SEKTÖRDEN HABERLER
“Türkiye Gazı Daha Ucuza Alacak”

Türkiye’nin gazı Rusya’dan dolar yerine ruble ile alacak olması dolar ihtiyacını azaltırken maliyetleri aşağı çekecek. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, “Alıcı ya da satıcı taraftan birisinin parası dolar veya euro değilse ister istemez kur farkı maliyeti oluşuyor. Bu farktan kurtulmuş olacağız” dedi.

Türkiye Rusya’dan aldığı doğal gaz ödemesinin yüzde 25’ini ruble ile yapacak. Konuyla ilgili anlaşma yakında yürürlüğe girecek. Türkiye’nin gazı Rusya’dan dolar yerine ruble ile alacak olması dolar ihtiyacını azaltırken maliyetleri aşağı çekecek. Bandırma’da Türkiye’nin ilk ferrobor tesisinin temelini atan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, başta Rus gazı olmak üzere enerji gündemi ile ilgili açıklamalarda bulundu. Bakan Dönmez’in açıklamalarından öne çıkan detaylar şöyle:

  • Rus gazının ruble ile ödenmesi konusunda bir mutabakat var. Alıcı ya da satıcı taraftan birisinin parası dolar veya euro değilse ister istemez kur farkı maliyeti oluşuyor. Bu farktan kurtulmuş olacağız. Aslında bu, bugünün konusu değil, bugün çok sıkça konuşuluyor. Ama Cumhurbaşkanımızın 3-4 yıldır birçok ülkeyle ‘yerli paralarla ticaret yapalım, daha çok kazanırız’ şeklinde bir düşüncesi, stratejisi vardı. İnşallah onu da başlatmış olacağız. Bunun için de merkez bankalarının devrede olması gerekiyor. Çünkü malı alan veya satan doğal olarak bankaya gidiyor. Banka da merkez bankalarının bu konudaki anlaşmalarına göre paraları transfer ediyor. Hangi kur olacak, nasıl transfer olacak, onları da merkez bankaları belirliyor.
  • Elektrikli otomobiller oyunun rengini değiştirdi. Lityum, bizim için altından daha değerli. Altını endüstriyel olarak her yerde kullanamıyorsunuz. Kullandığınız yerler var şüphesiz ama lityum öyle değil. Pilin girmediği yer yok. Enerjiyi bir şekilde mobil taşımanız gerekiyor yanınızda. Bunun için de işte küçük hacimlerde büyük miktarları saklamaktan geçiyor. Nadir toprakta rezerv olarak Çin’den sonra dünya ikincisiyiz. NTO olmazsa uçak uçmuyor demektir ya da o özelliklerini kaybediyor yani.
  • Akkuyu Nükleer Güç Santrali’ne (NGS) ilişkin bir mutabakat sağlandı. Başta Cumhurbaşkanı’mız olmak üzere bakanlığımız, tarafları bir araya getirmek ve sıkıntıları aşmak için yoğun bir çaba sarf etti. Kısa zaman içinde çalışmalar kaldığı yerden hızlanarak devam edecek. Akkuyu NGS’de bizim için proje takvimi olmazsa olmazımızdır. 2023’te ilk ünitesini işletmeye almamız gerekiyor.
  • Karadeniz gazını karaya taşıyacak boru hattında çalışmalar büyük oranda tamamlandı. Bu ayın sonuna kadar ana boru hattı bitmiş olur. Üç boru döşenecek. Üçüncü hat sinyal hatlarının geçtiği kabloları taşıyacak. Hedef, üç hattı da yıl sonuna kadar bitirmek.
  • Doğal gaz arz güvenliği konusun da tedarikçiler sevkiyat planına uyduğu takdirde bir sıkıntı yaşamayacağız. Depolarımız dolmak üzere. Tuz Gölü dolu. Silivri de bu ayın sonuna kadar dolmuş olacak. Onu da gün gün takip ediyoruz. İki depo zaten yaklaşık 6 milyar metreküp gazı depolamış olacak. Başta Avrupa olmak üzere birçok ülkede büyük sıkıntı var. Vatandaşlarına daha az enerjinin tüketilmesi için birçok kararlar alıyorlar. Artık yaptırım noktasına gidiyor. Zaten fiyatlar anormal yükselmiş durumda. Bu sıkıntıyı yaklaşık 1 yıl öncesinden görmüş ve hem elektrik hem de doğal gaz piyasası için tedbirlerimizi o tarihlerde almaya başlamıştık.
  • Cumhurbaşkanımızın da sıkça dile getirdiği, özellikle dar ve orta gelirlinin yükünü alacak şekilde tarife çalışmalarını sürdürüyoruz. Doğal gazda konut bazında baktığımızda bugün itibariyle yüzde 80’lik bir sübvansiyon var. Büyük bir rakam. 100 liraya mal ettiğiniz, aldığınız bir ürünü 20 liraya satmaktan bahsediyoruz. Biz bütün arz güvenliğiyle ilgili tedbirlerimizi aldık. Yaklaşık 30 yıldır bu sektörün içerisindeyim, piyasaları da takip ederim. Ne gazda ne elektrikte küresel manada böyle fiyat artışları hiç yaşanmadı.

Kaynak: YENİ ŞAFAK

“Elektrik Sektöründe Verimlilik Potansiyeli Net Belirlenmeli”

SHURA Enerji Dönüşümü Merkezi, 'Türkiye için enerji verimliliğini destekleyen piyasa temelli politika mekanizmalarının tasarımı: enerji verimliliği yükümlülük sistemleri ve yarışmaları' isimli raporunu yayınlandı. Raporda, enerji dönüşümünün enerji verimliliği ile hızlandırılması gerektiği vurgulanırken, Türkiye’nin ana enerji verimliliği politikaları içerisinde yer alan enerji verimliliği yükümlülük sistemi ve enerji verimliliği yarışmaları hususunda altyapı, tasarım ve uygulamaya yönelik düşünülen politika önerileri dile getirildi. Raporun tanıtımında konuşma yapan SHURA Enerji Dönüşümü Merkezi Direktörü Alkım Bağ Güllü, Türkiye’nin elektrik enerjisi sektöründeki verimlilik potansiyelinin net olarak belirlenmesi ve hayata geçirilmesinin büyük önem taşıdığını ifade ederken, “Piyasa temelli politika mekanizması araçları ile enerji verimliliği yatırımlarının harekete geçirilmesi mümkün” diye konuştu.

Alkım Bağ Güllü, Türkiye’nin söz konusu mekanizmaları uygulayarak enerji dönüşümünü hızlandırabileceğini, enerji ile ilgili ulusal hedeflerine ulaşabileceğini ve enerji verimliliği potansiyelini ortaya koyabileceğini söyledi. Güllü, 2030 yılında elektrik enerjisi talebinde 42,3 TWh tasarruf hedeflendiğinin altını çizerek, “Analiz sonuçlarına göre bu net tasarrufun üçte birine piyasa temelli politika mekanizmalarıyla ulaşmak mümkündür. Türkiye’nin sahip olduğu detaylı ve kapsayıcı mevcut enerji verimliliği mevzuat uygulamalarını ve bu uygulamalardaki güncellemeleri destekleyecek şekilde özellikle düşük maliyetli ve etkin teknoloji uygulamalarının sağlanması için piyasa temelli politika mekanizması araçları bir an önce hayata geçirilmelidir” dedi.

Türkiye’nin, ancak enerji verimliliği yükümlülük sistemi ve enerji verimliliği yarışmaları mekanizmalarını uygulamaya aldığı takdirde enerji verimliliği potansiyelini ortaya koyabileceğinin belirtildiği raporda, iklim değişikliği konusunda somut veriler elde edebilmek için enerji verimliliği konusunda daha hızlı harekete geçilmesi gerektiği vurgulanırken, şu ifadelere yer verildi:

“Düşük karbonlu bir ekonomiye geçişte yenilenebilir kaynaklı elektrik enerjisi payının artması büyük öneme sahip olsa da tam bir dönüşüm için Türkiye’nin sahip olduğu yüksek enerji verimliliği potansiyeli değerlendirmeli”.

Ayrıca SHURA raporunda enerji verimliliği yükümlülük sistemi ve enerji verimliliği yarışmaları mekanizmalarının uygulanması için öneriler sunuldu. Bahsi geçen öneriler aşağıdaki şekilde sıralandı:

  • Enerji verimliliği yükümlülük sistemi ve enerji verimliliği yarışmaları politika mekanizmaları tasarlanırken güncel iklim değişikliği ve karbon azaltım hedefleri göz önünde bulundurulmalı. 
  • İlgili politika mekanizmalarının uygulanması için ihtiyaç duyulan yönetim yapısı, tüm enerji verimliliği ve enerji dönüşüm uygulamalarında gerekli koordinasyonu sağlayabilecek kapsamlı bir yapının altında tanımlanmalı.
  • Uygulamaların tüm ilgili taraflarca kabul görerek istekli bir şekilde uygulanabilmesi ve uzun dönemde sürdürülebilirliğinin sağlanması için sistemlerde yer alan tüm paydaşlar açısından kazançlar tanımlanmalı.
  • İlgili politika mekanizmaları, enerji hizmet piyasasını ve özellikle Enerji Verimliliği Danışmanlık (EVD) şirketlerinin ESCO’ya (Enerji Hizmet Şirketi-Energy Service Company) dönüşümünü ve Enerji Performans Sözleşmeleri (EPS) ile uygulanacak enerji verimliliği projelerini geliştirecek ve destekleyecek şekilde kurgulanmalı.
  • Önerilen ‘ölçme ve doğrulama uzman havuzu' yapısı, tüm enerji verimliliği uygulamaları için hizmet verebilecek, ulusal ve uluslararası gereklilikleri sağlayabilecek nitelikte olmalı.

Kaynak: ENERJİ GÜNLÜĞÜ

Akkuyu Nükleer’de Türk Şirket ile Devam Kararı

Akkuyu Nükleer’de Rusya tarafının Türkiye'den IC İçtaş şirketiyle mühendislik, satın alma ve inşaat anlaşmasını 26 Temmuz'da iptal etmesinin ardından taraflar uzlaşmaya vardı. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, iki şirket arasındaki anlaşmayı onayladı.

Mersin'de inşası devam eden Akkuyu Nükleer Güç Santrali'nde Rusya tarafı, Türkiye'den IC İçtaş şirketiyle mühendislik, satın alma ve inşaat anlaşmasını 26 Temmuz'da iptal etmişti. Şirketin 30 Temmuz'da üç Rus ortak tarafından kurulan TSM Enerji adlı şirketle devam edeceği ifade edilmiş konu yerli ortağın itirazı üzerine iki ülke arasında en üst düzeyde görüşmelere taşınmıştı. Son olarak varılan uzlaşma ile Rus ve Türk şirket arasında müzakereler devam ederken Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in ikili arasındaki anlaşmaya onay verdiği ifade edildi. Sözleşmede Proje Şirketi olarak anılan firma, bugün Akkuyu Nükleer AŞ olarak anılan şirket. Yaklaşık 7,2 milyar TL sermayeye sahip şirketin 5 Rus hissedarı var.

Akkuyu Nükleer AŞ internet sitesindeki bilgilere göre şirketin bugünkü hissedarları Rusya Federasyonu Hükümetinin ilgili kararnamesiyle yetkilendirilen şirketlerden oluşuyor. Türkiye'deki resmi kayıtlarına Akkuyu NGS Elektrik Üretim AŞ adıyla Aralık 2010'da kurulan şirketin 5 kurucu ortağı da Rus şirketlerdi. Şirketin açıklamasına göre IC İçtaş İnşaat, Akkuyu Nükleer AŞ ile direkt hiçbir sözleşmenin tarafı değil. Anlaşma Rus Titan-2 şirketiyle beraber kurulmuş olan Titan 2 IC İçtaş A.Ş ve Akkuyu Nükleer AŞ arasında imzalandı. Akkuyu NGS inşaat projesi, dünyada 'Yap, İşlet, Sahip Ol' modeliyle inşa edilen ilk NGS projesi olarak tanımlanıyor. Rosatom Devlet Kuruluşu'nun projedeki payı yüzde 99,2. Dördüncü reaktör ünitesinin temeli atılan nükleer tesisin, 4 bin 800 megavatlık kapasiteye sahip olması amaçlanıyor.

Kaynak: BLOOMBERG HT

İş Bankası Enerji Sektörüne Giriyor

İş Bankası Grubu, başta elektrik üretimi ve ticareti olmak üzere entegre bir enerji portföyü oluşturmak amacıyla İş Enerji Yatırımları AŞ'yi kurdu. Ana faaliyet kolu olan bankacılık ve finansal hizmetler dışında cam, sigorta, gayrimenkul yatırım ortaklığı ve teknoloji gibi farklı sektörlerde iştirakleri aracılığıyla hizmet veren İş Bankası Grubu, elektrik üretimi başta olmak üzere enerji sektörünü de bünyesine alarak faaliyet alanlarını daha da genişletmeyi hedefliyor.

Grup, başta elektrik üretimi ve ticareti olmak üzere entegre bir enerji portföyü oluşturmak için İş Bankası’nın yüzde 100 hissedarı olduğu Trakya Yatırım Holding AŞ çatısı altında İş Enerji Yatırımları AŞ’yi kurdu. İş Enerji, başta hidrolik, rüzgar ve güneş gibi yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı olacak şekilde elektrik enerjisi üretimi ile ticaretini yapan tesis ve şirketlere iştirak edilmesini amaçlıyor.

Geçen yıldan bu yana tedariki mümkün olan faaliyet noktalarının tamamında yenilenebilir enerji kullanmaya başlayan İş Bankası, 2015 yılı sonrasında, elektrik üretim yatırımlarına yönelik yeni proje finansmanlarının tamamını yenilenebilir enerji projelerine ayırdı. Bankanın toplam enerji üretim projeleri portföyünün yüzde 75’i yenilenebilir enerjiden oluşuyor.

Kaynak: FİNANS GÜNDEM

Adm ve Gdz Elektrik, Çevresel-Sosyal-Yönetişim Skoruyla Türkiye Birincisi, “Gelişmekte Olan Pazarlar”da Dünya Üçüncüsü

Adm ve Gdz Elektrik, uluslararası derecelendirme kuruluşu Moody’s tarafından yapılan Çevresel, Sosyal ve Yönetişim (ESG) performans sıralamasında elde ettiği 62 puanla en yüksek derece olan “A1 İleri Düzey” derecesini aldı. Şirketler, bu puanla Türkiye elektrik sektöründe birinci sırada yer alırken; “Gelişmekte Olan Pazarlar” dünya sıralamasında da elektrik sektöründe üçüncülüğü elde etti.

Birleşmiş Milletler Küresel İlkeler Sözleşmesi’nin (UNGC) Türkiye’deki katılımcıları arasında yer alan Adm ve Gdz Elektrik, Moody’s tarafından bu yıl yapılan değerlendirmede, 62 puanla global çapta yaklaşık 5 bin şirketin yer aldığı ESG performans değerlendirmesinde en yüksek derece olan “A1 İleri Düzey” derecesini almayı başardı.

Küresel ölçekteki ESG başarısını değerlendiren Adm Elektrik Genel Müdürü Ahmet Bayramoğlu, “Sürdürülebilirlik, operasyonel mükemmellik ve verimliliğe verdiğimiz önemle şirketlerimiz, sektöründe Türkiye’de birinci sırada yer alırken, uluslararası gelişmekte olan piyasalarda da üçüncü oldu. Bu başarı, hem şirketimiz hem de sektörümüz adına çok değerli. Gösterdiğimiz performansla dünya çapındaki şirketlerin %97’sini geride bırakarak şirketlerimizin vizyonunda yer alan dünya ölçeğinde lider dağıtım şirketi olma yolunda emin adımlarla ilerliyoruz.” dedi.

Moody’s tarafından dünya çapında yaklaşık 5 bin şirket arasında yapılan derecelendirmede,  katılımcı şirketlerin büyük bölümünü geride bıraktıklarını ifade eden Gdz Elektrik Genel Müdürü Uğur Yüksel, “İtibar, çevre, sosyal ve yönetimsel çalışmalarımızın ve ESG riskleri kapsamındaki güçlü ve başarılı yönetimimizin karşılığını almak bizler adına mutluluk verici. Ayrıca bu önemli başarı, şirketimizin ulusal ve uluslararası piyasalarda alternatif finansman kaynaklarına daha uygun koşullarda erişimine önemli bir katkı sağlayacak” dedi.

Çevresel-Sosyal-Yönetişim (ESG) Skoru Neden Önemli?

ESG kriterleri; şirketlerin karbon ayak izini azaltmaya dönük somut adımlarından çalışanlara yönelik sağlık ve güvenlik politikalarına, tedarik zincirlerinin yönetiminden inovasyonu, sosyal sorumluluğu destekleyen güvene dayalı bir kurumsal kültür yaratmaya kadar geniş bir alanı kapsıyor. ESG performansıyla şirketlerin, kurumsal stratejilerinde, faaliyetlerinde, yatırımlarında ve politikalarında bu kriterleri ne kadar dikkate aldığı ve uyguladığı belirleniyor. Şirketlere fon sağlayan finans kuruluşları da, yatırım araştırması sürecinde ilgili şirketin ESG puanlarını göz önünde bulunduruyor.

“Çoruh EDAŞ Cepte” Mobil Uygulaması Yenilendi

Faaliyetlerini sürdürdüğü Artvin, Giresun, Gümüşhane, Rize ve Trabzon hizmet bölgelerinde, kaliteli ve kesintisiz enerji arzı sunma hedefiyle 7/24 çalışan Çoruh Elektrik Dağıtım AŞ (Çoruh EDAŞ), yenilenen “Çoruh EDAŞ Cepte” mobil uygulaması ile müşteri deneyimini artırmaya devam ediyor. Şirketin, yeni nesil hizmet vizyonu kapsamında yenilediği Çoruh EDAŞ Cepte mobil uygulaması ile müşteriler anlık elektrik arızalarını ve sokak aydınlatma ihbarlarını hızlı bir şekilde bildirirken yatırım ve bakım – onarım çalışmaları kapsamında yapılan planlı kesintiler hakkında bilgi alabiliyor. Yeni nesil mobil uygulama;  fatura oluşturabilme, geriye dönük kaçak fatura görüntüleme ve kaçak fatura tahsilatı gibi birçok işlemin yapılmasına da olanak sağlıyor.  Aboneler,  Çoruh EDAŞ Cepte mobil uygulamasını App Store’dan ve Google Play’dan indirip işlemlerini hızlı ve kolay biçimde gerçekleştirebiliyor. Uygulamaya, App Store kullanıcıları https://apple.co/3Q9pUyf - Google Play kullanıcıları ise https://bit.ly/3TChXVq  linkinden erişim sağlayabilecek.

DÜNYADAN HABERLER
Bundesbank, Enerji Kriziyle Resesyon ve Çift Haneli Enflasyon Bekliyor

Almanya Merkez Bankası (Bundesbank), enerji krizi nedeniyle Alman ekonomisinin resesyona girdiğine ilişkin işaretlerin giderek arttığını ve enflasyonun gelecek aylarda çift hanelere ulaşabileceğini duyurdu.

Bundesbank’ın ekonomiye yönelik eylül ayı raporu yayımlandı. Raporda, Alman ekonomisinin resesyona girdiğine dair artan işaretler olduğu belirtilerek, ekonomik faaliyetlerin sonbahar ve kış aylarında belirgin şekilde daralacağına işaret edildi. Alman ekonomisine ilişkin beklentilerin giderek daha da “karamsar” hale geldiği aktarılan raporda, reel GSYH'nin temmuz-eylül döneminde bir miktar düşmesi ve düşüşün gelecek aylarda önemli ölçüde artmasının muhtemel olduğu vurgulandı. Raporda, Rusya-Ukrayna savaşının bir sonucu olarak ortaya çıkan enerji krizi bunun ana nedeni olarak gösterildi.

Ekonomiye ilişkin görünümün son derece belirsiz olduğuna dikkati çekilen raporda, “Yüksek enflasyon, enerji arzı ve maliyetlerine ilişkin belirsizlik, sadece gaz ve elektrik yoğun sektör ve ihracat işlerini, yatırımlarını değil, buna bağlı özel tüketimi ve hizmet sağlayıcıları da etkilemektedir” denildi.

Doğal gazda arz durumunun gelecek aylarda son derece gergin kalmasının beklendiği aktarılan raporda, diğer ülkelerden gaz teslimatı ve gaz depolarının dolu olmasına karşın kışın doğrudan gaz karnesi uygulamasından kaçınmak için hanehalkı tüketiminin önemli ölçüde azaltılması gerektiği vurgulandı.

Raporda, enflasyona karşı 9 avroluk toplu taşıma bileti ve akaryakıtta indirim gibi bazı hükümet destek önlemlerinin ağustos sonunda bitmesinin ardından enflasyonun gelecek birkaç ay içinde çift hanelere ulaşabileceğine işaret edildi.

Rus enerji şirketi Gazprom, Kuzey Akım boru hattı üzerinden Avrupa’ya günlük doğal gaz sevkiyat kapasitesini 27 Temmuz’da yüzde 20'ye düşürmüş, eylül ayı başında da tamamen durdurmuştu. Enerji ithalatında büyük oranda Rusya’ya bağımlı olan, Avrupa’nın en büyük ekonomisi konumundaki Almanya, Moskova’nın Kuzey Akım 1 doğal gaz boru hattı üzerinden gaz akışını durdurma kararı sonrası enerji kriziyle karşı karşıya kalmıştı. Rusya-Ukrayna savaşına ilişkin endişeler, enerji fiyatları üzerinde yukarı yönlü baskı oluşturmaya devam ediyor. Alman hükümeti ise bu kış sanayi çarklarının dönmesi, elektrik temininin kesintiye uğramaması ve konutların ısınmasını garanti altına alabilmek için politikalar geliştirmeye çalışıyor. Ülkenin enerji maliyetlerindeki artış, enflasyonu körüklerken, hanehalkı ve şirketler üzerindeki baskıyı da artırıyor.

Artan enerji ve gıda fiyatları, Almanya’da enflasyonun ağustosta yeniden yaklaşık 50 yılın en yüksek seviyesine çıkmasına neden oldu. Temmuzda yüzde 7,5 olan yıllık enflasyon, ağustosta yüzde 7,9’a çıkarak ilk petrol krizinin yaşandığı 1973-1974 kışından bu yana en yüksek oranı görmüştü.

Kaynak: AA

Fransa'da Enerji Krizi: Kışın Elektrik Kesintileri Olabilir

Fransız elektrik iletim şebekesi (RTE), ülkede kışın birkaç saatlik elektrik kesintileri olabileceğini duyurdu. Kuruluşun 2022-2023 kışına ilişkin senaryoları derleyen ön tahmin araştırmasında, Fransa'da gelecek kış aylarında elektrik sistemi üzerinde ciddi baskı olma riski üzerinde duruldu ve bu riskin tüketimi azaltarak kontrol edilebilir olduğu kaydedildi. Araştırmada, elektrik sisteminde tüketime dayalı baskı oluştuğunda, elektrik kesintisi riski olasılığına değinildi.

Ülkedeki elektrik tüketimi hakkında vatandaşlara yeşil, turuncu ve kırmızı renk işaretleriyle bilgi veren EcoWatt platformuna atıfta bulunulan araştırmada, 6 aylık kış sürecinde Fransa'da sadece birkaç "kırmızı" sinyal öngörüldüğüne değinildi. Araştırmada, büyük çoğunlukla saat 08.00 ile 13.00 ve 18.00 ile 20.00 arasında hafta içi kesinti riskinin bulunduğu üzerinde duruldu. Çoğu zaman ulusal düzeyde elektrik tüketiminin, yüzde 1 ila 5, aşırı meteorolojik koşullarda ise yüzde 15'e kadar azaltarak kesintilerin önlenebileceği kaydedildi. Araştırmada, Fransa'da elektrik sisteminin tamamen çökmesi gibi bir durumun söz konusu olmadığına işaret edildi.

EcoWatt'ın bildirdiği "kırmızı" sinyal, elektrik sisteminde tüketime dayalı ciddi baskı oluştuğu ve tüketim azaltılmadığı taktirde, elektrik kesintilerin kaçınılmaz olduğunu bilgilendiriyor.

Fransa, "Enerji Tasarrufu Planı" kapsamında bu yılki enerji tüketimlerini geçen yıla göre yüzde 10 azaltmayı hedefliyor. Enerji tasarrufu için ulusal düzeyde, iş yerlerinde klimaların en düşük 26 derecede, kaloriferlerin de en yüksek 19 derecede çalıştırılması kararlaştırıldı. Mağaza vitrinlerinin ışıkları gece 01.00'den sabah 06.00'ya kadar söndürüldü. Başkent Paris başta olmak üzere ülkenin Lille, Marsilya gibi farklı kentlerinde enerjide tasarruf adımları atıldı. Paris'te 23 Eylül'den itibaren tüm belediye binalarının ışıklarının yerel saat ile 22.00'de, Eyfel Kulesi'nin ışıklarının da saat 23.45'te söndürülmesine karar verildi. Başkentteki kamu binalarının sıcaklıkları kademeli olarak 19 dereceden 18 dereceye düşürülecek ve idari kurumlara ait binalar bu kış bir ay geç ısıtılmaya başlanacak. Paris'in yüzme havuzlarındaki sıcaklık da bir derece düşürülecek.

Ülkedeki enerjide tavan fiyat uygulaması devam edecekken, Ocak 2023 itibarıyla gaz, Şubat 2023 itibarıyla elektrik fiyatlarındaki artış yüzde 15'le sınırlandırılacak. 10 Ekim'de enerji tasarrufuna ilişkin bilinçlendirme kampanyasının başlatılacağı ülkede, artan enerji fiyatlarıyla mücadele kapsamında yıl sonuna kadar 12 milyon haneye 100 veya 200 euroluk enerji çeki verilecek.

Kaynak: BLOOMBERG HT

Dünyanın İlk Küresel Fosil Yakıt Veri Tabanı Yayınlandı

Carbon Tracker ve Global Energy Monitor tarafından geliştirilen, dünyanın ilk küresel fosil yakıt veri tabanı yayınlandı. Birçok ülke tarafından desteklenen ve Fosil Yakıtların Yayılmasını Önleme Anlaşması (Fossil Fuel Non-Proliferation Treaty ) kapsamında Carbon Tracker ve Global Energy Monitor tarafından geliştirilen Küresel Fosil Yakıtlar Veri Tabanı, küresel fosil yakıt rezervleri ve üretiminden kaynaklanan toplam sera gazı emisyonlarını tahmin etmeyi ve kalan karbon bütçesi üzerindeki etkisini göstermeyi hedefliyor.

Veri tabanı kamuya açık şeklide yayınlanıyor ve hükümetlerin fosil yakıtlardan enerji dönüşümünü daha iyi yönetmek ve Paris Anlaşması hedeflerine uygun olarak bilinçli politika kararları almalarına yardımcı olacak bir araç görevi görmesi bekleniyor.

Yayınlanan yeni veriler, dünya rezervlerinin üretilmesinin ve yakılmasının 3,5 trilyon tonun üzerinde sera gazı emisyonuna yol açacağını, bunun da 1,5 derece hedefi için kalan karbon bütçesinin yedi katından fazla ve sanayi devriminden bu yana üretilen tüm emisyonlardan daha fazla olduğunu gösteriyor.

Küresel Fosil Yakıtlar Veri Tabanı, dünya çapında fosil yakıt üretimi ve rezervlerinin karbon bütçesi üzerindeki etkilerini izleyen ilk halka açık veri tabanı. Veri tabanı tamamen politikadan bağımsız ve varsayım ve hesaplamalarında tamamen şeffaf olurken, zamanı geldiğinde uluslararası iklim politikası oluşturma sürecinde resmi olarak yer alacağı umuluyor.

Veri tabanı, küresel üretimin yüzde 75’ini kapsayan 89 ülkedeki 50 binden fazla saha için veri içeriyor. Diğer göstergelerin yanı sıra, ABD ve Rusya’nın her birinin, diğer tüm ülkeler üretimi derhal durdursa bile, tüm küresel karbon bütçesini aşacak kadar fosil yakıt rezervine sahip olduğunu gösteriyor. Veri tabanı kapsamındaki 50 bin saha arasında en güçlü emisyon kaynağı, her yıl yaklaşık 525 milyon ton karbon emisyonu üreten Suudi Arabistan’daki Ghawar petrol sahası olarak yer alıyor. Veri tabanının zaman içinde, arzın aşamalı olarak azaltılmasının nasıl yönetileceğine ilişkin karar alma sürecine etki edebilecek belirli varlıklarla ilişkili vergi ve telif hakları da dahil olmak üzere ekonomik nitelikleri içerecek şekilde genişletileceği belirtiliyor.

Kaynak: TEMİZ ENERJİ

Avrupa'da Doğal Gaz Depolarının Yüzde 85'i Doldu, Fiyatlar Geriledi

Gas Infrastucture Europe verilerine göre AB ülkelerindeki yer altı doğal gaz depolarının doluluk oranı yüzde 85'i geçti. Bir hafta önce MWh başına 210 Euro’nun üzerinde kapatan doğal gaz fiyatları, bu gelişmenin ardından 16 Eylül Cuma gününü yüzde 12,6 düşüşle 187 Euro’dan kapattı.

Ekim ayında başlayan 'ısıtma sezonu' öncesi Avrupa ülkeleri enerji krizini azaltmak için yoğun bir çalışma içinde.  Gas Infrastructure Europe’a göre Avrupa'daki gaz stokları beş yıllık ortalamanın üzerinde. Son haftalarda azalmasına rağmen, gaz fiyatlarının hala ortalamanın yedi katından fazla olduğu belirtiliyor. Bu da birçok ülkede enflasyonun artmasına neden oluyor.

Almanya ve İngiltere başta olmak üzere bazı Avrupa ülkeleri Rusya’ya olan bağımlılıklarını azaltmak, yerel enerji şirketlerini kurtarmak ve işletmeler ile hane halkları üzerindeki baskıları hafifletmek için milyarlarca dolar harcıyor. Avrupa Komisyonu'nun aldığı tedbirler arasında enerji şirketlerine daha yüksek vergiler uygulayarak ek bütçe oluşturmak ve yoğun saatlerde elektrik kullanımını sınırlandırarak eldeki gaz rezervlerini artırmak var.

Geçen hafta Birliğin Durumu konuşmasında AB Komisyonu Başkanı Ursula Von der Leyen, "Rusya enerji piyasamızı manipüle etmeye devam ediyor" dedi. Üye ülkelerde elektrik tüketimini azaltmaları çağrısında bulunan Leyen, "Elektrik piyasasında derin ve kapsamlı bir reform yapacağız" diyerek yenilenebilir enerji kaynaklarını geliştirmeye ve hidrojen piyasasına ciddi yatırımlar yapacaklarını söyledi.

Von der Leyen, enerjide hedefe yönelik desteğe de ihtiyaç duyulduğuna dikkati çekerek, "Düşük maliyetle elektrik üreten şirketlerin gelirlerine tavan getirilmesini teklif ediyoruz" ifadesini kullandı. Düşük maliyetli elektrik üreticilerinin son dönemde aşırı yüksek karlar elde ettiklerini anımsatan Von der Leyen bu gelirlere üst sınır uygulayacaklarını dile getirdi. Komisyonun, elektrik ticareti için daha doğru bir ölçüt oluşturmaya çalışacağını söyleyen Von der Leyen, bunun piyasadaki değişiklikleri daha düzgün yansıtacağını ifade etti.

Kaynak: EURONEWS

HAFTANIN RAPORU

Dünya Bankası'nın Gelişen Ülkelere İklim Finansmanı 2022 Mali Yılında Yüzde 19'luk Artışla Rekor Kırdı

Dünya Bankası Grubu 2022 mali yılında 31,7 milyar ABD Doları düzeyinde iklim finansmanı sağladığını açıkladı. Açıklamada bu rakamın bir önceki mali yılda gerçekleşen 26,6 milyar dolarlık finansmanın yüzde 19 üstünde olduğu bildirilirken, bankanın belirlediği hedefinde üstünde olduğuna vurgu yapıldı.

Açıklamaya göre grubun 2022 mali yılında sağladığı toplam finansmanın yüzde 36’lık bölümünü iklim finansmanı oluştururken, bu oran bankanın 2021-2025 yılı İklim Değişikliği Aksiyon Planında yer alan yüzde 35’lik ortalama hedefinin de üstünde oldu.

Dünya Bankası Grubunun iklim finansmanında en büyük payı 26,2 milyar dolar ile Uluslararası İmar ve Kalkınma Bankası ile Uluslararası Kalkınma Birliği tarafından desteklenen projeler aldı. Bununla birlikte sağlanan bu kaynağın 12,9 milyar dolarlık bölümü uyum ve dayanıklılık yatırımları için sağlandı.

Raporun tamamına BURADAN ulaşabilirsiniz.

İNFOGRAFİK / GRAFİK