ELDER E-Bülten

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, mart sonuna kadar Karadeniz gazını milletin kullanımına sunmayı hedeflediklerini söyledi. Filyos Doğal Gaz İşleme Tesisi bölgesinde incelemelerde bulunan Bakan Dönmez, burada yaptığı açıklamada, en büyük projelerden Karadeniz doğal gaz sahasında olduklarını belirterek, tesiste Karadeniz'den çıkan gazı işlemek üzere kurulmuş inşaatın devam ettiğini dile getirdi.

Çalışmalar hakkında bilgi veren Dönmez, şunları kaydetti: “Sahada, o tarihlerde aşağı yukarı yüzde 80 mertebesinde olan karadaki yapım tesisiyle alakalı ilerleme oranı yüzde 90'lara çıkmış durumda. Deniz tarafında da şu anda 50'ye aşkın gemimizde yapım çalışmaları devam ediyor. Deniz tabanındaki montaj çalışmaları tamamlandı. Orada artık test çalışmalarına başlıyoruz. Artık 100. yılımıza da girdik. Daha önce de söylediğimiz gibi hedefimiz; bir aksilik çıkmadığı takdirde mart sonuna kadar bu projeyi tamamlayıp Karadeniz'in altındaki gazı milletimize sunmak.”

Bakan Dönmez, çalışmalar hızlandıkça istihdam ettikleri çalışan sayısının da doğal olarak artığına işaret ederek, şöyle devam etti:

“O tarihte toplam karada ve denizde 7 bin 500-8 bin kişi çalışıyordu. Şu anda sadece karada çalışanların sayısı 7 bine yaklaştı ve 2 bin 500 civarında da deniz tarafında çalışanımız var. Onlarla artık 9-10 bin bandına doğru süratle ilerliyoruz. Tam pik dönemdeyiz. Artık yaptığımız çalışmaların test ve deneme çalışmaları yapılacak ve tamamlanacak. Yurt içinden ve yurt dışından birçok uzman, sahada daha fazla hizmet vermeye başlayacak.”

Bakan Dönmez inceleme sonrası Habertürk kanalında katıldığı programda, Sakarya Gaz Sahası’na ilişkin gelişmeleri değerlendirdi. Sahada 4 yılda maksimum üretim seviyesine ulaşılmasının hedeflendiğinin altını çizen Dönmez, söz konusu üretim sayesinde gaz ithalatının yüzde 30 düşeceğini söyledi. Dönmez, yerli gazın ithal edilen gaza göre daha ekonomik olduğunu belirterek, şunları kaydetti:

”Şu anda yüzde 99,3'ünü ithal ettiğimiz bir üründen bahsediyoruz. Biz maksimum üretime çıktığımızdaki önümüzdeki 4 yılda 15 ila 20 milyar metreküp civarında bir gaz üretimi hedefliyoruz. Bizim geçtiğimiz yıl tüketimimiz 54 milyar metreküp civarında gerçekleşti. Demek ki, bu rakamları aşağı yukarı yüzde 30 seviyesinde olduğunu söyleyebiliriz. Bu hesapla yüzde 70'e düştü. Bu bizim ilk keşifle ilgili yani 405 milyar metreküplük gaza göre yaptığımız hesaptı. Şimdi toplam rezerv 710 milyar metreküpe ulaştı. Bu durumda Türkiye'de konutlarda tüketilen gazı 33 yıl bu sahadan sağlayabilecek olduğumuzu görüyoruz.”

Mart ayı sonu gibi doğal gazın evlere iletileceğini aktaran Dönmez, şöyle devam etti: “Şimdi ilk fazda yıllık 3,5-4 milyar metreküp civarında bir gaz üretimi söz konusu. Bir anda bütün kuyuları açmaya ve onu üretime almaya çalışsaydık en az 5 yıla ihtiyacımız var. Ama biz 2,5 yıl gibi kısa bir süre içinde ilk gazı vermek istediğimiz için ilk fazda on kuyuyla başladık. Şimdi ikinci fazda bunu 40 kuyuya tamamlayacağız. İlk fazda üretilecek 3,5-4 milyar metreküp de evlerimizde mutfaklarda gazın tamamını karşılıyor. Dört yıl içinde de tüm ısınma ihtiyacımızı karşılar hale gelecek.”

Dönmez, sahada karadaki işler için yaklaşık 6 bin 500, deniz kısmında da 2 bin 500 kişinin çalıştığını kaydederek, proje süresince 18 yabancı uyruklu mühendisin de Türk vatandaşlığına geçtiğini söyledi. Rusya'nın Boru Hatları ile Petrol Taşıma AŞ'nin (BOTAŞ) borçlarını ertelediğine ilişkin konuya da değinen Dönmez, görüşmelerin devam ettiğini dile getirdi. Dönmez, herhangi bir ertelemenin söz konusu olmadığını belirterek, “Müzakereler devam ediyor. Biz bunu Rusya ile çok boyutlu görüşüyoruz. Türkiye'nin lehine olabilecek maliyet avantajları neyse onları müzakere edeceğiz. Erteleme de dahil birçok konuyu görüşüyoruz, ülkenin menfaatine olabilecek hangi husus varsa, özellikle maliyetlerle ilgili olarak. Onlar şu anda BOTAŞ muhatabı Gazprom ile görüşülüyor” ifadelerini kullandı.

Kaynak: ENERJİ BAKANLIĞI

Güneş Enerjisine 4 Milyar Dolar Yatırım

Birleşik Krallık’ta güneş enerjisi projelerine odaklanan ve 20’nin üzerinde ülkede yenilenebilir enerji projeleri geliştiren Hive Energy, Türkiye’de İngiliz Ticaret Odası (BCCT) desteği ve rehberliğinde yatırım hedeflerini büyüttü. Bu kapsamda, Hive Energy Türkiye’de yerleşik Çuhadar Enerji ve Viva Enerji firmalarıyla yaptığı iş birliği ve finansman sözleşmeleri kapsamında 30’un üzerinde depolamalı güneş enerjisi santrali için Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’na başvuruda bulundu. Başvuru kapsamındaki projelerin kapasiteleri 11 ila 230 megavat arasında değişiklik gösteriyor. Başvurular, Gaziantep, Kahramanmaraş, Osmaniye, Burdur, Niğde, Nevşehir, Karaman, Aksaray, Adıyaman, Şanlıurfa, Kayseri, Kırşehir, Malatya, Balıkesir, Elazığ, Konya, Eskişehir, Ankara ve Yozgat’ta yoğunlaşıyor.

Şirket, hedefindeki yaklaşık 4 GW kapasiteli depolamalı güneş enerjisi projelerinin hayata geçmesi durumunda Türkiye’ye 4 milyar doların üzerinde doğrudan yatırım girişi sağlanmasını hedefliyor. Bu projelerin 3 GW’den fazlasına denk gelen bölümü, Hive Energy Türkiye’nin proje paydaşları Çuhadar Enerji, Viva 2 Enerji, Viva 3 Enerji, Viva 4 Enerji, Viva 5 Enerji ve Viva 6 Enerji ile birlikte planlandı. Şirket ve proje ortakları arasında imzalanan ortaklık ve finansman sözleşmesi kapsamında, projelerin hayata geçirilmesi için uluslararası doğrudan yatırımın Türkiye’ye getirilmesi planlanıyor. Ön lisans almaya hak kazanacak projelerin yılın ilk çeyreğinde netleşmesi beklenirken, bu sürecin tamamlanmasının ardından uluslararası finans kuruluşlarıyla proje finansmanı görüşmeleri yapılacak.

Hive Energy Türkiye Genel Müdürü Tolga Metin, Türkiye’nin yenilenebilir enerji potansiyelini uzun vadeli bakış açısıyla değerlendirdiklerini ve bu potansiyele güvendiklerini dile getirdi. Türkiye’de yoğun şekilde yeni proje geliştirme faaliyetlerine devam ettiklerini belirten Metin, şunları kaydetti: “Elimizde büyük bir yatırımcı havuzumuz var. Biz bütün proje ve yatırımları Hive Energy olarak ilerletiyoruz. Projeler belli noktaya geldiğinde, fon ve finans kuruluşlarıyla görüşmeleri yürütüyoruz. İngiltere’de çok farklı fonlar var.”

Kaynak: DÜNYA

Boru Hatları ile Petrol Taşıma AŞ (BOTAŞ), Türkiye’ye Gürbulak-Ağrı giriş noktasından sağlanan doğal gazın, İran iletim şebekesinden kaynaklı bir arıza nedeniyle 1 Ocak'tan itibaren yüzde 70 azaldığını bildirdi.

BOTAŞ’ın internet sitesinde yer alan duyuruda, arızanın kısa sürede giderilmesi için görüşmelerin devam ettiği belirtildi. Açıklamada, şunlar kaydedildi:

“Ülkemize Gürbulak-Ağrı giriş noktasından sağlanan doğal gazın, İran iletim şebekesinden kaynaklı bir arıza nedeniyle 1 Ocak 2023'ten itibaren yüzde 70 oranında eksik teslimat yapılacağı bildirilmiştir. Arızanın kısa sürede giderilmesi için İranlı muhataplarımız nezdinde gerekli girişimlerde bulunulmuş ve konu hassasiyetle takip edilmektedir. Kış döneminde bulunduğumuz bu dönemde, ülke genelindeki doğal gaz kullanımının olumsuz etkilenmemesi için gerekli tüm önlemler alınmış olup, ilave gaz ihtiyaçlarımız Doğal Gaz Depolama Tesislerimizden karşılanmaktadır.”

Kaynak: NASILBİREKONOMİ

Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) bugüne kadar elektrikli araç şarj istasyonu ve dağıtık enerji üretimi alanındaki en büyük finansmanını Enerjisa Enerji’ye sağladı. Banka ve şirket, yaklaşık 2 milyar lira (110 milyon dolar) finansman anlaşmasına imza attı.

EBRD’nin Londra’daki merkezinde yapılan imza töreninde, EBRD Sürdürülebilir Altyapı Grubu Direktörü Nandita Parshad ve Enerjisa Enerji Üst Yöneticisi (CEO) Murat Pınar, finansmana ilişkin anlaşmayı imzaladı. Tören sonrasında AA muhabirine açıklama yapan Parshad, söz konusu finansmanın bankanın faaliyet gösterdiği ülkelerde bugüne kadar elektrikli araç şarj istasyonu ve dağıtık enerji üretimi alanında sağladığı en büyük finansman olduğunu ifade etti. Parshad, finansmanın bankanın operasyonları kapsamında “çığır açıcı” nitelikte olduğunu belirterek, şunları söyledi:

“Sadece büyüklüğü açısından değil, şu an için görece yeni ama gelecekte çok kritik bir sektör olacak elektrikli araç altyapısı alanında olduğu için de bu finansmanın çok önemli olduğunu düşünüyorum çünkü, ulaşımın da yeşile dönmesine katkıda bulunacak. EBRD olarak Türkiye’de çok sayıda temiz enerji projesine finansman sağladık ama elektrikli araç şarj altyapısı EBRD’nin operasyonlarını bir ileri seviyeye taşımış oldu.”

EBRD’nin Türkiye'deki projelere sağladığı yıllık finansmanın 1,5 milyar Euro seviyesinde olduğunu aktaran Parshad, “Bunun yaklaşık yüzde 8'ine denk gelen 110 milyon dolarlık finansman, bir ülkede bir yılda ve tek bir işlemde sağlandı. Bizim de bu projeden çok şey öğreneceğimizi düşünüyorum” dedi.

Nandita Parshad, şarj altyapısının insanlar elektrikli araç almaya başlamadan yaygınlaşması gerektiğini ve elektrikli araç altyapısının kurulmasının ulaşım sektörünü karbonsuzlaştırmak için ön koşul olduğunu vurguladı. EBRD’nin Türkiye'de uzun vadeli bir stratejiyle faaliyetini sürdürdüğünü dile getiren Parshad, bu stratejinin daha fazla yenilenebilir, elektrifikasyon ve diğer sektörleri yeşil projelerle desteklemeyi içerdiğini kaydetti. Parshad, bu yılın EBRD'nin yatırımları için bir dönüm noktası olduğunu ifade ederek, sözlerini şöyle tamamladı:

“Daha önce taahhüt edildiği gibi EBRD’nin tüm aktiviteleri 1 Ocak 2023 itibarıyla Paris Anlaşması'nın hedefleriyle uyumlu olacak. Bu açıdan bizim için bu yıl bir dönüm noktası diyebiliriz. Artık temiz kaynaklar sadece iklim değişikliği için değil, birçok ülkede ekonomik olarak da en iyi seçenek haline geldi. Yenilenebilir enerjide maliyetler düşüyor. Daha fazla yeşil ve temiz enerjiye yatırım yapılması giderek daha fazla bir ekonomik gereklilik oluyor. Enerji tarafında son dönemde gördüğümüz jeopolitik zorluklar da yenilenebilir kaynakları en güvenli enerji kaynağı haline getiriyor.”

Kaynak: AA

Fırat EDAŞ (Fırat Elektrik Dağıtım AŞ), Elazığ’da kesintisiz enerji arzı için çalışmalarına devam ediyor. Kaliteli hizmet anlayışı kapsamında gerçekleştirdiği çalışmaları ile Fırat EDAŞ, Elazığ ve çevre ilçelerine 9 milyon TL yatırım gerçekleştirdi.

Fırat EDAŞ 2022 yılı yatırım programı kapsamında hayata geçirdiği Sanayi Keresteciler alçak ve yüksek gerilim Tesisi projesi ile, Elâzığ Merkez Sanayi ve Kırklar Mahallelerinin mevcut dağıtım şebekelerinin ekonomik ömürlerini doldurması sebebiyle gerilim düşümü şikayetlerinin azaltılması, havai şebekeden dolayı sokak ve caddelerin modern bir görünüme kavuşturulması gibi birçok iyileştirme gerçekleştirilmiş olacak.

Proje kapsamında toplam bedeli 9 milyon TL olan 5 km alçak gerilim yeraltı dağıtım hattı, 1 km yüksek gerilim yeraltı enerji nakil hattı, 57 adet saha dağıtım kutusu, 3 adet beton köşk trafoları, 126 adet aydınlatma direği ve armatür bölgedeki abonelerin hizmetine sunuldu. Ayrıca eski ve ömrünü doldurmuş direklerin, armatürlerin ve iletkenlerin demontajı yapılarak mahalleler ve sokaklar daha modern bir görünüme kavuşturuldu. Fırat EDAŞ yetkilileri, Elazığ’da kesintisiz enerji arzı için 7/24 hız kesmeden var güçleriyle çalışmaya devam edeceklerini belirtti.

Uludağ Elektrik Dağıtım AŞ’nin (UEDAŞ) “Kardeşim Üşümesin” projesinin bu seferki durağı Çanakkale’nin Ayvacık ilçesine bağlı Gülpınar köyü oldu. İhtiyaç sahibi çocuklara, kışlık kıyafetlerin dağıtıldığı proje kapsamında düzenlenen etkinlikler renkli görüntülere sahne oldu.

UEDAŞ tarafından 2013 yılında hayata geçirilen sürdürülebilir kurumsal sosyal sorumluluk projesi “Kardeşim Üşümesin” ile her yıl bin çocuğun kışlık kıyafet ihtiyacını karşılamaya devam ediyor. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Kurumsal İletişim Koordinatörlüğü Sosyal Sorumluluk Birimi öğrencilerinin de katıldığı projede, çocuklar için hazırlanan etkinlikler, renkli görüntülere sahne oldu. Yüz boyama, dans ve süper kahramanlar gibi çeşitli etkinliklerle çocukların yüzü gülerken, kışlık kıyafet ihtiyaçları da dağıtıldı. Bursa, Balıkesir, Çanakkale ve Yalova’da elektrik dağıtım hizmeti veren UEDAŞ, hizmet bölgesinin yanı sıra çağrı merkezinin bulunduğu Kars’ta da ihtiyaç sahiplerine ulaşıyor.

Rusya-Ukrayna savaşından sonra çok bağımlı olduğu Rus gazından mahrum kalan Almanya, her yerde ekonomisini yeşil hale getirmek için alternatif enerji kaynakları ararken, özellikle Avrupa’nın önde gelen gaz tedarikçisi haline gelen Norveç’e yöneldi. Almanya Ekonomi ve İklimi Koruma Bakanı Robert Habeck’ın Oslo ziyareti sırasında Norveç Başbakanı Jonas Gahr Stoere ile imzaladığı bildiride, iki ülkenin hidrojen, batarya teknolojisi, rüzgar enerjisi ve doğal gaz iş birliğine yönelik adımlar atacağı belirtildi.

Küresel ısınmayla mücadelede önemli bir role sahip olan yer altı karbon depolama alanında iki ülkenin iş birliği yapacağının ifade edildiği bildiride, Berlin’in kapatmak istediği kömürle çalışan elektrik santrallerinin yerine 2030’a kadar Norveç gazıyla çalışan belirsiz sayıda elektrik santralinin inşa edileceği aktarıldı.

Norveç Başbakanı Jonas Gahr Stoere, düzenlenen ortak basın toplantısında Ukrayna’daki savaş nedeniyle Avrupa’da zor zamanlar yaşandığını belirterek “Enerji krizinin ortasında, Norveç'in Avrupa için güvenilir bir gaz tedarikçisi olarak ne kadar önemli olduğunu görüyoruz. Ancak aynı zamanda daha hızlı bir şekilde daha fazla yenilenebilir enerjiye geçmemizin ne kadar önemli olduğunu da değerlendiriyoruz” ifadesini kullandı.

Almanya Ekonomi ve İklimi Koruma Bakanı Robert Habeck da Almanya'nın iklim hedeflerine ulaşması için artık başka alternatifler aramaya vakti olmadığını vurgulayarak, “Norveç'in enerji ihracatı ile Almanya'nın enerji güvenliğinin el ele daha da geliştirilmesini sağlayan gerçek bir ortaklık oluşturuluyor” değerlendirmesinde bulundu.

Bu arada, Norveç merkezli enerji şirketi Equinor ve Alman enerji şirketi RWE arasında denizde rüzgar enerjisi kullanarak “yeşil hidrojen” üretme konusunda birlikte çalışmak için niyet protokolü imzalandı. Protokol, iki ülke arasında bir denizaltı boru hattıyla hidrojen taşınmasına yönelik çalışmalar yapılmasını da kapsıyor.

Kaynak: BLOOMBERGHT

İspanya Çevre Bakanlığı, hibrit veya eş konumlu enerji depolama projeleri için bir destek çağrısı başlattı. Bakanlık, ülkedeki mevcut veya yeni yenilenebilir enerji üretim projelerine eklenen yeni enerji depolama sistemleri için toplam 150 milyon Euro hibe sağlıyor. Buna, fonlardan sırasıyla 20 milyon Euro ve 6 milyon Euro tahsis edilen Kanarya Adaları ve Balear Adaları dahil edilecek.

Hibe, şirketin büyüklüğüne bağlı olarak enerji depolama projeleri için yatırım maliyetlerinin yüzde 40-65’ini karşılayacak ve yeşil hidrojen dışındaki tüm teknolojiler uygun olacak. Mevcut maksimum miktar, proje başına 15 milyon Euro ve yararlanıcı kuruluş başına, yani birden fazla proje geliştiren şirket başına 37,5 milyon Euro.

Enerji depolama projelerinin minimum boyutu 1 MWh ve gücün enerji kapasitesine oranı olarak tanımlanan minimum süresi iki saat olmalı ve hibritleştirildikleri enerji varlığı güç çıkışlarının yenilenebilir enerji kaynaklarının yüzde 40-100’ü arasında eşdeğer olması gerekiyor.

Kaynak: TEMİZENERJİ

Belçika Başbakanı Alexander De Croo, Bakanlar Kurulu toplantısının ardından basına açıklamalarda bulundu. Engie şirketiyle ülkedeki Tihange 3 ve Doel 4 adlı reaktörlerin faaliyet süresinin 10 yıl daha uzatılmasına yönelik anlaşma sağlandığını belirten De Croo, “Bu iki nükleer reaktörün faaliyetinin uzatılması enerji güvenliğimiz için çok önemli” ifadesini kullandı.

Anlaşmaya göre, iki reaktör Belçika devleti ve Engie'nin ortak olacağı bir yapı ile yönetilecek. Nükleer atıkların maliyetinin karşılanması için bir çerçeve oluşturulacak.

Bu aşamadan sonra çevre izinlerinin alınmasına ilişkin işlemler ile teknik ve mali çalışmalar yapılacak. Belçika'da, Hollanda sınırına yakın Doel nükleer santralinde 4 adet, Almanya ve Lüksemburg sınırına yakın Tihange nükleer santralinde de 3 adet olmak üzere toplam 7 reaktör bulunuyor.

Kaynak: NTV

İklimle ilgili faaliyet yürüten Almanya merkezli düşünce kuruluşu Agora Energiewende, bu ülkeye ilişkin verileri kamuoyu ile paylaştı. Buna göre, Almanya'nın 2022 yılı enerji tüketimi bir önceki yıla göre yüzde 4,7 azalarak yeniden birleşmeden bu yana en düşük seviyeye geriledi. Bunda artan enerji fiyatları, ılıman hava ve Rus gazı ithalatındaki ani düşüş nedeniyle hükümetin vatandaşlara enerji tasarrufu çağrısı yapması etkili oldu.

Almanya'nın karbondioksit emisyonları ise geçen yıl sabit kalarak, daha yüksek petrol ve kömür kullanımının daha düşük enerji tüketimini ve yenilenebilir enerji üretimini dengelemesi nedeniyle iklim hedeflerini tehlikeye attı. Berlin merkezli düşünce kuruluşu yaptığı açıklamada, “Ancak kömür ve petrol kullanımının artması, enerji tasarrufu yoluyla emisyonlarda sağlanan azalmayı geçersiz kıldı” ifadesine yer verdi.

Kuruluş, yenilenebilir enerjinin Almanya'nın elektrik karışımında yüzde 46'lık bir rekor paya ulaşmasına rağmen, Avrupa'nın en büyük ekonomisinin sera gazı emisyonlarının geçen yıl 761 milyon ton civarında olduğunu, 756 milyon ton hedefini yakalayamadığı ve 1990'a kıyasla yüzde 40'lık bir kesinti öngören 2020 kriterinin gerisinde kaldığını aktardı. 

Çevreci düşünce kuruluşunun raporunda ülkenin 2022 yılında gezegeni ısıtan başlıca gaz olan 761 milyon metrik ton karbondioksite eşdeğer salım yaptığı belirtildi. Bu rakam, bir önceki yılın biraz altında ancak Almanya'nın 2020 yılına kadar emisyonları yüzde 40 oranında azaltma hedefinin üzerinde.

Ekonomi Bakanı Robert Habeck ise verilerin Almanya'nın yenilenebilir enerji hamlesinde doğru yolda olduğunu gösterdiğini keza, 2022'de yenilenebilir enerjinin yaygınlaşmasını hızlandırmak için çok sayıda yasa tasarısının kabul edildiğini dile getirdi.  Hükümetin bir “enerji verimliliği yasasını” da müzakere ettiğini söyleyen Habeck, "Rakamlar enerji tasarrufu için çalışmanın ne kadar önemli olduğunu gösteriyor” diye konuştu.

Almanya 2020'de hedefine ulaşmış olsa da bu daha ziyade pandemiyle bağlantılı ekonomik gerilemeden kaynaklanıyordu. Emisyonlar, daha da azalması gereken sonraki iki yıl boyunca ekonomi toparlandıkça tekrar yükselişe geçti.  Agora Energiewende Almanya Direktörü Simon Mueller, Berlin'in 2045 yılına kadar karbon nötr olmayı ve 2030 yılına kadar emisyonları 1990 yılına kıyasla yüzde 65 oranında azaltmayı hedeflediğini, ancak Rusya'nın Ukrayna işgali sonrası enerji güvenliğini sağlamak için alınan kısa vadeli tedbirlerin (hedeflenen) programın gerisinde kalmasına neden olduğu değerlendirmesinde bulundu. Almanya hükümet geçen yaz, azalan gaz teslimatlarını telafi etmek için kömürle çalışan elektrik santrallerini yeniden faaliyete geçirdi ya da faal olanların ömürlerinin uzatılmasına izin verdi. Ülkede 2022'de enerji sektöründen kaynaklanan CO2 emisyonları, bir önceki yıla göre yüzde 3 artışla 255 milyon ton olarak gerçekleşti, ancak 257 milyon tonluk sektör hedefinin biraz altında kaldı. İklim düşünce kuruluşu, sanayi sektörünün tasarruf tedbirlerinin yanı sıra üretimdeki düşüş nedeniyle geçen yıl emisyonları 8 milyon ton azaltarak hedefe ulaştığını, ulaştırma ve inşaat sektörlerinin ise yıllık hedeflerini yakalayamadığını belirtti.

Kaynak: EURONEWS

2023 Yenilenebilir Enerji Sektörü Görünümü Raporu

2022'de yenilenebilir enerji büyümesi, tedarik zinciri kesintisi, ticaret politikası belirsizliği, enflasyon, artan faiz oranları ve ara bağlantı gecikmelerinden kaynaklanan artan maliyetler ve proje gecikmeleri nedeniyle hızını yavaşlattı. Bu zorlukların çoğu muhtemelen 2023'e de taşınacak ancak güçlü talep ve Enflasyon Düşürme Yasası'ndaki (IRA) rekor kıran temiz enerji teşvikleri sayesinde büyüme muhtemelen hızlanacak. Deloitte’un yayınladığı 2023 Yenilenebilir Enerji Sektörü Görünüm Raporu’na göre, iletim sınırlamaları ve kapasite önemli ölçüde genişletilene kadar büyümeyi engellemeye devam edebilir ancak gelişen trendler ve bunu takip eden fırsatlar, sektörün 2023'te büyürken karşıdan gelen rüzgarları yönlendirmesine ve 2024'te daha hızlı büyüme için zemin hazırlamasına yardımcı olabilir.

Rapora göre, Amerika Birleşik Devletleri, 2022’nin ilk sekiz ayında, Ocak-Ağustos 2021 arasında sırasıyla yüzde 26 ve yüzde 8 düşüşle 5,7 gigawatt (GW) şebeke ölçeğinde güneş enerjisi üretim kapasitesi ve 7,5 GW rüzgar kapasitesi ekledi. Yenilenebilir enerjinin ABD elektrik üretimindeki payı aynı dönemde yüzde 21'den yüzde 23'e yükseldi.

Raporun tamamına BURADAN ulaşabilirsiniz.