SEKTÖRDEN HABERLER
Elder’den Kademeli Elektrik Tarifesi Açıklaması

Elektrik Dağıtım Hizmetleri Derneği (Elder), 1 Ocak 2022 tarihinden itibaren devreye giren kademeli elektrik tarifesi ve enerji piyasalarındaki gelişmelerle ilgili bir basın açıklaması yaptı.  Açıklamada şu noktalara dikkat çekildi:

“Kademeli elektrik tarifesi uygulaması ev (mesken) abone grubu alçak gerilim tek zamanlı tüketicilerinin tamamı için geçerli olup, endeks okuma dönemi boyunca günlük ortalama 5 kilovatsaat ile altında ve üstünde olmak üzere iki farklı kademeye bölünmüştür. Günlük ortalama 5 kilovatsaat ve altındaki tarifelere maliyetler düşük olarak yansıtılırken, bu uygulama ile dünya genelinde artan enerji maliyetlerinden vatandaşlarımızın korunması amaçlanmaktadır. 

Uygulamanın 1 Ocak 2022 tarihi itibarıyla yürürlüğe girmesi nedeniyle, söz konusu gruba dahil tüketicilere ait faturalarda tüm tüketimler her koşulda kademeli olarak gösterilmektedir. 1 Ocak 2022 tarife değişikliği sonrası sayaç okuması yapılan ve tüketim periyodu kısmen 31 Aralık 2021 ve öncesini kapsayan tüketicilerin faturalarında eski ve yeni tarifeler birlikte dikkate alınmaktadır.  2021 Aralık ayına ait tüketimler bir önceki dönemin tarifeleriyle faturalandırılırken 2022 Ocak ayına ait tüketimler mevcut (cari) dönemin tarifeleriyle kademeli olarak fiyatlanmaktadır. Bu uygulama EPDK tarafından belirlenmiş usul ve metodoloji kapsamında yapılmaktadır. Faturaları hakkında detaylı bilgi ihtiyacı olan tüm müşteriler elektrik tedariki yaptıkları şirketlerin çağrı merkezlerinden istedikleri zaman bilgi alabilirler.

EÜAŞ Fiyatları

Elektrik Dağıtım Şirketlerinin gelirleri 5 yıllık dönemler için sabit ve TÜFE endeksli, Görevli Tedarik Şirketlerinin gelirleri ise elektrik tedarik maliyetleri üzerinden %2,38 olarak belirlenmiştir. Dolayısıyla EÜAŞ tarafından Elektrik Dağıtım ve Görevli Tedarik Şirketlerine düşük fiyatlı elektrik satılması suretiyle bu şirketlerin fahiş karlar elde etmeleri mümkün değildir.

Kaldı ki; 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanuna göre Elektrik Dağıtım Şirketleri; genel aydınlatma ile teknik ve teknik olmayan kayıplarından dolayı enerji ihtiyaçlarını EÜAŞ’tan temin ederler. EÜAŞ, Görevli Tedarik Şirketlerine tarifesi düzenlemeye tabi olan tüketiciler için toptan satış tarifesinden elektrik enerjisi satar. Bu şirketlere tedarik edilecek enerji miktarı, EÜAŞ portföyünün yeterliliğine ve EPDK tarafından alınacak karara bağlıdır. EÜAŞ halihazırda perakende şirketlerine kısıtlı bir kapasite ile enerji tedariki yapabildiğinden; Görevli Tedarik Şirketleri enerji ihtiyaçlarının çok düşük bir miktarını EÜAŞ’tan temin edebilmektedir.

Görevli Tedarik Şirketleri yüksek miktardaki enerjiyi serbest piyasalardan yüksek fiyatlı olarak temin ederler. Serbest piyasa fiyatları küresel piyasalardaki emtia fiyatları ve döviz kurundaki artış paralelinde son bir yılda (2021 Ocak – 2022 Ocak) %275 oranında yükselmiştir.

Dolayısıyla EÜAŞ tarifesi seviyesinin piyasa maliyetlerinin altında belirlenmesi faturaları düşürmek suretiyle tüketicileri destekleyici mahiyette iken perakende şirketlerin gelirlerine bir etkisi yoktur. Bilakis maliyet tabanlı kâr oranı olmasından dolayı perakende şirketlerinin kârlılıklarını olumsuz etkilemektedir.

75 Milyar TL Yatırım

Elektrik dağıtım sektöründe faaliyet gösteren şirketler 2013 yılında tamamlanan özelleştirme ihaleleri sonucunda yaklaşık 13 milyar dolar yatırımla dağıtım hizmetlerini devralmıştır. 21 dağıtım bölgesinde faaliyet gösteren şirketlerimiz, elektrik dağıtım altyapısı için 2011 yılından 2020 sonuna kadar 2021 Haziran TÜFE bedeli ile toplam 75 milyar TL yatırım yapmıştır. Böylece, kamunun elektrik altyapısı için harcama yapmasına gerek kalmamış ve bu kaynak farklı kamusal hizmetlere aktarılabilmiştir. Elektrik dağıtım sektörü 57 bini doğrudan olmak üzere doğrudan ve dolaylı toplam 100 bin kişiye istihdam imkanı sağlamaktadır.

Yüzde 100 Düzenleme

Elektrik Dağıtım ve Görevli Tedarik Şirketlerinin faaliyetleri tamamen düzenlemeye tabiidir.

  • Elektrik Dağıtım ve Görevli Tedarik Şirketleri faaliyetleri, özel sektör marifetiyle yürütülen kamu hizmeti niteliğindedir.
  • Bu faaliyetler tamamen düzenlemeye tabi olup, bu şirketlerin gelirleri; Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) tarafından, rasyonel maliyetler hesaplanarak, tüketici faydası gözetilerek şeffaf bir şekilde beş yıllık dönemler için belirlenmektedir.
  • Tüketici memnuniyeti, hizmet ve şebeke kalitesi odağında bu şirketlere verilen hedefler, her dönem daha zorlayıcı bir şekilde güncellenmektedir.

Bu düzenlemeler ve ilkeler çerçevesinde:

  • Elektrik Dağıtım ve Görevli Tedarik Şirketleri fiyat belirleyemezler, fiyat artışı talebinde veya önerisinde bulunamazlar, faturalara herhangi bir bedeli keyfi bir şekilde yansıtamazlar, fatura kalemlerinde herhangi bir oynama yapamazlar. Aksi halde bu şirketlere lisans iptali dahil ağır cezalar uygulanmaktadır.
  • Fiyat tarifeleri EPDK tarafından tüm değer zincirindeki maliyetlere bakılarak üçer aylık dönemlerde belirlenmekte ve kamuoyu ile şeffaf bir şekilde paylaşılmaktadır.
  • EPDK tarifeleri belirlerken şirketlerin özelleştirme için ödedikleri bedeller için hiçbir şekilde karşılık ayırmaz ve döviz kurlarındaki değişimleri hiçbir şekilde dikkate almaz.

Kamuoyuna saygıyla duyurulur.”

Yosunlardan Jet Yakıtı Üreten Karbon Negatif Biyorafineri Tesisi Açıldı

Yosunlardan jet yakıtı üreten Avrupa'nın ilk ve tek karbon negatif biyorafineri tesisi açıldı. Tesisin sadece enerji üretimiyle sınırlı kalmayacağını belirten Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, “Sağlık, gıda, tarım, hayvancılık ve çevre gibi sektörlerimiz için 11 farklı yosun tabanlı bir biyoekonomi modelini hayata geçireceğiz" dedi.

Biyoekonomi Odaklı Kalkınma için Entegre Biyorafineri Konsepti Projesi (INDEPENDENT) kapsamında hayata geçirilen Avrupa’nın ilk ve tek karbon negatif biyorafineri tesisinin açılışı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Nikolaus Meyer-Landrut ve Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Sayın Prof. Dr. Mehmet Naci İnci'nin katıldığı törenle yapıldı.

Tesisin açılışında konuşan Bakan Dönmez, iklim değişikliğiyle mücadelede en büyük sorumluluğun enerji sektörü üzerinde olduğunu söyledi. Küresel sera gazı emisyonlarının yüzde 72'sinin enerji sektörü kaynaklı olduğunu dile getiren Dönmez, şöyle konuştu:

"Bu durum her ülkeye sorumlu enerji üretimi adına önemli görevler yüklüyor. Bundan sonra eylem ve icraat zamanı. Türkiye adına önemli bir Ar-Ge projesi hayata geçiyor. Fosil yakıtlara bağımlı olmadan tamamen alg dediğimiz yani yosun tabanlı doğal kaynaklar üreteceğiz. Biyojet ve biyodizel yakıtların üretimine yönelik yürütülen Ar-Ge projesinde önemli bir yol kat edildi. Jet yakıtı projesinin Ar-Ge çalışmaları tamamlandı. Bugün açacağımız tesisle birlikte büyük ölçek üretime geçiliyor. 2022'nin ikinci çeyreğinde bütün testleri ve sertifikasyon işlemleri tamamlanacak. İnşallah ilk demo uçuşumuzu bu yıl içerisinde gerçekleştirmeyi planlıyoruz. Biyoyakıt kullanan bir uçağa bindiğinizde yüzde 80 daha az sera gazıyla dünyanın dengesine zarar vermeden yolculuk yapmış olacaksınız."

Dönmez, yakıtların üretimi için gerekli yağlar kullanıldıktan sonra geriye kalan yosun posasından da farklı katma değerli ürünler üretileceğini anlattı. Tarım için biyogübre üretiminin bunlardan biri olduğunu aktaran Dönmez, tesisin bütün enerji ihtiyacını rüzgar enerjisinden karşıladığını söyledi. Üretimde kullanılan yosunların karbon tutma özelliği olduğunu belirten Dönmez, "Yosunlar, bulundukları yerdeki havayı ve suyu temizleme özelliğine sahip. Bir nevi doğal hava temizleyici. Bu tesisimizi dünyadaki benzerlerinden ayıran önemli özelliği tam bu nokta. Tesisimiz Türkiye’nin ve Avrupa'nın ilk karbon-negatif entegre biyorafinerisi. Sadece enerjiyle sınırlı olmayacak buradaki üretim. Sağlık, gıda, tarım, hayvancılık ve çevre gibi sektörlerimiz için 11 farklı yosun tabanlı bir biyoekonomi modelini hayata geçireceğiz" diye konuştu.

Kaynak: DÜNYA

Enerjide 2,8 Milyar Dolarlık Birleşme ve Satın Alma İşlemi

Danışmanlık hizmetleri veren PwC Türkiye’nin hazırladığı Türkiye Enerji Sektöründeki Birleşme ve Satın Almalar 2021 Raporu yayımlandı. Rapora göre, 2021 yılında Türkiye’de enerji sektöründe toplam 40 adet birleşme veya satın alma işlemi gerçekleşti. Bunların yaklaşık parasal değeri de 2,8 milyar dolar oldu. 2020’deki birleşme ve satın almaların yaklaşık tutarı 1,8 milyar dolar civarında gerçekleşmişti. 

PwC Türkiye’nin raporunda, 2020’de pandemi etkisiyle temposu düşen hareketliliğin, 2021’de beklenen toparlanmayı göstermediği vurgulandı. Gerçekleşen işlemlerin önemli bir kısmının ise yenilenebilir enerji tesisleriyle ilgili olduğu kaydedildi. PwC Türkiye ortaklarından Engin Alioğlu, 2021 yılında altyapı sektöründe halka duyurulan 39 birleşme ve satın alma işleminin tahmini toplam değerinin, 2020 yılını üçe katlayarak 1,5 milyar ABD dolarına yükseldiğini vurgulayarak, “Bu işlemlerin çoğu, özelleştirmeler de dahil olmak üzere yenilenebilir enerji alanında gerçekleşti. Geri kalanı termal enerji üretimi, gaz ve elektrik dağıtım ve perakende ile elektrikli araç şarj altyapısı alanlarında gerçekleşti” dedi. 

Yenilenebilir enerji tesislerine yönelik artan ilginin, özellikle ilk YEKDEM dönemi kapsamındaki ABD doları cinsinden ödemelerden faydalanan varlıklar üzerinde yoğunlaştığını anlatan Alioğlu, “Öte yandan, elektrik dağıtım ve perakende piyasasında 2021-2025 yılları arasında geçerli olan 4. Uygulama Dönemi kapsamındaki düzenlemelerin lisans sahibi şirketlerin finansal ve operasyonel yapıları üzerindeki olumlu etkisinin, bu piyasaya olan yabancı yatırımcı ilgisinin temel sebeplerinden biri olduğuna inanıyoruz” diye konuştu. 

PwC Türkiye’nin raporunda altyapı sektöründeki birleşme ve satın alma yoğunluğuna karşılık, petrol ve doğalgaz piyasalarında, özellikle akaryakıt ve LPG dağıtım segmentlerinde 2020’de hızlanan konsolidasyon dalgasının, 2021’de devamının gelmediği vurgulandı. Raporda, “Bu cephede halka açıklanan tek işlemin değeri 1,3 milyar dolar oldu” denildi. 

Raporda yer alan “Öngörüler” kısmında, 2022’de Türkiye enerji piyasasında birleşme ve satın alma işlemlerini şekillendirecek unsurlar şöyle sıralandı:

“Makroekonomik gelişmeler, elektrik dağıtım ve perakende piyasasına ilginin devamı, YEKDEM ve YEKA ile ilgili gelişmeler, alternatif finansman yöntemlerine olan ilgi ve kanuni düzenleme ihtiyacı, uluslararası finans kuruluşlarının ilgisi, Paris İklim Değişikliği Anlaşması kapsamında atılması gereken adımlar ve muhtemel TEİAŞ özelleştirmesi. “

Türkiye’nin yerli ve yabancı tüm yatırımcılar için daha güvenilir bir merkez haline getirilmesi ihtiyacına işaret edilen PwC Türkiye Raporu’nda, enerji yönetiminin genel seçim eksenli politikalar yerine, uzun vadeli bir yaklaşımla yeni stratejiler geliştirmesi gerektiği belirtildi. 

Kaynak: ENERJİ GÜNLÜĞÜ

Enerji Dağıtımında Altyapı Anlaşması

Siemens Türkiye ve SOCAR Türkiye arasında ana elektrik altyapısı iş birliği anlaşması imzalandı. Anlaşmaya göre, Siemens Türkiye 5 yıl süreyle, SOCAR Türkiye Rafineri ve Petrokimya İş Birimi çatısı altındaki STAR Rafineri, SOCAR Depolama ve Petkim Petrokimya Holding'in tüm enerji dağıtım altyapısı ile SCADA sistemlerinin kurulumunu ve yenilenmesini üstlenecek.

Siemens Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO'su Hüseyin Gelis, "Dijitalleşme süreçlerimizi hızlandırmamız ve bunun için de öncelikle yeni olana adapte olmamız önem taşıyor. Gelecek için sürdürülebilir bir büyüme stratejisi yürütmemiz, yeni nesillere daha iyi bir yaşam bırakmamızın temel taşlarından biridir. Bu vizyonla, elektrifikasyon, dijitalizasyon ve otomasyon faaliyetlerimiz ilkeli bir döngü içinde birbirlerini güçlendiriyor. Bu kapsamdaki iş birliklerimiz açısından örnek teşkil edecek bir projeyi imzalamaktan mutluluk duyuyoruz. SOCAR Türkiye'nin katma değeri yüksek faaliyetlerinin, sürdürülebilirlik ilkeleri doğrultusunda kapsamının genişletilmesi için teknoloji gücümüz ve uzmanlığımızla katkı sunacağız" dedi.

SOCAR Türkiye Rafineri ve Petrokimya İş Birimi Başkanı ve Petkim Genel Müdürü Anar Mammadov da "Altyapımızı yenilikçi dijital çözümlerle entegre etmeye büyük önem veriyoruz. Verimli ve sürdürülebilir üretimle katma değer alanımızı genişleten dijitalleşmede Siemens'in sağlayacağı altyapı desteği bize güç verecek” değerlendirmesinde bulundu.

Kaynak: MİLLİYET

Kardeşim Üşümesin, Kurtul Köyü’ndeki Miniklerin Yüzünü Güldürdü

2013 yılında Uludağ Elektrik Dağıtım AŞ (UEDAŞ) tarafından hayata geçirilen ve bugüne kadar 9 bin çocuğun gülümsemesini kazanan Kardeşim Üşümesin Projesi, minik öğrencilerin yüzünü güldürmeye devam ediyor.

Her yıl hizmet bölgesindeki Güney Marmara’nın yanı sıra ihtiyaç duyulan her ile yardım elini uzatan UEDAŞ’ın bu seferki durağı Bursa’nın Gemlik ilçesine bağlı Kurtul köyü oldu.

Bursa İl Milli Eğitim Müdürlüğü işbirliğiyle belirlenen Şehit Cem Üner Ortaokulundaki 104 çocuğun kışlık kıyafet ihtiyacının karşılandığı etkinliğe katılan Gemlik Belediyesi Başkan Yardımcısı Mert Dimili,  “İlçemizdeki okulların ihtiyaçlarının karşılanması anlamında hem bölgede hizmet verip hem de güçlü sosyal yardımların yapılması oldukça memnuniyet verici. Bu hizmetlerin daha da ivmelenerek devamını diliyoruz” diye konuştu.

UEDAŞ Genel Müdürü Gökay Fatih Danacı da yaptığı açıklamada, “9. yılımızda Kardeşim Üşümesin ile miniklerimizi giydirmeye devam ediyoruz. Önümüzdeki süreçte de ihtiyaç sahibi okullarımıza ulaşmaya devam edeceğiz. Projemizi hayata geçirirken lise öğrencilerimizle ortak ilerliyor, bu iyilik hareketine onları da dahil ediyoruz” dedi.

TREDAŞ Spor U14 Kız ve Erkek Takımları Tekirdağ Şampiyonu

Trakya’da elektriği kaliteli, sürekli ve yeterli verme sorumluluğunun yanında, sosyal sorumluluk alanında da çalışmalarına aralıksız devam eden Trakya Elektrik Dağıtım AŞ (TREDAŞ), basketbolda spora ve sporcuya desteğini sürdürüyor.

1988 yılında çocukları ruhen, bedenen ve ahlaken en iyi şekilde yetiştirmek için kurulan TREDAŞ Spor Basketbol Kulübü, 100 aşkın lisanslı sporcusuyla 34 yıldır Trakya’yı en iyi şekilde temsil ediyor. Bu tecrübe ve birikim ile sürdürülebilir başarılara imza atan kulüp, Basketbol Federasyonu’nun Türkiye çapındaki turnuvalarında önemli dereceler kazanıyor. TREDAŞ Spor U14 Kız ve Erkek takımları, 2021 - 2022 Türkiye Basketbol Federasyonu’nun faaliyet programında yer alan U14 Kızlar ve Erkekler Ligi’nde Tekirdağ Şampiyonu oldular.

TREDAŞ U14 Kız takımı, 6 takımın katıldığı ligde tüm rakiplerini mağlup ederek şampiyonluğa ulaştı. TREDAŞ U14 Erkek takımı ise 12 takımın katıldığı ligde zorlu maçların ardından şampiyonluğa göğüsledi.

TREDAŞ Spor Antrenörü Çiğdem Göroğlu yaptığı açıklamada, TREDAŞ Spor’un yıllar önce kurulma amacının, spora ve sporcuya destek olmasının yanında, sağlıklı, ahlaklı ve topluma karşı mutlu bireyler yetiştirmek olduğunu ifade ederek şunları söyledi:

“Hem kız hem de erkek çocuklarına kendini anlama ve belli bir topluluğun içinde yer alabilme fırsatını verme amacındayız. Amacımıza ulaşmak için basketbolu her zaman araç olarak kullandık. Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü ve TREDAŞ Spor Kulübü işbirliği ile kız çocuklarının spora yönlendirilmesi ve geleceğin yıldız sporcularını yetiştirip sosyal sorumluluk projemizi devam ettirmek amacındayız. Bizlere destek olan TREDAŞ Spor Kulübü yönetimine çok teşekkür ederiz. Ayrıca, kulübümüze antrenör ve kız sporcu desteğinde bulunan Tekirdağ Gençlik ve Spor İl Müdürü Ahmet Üzgün’e, Spor Şube Müdürü Abdullah Yılmaz’a, İlçe Müdürü Hüseyin Mutlu’ya ve Okul Sporları Şube Müdürü Adem Hiçyılmaz’a da teşekkürler.”

TREDAŞ Spor Antrenörü Hakan Sınırlı da, zor bir sezon geçirdiklerini ifade ederek, takımın bu zorlukların üstesinden geldiğini ve sonunda hak edilen şampiyonluklar yaşadıklarını ifade etti. Sınırlı, “Zorlu bu sağlık süreciyle birlikte çalışmalarımıza hep devam ettik zor maçlar oynadık ama yılmadık ve sonunu çok şükür şampiyonlukla taçlandırdık. TREDAŞ ailesi olarak çok mutluyuz” diye konuştu.

TREDAŞ Spor, böylece Türkiye Basketbol Federasyonu tarafından düzenlenecek Marmara Bölge Şampiyonası finallerine katılmaya hak kazandı.

DÜNYADAN HABERLER
“Yeşil Enerji Yüksek Enflasyon Yaratabilir" Uyarısı

Euro Bölgesi'nde enerji fiyatları enflasyon üzerinde baskı yaratırken, Avrupa Merkez Bankası yetkilisinden enflasyon uyarısı geldi. Avrupa Merkez Bankası (AMB) Yönetim Kurulu Üyesi Isabel Schnabel iklim değişikliği ile mücadele etmeye yönelik politikaların enerji fiyatlarını uzun süre yüksek tutmasının olası olduğunu ve Avrupa Merkez Bankası'nın teşviklerinin planlanandan daha erken sürede bitirmesine yol açabileceğini söyledi.

Amerikan Finans Birlikleri'nin yıllık toplantısında konuşan Schnabel fosil yakıtlardan daha çevre dostu düşük karbonlu ekonomiye planlanan geçişin orta vadede baz enflasyon tahminleri için yukarı yönlü ciddi riskler barındırdığını kaydetti. Schnabel yeşil enerji sürecindeki enflasyonun merkez bankalarının pozisyonunu gözden geçirmesine neden olabileceğini de söyledi.

Enflasyon Aralık ayında Avrupa Merkez Bankası’nın yükselişin geçici olduğu görüşünün aksine artışını sürdürerek rekor tazeledi. Tüketici fiyatları Aralık’ta yıllık yüzde 5 arttı. Önceki ay enflasyon yüzde 4,9 artarak rekor kırmıştı. Bloomberg’in anketine katılan ekonomistlerin medyan tahmini yüzde 4,8’di. Gıda ve enerji hariç TÜFE de Kasım ayında olduğu gibi yıllık yüzde 2,6 arttı.

AMB Başkanı Christine Lagarde geçen ay enflasyonun bir süre daha yüksek seyredeceğini, daha sonra yüzde 2’lik hedefe ulaşılacağını belirtmişti. Lagarde fiyat artışına en doğru tepkinin faiz artışı olmayacağını ifade etmişti. Buna rağmen piyasalar yıl sonuna kadar bir faiz artışı fiyatlıyor.

Bölgede doğalgaz fiyatlarında yükseliş sıkıntısı devam ediyor. Bu yükseliş, enerjiye bağlı sektörlerde üretimi tehdit ediyor.

Kaynak: BLOOMBERG HT

IEA Başkanı Birol, Fransa'nın 'Legion d'Honneur' Nişanına Layık Görüldü

Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) Başkanı Fatih Birol, iklim değişikliğiyle mücadeleye katkıları nedeniyle Fransa'nın en üst düzey devlet nişanı olan Legion d'Honneur'e layık görüldü.

Fransa tarafından Napoleon Bonaparte döneminden itibaren tüm dünyada üstün başarılı kişileri ödüllendirmek amacıyla verilen ve Fransa'nın en prestijli devlet nişanı kabul edilen "Officier dans L'Ordre National de la Legion d'Honneur" ile ödüllendirilen Uluslararası Enerji Ajansı Başkanı Fatih Birol, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bu ödülün kendisini gururlandırdığını belirtti.

Birol, 2015'te imzalanan ve halihazırda 190'ın üzerinde ülkenin onayladığı Paris Anlaşması'nın hedeflerinin başarılması için çalışmalar yürüttüklerini ifade ederek, "Paris Anlaşması, İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra yapılan en önemli anlaşma. Bu anlaşmanın amacı, iklim krizinin önüne geçmek. Biz geçen sene Paris Anlaşması hedeflerinin hayata geçmesi için küresel enerji sektöründe hangi somut adımlar atılması gerektiğini ve bu adımlara dair bir yol haritası çizdik" diye konuştu.

Bu yol haritasında dünyadaki enerji sektörünü nasıl değiştirmek gerektiğini ve sektörün Paris Anlaşması hedefleriyle nasıl uyumlu hale geleceğini analiz ettiklerini aktaran Birol, şöyle konuştu:

"Bu analizin yanı sıra bir yandan Paris Anlaşması hedeflerine ulaşmaya çalışırken aynı zamanda enerji fiyatları nasıl makul bir düzeyde tutulabilir ve enerji güvenliği nasıl sağlanabilir diye bu çalışmaları yaptık. Paris Anlaşması taahhütlerini yerine getirirken konuya gelişmekte olan ülkelerin penceresinden baktık. Yaptığımız bu çalışmalar devlet nişanına layık görülmemizi sağladığı için de çok mutluyum" diye konuştu.

Birol, TIME dergisi tarafından 2021'de de dünyanın en etkili 100 kişisi listesindeki tek Türk olmuştu.

Kaynak: AA

AB, Nükleer Santrallere 500 Milyar Euro'luk Yatırım Öngörüyor

AB Komisyonu İç Pazardan Sorumlu Üyesi Breton, nükleerin Avrupa'nın enerji üretiminde önemli rol oynayacağını belirterek, yeni nesil nükleer santrallere 2050'ye kadar 500 milyar Euro'luk yatırım yapılması gerektiğini açıkladı.

Avrupa Birliği (AB) Komisyonu İç Pazardan Sorumlu Üyesi Thierry Breton, bir Fransız gazetesine verdiği demeçte, nükleer enerjinin AB'nin 2050 yılına kadar iklime zarar vermeyen bir kıtaya dönüşme hedefini yakalamak için gerekli olduğunu ifade etti. Avrupa'da elektik talebinin gelecek 30 yılda iki kat artacağına işaret eden Breton, karbonsuz elektrik üretimini yükseltmenin önemli olduğunu anlattı. Breton, karbonsuz elektrik üretim kapasitesini artırmak için nükleer ve yenilenebilir enerji alanında önemli yatırımlar yapılması gerektiğine dikkati çekti.

Nükleerin, enerji dönüşümünde önemli rol oynadığını ve bunun AB'nin sürdürülebilir yatırım sınıflandırılmasından dışlanamayacağını ifade eden Breton, "AB'nin yeşil yatırım sınıflandırması uygun koşullu sermayeye erişimi sağlamak üzere tasarlandı." değerlendirmesinde bulundu.

Breton, AB'de üretilen elektriğin yüzde 26’sının nükleer kaynaklı olduğuna dikkati çekti.

Avrupa'da gelecek yıllarda bazı eskiyen nükleer santrallerin kapanacağını anımsatan Breton, "Sıfır emisyon hedefini yakalamak için devasa yatırımların seferber edilmesi gerekir. Sadece mevcut nükleer santraller için 2030'a kadar 50 milyar Euro, yeni nesil nükleer santraller için ise 2050'ye kadar 500 milyar Euro yatırım gerekecek. Bu, nükleere yılda yaklaşık 20 milyar Euro'luk yatırım anlamına geliyor" ifadelerini kullandı.

AB Komisyonu, yeni nükleer enerji ve doğal gaz santrallerini yeşil yatırım olarak sınıflandırmaya hazırlanıyor. Yeni sınıflandırmanın yürürlüğe girmesi halinde 2045 yılından önce ruhsat alan nükleer enerji santralleri yeşil yatırım olarak kabul edilecek.

Nükleer ve doğal gaz yatırımlarının AB tarafından iklim ve çevre dostu olarak tanımlanması ise üye ülkeler arasında derin çatlağa neden oluyor. Bazı ülkeler, çevreciler ve çeşitli sivil toplum örgütleri nükleer ve doğal gazın sürdürülebilir ve yeşil olarak tanımlanmasını AB iklim hedefleriyle çelişkili görüyor.

Nükleerin AB tarafından yeşil yatırım olarak tanımlanmasına Almanya, Avusturya, Danimarka, Portekiz ve İspanya tepki gösteriyor. Fransa ile birlikte Macaristan, Polonya, Finlandiya, Bulgaristan, Hırvatistan, Çekya, Romanya, Slovakya ve Slovenya ise nükleer santrallerin yeşil yatırım sınıflandırma çerçevesine dahil edilmesini istiyor. AB üyesi 27 ülkeden 13'ü elektrik üretiminde nükleer santralleri kullanıyor. AB ülkelerinde toplam 106 çalıştırılabilir durumda nükleer reaktör yer alıyor.

Kaynak: AA

Güneş, Almanya'nın Elektrik İhtiyacının Yüzde 10'unu Karşılar Duruma Geldi

2021 yılında toplam 5 bin 300 MW güneş enerjsi kurulumu yapılan Almanya’da güneş, elektrik ihtiyacının yüzde 10’unu karşılıyor. Alman Güneş Enerjsi Endüstrisi Birliği’nin (BSW) kesin olmayan verilerine göre, Almanya’da yeni güneş enerjisi kurulumları 2021 yılında 5 bin 300 MW olarak gerçekleşti. Verilere göre, 2021'de yaklaşık 240 bin yeni güneş panel şebekeye bağlandı. Ayrıca güneş elektriği satışları bir önceki yıla göre yüzde 10 oranında arttı. BSW, Almanya'daki yerel elektrik tüketiminin yaklaşık yüzde 10'unun artık güneş enerjisi santralleri tarafından karşılanacağını açıkladı.

Önümüzdeki dönemde tüm uygun çatı alanlarına güneş sistem kurmayı hedefleyen Almanya'da hükümet, şu anda yaklaşık 59 bin MW olan güneş enerjisi kurulu kapasitesini 2030 yılına kadar 200 bin MW'a çıkarmayı hedefliyor.

Kaynak: RENEWS

HAFTANIN RAPORU

Küresel ısınma dünya nüfusunun yüzde 92’sini etkileyecek

Communications Earth and Environment Dergisi'nde yayımlanan araştırma, endüstriyel devrim sonrasında yayılan karbon emisyonlarına bağlı aşırı hava olaylarının ve küresel ısınmanın dünya nüfusunun yüzde 92'sini etkileyeceğini ortaya koydu. Araştırmacılar 2030'a kadar 165 ülkeden yüze 92'sinde -bugüne kadar yüzyılda bir görülen şeklinde tarif edilen- aşırı sıcak olarak tarihe geçecek bir yıl yaşayacağını hesapladı.

Araştırma günümüzün en fazla karbon emisyonu üreten 5 ülkesinden; Çin, ABD, AB, Hindistan ve Rusya'dan toplanan bilgiler ışığında hazırlandı. "Communications Earth and Environment" dergisinde yayımlanan makalenin yazarlarından Alexander Nauels, "Herkes için daha sıcak bir dünyaya doğru ilerliyoruz" dedi.

Araştırmanın sonuçlarına göre; önde gelen 5 ülkeden salınan gazların 1991 yılı seviyesine inmesi durumunda ise, etkilenme oranı yüzde 46'ya gerileyebilir. Araştırmacılar, en fazla etkinin Afrika'da gözlemleneceğini belirtti. Ancak uzmanlar, iklimsel değişikliklerin ise en fazla kuzey yarım kürede, yüksek bölgelerde yaşanacağını öngörüyor.

Raporun tamamına BURADAN ulaşabilirsiniz.

İNFOGRAFİK / GRAFİK