Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, 6 Şubat'ta meydana gelen depremlerin etkilediği illerde elektrik ve doğal gaz altyapısına ilişkin çalışmaların hızla sürdüğünü belirterek, “Yoğun hasarlı bölgeler dışında hasarsız ve az hasarlı binalara elektrik arzı büyük oranda tamamlandı” dedi.
Dönmez, A Haber'de katıldığı canlı yayında gündeme ilişkin soruları yanıtlarken yoğun hasarlı bölgeler dışında hasarsız ve az hasarlı binalara elektrik arzının büyük oranda tamamlandığını kaydetti. Doğal gazda ALO 187 hattı ve bazı şehirlerde özel WhatsApp hatları oluşturulduğunu dile getiren Fatih Dönmez, “Vatandaşlara bir etiketle bildiriliyor. Oraya düşen ihbarları ve talepleri şirketlerimiz anında karşılamaya çalışıyor” diye konuştu.
Dönmez, “Elbistan gibi çok sorun olduğu bölgelerde de depremin ilk anlarında -15 derece soğuk hava vardı. Vatandaşlarımız doğal olarak evlerini terk etmişti. Kombilerinde, kazanlarında, ısıtma sistemlerinde, radyatörlerinde bunların su var. Sıfırın altındaki sıcaklıklardan dolayı donma ve buna bağlı olarak borularda, tesisatlarda hasarlar, patlaklar oluştu. Gazı biz kapısına kadar getirmiş olsak da vatandaşımızın ısıtma sistemi ile ilgili sorunlar var. Aşamalı olarak bunları kontrollü bir şekilde sağlamaya çalışıyoruz” ifadelerini kullandı. Bakan Dönmez, deprem bölgesine Türkiye Kömür İşletmeleri vasıtasıyla 45 bin ton kömür sevk ettiklerine dikkati çekerek, “Vatandaşlarımız çadır kentlerde veya hasarsız evlerinde oturuyor. Bu bölgelerde gelecek ilave talepleri de anında karşılama yoluna gidiyoruz. An itibarıyla ısınmada katı yakıt anlamında bir sıkıntı yaşanmıyor” dedi.
Bölgedeki santrallere ilişkin son durumu değerlendiren Dönmez, şu bilgileri verdi:
“Afşin Elbistan'da 2 termik santralimiz vardı. Bunlar 'Afşin A' ve 'Afşin B' adını verdiğimiz güçlü santraller. Bu santraller ilk depremden fazla olumsuz etkilenmemişti fakat aynı gün Elbistan merkezli deprem tam bu bölgede olduğu için oradaki termik santrallerimizde sorun oluştu ve şu anda hizmet dışı. Hasar tespit çalışmaları tamamlandı. Bakım onarım çalışmalarına başladık. En kısa sürede servise almayı hedefliyoruz. Bu arada bizim bu santrallerin yokluğunu hissettirmeyecek şekilde zaten arz tarafında başka santrallerimiz de var. Şu anda elektrik anlamında gerek sanayinin gerekse şehirlerin ihtiyaçlarını karşılayacak elektrik üretim sistemimiz yeteri kadar var ve çalışmalara da devam ediyoruz.”
Dönmez, konteynerlerin elektrik ihtiyacına ilişkin ise “Yer belirlenirken elektrik dağıtım şirketlerine de aynı şekilde bilgi veriliyor. İhtiyaç duyulan enerji hesaplanıyor ve konteyner kentlere de elektriği hazır hale getiriyoruz. Konteyner kentlerini kuran, üstlenen firmalar da içerisindeki diğer alt yapıları yapıyor. Dolayısıyla eş zamanlı olarak gidiyor. Konteyner bittiğinde her türlü altyapı ihtiyaçlarını da tamamlamış oluyoruz” diye konuştu. Depremzede vatandaşların fatura ödemelerine ilişkin Dönmez, şunları söyledi:
“Olayın yaşandığı ilk günlerde biz tahsilat işi yapmayacağımızı ve 3 ay süreyle ertelediğimizi duyurmuştuk. Hasar durumlarına göre bu vatandaşlarımıza ne yapabiliriz, bu çalışmaları da bir taraftan yürütüyoruz. Tamamlanır tamamlanmaz da Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından açıklanacak. Öbür taraftan, bu bölgede yaşayıp da deprem bölgesi dışına çıkan vatandaşlarımızın da geçici ikametgahlarında abonelik işlemleri yaptırması gerekiyordu. Aldığımız bir kararla güvence bedeli alınmaması gerektiğini ifade etik. Vatandaşlarımız depremzede olduğunu e-Devlet'ten indirecekleri bir belge ile belgelendirdiği takdirde Türkiye'nin herhangi bir yerinde elektrik ve doğal gaz aboneliğinde güvence bedeli ödemeyecek.”
Dönmez, Akkuyu Nükleer Güç Santrali'ndeki çalışmalara ilişkin, “Şirket ilk incelemeleri yaptı, herhangi bir sorun olmadığını açıkladı. Akkuyu'nun iş makinası ve personel imkanlarını da biz kurtarma çalışmalarına ihtiyaç olduğu için oradan çekmiştik. Şimdi arama kurtarma çalışmaları bölge genelinde tamamlandığı için iş makinaları tekrar Akkuyu'ya gitmeye başladı. Çalışmalar da yeniden eski hızına ulaştı. Akkuyu'yu bu yıl sonuna kadar bitirmeyi planlıyorduk. Ben de önümüzdeki hafta santrale gidip değerlendirme toplantısı yapacağım. Arkadaşlarla hem depremle ilgili konuları, hem de kalan iş ve takvim çerçevesinde diğer hususları birlikte gözden geçireceğiz” diye konuştu.
Kaynak: AA
Konut kredilerinde azami kredi tutarı sınırlamaları yükseltildi. Enerji verimliliği kategorisi yüksek konuta daha fazla kredi verilecek. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) konut kredilerinde azami kredi tutarı sınırlamalarını yukarı yönde güncelledi. Daha önce fiyatı azami 10 milyon TL’ye kadar olan yeni konutlara kredi verilebilirken, güncellemeden sonra 20 milyon TL’ye kadar fiyatlanan konutlar da kapsam dahiline alındı. Ayrıca enerji tüketimi açısından daha verimli binalardaki konutlara daha yüksek oranda kredi verilecek.
BDDK, değeri 5 milyon TL altında olan yeni konutlarda enerji verimliliğine göre yüzde 80 ila yüzde 90 oranında kredi kullanımına izin verecek. Önceki seviye 2 milyon TL düzeyindeydi. Değeri 5 milyon TL ile 10 milyon TL arası olan yeni konutlarda ise enerji verimliliğine göre yüzde 70 ila yüzde 80 oranında kredi kullanımına izin verilecek. Değeri 10 milyon TL ile 20 milyon TL arası olan birinci el konutlardaysa enerji verimliliği kategorisine göre değişmek üzere, yüzde 60 ila yüzde 70 oranında kredi kullanılabilecek. 20 milyon TL’nin üzerinde fiyatlanan yeni konutlarda ise kredi oranı, enerji verimliliği kategorisine göre farklılaşacak şekilde, konut fiyatının azami yüzde 50’si ile yüzde 60’ı arasında olabilecek.
Farklı enerji verimliliği kategorileri, ikinci el konutlarda da kredi oranını belirleyecek. Buna göre 1 milyon TL’nin altında fiyatlanan ikinci el konutlarda azami kredi tutarı yüzde 90 olacak. 1 milyon TL ile 2 milyon TL’ye satılan ikinci el konutlarda azami kredi tutarları enerji verimliliği durumuna göre değişecek şekilde, yüzde 60 ile yüzde 70 arasında değişecek. 2 milyon TL ile 5 milyon TL arasında satılan ikinci el konutlardaki azami tutar ise yüzde 50 ve yüzde 60 arasında değişecek.
Düzenlemede 5 milyon TL ile 10 milyon TL arası fiyatla satılan ikinci el konutlara alınacak kredi tutarı, yüzde hesabıyla değil tutar olarak belirlendi. Buna göre enerji verimliliği kategorisi A olan konutlara azami 3 milyon TL; enerji verimliliği kategorisi B olan konutlara azami 2,75 milyon TL; diğer enerji verimliliği kategorilerindeki konutlara ise azami 2,5 milyon TL kredi verilebilecek. Değeri 10 milyon TL'yi aşan ikinci el konutlara hiçbir koşulda kredi verilmeyecek.
Kaynak: ENERJİGÜNLÜĞÜ
Türkiye'nin lisanslı elektrik üretimi, Aralık 2022’de bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 9,5 azalışla 25 milyon 820 bin 853 MWh oldu.
Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunun (EPDK) Aralık 2022’ye ilişkin Elektrik Piyasası Sektör Raporu’na göre, lisanslı elektrik üretiminin yüzde 27,4’ü ithal kömür santralleri, yüzde 25,5’i doğal gaz santralleri, yüzde 14,9’u linyit santralleri, yüzde 12,7’si barajlı hidroelektrik santralleri ve 10,2’si rüzgar santrallerinden sağlandı. Bu kaynakları sırasıyla jeotermal, biyokütle, güneş, taş kömürü, asfaltit ve fuel oil izledi.
Faturalanan elektrik tüketim miktarı ise aynı dönemde yaklaşık yüzde 6,8 azalarak 20 milyon 263 bin 527 MWh olarak gerçekleşti. Tüketimin yüzde 45’i sanayi, yüzde 25,2’si kamu ve özel hizmetler sektörü ile diğer aboneler, yüzde 24,8’i mesken aboneleri tarafından gerçekleştirildi. Aydınlatmanın payı yüzde 3, tarımsal faaliyetlerin payı ise yüzde 2,1 olarak kayıtlara geçti.
Kaynak: DÜNYA
Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO), kendi sahalarından elde ettiği petrol ve doğalgazdan elektrik üretebilecek. TPAO’nun ana statüsünde değişiklik yapılmasına dair Cumhurbaşkanı Kararı, Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Kararla, “TPAO'nun amaç ve faaliyet konuları” başlıklı ana statüsünün ilgili maddesine, “deniz alanlarında arama, üretim, taşıma ve depolama faaliyetlerinin gerektirdiği sismik, sondaj, kuyu tamamlama, workover ve diğer her türlü servis hizmeti faaliyetlerini yapmak veya yaptırmak, gemi ve liman işletmeciliği yapmak veya yaptırmak, gemi ve liman işletmeciliğinin gerektirdiği her türlü tesisi ve müştemilatını inşa etmek/ettirmek, kurmak/kurdurmak ve işletmek/işlettirmek” ibareleri eklendi.
Ayrıca TPAO, kendi sahalarında ürettiği petrol ve doğalgazdan elektrik üretimi yapabilecek. Şirket, ürettiği elektrik enerjisini iletim ve dağıtım sistemi aracılığıyla faaliyet konusu işlerde ihtiyaçları için kullanabilecek. Karar, Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi'nde yayımlandığı gün yürürlüğe girecek.
Kaynak: HABERTÜRK
Enerjisa Enerji, 2023 yılında yapacağı 15 milyar liralık yatırımın önemli bir bölümünü depremden etkilenen Toroslar bölgesine yapacağını duyurdu. Şirket, depremin yaşandığı ilk günden itibaren büyük bir hasar alan elektrik şebekesinin yeniden enerjilendirilmesi ve bölge halkının ihtiyaçlarının giderilmesi adına bölgeye yapılacak ilave yatırımların haricinde, 370 milyon liralık bir kaynak ayırdı. Bu kaynağın önümüzdeki üç aylık süreçte yaklaşık 1 milyar lira düzeyine çıkması öngörülüyor.
Türkiye'nin enerji dönüşümüne öncülük eden dağıtım, perakende satış ve müşteri çözümleri şirketlerinden Enerjisa Enerji, birçok ili etkileyen depremin ardından yaşanan elektrik sorunlarını gidermek için çalışmalarına devam ediyor. İlk etapta, kısa süre içinde bölgeye enerji sağlayan şirket, art arda yaşanan depremlerin oluşturduğu sorunlar sonrasında depremden etkilenen beş ilin dördünde normal faaliyetlerine başladı.
Yapılan açıklamaya göre; Adana, Gaziantep, Kilis ve Osmaniye illerinde dağıtım şebekeleri ve jeneratörler aracılığıyla enerji arzı yeniden düzenlenerek normale geçiş sağlandı. Hatay'da ise hastaneler, havalimanı, çadır kentler, baz istasyonları, cadde ve sokak aydınlatmaları gibi tüm kritik noktalara elektrik verildi.
Deprem felaketinin etkilediği 11 şehirden beşi Enerjisa Enerji Dağıtım Şirketlerinden Toroslar EDAŞ ve perakende satış şirketinin faaliyet bölgesinde yer alıyor. 6 Şubat ve sonrasında yaşanan depremlerden Toroslar bölgesinde görev yapan 4 bin 507 Enerjisa Enerji çalışanı ve aileleri ciddi şekilde etkilendi. 31 çalışan enkaz altından kurtarıldı, 69 çalışan birinci dereceden yakınını kaybederken, 429 çalışanın ise evleri yıkıldı ya da ağır hasar aldı. Bölgede hayatını kaybeden 15 çalışanı olan şirket, bu kayıpların üzüntüsüyle birlikte sahada bölge çalışanlarının, kendi bünyesinde bulunan Başkent EDAŞ, Ayedaş ve diğer dağıtım bölgelerinden gelen çalışanların oluşturduğu toplamda 3 bin 147 kişilik bir ekip sahada çalışmaya devam ediyor. Sahada 3 bin 282 donanımlı araçlı çalışanlara ilave 2 bin 472 jeneratörü de kritik yerlere yerleştirildi. Bununla birlikte, müşteri hizmetlerinin de aksamaması için afet bölgesinde yer alan 12 Enerjisa Müşteri Hizmet Merkezi'nin sekizi, 34 Enerjisa İşlem Merkezi'nin de 27'si açılarak hizmet vermeye devam ediyor. Yaşanan tüm zorluklara rağmen Enerjisa Enerji yönetim ekipleri, Ayedaş ve Başkent merkez ofis çalışanları dahil olmak üzere şirketteki herkes bölgenin ayağa kaldırılması için sahada çalışmalarını sürdürüyor.
Afette evlerini kaybeden çalışanları ve aileleri için geçici konaklama ve sıcak yemek ihtiyacı da Toroslar bölgesindeki şirket tesislerinde sağlanmış durumda. Enerjisa'nın kurduğu konteyner ve çadır yerleşkelerinde toplam 660 kişi konaklıyor. Depremin yaralarını sarmak için yatırımlara hız vereceklerini belirten Enerjisa Enerji CEO'su Murat Pınar, “Bu topraklardan aldığını bu topraklara geri verme kültürünü benimseyen bir şirket olarak, depremin yaşandığı ilk günden itibaren büyük bir hasar alan elektrik şebekesinin yeniden enerjilendirilmesi ve bölge halkının ihtiyaçlarının giderilmesi adına ilave 370 milyon liralık bir kaynak ayırdık. Bundan sonra da elektrik şebekesinin ve bölge insanlarının yeniden toparlanması için destek olmayı hedefliyoruz. Bunun için, 2023 yılında yatırımlarımızı geçen yıla göre üç katına çıkararak 15 milyar liraya yükseltiyoruz. Bu yatırımın büyük bölümünü depremden etkilenen Toroslar bölgesine şebeke modernizasyonu, teknoloji ve akıllı şebeke uygulamalarıyla aktaracağız” dedi.
Bölgenin ülke ekonomisine katkısının da altını çizen Murat Pınar, Toroslar bölgesine hizmet ederken önemli bir istihdam da sağladıklarını; bölgedeki insan kaynağına da yatırım yapmak üzere, sadece konaklama yardımları değil, nitelikli teknik eğitim merkezleri ve yeni enerji teknolojileri alanlarında yeni iş alanları oluşturacaklarını da belirtti.
Kahramanmaraş ve Adıyaman’da elektrik dağıtım hizmeti veren AKEDAŞ Elektrik Dağıtım AŞ, AFAD tarafından Kahramanmaraş'ta 43, Adıyaman'da 16 bölgede kurulan çadırların tamamına enerji verildiğini bildirdi.
AKEDAŞ’tan yapılan açıklamada, merkez üssü Kahramanmaraş olan depremlerde, elektrik iletim ve dağıtım hatları ile trafoların da hasar gördüğü belirtildi. İlk andan itibaren, elektrik dağıtım şebekelerinde hasar tespitleri yapılarak bölgeye yeniden enerji verilmesi için çalışmalara başlandığı ifade edilen açıklamada şunlar kaydedildi:
“Bu kapsamda AFAD ile koordinasyon içerisinde gerçekleştirdiğimiz planlama doğrultusunda, il ve ilçe merkezlerimizde enkazlar ve arama kurtarma faaliyetleri açısından hayati tehlike arz etmeyen bölgeler beslenmeye başlanmış, geldiğimiz noktada Kahramanmaraş ve Adıyaman illerimizde alçak gerilim ve orta gerilim şebekelerimiz yüzde 99 oranında enerjilendirilmiştir. Bu kapsamda Kahramanmaraş'ta mevcut 8 bin 132 trafomuzun 8 bin 99'u enerjilendirilmiş olup 33 trafomuz için çalışmalarımız devam etmekte; Adıyaman'da mevcut 5 bin 535 trafomuzun 5 bin 514’ü enerjilendirilmiş olup 21 trafomuz için de çalışmalarımız devam etmektedir.”
Artçı depremler ve evlerin kullanılamayacak durumda olması nedeniyle çadırlar kurulduğu hatırlatılan açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
“Vatandaşlarımız için AFAD tarafından Kahramanmaraş'ta 43 lokasyonda kurulan toplam 10 bin 324 çadırın tamamı ile Adıyaman'da yine AFAD tarafından 16 lokasyonda kurulan toplam 4 bin 940 adet çadırın tamamı enerjilendirilmiş durumdadır. Geldiğimiz nokta itibarıyla Türkiye'nin dört bir yanında görevli dağıtım şirketleri, büyük bir personel ve ekipman desteği ile yanımızda yer almaktadır. Bu kapsamda şu an Kahramanmaraş ve Adıyaman bölgelerimizde destek ekiplerimiz ile birlikte toplam 949 personel, 216 adet araç ile çalışmalarımıza devam ederken, şebeke üzerinden enerjilendirilmesi henüz mümkün olmayan bölgeler için 9 bin 202 kilovolt amper gücünde toplam 162 adet jeneratör devreye alınmış durumdadır. Kahramanmaraş ve Adıyaman için ilk andan itibaren gerek enkazlardan yaralıların kurtarılması gerekse elektrik şebekemizin ayağa kaldırılması adına büyük bir özveri ile çalışan personellerimizle birlikte, bizleri bu büyük yıkım karşısında yalnız bırakmayan dağıtım şirketlerimiz ve personellerine de gönülden teşekkür ediyoruz.”
Rusya-Ukrayna Savaşı'nın geride kalan birinci yılında derinleşen enerji krizinde küresel enerji görünümü yeniden şekillendi. AB Ocak-Eylül döneminde doğal gaz ithalatına 252 milyar Euro öderken, bu rakam geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 286 yükseldi. Rusya’nın Ocak 2022-Ocak 2023 döneminde petrol ve gazdan elde ettiği gelir yüzde 46 azaldı. Rusya'nın enerji dünyasındaki konumunu kalıcı olarak kaybetme ihtimaliyle karşı karşıya olduğu bu dönemde, Avrupa'nın gaz tedarik güvenliğine ilişkin belirsizlikler ise sürüyor.
Araştırma kuruluşu Zero Carbon Analytics verilerinden derlenen bilgilere göre, Avrupa Birliği’nin (AB) Rusya'dan gaz ithalatı yüzde 75 azaldı. Rus gazını ağırlıklı olarak sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) ithalatıyla ikame eden AB ülkelerinde, LNG kapasitesi kısa zamanda önemli oranda genişledi. AB’nin doğal gaz talebi 2022'nin Ocak-Eylül döneminde yüzde 10 azalırken talebin 2030’a kadar yüzde 43 azalması bekleniyor.
Küresel doğal gaz talebinin ise 2030'dan önce pik yapacağı ve gelecek üç yılda elektrik talebindeki büyümenin yüzde 88'inin yenilenebilir kaynaklardan, sadece yüzde 1'inin fosil yakıtlardan karşılanacağı öngörülüyor. Geçen yıl savaşın başlamasının ardından sürekli artış göstererek rekor seviyeye çıkan doğal gaz ve kömür fiyatları, elektrik maliyetlerindeki artışın yüzde 90'ını oluşturdu. AB Ocak-Eylül döneminde doğal gaz ithalatına 252 milyar Euro öderken, bu rakam geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 286 yükseldi. Rekor fiyatlar, en büyük LNG ithalatçıları arasında yer alan Asya ülkelerinin talebini de vurdu. Asya bölgesinin LNG talebi 2022'de yüzde 7 azalışla son 7 yıldaki ilk düşüşü kaydetti.
Savaş nedeniyle Batılı ülkelerin Rusya'ya uyguladığı ambargolar, ülkenin özellikle enerjideki ticari ortaklarını ve ihracat destinasyonlarını değiştirirken, ekonomisine de darbe vurdu. Rus ham petrol ve petrol ürünlerine uygulanan ambargonun Rus ekonomisine günlük 280 milyon avroya mal olduğu hesaplanıyor. Rusya'nın Ocak 2022-Ocak 2023 döneminde petrol ve gazdan elde ettiği gelir yüzde 46 azaldı. Hükümet harcamalarının savaş nedeniyle yüzde 59 arttığı hesaba katıldığında, Rusya'nın kamu açığı Ocak 2023'te 25 milyar dolar oldu.
Uluslararası Enerji Ajansı (UEA) Başkanı Fatih Birol, savaşın ilk yılında küresel enerji piyasalarında görülen gelişmelere ilişkin kaleme aldığı yazısında, Rusya'nın Avrupa'ya gaz tedarikinin savaş öncesi döneme göre yüzde 80 azaldığını kaydetti. Rusya’nın indirimli fiyat uygulaması sayesinde küresel piyasalara petrol ihracatının ise sadece kısıtlı oranda düştüğünü ifade eden Birol, “Rusya'nın gaz ve petrol gelirleri Ocak 2023'te 12 milyar dolar geriledi. Bu rakam geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 40 seviyesinde düşüş demek. Bu noktadan sonra Rusya'nın petrol ve gazdaki piyasa gücünün daha da düşeceğini göreceğiz. Rusya’nın küresel gaz ticaretindeki payı 2021’deki yüzde 25 seviyesinden 2023’te yüzde 13'e gerilerken, AB gaz talebindeki payı yüzde 40’tan yüzde 10’a düştü” bilgisini paylaştı.
Birol, Rusya’nın petrol ve gaz üretimindeki düşüşlerin yanı sıra enerji dünyasındaki konumunu tamamen kaybetme ihtimaliyle karşı karşıya olduğunu belirterek, “Bu yıldaki gelişmelerin ilk çıkarımı şu ki Rusya enerji kartını oynadı ve kazanmadı. Şu anda sadece müşterilerini kaybetmiyor, yaptırımlar nedeniyle kilit teknolojilere ve finansmana erişimini de kaybediyor” değerlendirmesinde bulundu.
Kaynak: BLOOMBERGHT
Açık deniz rüzgar santralleri için kullanılan destek gemilerini tamamen elektrikli operasyonlara dönüştürmek isteyen İngiltere ve Norveç'te iki ayrı proje başlatılıyor. Habere göre böylece rüzgar santralleri tarafından üretilen elektriği alıp CSOV’leri (İnşaat Servis Operasyon Gemisi), CTV’leri (Mürettebat Transfer Gemisi) ve rüzgar santralleri için diğer destek gemilerini şarj etmek için kullanılacak pil sistemlerinde depolamak amaçlanıyor.
İngiltere’deki projenin organizatörleri, bu gemileri sürdürülebilir operasyonlara dönüştürmenin önündeki en büyük engelin, elektrikli ve hibrit gemilerin çalışabileceği menzil ve süre olduğuna dikkat çekiyor. Sıfır emisyonlu bir enerji kaynağından açık deniz şarjını etkinleştirerek, CTV’ler ve diğer gemiler pil gücüyle çalışarak emisyonlarını ortadan kaldırabilecekler. Projeye öncülük eden Oasis Marine, ilk hedefin çoğu zaman elektrik gücüyle çalışarak CTV’lerin çalışma menzilini genişletmek olduğunu söylüyor. Teknolojinin gelecekte tam elektrikli operasyonları mümkün kılacağına inanıyorlar. Norveç hükümeti de Yeşil Platform Girişimi aracılığıyla, 2022’nin sonunda Vard liderliğindeki Ocean Charger projesine yaklaşık 3,7 milyon dolar hibe etti.
Kaynak: TEMİZENERJİ
Almanya vatandaşlarının evlerindeki elektrik sayacı sistemlerini akıllı sayaçlarla değiştirilmesi zorunlu hale geliyor. Federal Hükümet bu kararla elektrik tüketimini daha verimli hale getirmek ve enerji maliyetlerini düşürmeyi hedefliyor.
Akıllı sayaçlar, ev sahiplerine güncel enerji tüketim bilgilerini sunarak, tüketicilerin enerji tasarrufu yapmalarına yardımcı oluyor. Bu sayaçlar sayesinde tüketicilerin enerji kullanımlarını daha doğru bir şekilde ölçebilecekleri düşünülüyor. Federal Hükümet, akıllı sayaçların kurulumu için tüketicilere geçiş süresi tanıdı. 2025 yılına kadar vatandaşların gönüllü olarak sayaçlarını değiştirmesi gerekiyor.
Kaynak: PANORAMANEWS
Temiz enerji ve teknoloji alanında faaliyet gösteren şirketler, fosil yakıt şirketlerinden yüzde 30 daha fazla kar etti. Sürdürülebilirlik faaliyetleriyle bilinen “As You Sow” adlı sosyal toplum kuruluşu ile “Corporate Knights” dergisi, temiz enerji dönüşümüne öncülük eden 200 halka açık şirketin yer aldığı Clean 200 listesini yayımladı. Listedeki şirketler arasından 91,2’sinin, 1 Temmuz 2016’dan 31 Ocak 2023’e kadar toplamda 91,2 şirketin değer artışı sağladığı görüldü.
Fosil yakıt şirketlerinden oluşan MSCI ACWI/Enerji Endeksi yüzde 61,3 kazanç sağlarken, temiz enerji şirketlerinin ise aynı dönemde fosil yakıt şirketlerine göre yüzde 30 daha fazla kâr elde etti. Listenin en iyi performans göste ren ilk 10 şirketi arasında ağırlıklı olarak Çin, ABD, Güney Kore ve İsveç yer aldı. Temiz enerji kullanımı ve teknolojilerine öncelik veren ilk şirket ise Apple Inc oldu.
Listede ikinci sırada web haritalama platformu olan Alphabet Inc ve Deutsche Telekom Ag takip etti. Diğer şirketler ise şu şekilde sıralandı: Verizon Communications Inc, Tesla Inc, Çin Ziraat Bankası, enerji tasarruflu mikroçipler üreten TSMC, Iberdrola SA, HP Inc ve elektrikli batarya sistemleri şirketi Contemporary Amperex Technology Rapora ilişkin değerlendirmede bulunan As You Sow Üst Yöneticisi Andrew Behar, Clean200 listesinin oluşturulmasının altında yatan sebebin, 2016’da yatırımcıların “fosil yakıtları elden çıkarırsak yatırım yapacak bir şey kalmaz” düşüncelerine karşı oluşturulduğu bilgisini verdi. Ekonomik güç merkezinin ortaya çıkışını izlemeye ve paylaşmaya devam edeceğini söyleyen Behar, “Yenileyici bir ekonomiye doğru tanımlayan geniş bir şirket yelpazesini gösteren açık finansal kanıtlar var” dedi.
ABD’li Corporate Knights Üst Yöneticisi Toby Heaps ise fosil yakıt hisse senetleri için parlak bir yılın ardından bile Clean200'ün hem fosil yakıt hem de mavi çip karşılaştırma ölçütlerine karşı 6 yılı aşkın süredir devam eden üstün performansını sürdürmesinin çok anlamlı olduğunu belirtti. Clean 200’de yer alan 35 ülkenin şirketlerden yüzde 42’si ABD, yüzde 21’i Çin, yüzde 16’sı Japon, yüzde 12’si Kanada ve yüzde 11’ini Fransız şirketlerden oluşuyor.
Kaynak: DÜNYA
Rüzgar ve Güneş Enerjisi AB’de 12 Milyar Euro’luk Tasarruf Sağladı
Ember’in yeni raporu Rusya ve Ukrayna savaşının başlamasından bu yana rüzgâr ve güneş enerjili üretimin 50 TWh (+%10) arttığını ve o dönemde AB elektriğinin yüzde 23’ünü rekor bir şekilde ürettiğini ortaya koydu. Yalnızca rüzgar ve güneş enerjisindeki yıllık artışla AB, elektrik üretimi için gereken gaz miktarını 90 TWh azalttı ve 12 milyar Euro’luk tasarruf sağladı.
Çalışmaya göre Avrupa, Rusya ile bağlarını koparmak üzere politikalar geliştirirken, rüzgâr ve güneş enerjisi büyümesi, AB’nin enerji krizini atlatmasına yardımcı oldu ve kömür enerjisine dönüş tehdidini engelledi.
Raporun tamamına buradan ulaşabilirsiniz.
2ND INTERNATIONAL MEET ON RENEWABLE AND SUSTAINABLE ENERGY
13 - 15 Mart 2023
Middle East Energy
14 - 16 Mart 2023
EIF Enerji Kongresi ve Fuarı
26 - 28 Nisan 2023
World Utilities Congress
08 -10 Mayıs 2023
Future Energy Asia 2023
17-19 Mayıs 2023
IEEE PES GT&D 2023
17-19 Mayıs 2023
27’nci ICCI Uluslararası Enerji ve Çevre Fuar ve Konferansı
24 - 26 Mayıs 2023
7th Annual Global Conference on Energy Efficiency
07 - 09 Haziran 2023
