşil paketleme yapan, yılda en az 500 fidan diken nakliye firmaları, “yeşil lojistik” belgesi alacak.
Yeşil lojistik belgesi alanlar, taşıma yetki belgesi ücretlerinden, yetki belgesi başvuru ve yenileme ücretlerinden, geçiş belgesi ve UBAK belgesi için bakanlığa yapılacak ödemelerde yüzde 50 indirim alacak. Ayrıca, kamu kurumlarının iş birliğiyle, yeşil lojistik belgesi sahiplerine ek imtiyaz ve muafiyetler sağlanacak. Teşviklerden yılda en az 150 adet kombine taşımacılık seferi yapan şirketler yararlanacak. Yeşil Lojistik Belgesi, yapılacak incelemelerin ardından, en geç 20 gün içinde verilecek.
Yeşil Lojistik Belgesi alan işletmeler, her yıl kriterlerin sağlandığını ispatlamak zorunda olacak. Şartları sağlamadığı için Yeşil Lojistik Belgesi iptal edilen işletmeler 5 yıl süreyle yeni belge başvurusunda bulunamayacak. Düzenleme, taşımacılığın büyük kısmını demiryolu, içsuyolu veya denizyoluyla yapan, taşımanın başlangıç veya son etabını mümkün olan en kısa mesafeyle karayoluyla yapan nakliye firmalarını kapsayacak. Teşviklerden yararlanmada bir diğer kriter de “mesleki saygınlık” olacak. Buna göre, kaçakçılık, dolandırıcılık, hileli iflas, sahtecilik, uyuşturucu ve silah kaçakçılığı, göçmen kaçakçılığı ve insan ticareti, hırsızlık, terör, çocuk veya hayvan istismarı, kadına şiddet, zimmet, irtikâp, rüşvet suçlarından, Terörle Mücadele Kanunu ile Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu kapsamında hüküm giymemek, tutuklanmamak, düzenlemeden yararlanacaklarda şart olarak aranacak.
Kaynak: MİLLİYET
Küresel iklim krizi enerji kaynaklarının sürdürülebilirliği ve emisyonların azaltılması için verimliliği zorunlu kılarken, bu bilinç tüketicilerin ekonomik açıdan tasarruf etmesini de sağlıyor. Buna rağmen, dünyada enerji verimliliğine yönelik yatırımlar ve tasarruf sağlayacak eşya kullanımı konusundaki adımlar daha yavaş atılıyor.
Uluslararası Enerji Ajansı’na göre, enerji verimliliği yatırımları 2020'de küresel salgının da etkisiyle yüzde 9 azalırken bu alandaki yavaş ilerleme iklim kriziyle mücadele çabalarını tehdit ediyor.
Kolen Genel Müdürü Kaya Uğur Karayurt, AA muhabirine yaptığı açıklamada dünyada enerji verimliliğinin bir gelişmişlik göstergesi olduğunu dile getirdi. Enerji tasarrufunun tedarik ve tüketim olmak üzere iki ayrı başlıkta gerçekleşmesi gerektiğini kaydeden Karayurt, "Tasarruf, enerjinin tedariki yani nereden, nasıl, hangi bedel ve şartlarla temin edildiğiyle başlıyor. Enerjinin genel yönetimi, tüketimi, tüketim yönetimi yani verimlilikle devam ediyor. Tasarrufta mesken abonesinin yapması gerekenlerle, ticarethane, tarımsal sulama ya da sanayi abonesinin yapması gerekenler temelde benzeşse de pek çok açıdan farklılaşabiliyor. Ancak tasarrufun temelinde durumun tespitinin yapılması yer alıyor" dedi.
Karayurt, evlerde yapılacak elektrik tasarrufunun doğru elektronik eşya seçimiyle başladığına dikkati çekerek, kullanım alışkanlıklarını kısa sürede değiştirmenin zor olduğunu anlattı. Elektronik eşya satın alırken enerji verimliliği etiketlerine dikkat edilmesi ve mümkünse verimliliği en yüksek olanın tercih edilmesi tavsiyesinde bulunan Karayurt, şöyle devam etti:
"Klima alırken 16 bin BTU (İngiliz ısı birimi) klima kullanılması gereken bir ortama 9 bin BTU satın almak ya da iki kişi yaşanan bir ev için en yüksek kapasiteli çamaşır makinesi kullanmak doğru olmaz. Diğer taraftan periyodik bakımlar aksatılmamalı. Üreticisi tarafından önerilen aralıklarda eşyaların bakımları yapılmalı. Günlük hayatımızda gün ışığından azami seviyede istifade etmeliyiz. Duvarların açık renk boyanması en ideali. Buzdolabımızı, kalorifer, fırın, klima gibi ısı yayan eşyaların yakınına konumlandırmamalıyız. Bilgisayar, televizyon, uydu alıcısı gibi cihazları bekleme durumunda bırakmayıp, tamamen kapatmak, mümkünse fişten çekmek doğru olandır. Bir odadan diğerine geçerken ışığın ve cihazların kapatılması, kapı önü, tuvalet, merdiven, koridor gibi bölümlerde harekete duyarlı sensörlü armatürler kullanılması boşa harcanan enerjinin önüne geçer. Bu tür uygulamalarla tüketim alışkanlıklarına bağlı olarak yüzde 50 tasarruf sağlanabilir."
Karayurt, ticarethanelerde ise doğru tespitler yapılıp gerekli önlemler alındığında yüzde 10 ila yüzde 30 arasında bir tasarrufun sağlanabileceğine işaret etti. Türkiye'de 7 milyonun üzerinde ticarethane abonesi bulunduğu bilgisini paylaşan Karayurt, "Ticarethane abone grubunda yıllık 60 teravatsaat elektrik tüketimi gerçekleşiyor. Bunun yüzde 10'u dahi tasarruf edilse, 7 milyar liranın üzerinde bir tutardan bahsediyoruz" dedi.
Ticarethanelerde enerji yönetiminde durum tespiti yapma noktasında bir departman yoksa mevcut tüketim profil ve koşullarını anlamak, dataya dökmek için ek destek alınması gerektiğini vurgulayan Karayurt, şunları kaydetti:
"Mevcut durumu görmeden, tasarruf faaliyetini yönetmek, aksiyon adımları oluşturmak pek mümkün olmuyor. Özellikle büyük ölçekli ticarethanelerde çıplak gözle görünmeyen alanlardaki enerji trafiğini görmek oldukça zor. Bunun için en sağlıklısı altyapı ve yazılım desteği almak. Bu şekilde her bir tüketim noktası kontrol altına alınarak yönetilebilir. Ortaya çıkan sorunlar zamanında tespit edilir. Hızla müdahale edilerek gereksiz kayıpların önüne geçilebilir. En etkili yol tüm tüketimi bu şekilde kontrol altına almak. Kontrol altında olduğunun bilinmesi, çalışanların davranışlarını değiştirecek. Yalnızca bu bile ciddi tasarruf sağlayacaktır."
Türkiye'nin geçen yıl elektrik tüketimi yıllık yaklaşık 300 teravatsaat seviyesinde gerçekleşti. Ticarethaneler, toplam tüketimin yaklaşık yüzde 20'sini oluşturuyor.
Kaynak: AA
Yeşilırmak Elektrik Dağıtım A.Ş. (YEDAŞ), bu yıl 18. kez düzenlenen, iş dünyasının en prestijli ödüllerinden Stevie® Award International Business programında, Dağıtım Sektörü- Yılın Şirketi kategorisinde Gold Stevie®️ ödülünü kazanarak büyük bir başarıya imza attı. Konuyla ilgili olarak açıklamada bulunan YEDAŞ Genel Müdürü Hasan Yasir Bora, "63 ülkeden 3 bin 700 adayın değerlendirildiği bir programda, kurum olarak bölgemizde sahip olduğumuz bilinçli, sürdürülebilir, çevik dijital dönüşüm yaklaşımının, global rekabet ortamında ödüllendirilmesi bizler için büyük bir gurur kaynağı oldu" dedi.
YEDAŞ' ın 5 ilde 3 milyondan fazla müşteriye elektrik dağıtım hizmeti verdiğine dikkat çeken Hasan Yasir Bora, "Özellikle kurumsallaşma, bilgi teknolojileri, entegre yönetim sistemleri ve kalite yönetim sistemleri açısından şirketlerin uluslararası ölçekte bilinirliliği ve kalıcılığı anlamında oldukça büyük önem arz eden ödülü kazanmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Bu prestijli ödül ile uluslararası platformlarda yapılan değerlendirmeler ile ne kadar değerli çalışmaları hayata geçirdiğimizi bir kez daha gördük. Başarı ile uygulamaya devam ettiğimiz YEDAŞ 5.0 Dijital Dönüşüm Programı'nın ilk aşamasında layık görüldüğümüz bu ödül bizleri oldukça heyecanlandırmıştır" diye konuştu.
YEDAŞ olarak tüm süreçlerin odağına 'müşteri memnuniyeti ve kaliteli hizmeti’ koyduklarını kaydeden Genel Müdür Bora, "Dijital dönüşüm programımızdaki her bir projenin hizmet kalitemizin ve müşteri memnuniyetin artmasına büyük katkı sağlayacağına inanıyoruz “ dedi.
Eskişehir, Afyonkarahisar, Bilecik, Kütahya ve Uşak illerinin elektrik dağıtım hizmetini sağlayan Osmangazi Elektrik Dağıtım Anonim Şirketi’nin (OEDAŞ) çalışanlarının iş sağlığı ve güvenliği alanında sıfır kaza hedefine ulaşabilmek için tüm saha operasyonlarını kapsayacak şekilde ‘Görüntülü Teyit Sistemi’ kullanılıyor. Bu sistem sayesinde saha kontrol merkezinden elektrik dağıtım saha operasyonlarına, alçak ve yüksek gerilim enerji nakil hatları saha operasyonlarından yüksekte yapılacak saha operasyonlarına kadar dikkat ve tehlike barındıran görevlerde iş sağlığı ve güvenliği çerçevesinde uzaktan canlı olarak teyit kontrolü kolaylıkla sağlanabiliyor. OEDAŞ saha ekibinin Görüntülü Teyit Sistemi aracılığıyla ana kontrol merkezi ile iletişim kurması ile başlayan süreçte tüm ekipmanlar merkezden kontrol edilebiliyor ve faaliyet süresince de görüntülü görüşme devam ediyor. Sistem sayesinde kayıt altına alınan görüşmeler ise OEDAŞ çalışanlarının eğitiminde kullanılıyor.
Osmangazi EDAŞ Genel Müdürü Fuat Celepci, Görüntülü Teyit Sistemi sayesinde bir denetim mekanizmasını daha hayata geçirdiklerini ve telefon sinyali bulunmayan noktalarda bile saha ekiplerinin merkez ile bağlantı kurabildiğini belirterek, “Hizmet verdiğimiz illerin elektrik dağıtım hizmetini karşılamanın yanı sıra, teknoloji yatırımlarımıza paralel olarak iş sağlığı ve güvenliği alanında projelerimizi de hayata geçiriyoruz. Çünkü çalışanlarımızın güvenliği en önemli önceliğimiz. Görüntülü Teyit Sistemi sayesinde iş güvenliği kontrol mekanizmamızı, teknolojinin imkanlarını kullanarak bir adım öteye taşıdık. Görüntülü Teyit Sistemi sayesinde saha faaliyetleri kapsamında oluşan dikkat gerektiren tehlikeli durumlar azalırken, iş kazalarında yaşanan can kaybının da önüne geçilmiş oldu. Örneğin bu sistem sayesinde, 2020 yılında yaşanan iş kazalarının bir önceki yıla göre yüzde 44 azaldığı görüldü. Hayata geçirdiğimiz projelerimiz ile tüm iş kazalarını sıfıra indirmeyi hedefliyoruz” dedi.
Avrupa Enerji Borsası (EEX), Almanya'nın ulusal emisyon sistemi üzerinden karbon izinleri satışına ilişkin takvimini açıkladı. Almanya üzerinden karbon izinleri satışı 5 Ekim’de başlayacak. 2025 yılı sonuna kadar fiyatlar yıllık olarak belirlenirken miktar ise sınırsız olacak. Açıklamaya göre 2026'dan itibaren de açık atırma sistemine geçilecek. Avrupa Enerji Borsası (EEX), Emisyon Ticaret Sistemi’nden elde edeceği geliri yenilenebilir enerjinin desteklenmesi için perakende elektrik satış fiyatına uygulanan vergilerin sınırlı tutulmasında ve artan seyahat maliyetlerinin telafi edilmesinde kullanacak. EEX’de seanslar haftada iki gün, salı ve perşembe, Orta Avrupa saati ile 09.30-15.30 arasında yapılacak.
Kaynak: HEDGEWEEK
Enerji Enstitüsü Başkanı Steve Holliday, net sıfır karbon hedefine ulaşacak teknoloji ve yatırımları hayata geçirecek işgücünü oluşturmak için genç nesilleri eğitmek ve bu alana yönlendirmenin şart olduğunu kaydetti. Dünya Ekonomi Forumu’nun (WEF) internet sitesinde yayınlananan habere göre, Holliday, bugün gündemde olan tartışmaların eksik olduğunu kaydetti. Holliday, sektör ve politika yapıcıların enerji yatırımları, çeşitlerinden ziyade gerekli olan bilgiye sahip insangücüne odaklanması gerektiğini ifade ederek, geçerli durumda yüksek eğitimli ve kaliteli işgücünün hala petrol ve doğal gaz şirketlerinde çalıştığını, bu durumun değişmesi gerektiğinin altını çizdi. Enerji Enstitüsü Başkanı, değişen güç dengelerinin var olan işgücü havuzunda da dengeleri değiştireceğini kaydetti. Holliday, 2050 yılına kadar 400 bin yeni istihdam yaratılacağını öngörüyor. Holliday'e göre bu istihdamın yarısı bugün henüz var olamayan iş alanlarından yaratılacak.
Kaynak: WEF
Japonya güneş enerjisi panellerinin geri dönüşümü için yeni bir proje başlattı. Kullanılmış güneş hücrelerinin yeniden kullanımı ve geri dönüştürülmesine ilişkin bilgilerin raporlanması ve kaydedilmesi konusunda blokzincirin potansiyelini geliştirmeyi ve göstermeyi amaçlıyor. Japonya Çevre Bakanlığı tarafından desteklenen bu programda, Mitsubishi Araştırma Enstitüsü ile birlikte Next Energy ve Marubeni Grup yer alıyor. Next Energy tarafından aktarılan Çevre Bakanlığı verilerine göre, 20-30 yıllık ürün ömrü ile 2030’ların ortalarına kadar yılda yaklaşık 800 bin ton güneş panelinin değiştirilmesi gerekecek. Blokzinciri ile güneş hücrelerinin ve bileşenlerinin durumu piyasaya ilk çıkışından son geri dönüşüme kadar değiştirilemez bir kayıt ile izlenecek. Japonya’da, özellikle Fukushima felaketinin ardından son on yılda güneş enerjisinin kullanımı hızla arttı.
Kaynak: NIKKEI
GlobalData tarafından yayımlanan rapora göre, Çin'in yenilenebilir enerji kaynaklarının kapasitesinin 2030'da 1.772,05 GW'a ulaşması bekleniyor. Bu kapasitenin içerisinde hidro kaynaklar yer almıyor. GlobalData bu artışın güneş ve karada üretilen rüzgar enerjisinden kaynaklanacağını kaydetti.
Çin'in 2020'de sahip olduğu kapasite 573 GW seviyesindeydi. Bu yılda ortalama yüzde 12'lik bir büyümeyi gerektiriyor. Çin'in yenilenebilir hedefleri karbon nötr hedefleri ile de örtüşüyor. GlobalData'nın verilerine göre, Çin'de temmuz ayında inşası devam eden 3 GW büyüklüğünde güneş enerjisi yatırımı var. 34.3 GW'lık yatırım ise izin bekliyor.
Kaynak: RENEWABLESNOW
Elektrik Talebindeki Artış Temiz Enerjideki Büyümeyi Geride Bıraktı
Londra merkezli düşünce kuruluşu Ember tarafından hazırlanan Küresel Elektrik Sektörü İncelemesi raporu açıklandı. Elektrik talebinin yüzde 87'sini temsil eden 63 ülkenin elektrik verilerinin analiz edildiği rapora göre, küresel ölçekte elektrik sektörü kaynaklı emisyonlar geçen yıl, salgını önlemek için alınan tedbirler sonucunda görülen rekor düşüşün ardından yeniden artışa geçti. Birçok ülke salgın sonrasında yeşil bir ekonomik toparlanma ve ekonomilerini yeni yeşil düzenin norm haline geldiği doğrultuda ilerletme sözü vermesine rağmen, elektrik talebi artarken karbon emisyonlarında düşüş sağlayamadı. Rapora göre, elektrik sektöründe gerçek anlamda "yeşil toparlanma" sağlayabilen ülke olmadı.
Raporun tamamına buradan ulaşabilirsiniz.
