ELDER E-Bülten

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, "Kanuni, hırçın Karadeniz’de sondaja açılmak için hazırlanıyor. Kule birleşti. Geri sayım başladı." dedi.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Twitter hesabından, Kanuni Sondaj Gemisi'nin görüntülerini içeren 46 saniyelik video paylaştı. Bakan Dönmez, paylaşımında, "Kanuni, hırçın Karadeniz’de sondaja açılmak için hazırlanıyor. Kule birleşti. Geri sayım başladı..." dedi.

TPAO envanterine yılbaşında katılan Kanuni, 2012'de inşa edildi. 11 bin 400 metre derinliğe, 3 bin metre sondaj açabilme kapasitesine sahip Kanuni, 6'ncı nesil ultra deniz sondaj gemisi olarak da biliniyor. Mersin'in Taşucu Limanı'ndan 13 Ekim'de ayrılan gemi, ortalama 8 mil hızla 19 Ekim'de İstanbul Boğazı'ndan geçerek Haydarpaşa Limanı'na gelmişti.

Türkiye'nin üçüncü sondaj gemisi Kanuni, 13 Kasım'da Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez'in de katılımıyla gerçekleştirilen uğurlama töreninin ardından 14 Kasım'da Filyos Limanı'na ulaşmıştı.

Kaynak: Bloomberg

EPDK ve ELDER Başarılı Girişimcileri Ödüllendirdi

EPDK ve ELDER, İTÜ Çekirdek tarafından düzenlenen Big Bang Start-up Challenge yarışmasında finale kalan iki girişimciye toplamda 100 bin TL ödül verdi. 

İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Arı Teknokent bünyesindeki İTÜ Çekirdek tarafından her yıl düzenlenen ve yeni girişimlerin en iyilerinin ödül ve yatırımlarla buluşturulduğu Big Bang Start-up Challenge yarışması ‘Rise Together’ (Birlikte Yükselin) mottosuyla bu yıl online olarak gerçekleştirildi.  Yarışmada enerji alanında başarılı görülen girişimcilere Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) ve Elektrik Dağıtım Hizmetleri Derneği – ELDER tarafından, toplam 100 bin TL ödül desteğinde bulunuldu. Girişimcilere ödülleri, EPDK Tarifeler Daire Başkanı Nedim Korkutata ve ELDER Genel Direktörü Özge Özden online olarak takdim etti.

“Girişimciler Sektörle Birlikte Çalışmalı”

EPDK Tarifeler Dairesi Başkanı Nedim Korkutata, 2011-2014 döneminde yapılan düzenlemelerle, elektrik dağıtım şirketlerinin bütçelerinin içindeki Ar-Ge payını yüzde 1’den yüzde 2’ye yükselttiklerini bunun da 400 milyon TL’ye tekabül ettiğini söyledi. Sektörün geleceği konusunda fikirleri olan tüm girişimcileri elektrik ve doğal gaz dağıtım şirketlerine başvurmaya davet eden Korkutata, sözlerini şöyle sürdürdü. “2020-2025 döneminde Ar-Ge ile ilgili mevzuat değişiklikleri yaptık. Milli akıllı sayaç ve yerli yazılımlarla ilgili, sektörün yürüttüğü çeşitli projelere destek verdik. Önümüzdeki süreçte, elektrik dağıtım şirketlerinin satın almalarında yerli ürünleri teşvik edecek bir takım düzenlemeler yapmayı planlıyoruz. EPDK olarak enerji piyasalarında yerli ürünleri yüzde yüz destekliyoruz. Tüm girişimcilerimizi ve parlak beyinleri sektörümüzle birlikte çalışmaya davet ediyoruz.”

“İnovasyon Çalışmalarını Yakından Takip Ediyoruz”

ELDER Genel Direktörü Özge Özden, sektörünün her noktasında deneyimlenen teknolojik gelişimin; elektrifikasyon, yerelleşme, dijitalleşme ve dekarbonizasyon gibi dönüşümleri hayatın birer parçası haline getirdiğine vurgu yaptı. Bu alanlardaki girişimleri ve inovasyon çalışmalarını sektör olarak yakından takip ettiklerini ve Türkiye’nin bu alanda ciddi bir potansiyeli olduğunu dile getiren Özden, devlet kurumları ve özel sektörün kaynaklarını bu doğrultuda mobilize ettiklerini kaydetti. Özden şöyle konuştu: “ELDER olarak gerek ülkemizde gerekse uluslararası platformlarda proaktif yenilikçilik vizyonumuz çerçevesinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Çalışmalarımızda desteklerini esirgemeyen Enerji Piyasası Düzenleme Kurumumuza, sektörümüze ve girişimcilerimize sağladıkları değerli katkıları için teşekkür ediyoruz.”

EPDK ve ELDER’den Ödül Alan Girişimciler

İTÜ Çekirdek’e bu yıl aralarında Arnavutluk, Azerbaycan, Hindistan, İran, Karadağ, Kosova, Lübnan, Makedonya, Malezya, Nijerya, Pakistan, Romanya, Sırbistan ve Tunus’un da yer aldığı 20 farklı ülkeden ve Türkiye’nin 81 farklı şehrinden binlerce başvuru alındı ve 3 Aralık’ta Big Bang Start-up Challenge’ın sanal sahnesine çıkacak olan 20 teknoloji girişimi belirlendi. Big Bang Start-up Challenge yarışmasında EPDK’nin ve ELDER’in ödüllerine hak kazanan girişimciler şunlar oldu:

Airsqreen: Dünyadaki tüm dijital billboard’lara bağlanarak, reklam verenlerin istedikleri ekranlarda kolayca reklam yapabilmesini sağlıyor.

Algae Biodiesel: Küresel ısınmayı azaltmak için atık suları ve baca gazlarını arıtarak mikroalglerden biyoyakıt ve kimyasal üretimi yapıyor.

Elektrik Üretim Anonim Şirketi (EÜAŞ) Genel Müdürü İzzet Alagöz, siber saldırılara karşı güvenlikli olan ve ülke ekonomisine katkı sunması beklenen yerli otomasyon sistemlerini tüm EÜAŞ santrallerinde kullanacaklarını bildirdi.

EÜAŞ Genel Müdürü İzzet Alagöz, yaptığı açıklamada, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının öncülüğünde oluşturdukları 14 kişilik mühendis ekibinin yürüttüğü çalışmalar sonucunda yazılan kodlarla yerli ve milli Elektrikli Otomasyon Sistemleri'nin (EOS) geliştirildiğini söyledi. İnanarak yola çıktıklarını dile getiren Alagöz, "Sabahlara kadar çalıştık. Her gün 22.00'de, yapılan işleri değerlendirmek için toplantılar yaptık. Bakanlığımızın vizyonu 'yerli ve milli teknolojiydi'. Bize inanan ve güvenen insanların umudu olmak zorundaydık. Bunu başaran mühendisliğimizle gurur duyduk." diye konuştu. Alagöz, otomasyon sistemlerine yönelik dışa bağımlılığı azaltmak ve dış kaynaklı yaşanan olumsuzlukları ortadan kaldırmak amacıyla geliştirdikleri EOS'u Antalya'daki Kepez-2 Hidroelektrik Santrali'nde devreye aldıklarını hatırlattı.

Tüm kodları Türk mühendislerin yazdığını aktaran Alagöz, şöyle devam etti:

"Elektrik santralleri 10 yılda bir yenilenir. Yerli otomasyon sistemimiz elektrik santralleri bazında 600 milyon doların ülkemizde kalmasını sağlayacak. Elektrik santralini kontrol edebilen bu sistem, tüm süreçlerde her türlü endüstri ve sanayinin kontrolünü yapabilir. Artık ülkenin tüm sanayisinde kullanılabilecek bir kontrol sistemi oluşturduk."

Alagöz, otomasyon sistemlerini Antalya'dan sonra 300 MegaWatt’lık Türkiye'nin ilk beşe giren santrallerinden biri olan Artvin Borçka'da da uyguladıklarını anlattı.

Güvenlikli ve ekonomik olarak avantaj sağlayan EOS'un yaygınlaştırılacağını bildiren Alagöz, şunları kaydetti:

"Önümüzdeki yıl Sarıyar, Hirfanlı, Sır, Berke ve Seyhan hidroelektrik santrallerinde bu sisteme geçeceğiz. 2022 ve 2023'te tüm EÜAŞ santrallerine bunu uygulayacağız. Güvenlik noktasında evinizin anahtarı vardır, açıp girersiniz. 'Acaba başkasında anahtar var mı? Evin başka kapısı var mı?' diye düşünüyorsanız güvende değilsinizdir. Oluşturduğumuz kontrol sistemiyle anahtarlar sadece biz de olacak. Gizli ve arka kapısı yok. Dolayısıyla 'acaba' dediğimiz bir yerimiz kalmadı. Güvenliğimiz açısından sisteme siber saldırı yapılacak hiçbir kapı kalmadı. Bizim dışımızda sisteme başkasının girmesine imkan yok."

Kaynak: Habertürk

Ege Üniversitesinin yürütücülüğünü yaptığı "FV tabanlı elektrikli araç kablosuz şarj ve dinamik enerji yönetim sistemi geliştirilmesi" adlı proje, TÜBİTAK tarafından destek almaya hak kazandı.

Ege Üniversitesinden yapılan açıklamaya göre Mühendislik Fakültesi Elektrik-Elektronik Mühendisliği Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Hakan Akça'nın yürütücülüğünü yaptığı, farklı üniversitelerden araştırmacıların katıldığı proje, TÜBİTAK ARDEB 1001 programı tarafından desteklenecek.

Açıklamada görüşlerine yer verilen Akça, projeyle fotovoltaik panellerden elde edilen enerjinin kablosuz olarak elektrikli araçların şarj edilmesinde kullanılmasını hedeflediklerini bildirdi. Kablosuz elektrikli araç şarj ünitesi ve 7,4 kW güç kapasitesi ile bir elektrikli aracın kablosuz şarjının mümkün olduğunu aktaran Akça, şunları kaydetti: "Dinamik enerji yönetim algoritması, sistemdeki güç değişimlerini algılayıp elektrikli araç bataryasının kaliteli ve kesintisiz şarj olmasını sağlayarak batarya grubunun çevrim ömrünü arttıracak. Elektrikli araçlar gelecekte şebekede önemli bir yer alacak ve proje kapsamında fotovoltaik panellerden elde edilen enerji ile elektrikli araçlar şarj edilecek, enerji fazlası ise şebekeye aktarılacaktır."

Kaynak: Anadolu Ajansı

Dünyada ilk kez Enerjisa Dağıtım Şirketleri tarafından geliştirilerek hizmete alınan Mobil SCADA merkeziyle doğal afet, salgın hastalık veya terör saldırısı gibi kriz durumlarında, elektrik dağıtım şebekesinin uzaktan kontrolü sağlanabilecek.

Enerjisa Dağıtım Şirketleri, yürüttüğü Ar-Ge çalışmalarıyla elektrik şebekesinin kontrolünü sağlayan Merkezi Uzaktan Kontrol ve Veri İzleme (SCADA) sistemini olağanüstü durumlara karşı mobil hale getirerek bir ilke imza attı.

AA muhabirinin edindiği bilgiye göre, "Mobil SCADA Acil Komuta ve Kontrol Merkezi" ihtiyaç durumunda şirketin yerleşik SCADA merkezlerinin yerine devreye girecek ve Enerjisa'dan hizmet alan 21 milyondan fazla kullanıcıya kesintisiz elektrik sağlamak için şebeke kontrolüne erişebilecek.

Dünyada ilk kez Enerjisa Dağıtım Şirketleri tarafından tasarlanarak kullanıma alınan ve benzer stratejik altyapı hizmet sağlayıcılarına örnek oluşturacak merkez, yerleşik SCADA sistemlerine erişimin engellenebileceği deprem, sel, fırtına gibi doğal afetler, salgınlar, kimyasal, nükleer saldırılar veya terör saldırıları gibi durumlara karşı geliştirildi.

Özel bir otobüse yerleştirilen ve odalar arası geçişlerin parmak izi okuyucuyla yapıldığı sistem konumlandırıldığı yerden, Enerjisa Dağıtım Şirketleri Başkent Elektrik Dağıtım A.Ş. (Başkent EDAŞ), İstanbul Anadolu Yakası Elektrik Dağıtım A.Ş. (AYEDAŞ) ve Toroslar Elektrik Dağıtım A.Ş.'nin (Toroslar EDAŞ) elektrik şebekelerine erişerek kontrolü sağlayabiliyor.

Merkezde dokunmatik kontrol panelleriyle donatılmış yönetici ve operatör odaları ile güvenlik kameralarının yanı sıra sistemin ihtiyaç duyduğu enerjinin üretilmesi için güneş enerjisi panelleri ve alternatif enerji için jeneratör bulunuyor. Bütünleşik cihazları soğutan ve güvenli havalandırma sağlayan klimaların kullanıldığı merkezde uzun süreli görevlerde personel için tuvalet, dinlenme bölümü ve mutfak yer alıyor.

Enerjisa Enerji Üst Yöneticisi Murat Pınar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sistemin ana hedefinin "afet zamanlarında yaşanabilecek teknolojik körlüğü henüz meydana gelmeden bertaraf etmek" olduğunu söyledi.

Kritik altyapı güvenliğinin sağlanması konusunda Enerjisa bünyesinde yoğun Ar-Ge çalışmalarının yürütüldüğünü aktaran Pınar, şöyle konuştu: "Afet dönemlerinde sürdürülebilir enerji arzının sağlık, telekomünikasyon, ulaşım, güvenlik gibi kritik altyapı sistemleri için ne kadar yaşamsal olduğunu içinden geçtiğimiz dönemde bir kere daha gördük. Bu anlamda, elektrik dağıtım işinin en önemli operasyonlarından olan komuta ve kontrol görevinin lokasyondan bağımsız Mobil SCADA ile uzaktan icra edilebilmesi altyapı sistemleri için devrim niteliğinde. Günümüzde enerji güvenliğine yönelik risklerin evrildiğini ve çeşitlendiğini görüyoruz. Tehlikenin nereden geleceğini bilemesek de geldiğinde ne yapacağımızı bilmeliyiz. Bu anlayış çerçevesinde, dünyada ilk kez Enerjisa Dağıtım Şirketleri tarafından geliştirilen ve devreye alınan Mobil SCADA Acil Kontrol Merkezi ile tüm müşterilerimize kesintisiz enerji sağlamak için çalışıyoruz."

Türkiye'de 3 ayrı bölgede elektrik dağıtımından sorumlu Enerjisa, İstanbul Anadolu Yakası, Ankara, Bartın, Çankırı, Karabük, Kastamonu, Kırıkkale, Zonguldak, Adana, Osmaniye, Gaziantep, Mersin, Kilis ve Hatay'da çalışmalarını sürdürüyor.

Pandemiyle mücadele kapsamında hafta başından bu yana yeni önlemler uygulanıyor. Sokağa çıkma kısıtlamaları yeniden gündeme gelirken, SEDAŞ online çözümleriyle hızlı ve güvenilir işlem imkânı sunuyor.

Salgın dönemi boyunca, enerji ihtiyacının her an karşılanabilmesi amacıyla 7/24 sahada bulunan Sakarya Elektrik Dağıtım A.Ş. (SEDAŞ), dijital dünyada da kesintisiz hizmet sunuyor. Online portalları kullanan aboneler, evlerinden çıkmadan tüm işlemleri kolayca ve güvenilir biçimde gerçekleştirebiliyor.

20 bin kilometrekarelik alanda, 3,7 milyon nüfus ve 1,9 milyon aboneye elektrik hizmeti sağlayan SEDAŞ, müşteri memnuniyeti ve toplum sağlığı odaklı çalışmalarını sürdürüyor. Müşteri Hizmetleri Merkezlerinde yapılan pek çok işlem, dijital kanallarda daha hızlı ve güvenli biçimde tamamlanabiliyor.

Aboneler, 186 numaralı Müşteri İletişim Hattının yanı sıra; Google Play ve App Store’dan ücretsiz indirilebilen “SEDAŞ Mobil” uygulaması, SEDAŞ web sitesi üzerinden ulaşabilen canlı Web Chat hattı ve 0(530) 9 19 19 19 numaralı “SEDAŞ Whatsapp Hattı” üzerinden SEDAŞ’a en kısa sürede ulaşabiliyorlar. Ayrıca; enerji bağlantısı, şebeke, sayaç ve sokak aydınlatmalarıyla ilgili talepler, arıza ihbarları, bakım ve onarım talepleri, kaçak tahakkuk işlemleri ve itirazları www.sedas.com web sitesinde yer alan Bireysel Müşteri İşlemleri kısmından kolaylıkla iletilebiliyor.

SEDAŞ’tan yapılan açıklamada; pandemi tedbirleri kapsamında, tüketicilerin SEDAŞ Müşteri Hizmetleri Merkezlerine sırayla ve HES Kodu sorgulaması ile giriş yapılabileceği belirtildi. Açıklamada Kocaeli, Sakarya, Bolu ve Düzce’de bulunan toplam 21 operasyon noktasında bulunan Müşteri Hizmetleri Merkezlerinin tümünde uygulamanın geçerliği olduğu ifade edildi.

Cep telefonlarına indirilebilen “Hayat Eve Sığar” ve E-Devlet üzerinden ilgili bölümlere girilerek HES kodu oluşturulabiliyor. Ayrıca, HES yazıp, aralarında boşluk bırakarak sırasıyla T.C. kimlik numarası, T.C. kimlik seri numarasının son 4 hanesi ve paylaşım süresini yazıp, 2023’e SMS atan herkes kolayca HES kodunu görebiliyor.

Dünya 2020'de en sıcak kasım ayı yaşandı. Avrupa Birliği Kopernik İklim Değişikliği Servisinin hava ve yüzey sıcaklıklarını analiz ettiği rapor, Kasım 2020'nin, 1981-2010 arasındaki ortalamadan 0,8 derece daha sıcak geçtiğini ortaya koydu.

Raporda Kasım 2020 sıcaklığının, 2019 kasımında ölçülenin 0,1 derece üzerinde olduğu, Avrupa'da eylül-kasım sıcaklıklarının, standart referans döneminin 1,9 derece üzerinde seyrettiği, ayrıca bundan önce en sıcak dönemin yaşandığı 2006'daki ortalama sıcaklığın 0,4 derece üstüne çıktığı vurgulandı. 

Kopernik İklim Değişikliği Servisi yöneticilerinden Carlo Buontempo, "rekor sıcaklıkların, küresel iklim değişikliğinin uzun süreli ısınma eğilimiyle tutarlı" olduğunu söyledi. 

Buontempo, "İklim risklerini yatıştırmayı önceleyen tüm karar vericiler, bu kayıtları tehlike çanları olarak görmeli ve 2015 Paris Anlaşması'nın uluslararası taahhütlerine nasıl en iyi şekilde uyulacağını her zamankinden daha ciddi biçimde düşünmelidir." ifadesini kullandı. 

Kuzey Kutup Bölgesinde ve Sibirya'nın kuzeyinde sıcaklıkların, deniz buzu en düşük boyutuna yaklaşırken, kalıcı biçimde yüksek seyrettiğine de işaret eden Buontempo, "Bu eğilim endişe verici ve dünyanın geri kalanından daha hızlı ısındığından Kuzey Kutup Bölgesinin kapsamlı izlenmesinin önemini ortaya koyuyor." diye konuştu. 

Dünya Meteoroloji Örgütü geçen hafta yayınladığı yıllık iklim raporunda 2020'nin, 2016 ve 2019'dan sonra rekor derecede sıcak geçen üçüncü yıl olma yolunda ilerlediği açıklanmıştı.

Kaynak: Copernicus İklim Değişikliği Servisi

İngiltere Başbakanı Boris Johnson, Birleşik Krallık'ın 2030 yılına kadar emisyonları yüzde 61 azaltmaya yönelik mevcut hedefini yüzde 68’e çıkardıklarını açıkladı.

Johnson dün yaptığı açıklamada, COP 26 İklim Zirvesi öncesi emisyon hedeflerini daha da sıkılaştırarak, 2030 yılına kadar emisyonları 1990 seviyelerine göre yüzde 68 azaltacaklarını bildirdi. Yeni hedef, Birleşik Krallık’ın 2030 yılına kadar emisyonları yüzde 61 azaltmaya yönelik mevcut hedefinde önemli bir artışa işaret ediyor.

Hedefe ulaşmak için önemli politika müdahaleleri, yönetimsel değişiklikler ve yatırımların gerekli olacağı belirtiliyor ve özellikle ağır sanayi ile fosil yakıtlı taşımacılık alanında önemli adımlar atılması bekleniyor. İklim değişikliğiyle mücadele çabalarının acilen hızlandırılması gerektiğini belirten Johnson, Birleşik Krallık’ın bugüne kadarki ilerlemesi göz önüne alındığında, hedefe ulaşma konusunda fazlasıyla yeterli olduğunu savundu.

Johnson, “Emisyonlarımızı azaltabileceğimizi ve bu süreçte yüz binlerce iş yaratabileceğimizi kanıtladık. İklim değişikliğiyle mücadelede daha ileri ve daha hızlı gitmek için işletmeleri, akademisyenleri, STK’ları ve yerel toplulukları ortak bir hedefte birleştiriyoruz.” dedi.

Yeni hedef, İngiltere’nin Paris Anlaşması kapsamındaki Ulusal Katkı Beyanının (NDC) ana ayağını oluşturuyor ve konu ile ilgili ayrıntıların önümüzdeki günlerde tam olarak açıklanması bekleniyor. Hükümet, Brexit sonrası “Küresel İngiltere” stratejisini desteklemeye çalışırken, diğer ülkeleri de bu konuda teşvik etmeyi planlıyor.

Gelecek yıl Glasgow’da yapılacak COP26 İklim Zirvesi öncesinde Birleşik Krallık’ın küresel iklim liderliği hedeflerinin önemli bir parçası olarak iddialı bir NDC planı sunması önemli bir adım olarak gösteriliyor. Duyuru aynı zamanda Birleşik Krallık’ın, COP26’yı bir yıl ertelemeye zorlayan Kovid-19 salgınına rağmen, 2020 bitmeden Paris Anlaşması kapsamında belirlenen zaman çizelgesine bağlı kaldığı anlamına da geliyor.

Yeni hedefin küresel çabanın bir parçası olması gerektiğini vurgulayan Johnson, gelecek hafta Paris Anlaşması’nın beşinci yıldönümü münasebetiyle önümüzdeki düzenlenecek İklim Tutkusu Zirvesi (Climate Ambition Summit) öncesi dünya liderlerini emisyonları azaltma ve net sıfır hedefler belirleme konusunda kendi iddialı planlarını sunma çağrısında bulundu.

Başbakan’ın, geçen ay açıklanan Yeşil Sanayi Devrimi için 10 Maddelik Planı, açık deniz rüzgâr enerjisi, hidrojen, karbon yakalama teknolojileri ve elektrikli araçlar gibi alanlarda yeşil ekonomiyi büyütmeye yönelik 12 milyar sterlinlik kamu yatırımı ile destekleniyor. Bu kapsamda yeşil bina standartlarını güçlendirmek, yeşil hidrojen altyapısına yatırımı harekete geçirmek ve düşük karbonlu toplu taşıma filosunu genişletmek için yeni tedbirler alınması bekleniyor.

Kaynak: Business Green

Birleşik Krallık şebeke operatörü UK Power Networks, 5G bağlantılı akıllı trafo merkezi operasyonunun dünyadaki ilk pilotu olarak kabul edildi.

Project Constellation, trafo merkezlerinin birbirleriyle 5G üzerinden doğrudan iletişim kurmasıyla, trafo merkezi seviyesinde merkezi olmayan bir istihbarat ve kontrol sistemi geliştirmeyi hedefliyor.

Bu düzenleme ile kapasiteyi serbest bırakarak yenilenebilir enerjinin üretimdeki büyümesini destekleyerek trafo merkezlerinin kullanımını optimize etmeyi amaçlıyor.

Regülatör Ofgem'in Ağ İnovasyon Yarışması'nın son turunda onaylanan beş projeden biri olan projeye 14,4 milyon £ 'a kadar ödül verildi. Projenin iki odak noktası bulunuyor. Birincisi, merkezi aktif ağ yönetim sisteminden iletişimin kesilmesi durumunda dağıtılmış enerji kaynakları operasyonuna esneklik sağlamak için düzenlemeyi kullanmak, ikincisi ise ayrı ayrı dağıtılmış kaynak sitelerinde şebeke koruması kaybının geçersiz kılınması ve aşırı akım koruma ayarlarının dinamik olarak güncellenmesi olacak.

UK Power Networks Müşteri Hizmetleri ve İnovasyon Başkanı Ian Cameron, "Bu akıllı çözümün ülke genelinde uygulanmasını sağlayacak ve daha fazla yenilenebilir enerjinin hızlı ve verimli bir şekilde bağlanmasını sağlayacak bir platform oluşturuyoruz." dedi.

Proje, Strathclyde Üniversitesi'ndeki Power Networks Gösteri Merkezi’nde çevrimdışı denemeler yapmayı ve ardından İngiltere'nin güneydoğusundaki Maidstone ve Lewes bölgelerindeki ağda gösteriler yapmayı öneriyor. UK Power Networks, Constellation'ın elektrik şebekelerinin çalışma biçiminde bir dönüşüme işaret ettiğini söylüyor. Yerel trafo merkezlerinin, ağın nasıl çalıştığına dair milyonlarca veri noktasını analiz etmesine olanak tanıyacak. Ağ, daha yüksek hacimlerde elektrik akışını güvenli bir şekilde sağlamak için kendini yeniden yapılandıracak.

Ayrıca, diğer birçok akıllı çözüm için bir temel oluşturarak müşterilere daha fazla fayda sağlayacak. Şirket, projenin başarılı olduğunu kanıtlarsa ve ülke çapında yayılırsa çözümün 1,4GW kapasiteye kadar çıkabileceğini ve tüketicileri 2050 yılına kadar 750 milyon £ 'dan fazla kurtarabileceğini tahmin ediyor. Constellation'daki diğer ortaklar arasında Vodafone, ABB, GE ve Siemens bulunuyor.

Kaynak: Smart Energy International

Alman geliştirici ABO Wind AG (ETR: AB9) geçtiğimiz hafta Almanya'nın Hessen kentinde 445 kWh kapasiteli ilk pil depolama sistemini devreye aldığını duyurdu.

Pil, atık imha firması Abfallentsorgung Kreis Kassel için kurulduğu şirketin güneş panellerinden enerji depolayarak acil durum güç kaynağı sağlayacağını ifade etti. Şirketin artan enerji ihtiyaçlarını karşılamak için sistemin kapasitesi yüzde 30 artırılabilir.

ABO Wind, bu yıl tarifelerini güvence altına aldığı depolama dahil olmak üzere planlanan üç hibrit sistem için ve Wiesbaden'deki genel merkezinde kendi hibrit projesi için ilk projeden edindiği deneyimi kullanmayı planlıyor.

Kaynak: Renewables Now

TSKB Enerji Görünümü 2020

Raporda, Türkiye enerji sektörünün bileşenleri, enerji piyasaları trendleri ve beklentileri ile enerji yatırımları ve finansmanı ana başlıklar itibarıyla incelenmiştir. Türkiye’deki elektrik, doğal gaz, petrol, yenilenebilir enerji ve enerji verimliliği alt sektörlerine yer veriliyor.

Raporun tamamına buradan ulaşabilirsiniz.