Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, üçüncü nükleer santral için Çin ile yürütülen müzakerelerde önemli mesafe alındığını söylerken, önümüzdeki birkaç ay içerisinde anlaşmanın sonuçlandırılabileceğini bildirdi. Bakan Bayraktar, Irak-Ceyhan boru hattının yakında tekrar faaliyete geçebileceğini söyledi.
Ankara’da gazetecilerle bir araya gelen Bayraktar, Körfez ülkeleriyle yapılan görüşmelerden, nükleer santral projelerine kadar bir dizi konuda soruları yanıtladı. Bloomberg'in haberine göre, Bayraktar’ın toplantıda verdiği en yeni mesaj, Çin’le yürütülen 3. nükleer santral görüşmeleri hakkında oldu. Son olarak Çin Ulusal Enerji İdaresi Başkan Yardımcısı He Yang’ın geçtiğimiz günlerde gerçekleştirdiği Ankara ziyaretiyle ilgili konuşan Bayraktar, uzun zamandır devam eden görüşmelerde son aşamaya gelindiğini söyledi.
Bayraktar, Kırklareli İğneada’da kurulması planlanan santralle ilgili olarak “Çok önemli bir noktaya geldik, önümüzdeki birkaç ay içerisinde bunu sonuçlandırmamız gerekiyor. Çünkü yine ilgilenen başka taraflar da var ve anlaşmanın belirli bir kısmı için zaten yeterince müzakere ettik ve oldukça yakınız” dedi. Taraflar arasında bazı farklılıkların olduğunu ancak bunların büyük olmadığını anlatan Bayraktar, “Dolayısıyla boşluğu doldurabilir ve Çin ile nükleer enerji programı için yakında bir anlaşma yapabiliriz” ifadelerini kullandı.
Nükleer enerji olmadan sadece Türkiye’nin değil, dünyanın geri kalanının da yüzyılın ortalarına kadar karbon nötrlüğüne ulaşamayacağını savunan Bayraktar, Akkuyu’daki ilk santralin inşaatına ilişkin de “İlk reaktörü, ana inşaat işlerini tamamladık ama bildiğiniz gibi burası dünyadaki en büyük nükleer şantiye. Bu santralden yaklaşık 4,8 GW elektrik üretebileceğiz” dedi.
Sinop’ta planlanan 2. santral için de Ruslarla görüşmelerin sürdüğünü, aynı zamanda Güney Kore ile de temasların olduğunu anımsatan Bayraktar, Türkiye’nin bu konuda önceliğinin daha fazla teknoloji transferi olduğunun altını çizdi. Uzun vadeli enerji planlarına göre Türkiye’de 20 GW üzerinde nükleer enerji santraline ihtiyacı olduğunun altını çizen Bayraktar, küçük modüler reaktörler (SMR) hakkında da bazı ülkelerle görüşmelerin sürdüğüne değindi. Bayraktar, bu kapsamda 5 GW’lık küçük modüler reaktörlerin sisteme dahil edilebileceğini kaydetti.
Bayraktar’a yöneltilen sorular arasında üzerinde durulan bir diğer konu da Irak-Ceyhan petrol boru hattındaki son durum ve hattın ne zaman tekrar açılacağı oldu. 6 Şubat’ta meydana gelen deprem ve hemen arkasından yaşanan sel felaketinin hatta zarar verdiğini, ardından hasar tespit, bakım ve onarım çalışmalarına başlandığını söyleyen Bayraktar, hattaki hasar tespit çalışmalarının Bağdat’ın ileride ek tazminat talebinde bulunması durumunda Türkiye’nin kendisini yasal olarak savunabilmesi açısından önem taşıdığını söyledi. Bayraktar, Irak’la bu konudaki müzakerelerin de sürdüğünü ifade etti.
Irak’ın tahkim davası sonucunda Türkiye mart ayında yaklaşık 1,5 milyar dolarlık tazminata mahkum edilmiş, ardından hattan akış kesilmişti. Irak’ın, tahkim kararının uygulanması için ABD mahkemesine başvurduğunu anımsatan Bayraktar, Türkiye’nin yaklaşık 950 milyon dolar olarak hesaplanan alacakları için benzer bir yola başvurabileceğini söyledi.
Türkiye’nin bunun yanı sıra Paris merkezli uluslararası tahkim mahkemesinde de bir iptal başvurusu yaptığını bildiren Bakan Bayraktar, “İki komşu ülke olarak oturup dostane bir çözüm bulmamız gerekiyor” dedi. Bayraktar, hattın çalışmadığı döneme ilişkin bir rapor hazırlandığını da anlatırken, “Ancak boru hattı faaliyete geçecektir. Teknik olarak aşağı yukarı hazır ve yakında faaliyete başlayacağız” diye ekledi. Bayraktar, buna karşılık hattın açılışıyla ilgili net tarih vermedi.
Körfez ülkelerinin Türkiye’nin enerji dönüşüm projelerine ilgi gösterdiklerini belirten Bayraktar, Türkiye’nin yıllık 3,5 GW güneş, 1,5 GW rüzgar enerjisi üretim hedefi olduğuna işaret etti. Türkiye’nin 2035’e kadarki planlarında 5 bin megavatt açık deniz rüzgarı enerjisine ihtiyacı olduğuna işaret eden Bayraktar, bu konunun da BAE ile görüşülen projelerden biri olduğuna dikkat çekti. Bakan Bayraktar, “Bu konuda bir anlaşmaya varabiliriz ve bu, Türkiye açık deniz rüzgar enerjisi üretimi için bir ilk proje olacak” ifadesini kullandı.
Bayraktar, BAE’nin ilgilendiği bir diğer konunun Türkiye’nin gaz merkezi projesi olduğunu anlatırken, başka ülkelerin de bu konuda farklı roller üstlenebileceklerini dile getirdi.
Enerji Bakanı’nın ajandasındaki son konu da Rus gazında indirim oldu. Türkiye’nin geçen yıl gaz ithalatı için 38 milyar dolar ödeme yaptığını, bunun da yüzde 40’ında muhatabın Rusya olduğunu belirten Bayraktar, “Bizim gazdan beklentimiz, önümüzdeki yıllarda Türkiye pazarına daha makul fiyatlarla gaz tedarik etmek. Türkiye pazarına her zaman güvenilir bir tedarikçi oldular ve Türkiye de Rusya’nın tedariki için her zaman iyi bir müşteri, güvenilir, iyi bir tüketici oldu” dedi.
Kaynak: BLOOMBERGHT
Elektrikli araç piyasasının alt yapısını kuran ve şarj hizmetlerini düzenleyen Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) Başkanı Mustafa Yılmaz şarj noktalarına ilişkin verileri paylaşarak, ülkede toplamda Türkiye’de 8 bin 861 şarj noktasına ulaşıldığını açıkladı.
Halihazırda 81 ilde de şarj istasyonlarının bulunduğuna dikkat çeken ve sayıların katlanarak arttığını belirten Yılmaz, “Son rakamlara göre 4 bin 221 adet şarj istasyonunda 6 bin 633 adeti AC (yavaş şarj), 2 bin 228 adet DC (hızlı şarj) noktası olmak üzere toplam 8 bin 861 şarj noktasına ulaştık. Ülkemizde yaklaşık her 14 araca bir DC şarj noktası düşüyor ve araç başına düşen dc şarj noktası açısından Türkiye Avrupa genelinde 1. sırada” diye konuştu.
EPDK tarafından geliştirilen mobil uygulama Şarj@TR’yi bütün elektrikli araç sahiplerine tavsiye eden Yılmaz, uygulama ile şarj istasyonlarının coğrafi konumları, şarj ünitesi ve soket sayıları, tipleri ve güçleri, ödeme yöntemleri, müsaitlik durumları ve şarj hizmeti fiyatlarının anlık olarak görülebileceğini hatırlattı. Yılmaz, “Kurumumuz tarafından geliştirilen Şarj@TR mobil uygulamasını bütün elektrikli araç sahiplerine tavsiye ediyoruz, gerçekten hayatlarını kolaylaştıracak bir uygulama. Ayrıca şarj istasyonlarına ait bilgileri kurumumuzun internet sayfasında yayınlamaya başladık” dedi.
Elektrikli araçlara temin edilen elektrik enerjisinin tamamının yenilenebilir enerji kaynakları ile üretildiğinin belgelendirildiği yeşil şarj istasyonlarının önemine dikkat çeken Yılmaz, “Herhangi bir şarj istasyonunun elektrik ihtiyacını karşılamak üzere yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı elektrik üretim tesisi ile şarj istasyonu bünyesinde tüketim tesisine bütünleşik elektrik depolama tesisi kurulması da hâlihazırda mümkün. Artık elektrik depolama ve yenilenebilir enerji üretim tesisi ile bütünleşik şarj istasyonlarının yanı sıra, YEK-G belgeli yeşil şarj istasyonları ile de elektrikli araçlara şarj hizmeti sunulabilecek. Sektörümüzün bu konuda da yatırımlarını sürdürmesini bekliyoruz” diye konuştu.
Kaynak: BLOOMBERGHT
Çoruh Nehri üzerinde inşa edilen ve kemer baraj sınıfında 275 metreyle Türkiye’nin birinci, dünyanın beşinci en yüksek barajı olan Yusufeli Barajı'nda elektrik üretimi için geri sayım başladı. Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, sosyal medyadan yaptığı açıklamada, Yusufeli Barajı ve HES'te elektrik enerjisi üretimi için gerçekleştirilen testler kapsamındaki ilk türbin döndürme işlemini başlattıklarını kaydetti. Yumaklı, "Mühendislerimiz test denemelerini titizlikle takip ediyor. Dünyanın 5'inci en yüksek barajından elektrik alacağımız günler yaklaşıyor" dedi.
22 Kasım 2022 tarihinde su tutulmaya başlanan Yusufeli Barajı'nda kontrollü su tutma işlemi devam ediyor. 15 Eylül 2023 itibarıyla Yusufeli Barajı'nda su seviyesi 699,12 kotuna, su yüksekliği 195,62 metreye ve depolanan su miktarı ise 1 milyar 697 milyon metreküpe ulaştı.
Yusufeli Barajı ve HES'in devreye alınmasıyla birlikte Türkiye'nin hidroelektrik enerji üretim kapasitesi yüzde 2 oranında artacak ve 2,5 milyon kişinin enerji ihtiyacı karşılanabilecek.
Kaynak: TRTHABER
Ülkeler ve şirketler için en önemli yatırımlardan biri enerji verimliliğini artırmak haline geldi. Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) Başkanı Fatih Birol, TÜSİAD’ın enerji verimliliğine dair son projesinin tanıtımında, enerji verimliliğinin “muazzam bir gelir kaynağı” olduğunu vurguladı.
TÜSİAD ve Özyeğin Üniversitesi Enerji, Çevre ve Ekonomi Merkezi (EÇEM) “Türkiye’nin Sanayide Enerji Verimliliği Görünümü” projesini başlattı. Projenin tanıtıldığı toplantıda çevrimiçi bir konuşma yapan Fatih Birol enerji verimliliğinin yenilenebilir enerji yatırımlarının da üzerinde bir getirisi olduğunu anlattı.
Birol, 2 yıl önce dünyada satılan her 25 otomobilden birinin elektrikli olduğu, bu yıl ise her 5 otomobilden birinin elektrikli hale geldiği bilgisini paylaştı. Geçen yıl dünyada enerji verimliliği artışının yüzde 2 seviyesinde gerçekleştiğini, bu yıl hedefi yüzde 4 artışa çıkarmak için çalışma yapıldığını kaydeden Birol sözlerine şöyle devam etti: “Bir yenilenebilir enerji yatırımı yapıldığında, açılış olur, kurdele kesilir. Ama enerji verimliliği için çalışma yaptığınızda bir açılış yapılmaz, o nedenle böyle bir cazibesi yoktur. Oysa enerji verimliliği muazzam bir gelir kaynağı. Ülkesini seven, ekonomisini, ülke güvenliğini korumak isteyen karar vericilerin enerji verimliliği için çalışması gerekir. Sanayide enerji verimliliği için motorlar ve klima sistemleri ilk adım olabilir.”
Sanayinin enerji verimliliği potansiyelinin en üst düzeyde pratiğe aktarılmasına katkı sağlamak amacıyla başlatılan “Türkiye’nin Sanayide Enerji Verimliliği Görünümü” projesi ile enerji verimliliği konusunda farkındalığın en üst seviyeye çıkarılması, enerji verimliliği ve tasarrufu potansiyelinin uluslararası referanslarla kıyaslanarak ortaya konulması, bu sürece hazırlanacak rehberlerle katkı sağlanması hedefleniyor. Etkinliğin açılış bölümünde konuşan TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan enerji verimliliğinin şahsen çok sahiplendiği, önemsediği bir konu olduğunu vurgulayarak söze başladı. Turan, şöyle devam etti: “TÜSİAD olarak enerjiyi daha akılcı, pratik ve inovatif yöntemlerle kullanarak daha az tüketen, tasarımdan üretime tüm değer zincirinde verimliliği artıran ve buna uyumlu olarak tüketici alışkanlıklarının değişimini teşvik eden kültürel bir dönüşümün kritik önemde olduğuna inanıyoruz. Bu dönüşümü hayata geçirmek içinse enerji verimliliğinin değer zincirindeki tüm aktörlerin öncelikli gündemi olmasına, bir enerji verimliliği seferberliğine ihtiyacımız var. Bu anlayışla, TÜSİAD ve Özyeğin Üniversitesi Enerji, Çevre ve Ekonomi Merkezi’nin iş birliğinde “Türkiye’nin Sanayide Enerji Verimliliği Görünümü” projesini hayata geçirmekten büyük memnuniyet duyuyoruz.”
Toplantıda konuşan TÜSİAD Yönetim Kurulu Üyesi, Enerji, Çevre ve İklim Değişikliği Yuvarlak Masası Başkanı Cevdet Alemdar projeyle ilgili görüşlerini şöyle dile getirdi: İklim değişikliğinin giderek derinleşen etkileri ve küresel gelişmelerin yol açtığı enerji arz güvenliği riskleri nedeniyle sürdürülebilir enerji sistemleri daha kritik hale geliyor. TÜSİAD olarak iklim değişikliği ile mücadelede temiz enerjiye geçişe büyük önem veriyoruz. Bu kapsamda enerji verimliliği alanındaki gelişmelerin en önemli çözüm araçlarından biri olduğuna ve bir enerji verimliliği seferberliğinin gerekliliğine inanıyoruz.
Kaynak: DÜNYA
Samsun, Ordu, Amasya, Çorum ve Sinop illerinde hizmet veren YEPAŞ hem kendi enerjisini hem de müşterilerinin enerjilerini yenilemeye devam ediyor. YEPAŞ kullanıcı alışkanlıklarını yakından takip ederek müşterilerinin hayatlarını kolaylaştırma konusundaki çalışmalarına bir yenisini daha ekledi. Web sitesi “Online İşlemler” alanını hem isim olarak hem de içerik olarak yeniledi. Bundan sonraki süreçlerde “Dijital İşlem Merkezi” olarak anılmaya başlayacak.
Müşteri odaklı yaklaşımlarını en üst seviyede konumlandıran YEPAŞ web sitesi üzerinden müşterilere her türlü hizmetlerine yönelik formlarla sunduğu “Dijital İşlem Merkezi”, yenilenen tasarımı ve kullanıcı dostu, kolay ekranı ile yeni bir ara yüze ve alt yapıya kavuştu. Müşterilerin 7/24 hızlı ve kolay hizmet alabileceği YEPAŞ “Dijital İşlem Merkezi” ile; randevu alma, abonelik, tahliye, güvence bedeli, bilgi güncelleme, borç sorgulama, öneri ve taleplerini artık bireysel müşterilerin T.C. numaraları ve kurumsal müşterin vergi numaraları ile giriş yapılarak ulaşabilecekleri bir sisteme dönüştü.
Müşterilere YEPAŞ web sitesi “Dijital İşlem Merkezi” üzerinden sunulan hizmetler hakkında bilgi veren YEPAŞ Genel Müdürü Arif Akşam, “Geçmişten gelen sektöre yönelik öncü rolümüz doğrultusunda yenilediğimiz Dijital İşlem Merkezimiz ile müşterilerimize, her türlü işlemlerini 7/ 24 zaman ve mekân fark etmeksizin kısa sürede gerçekleştirebilecekleri bir alan oluşturuyoruz” dedi.
Osmangazi Elektrik Dağıtım Anonim Şirketi (OEDAŞ), “Can Dostlar” sosyal sorumluluk projesi ile yirmincisi düzenlenen küresel ödül programı Stevie International Business Awards’ta (Uluslararası İş Ödülleri), Avrupa'da Yılın Kurumsal Sosyal Sorumluluk Programı kategorisinde altın ödül kazandı. OEDAŞ’ın 2021 yılında hayata geçirdiği proje kapsamında şirketin hizmet bölgesinde yer alan Afyonkarahisar, Bilecik, Eskişehir, Kütahya ve Uşak olmak üzere toplam beş şehirdeki sokak hayvanlarının beslenme ve barınma ihtiyaçları karşılanırken kısırlaştırma, bakım ve tedavilerini gerçekleştiren kamu kurumlarına da tıbbi cihaz desteğinde bulunuluyor.
Ana faaliyet alanları olan elektrik dağıtım hizmetinin yanı sıra topluma, çevreye, tüm canlılara ve kültüre katkı sunmaya yönelik projeleri hayata geçirdiklerini söyleyen OEDAŞ Genel Müdürü Fuat Celepci, “Bu yaklaşımla hizmet verdiğimiz bölgeden başlayarak, sürdürülebilir ve katma değer yaratan projeler üretiyoruz. Pandemi döneminde saha çalışanlarımızın önerisi ile başlattığımız Can Dostlar sosyal sorumluluk projemiz de kısa sürede gerek kamu kurumları gerek sivil toplum kuruluşları gerekse vatandaşlarımız olmak üzere her kesimin sahiplendiği, uluslararası çapta ses getiren bir projeye dönüştü. Dünya genelinde 61 ülkeden 3.700 kuruluşun başvurduğu bu büyük ve prestijli organizasyonda kendi kategorimizde altın ödül almanın gururunu ve mutluluğunu yaşıyoruz” diye konuştu.
OEDAŞ, Can Dostlar sosyal sorumluluk projesiyle geçtiğimiz Ocak ayında da yine uluslararası bir ödül kazanmış, İngiltere’nin en prestijli ödüllerinden biri olan Best Business Awards’ta, Kurumsal Sosyal Sorumluluk kategorisinde En İyi İşletme ödülünün sahibi olmuştu.
Avrupa Parlamentosu (AP), Avrupa Birliği’nin (AB) iklim değişikliğiyle mücadele ve Rus fosil yakıtlarına bağımlılığı sona erdirme planlarının bir parçası olarak 2030 yılı yenilenebilir enerji kullanım hedefini yüzde 42,5’e yükseltti.
Strazburg'da gerçekleştirilen AP Genel Kurul oturumunda, AB yenilenebilir enerji yönetmeliğinin güncellenmesi oy çokluğuyla kabul edildi. Yeni yönetmeliğe göre, 2030’a kadar AB'nin toplam enerji tüketiminde rüzgar ve güneş gibi çeşitli yenilenebilir kaynakların payı yüzde 42,5’e yükseltilecek. Ayrıca, üye ülkeler yenilenebilir payını yüzde 45’e ulaştırmak için çaba harcayacak. Bu düzenleme öncesinde AB yenilenebilir enerji hedefi 2030 yılı için yüzde 32 seviyesinde bulunuyordu. En son verilere göre, AB ülkelerinin toplam enerji tüketiminde yenilenebilir kaynakların payı yüzde 22 civarında seyrediyor. Yönetmeliğe göre, yeni güneş veya rüzgar enerjisi yatırımlarının izin ve onay süreçleri hızlandırılacak. Taşımacılık sektöründe temiz yakıtların payı artırılacak ve sektörün sera gazı emisyonları 2030’a kadar yüzde 14,5 azaltılacak. Yeni kurallar bu aşamadan sonra üye ülkeler tarafından resmen onaylandıktan sonra yürürlüğe girecek. Söz konusu düzenleme, Avrupa Yeşil Mutabakatındaki iklim hedeflerini yakalamak ve Rusya’ya enerjide bağımlılığı azaltmak için hazırlanmıştı.Kaynak: AA
Uluslararası Enerji Ajansı (IEA), son tahminlere göre fosil yakıt çağının sona ermekte olduğunu duyurdu. IEA, yeşil enerjiye yapılan yatırımların artması, elektrikli araçların benimsenmesinin hızlanması ve Çin’de kömür yatırımlarının yavaşlamasının fosil yakıtlara olan talebin azalacağına işaret ettiğini belirtti. Ajansa göre sektör, özellikle dünya çapında hükümetler tarafından yapılan uygulamalar ve politikalar nedeniyle üretimin azaldığını 2030’dan önce görebilir.
“Fosil yakıtlara olan talebin önümüzdeki yıllarda zirve yapacağına inanıyorum” diyen IEA Başkanı Fatih Birol, “Bu yeni bir iklim politikaları olmadan sadece mevcut düzenlemelerle bile geçerli. Fosil yakıt üretiminin zirvesi, analistlerin sadece birkaç yıl önce tahmin ettiğinden çok daha erken geliyor” ifadelerini kullandı.
Bu tarihin öne kaymasındaki diğer önemli bir etken de Çin’in yenilenebilir enerjilere, nükleer enerjiye ve elektrikli araçlara odaklanmaya karar vermesi oldu. Diğer önemli bir faktör de Rusya’nın Ukrayna’yı işgali sonrası Avrupa ülkelerinin yenilenebilir enerji kaynakları da dahil olmak üzere alternatif enerji kaynaklarına yatırım yapması oldu.
Ancak IEA Başkanı bu gelişmenin “doğru yönde atılmış bir adım” olduğunu fakat küresel ısınmanın sonu anlamına gelmediğini de sözlerine ekledi. Fosil yakıtların sona ermesi küresel ısınmanın 1.5°C ile sınırlandırılmasını mümkün kılmıyor.
Kaynak: EURONEWS
Rusya-Ukrayna savaşı sonrası enerji krizi yaşayan Almanya’nın, bu yıl enerjisinin yüzde 50'den fazlasını yenilenebilir enerjiden sağlaması bekleniyor. Alman Heinrich Böll Vakfı tarafından Berlin’de düzenlenen konferansta konuşan Almanya Ekonomi ve İklim Koruma Bakanı Robert Habeck, ülkesinin bu yıl yenilebilir enerjide yüzde 50 hedefini aşabileceğini açıkladı. Almanya'da elektrik talebinin artmasıyla yenilenebilir enerji kaynaklarının 2030’a kadar elektrik üretiminin yüzde 80’ini oluşturması gerektiğini vurgulayan Habeck, “Şu anki hızla bu orana ulaşamayacağız” değerlendirmesinde bulundu.
Habeck, Almanya'da güneş enerjisinin kullanımında büyük bir ivme yaşandığını belirterek, güneş enerjisi kapasite artırımında 2023 hedefi olan 9 GW’lik yeni ilave kapasite hedefinin yakalanmasının beklendiğini de bildirdi.
Kaynak: BLOOMBERGHT
Yunanistan Çevre ve Enerji Bakanlığı, güneş enerjisi tesislerinin kurulumuna yönelik belediye sübvansiyon programı kapsamında belediye yetkililerinin toplam 1 GW güneş enerjisi kurulumu için 120 milyon Euro hazırlıyor. Program üretimin en az yarısı ile dezavantajlı hanelere ucuz elektrik sağlanmasını amaçlıyor.
Konuyla ilgili verilen bilgilere göre, sübvansiyonun kalanı eğitim ve spor kurumları ile yerel yönetimler tarafından kontrol edilen kamu hizmetlerine verilecek. Bu, anaokulları, okullar, kamuya açık alanlar, kamu aydınlatma sistemi operatörleri, sağlık merkezleri ve su ve kanalizasyon şebekelerinin çok daha düşük elektrik faturaları alacağı anlamına geliyor.
Fonlar hem çatılarda hem de mevcut zemin yüzeylerinde 1 GW’lık güneş enerjisi kapasitesine yönelik projeleri desteklemeyi amaçlıyor. Hükümet enerji yoksulluğu riski altında olan 30 bin hane tespit etti. Açıklama, yerel yönetimlerin fonlara başvurabilmeleri için enerji toplulukları kurmaları veya bunlara katılmaları gerektiğini ortaya koyuyor. Belediye yönetimlerinin işletmelerini yeniden düzenlemelerinin gerekebileceği ihtimalinin bulunduğu da belirtiliyor.
Kaynak: TEMİZENERJİ
Dünya Nüfusunun Üçte İkisinden Fazlası Güneş Enerjisini Destekliyor
Küresel çapta yapılan bir ankete göre, dünya nüfusunun üçte ikisinden fazlası güneş enerjisini destekliyor. Global Citizen ve Fosil Yakıtların Yayılmasını Önleme Anlaşması Girişimi’nin Ocak ve Haziran ayları arasında 21 ülkede 21 binden fazla kişiyle yaptığı görüşmelere dayanan ankette Avustralya, Brezilya, Çin, Hindistan, İtalya, Meksika, Güney Afrika, Güney Kore, Türkiye ve ABD yer aldı.
Ankete katılan 21 ülkenin tamamındaki vatandaşlar, fosil yakıtlar yerine güneş enerjisini desteklediğini bildirdi. Şu anda küresel enerji tüketiminin yüzde 77'si fosil yakıtlardan (petrol, kömür ve doğal gaz) gelirken, uluslararası nüfusun yalnızca yüzde 14’ü fosil yakıtlardan elde edilen enerjiyi tercih ediyor. Aynı zamanda, güneş enerjisi uluslararası alanda en çok tercih edilen enerji kaynağı ve katılımcıların yüzde 68'i güneş enerjisini tercih ediyor. Ancak şu anda küresel enerji tüketiminin yalnızca yüzde 2’si güneş enerjisinden kaynaklanıyor. Güneş enerjisi tercihini rüzgar enerjisi (%54), hidroelektrik (%36) ve nükleer enerji (%24) takip ediyor.
Raporun tamamına BURADAN ulaşabilirsiniz.
4th SEERC Conference - İstanbul, Türkiye
11 - 13 Ekim 2023
EIF Enerji Kongresi ve Fuarı - İstanbul, Türkiye
15 - 17 Kasım 2023
Enlit Europe - Paris, Fransa
28 - 30 Kasım 2023
BM İklim Değişikliği Konferansı COP28 - Duabi, BAE
30 Kasım – 12 Aralık 2023
26. Dünya Enerji Kongresi - Rotterdam, Hollanda
22 – 25 Nisan 2024
