
Türkiye ile Macaristan arasında enerji alanındaki iş birliği derinleşiyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Macaristan programında enerji başlığında biri nükleer diğeri doğal gaz olmak üzere iki ayrı mutabakat zaptı imzalandı. Macaristan temasları sırasında Cumhurbaşkanı Erdoğan’a eşlik eden Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, nükleer enerji alanında iki ülkenin bilgi ve deneyim paylaşımının artırılmasını hedeflediklerini açıklayarak yer altı doğal gaz depoları ile LNG terminalleri alanında iş birliğine gideceklerini söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye- Macaristan Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi’nin 6’ncı toplantısı için gittiği Budapeşte’de temaslarda bulundu. Ziyaretinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Bayraktar da eşlik etti.
Ziyaret kapsamında Macar Cumhurbaşkanı Katalin Novak ile bir araya gelen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Macaristan Başbakanı Viktor Orban ile birlikte 6’ncı Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği toplantısına katıldı.
Toplantının ardından iki ülke arasında anlaşmalar imzalandı. Bakan Bayraktar ile Macaristan Dışişleri ve Dış Ticaret Bakanı Peter Szijjarto, Nükleer Enerji Alanında İşbirliği Üzerine Mutabakat Zaptı’nı imzaladı. BOTAŞ Genel Müdürü Abdulvahit Fidan ile Macaristan devlet şirketi MVM’nin CEO’su Matrai Karoly Tamas da mutabakat zaptını imza altına aldı.
Bakan Bayraktar, sosyal medya hesabından bir açıklamada bulunarak şunları kaydetti:
- “Nükleerde Deneyim Paylaşımı: Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında Budapeşte’de düzenlenen Türkiye-Macaristan Yüksek Düzeyli İş Birliği Konseyi 6. Toplantısı’na katıldık. Toplantı sonrasında Bakanlığımız ile Macaristan Dışişleri ve Dış Ticaret Bakanlığı arasında liderlerin huzurunda “Nükleer Enerji Alanında İş Birliği Üzerine Mutabakat Zaptı” imzaladık. Atılan imzalarla bu alandaki iş birliğimizin daha kurumsal bir nitelik kazanmasını, nükleer enerji alanında güvenlik ve sürdürülebilirlik konularında iki ülkenin bilgi ve deneyim paylaşımının artırılmasını hedefliyoruz.
- Doğal Gazda İş Birliği: Budapeşte ziyaretimiz kapsamında BOTAŞ ile Macaristan devlet şirketi MVM arasında iki ülkenin doğal gaz alanında iş birliğinin artırılması amacıyla bir Mutabakat Zaptı imzalandı. Doğal gaz ticareti alanında muhtemel ortaklıkları, yer altı doğal gaz depoları ile LNG terminalleri alanında iş birliğini ve doğal gaz boru hatlarında hidrojen kullanımını içeren anlaşmanın her iki ülke için de hayırlı olmasını temenni ediyorum.”
Bakan Bayraktar, Budapeşte ziyareti kapsamında Macar Dışişleri ve Ticaret Bakanı Szijjarto ve Macar Enerji Bakanı Csaba Lantos ile de birer görüşme gerçekleştirdi.
Yakın siyasi ve ticari ilişkiler içerisinde bulunun Türkiye ve Macaristan, yıllık 4 milyar dolara yaklaşan ticaret hacmini 6 milyar dolara çıkartmayı hedefliyor. Bu hedef doğrultusunda en önemli başlıklardan birini de enerji sektörü oluşturuyor.
BOTAŞ ile MVM, Ağustos ayında doğal gaz ihracatı anlaşması imzalamıştı. Türkiye'nin enerji alanında stratejik hedefleri ve doğal gazda merkez ülke olma vizyonu doğrultusunda imzalanan anlaşma ile Türkiye'den Macaristan'a doğal gaz sevkiyatının 2024’ten itibaren başlaması planlanıyor. Anlaşma, Türkiye'nin LNG altyapısının ve iki ülke doğal gaz depolama tesislerinin ortak menfaatler çerçevesinde kullanılmasını da içeriyor.
Kaynak: ENERJİ BAKANLIĞI

“Hayal et, Cesaret et, Yap” mottosuyla 12. kez yatırımcı ve girişimcileri 13-14 Aralık’ta Uniq İstanbul’da buluşturan Big Bang Startup Challenge, bu yıl TOP 50 girişimi ile yine fark yarattı.
Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) ve Elektrik Dağıtım Hizmetleri Derneği’nin (Elder) 2019 yılından buyana öncüsü olduğu Big Bang Enerji Sahnesi'nde, Elder'in 1 milyon TL değerindeki ödülü 4 farklı girişim arasında paylaşıldı. Projeleri ile fark yaratan Rumitech, Regenas, Captanomy ve Powea girişimleri 1 milyon TL’lik Elder özel ödülünü paylaştı.
Enerjim Sensin Programı kapsamında, EPDK ve Elder tarafından desteklenen Big Bang Startup Challenge Enerji Sahnesi'nin açılışını EPDK Başkan Danışmanı Dr. İbrahim Öz ve Elder Genel Sekreteri Özge Özden yaptı. Açılışta yaptığı konuşmada “Elder olarak, gençlerimizin, fikir ve girişimleriyle ülkemizin geleceğinin mimarları olduğuna inanıyoruz” diyen Özge Özden, “Bu inançla dernek olarak genç girişimcilerimize Enerjim Sensin Programı ile verdiğimiz nakit ödül tutarı 3,1 milyon TL’yi buldu. Sahneye çıkarak projelerini anlatma fırsatı bulan girişimcilerimiz diğer kurumların da ilgisini çekti ve 2,7 milyon TL tutarında ek yatırım aldılar. Girişimcilerimiz bu can suyu nakit ödüller ile iş fikirlerini büyüttüler. Ciroları 155 Milyon TL’ye ulaşırken, sağladıkları istihdam ise 500 çalışanı aştı. Dönüp baktığımızda desteklediğimiz girişimlerin yatırımlarının 135 milyon TL’yi aşarken, değerlemelerinin 2,5 milyar TL’yi geçtiğini görüyoruz. Elder olarak ulaştığımız büyüklükler ve desteklediğimiz girişimlerin başarıları ile gurur duyuyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
Geçen yıl 341 milyon TL değerinde ödül, nakit ve yatırım duyurulan Big Bang Startup Challenge sahnesinde bu yıl 3,5 kat üzerine çıkılarak 1,28 milyar TL’lik ödül, nakit ve yatırıma şahitlik edildi. İki gün süren etkinlikte girişimciler 8 sektörel dikey sahnesinde sunumlarını gerçekleştirdi. Big Bang Startup Challenge’ta ilk beşte yer almaya hak kazanan girişimler sırasıyla; Captanomy, RumiTech, Wyseye, Newky ve Powea oldu. İTÜ ARI Teknokent, girişimlere sunduğu desteklerin yanı sıra etkinlikte yatırımcı kimliğiyle de yer aldı. Big Bang sahnesinde sunum yapan 50 girişim arasından Newky’e 20 bin dolar, Soundbank’e 20 bin dolar ve Wyseye’a 25 bin dolar değerinde yatırım yaptı. Bunun yanı sıra İTÜ Çekirdek girişimlerinden Crowia, Kozalak, Optimimax, Porima, Teklifim Gelsin ve The Clico girişimlerinin yatırımları da ilk kez Big Bang 2023 sahnesinde duyuruldu. Etkinlikte ayrıca 2023 yılı içerisinde yatırım almış 83 İTÜ Çekirdek girişiminin yatırımları kutlandı.
İTÜ ARI Teknokent Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Gülsün Sağlamer, etkinlikte dünyadaki başarılı teknoloji ve inovasyon ekosistemlerinin hangi kriterlere bağlı olarak bu başarıyı elde ettiklerine dair yapılan araştırmalara değinerek, İTÜ ARI Teknokent’in başarısının da benzer kriterlerden kaynaklandığını vurguladı. Prof. Dr. Sağlamer konuşmasını “Ülkemizin geleceği siz gençlersiniz” diyerek bitirdi.
Big Bang Startup Challenge’ın ikinci gününün açılışında bir sunum gerçekleştiren İTÜ ARI Teknokent Genel Müdürü Prof. Dr. Attila Dikbaş da “Kurulan ilk teknokentlerden biri olarak bu yıl 20. yılımızı kutluyoruz. Ülkemizin kuruluşundan itibaren üstlendiği teknolojiye dayalı milli kalkınma seferberliği kapsamındaki misyonumuzu devam ettiriyoruz. ‘Türkiye’deki Teknoloji Geliştirme Bölgeleri için örnek bir rol model yaratmak’ misyonuyla her zaman Birlikte İleriye anlayışını benimsiyoruz. İTÜ ARI Teknokent’i kurarken yaşayan, yaşatan, öğrenen ve de öğreten sinerjik bir ekosisteme dönüşmesini hayal ederek inşa etmiştik. Bugün geldiğimiz noktada hayallerimizin çok daha ötesine taşıdık bu yapıyı. O yüzden de kendimizi Global Ekosistem Kurucusu olarak konumlandırıyoruz. Kurduğumuz ekosistemin en önemli birimini ise, bu yıl UBI Global tarafından dünyanın en iyi üniversite kuluçka merkezi seçilen İTÜ Çekirdek oluşturuyor. İTÜ Çekirdek’i hayata geçirdiğimiz sene, yılda sadece 478 başvuru almışken şimdi yılda 7 bini aşan başvuru alıyoruz. O yıl sadece 11 girişimi destekleyebilmişken şu anda yılda 500’ü aşkın girişimi destekliyoruz. Big Bang’in ilk senesinde girişimlere yatırım hiç yapılmamıştı. Sağladığımız ödül ise sadece 100 bin TL idi. Geçtiğimiz seneye baktığımızda ise 341 milyon TL’lik ödül, nakit ve yatırımı girişimlerle buluşturduğumuzu görüyoruz. Bugün ise rekora imza atmanın haklı gururunu yaşıyoruz. Bu başarı İTÜ ARI Teknokent ekibinin olduğu kadar paydaşlarımızın, mentorlarımızın, girişimcilerimizin, yatırımcılarımızın” dedi.

Enerji Piyasaları İşletme AŞ (EPİAŞ) tarafından her yıl düzenlenen Şeffaflık Çalıştayı’nın dokuzuncusu, 15 Aralık Cuma günü İstanbul’da geniş bir katılımla gerçekleşti. Enerji sektöründe faaliyet gösteren kamu ve özel sektör temsilcilerini bir araya getiren çalıştayda mevcut verilerin değerlendirilmesi ve yeni veri önerileri oturumlarının yanı sıra Şeffaflık Platformu 2.0 ve EPİAŞ’ın karbon piyasası çalışmaları ile ilgili de sunumlar yapıldı.
Çalıştay EPDK Elektrik Piyasası Dairesi Başkanı Deniz Daştan, EPDK Doğal Gaz Piyasası Dairesi Başkanı Hüseyin Daşdemir, EPDK Strateji Geliştirme Dairesi Başkanı Mehmet Kürkçü ve EPİAŞ Genel Müdürü Ahmet Türkoğlu’nun açılış konuşmaları ile başladı. 9. Şeffaflık Çalıştayı’nın moderatörlüğü ise EPİAŞ Elektrik Piyasası Kayıt ve Uzlaştırma Müdürü Hakkı Özata ile Elektrik Üreticileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Cem Aşık tarafından gerçekleştirildi.
EPDK Elektrik Piyasası Dairesi Başkanı Deniz Daştan açılış konuşmasında 9. Şeffaflık Çalıştayı’na bu kadar geniş bir katılım olmasından dolayı duyduğu mutluluğu belirterek, “Şeffaflık hepimizin ortak paydası. Avrupa ile kıyasladığımızda EEX’in 7 katı, Nord Pool’un ise 4 katı veriyi Şeffaflık Platformunda paylaşıyoruz. Bu anlamda veri sayısında zaten çok ileri bir seviyedeyiz. Bundan sonra daha çok verinin kalitesine odaklanmalıyız. Tüm bu konuları ele alacağımız bu toplantı için, sağlamış olduğu bu güzel ortamdan dolayı EPİAŞ’a teşekkür ediyorum” dedi.
EPDK Doğal Gaz Piyasası Dairesi Başkanı Hüseyin Daşdemir ise uzun süren bir pandemi sürecinden sonra Şeffaflık Çalıştayı’nın fiziksel ortamda gerçekleşmesinden dolayı mutlu olduğunu kaydederek, “Doğal Gaz piyasasında güçlüyüz. Piyasanın serbestleşmesi yolunda önemli adımlar attık. EPDK olarak Şeffaflık Çalıştayı’na verdiğimiz önemi 12 kişilik üst düzeyde katılım göstererek kanıtladığımızı düşünüyorum. Bir sonraki toplantımızı EPİAŞ’ın yeni yerinde Finans Merkezi’nde gerçekleştireceğimizi düşünüyor verimli ve güzel bir çalıştay olmasını diliyorum” diye konuştu.
EPDK Strateji Geliştirme Dairesi Başkanı Mehmet Kürkçü de “Çalıştaya davetiniz için çok teşekkür ediyorum. Şeffaflık 2.0’ın kullanıcı dostu özellikleri ile piyasalara olumlu katkılar sunacağını düşünüyorum. Emeği geçenlere teşekkür ediyorum” değerlendirmesinde bulundu.
EPİAŞ Genel Müdürü Ahmet Türkoğlu açılış konuşmasında sağlıklı piyasa işletimini gerçekleştirmenin, piyasanın talep ve dinamiklerini doğru bir şekilde yorumlamanın EPDK tarafından EPİAŞ’a verilen görevlerin başında geldiğini belirterek, “Şirketimizin kurulduğu 2015 yılından beri her yıl ilgili tarafların katılımı ile Şeffaflık Çalıştayı düzenliyoruz. Bu çalıştaylardan elde ettiğimiz değerli çıktılarla da aksiyonlarımızı belirliyoruz” dedi.
Kaynak: EPİAŞ

Türkiye Sınai Kalkınma Bankası (TSKB), “Türkiye Yeşil Fonu” kurulması amacıyla T.C. Hazine ve Maliye Bakanlığı garantörlüğünde Dünya Bankası’ndan 155 milyon tutarında “Yeşil Finans Projesi” kredi sağladığını duyurdu.
Yapılan açıklamaya göre kredi, Hazine ve Maliye Bakanlığı garantisi ile Türkiye’de Yeşil ve Yeşil Dönüşüm Sürecindeki Firmalara sermaye yatırımı sağlanması ve finansal sektörün çeşitlendirilmesi amacıyla temin edildi. Türkiye Yeşil Fonu’nun, 155 milyon dolar tutarındaki Dünya Bankası kredisinin yanı sıra 100 milyon dolarlık kısmı fon seviyesinde, 150 milyon dolarlık kısmı da firma seviyesinde olmak üzere toplamda 405 milyon dolar özkaynak tutarına ulaşması hedefleniyor. Türkiye Yeşil Fonu’nun Türkiye’nin Ulusal Katkı Beyanı kapsamındaki hedeflerine önemli katkı sağlaması bekleniyor.
Türkiye’deki mevcut finansman açığının karşılanmasında kamunun yanı sıra özel sektörün katkısını da harekete geçirecek proje kapsamında faydalanıcı firmalara özkaynak yatırımları ile dengeli bir borçluluk seviyesi ve stratejik büyüme olanağı sağlanıyor.
Kaynak: ENERJİ GÜNLÜĞÜ

Afyonkarahisar, Bilecik, Eskişehir, Kütahya ve Uşak’a elektrik dağıtım hizmetini sağlayan Osmangazi Elektrik Dağıtım AŞ (OEDAŞ), 3. Sürdürülebilirlik Raporunu yayımladı. 2022 yılındaki ekonomik, çevresel ve sosyal performansını paydaşlarına ve kamuoyuna sunan OEDAŞ bu rapor ile Türkiye genelinde faaliyet gösteren 21 elektrik dağıtım şirketi arasında sürdürülebilirlik raporu yayımlayan ilk ve tek şirket olma unvanını korumaya devam etti.
Sürdürülebilirlik odaklı yaklaşımları hakkında bilgi veren OEDAŞ Genel Müdürü Fuat Celepci, “Gerek ana faaliyet alanımız olan elektrik dağıtım hizmetlerine yönelik çalışmalarımızda gerekse çevresel, sosyal ve kurumsal faaliyetlerimizde gezegenimize karşı sorumluluklarımızı yerine getiriyor, iş modellerimizi ve iş süreçlerimizi küresel platformlarla da koordinasyon içinde sürdürülebilirlik odaklı olarak geliştiriyoruz. Enerji arzında sürekliliği sağlama, toplumsal-çevresel değerleri koruma ve yenilikçi çözümlerle sürdürülebilir ekonomik büyümeyi gerçekleştirme hedeflerine yöneliyoruz” dedi.
Küreselleşme ve dijitalleşmenin enerji sektörünün hızla değiştirdiğini ifade eden Celepci şunları söyledi:
“Biz de elektrik dağıtım gibi önemli bir alanda faaliyet gösteren bir şirket olarak değişime ayak uydurmak için teknolojik gelişmeleri yakından izliyoruz. Bu kapsamda; inovatif çözümler geliştirmeye, uluslararası projelere dahil olmaya, dijitalleşme yatırımlarına öncelik vermeye ve Ar-Ge çalışmalarımızı yoğunlaştırmaya devam ediyoruz.”
İklim değişikliği ile mücadelede aktif bir rol üstlendiklerine dikkat çeken Celepci, “Enerji tüketimimizi ve karbon ayak izimizi azaltıp enerji verimliliğimizi artırmak için binalarımızdaki enerji tüketimini optimize ediyor, yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırım yaparak önemli adımlar atıyoruz. Emisyon azaltımı projelerimiz sayesinde 2022 yılında sera gazı salımımızı yüzde 9,85 azalttık. Çevre, insan sağlığı ve tüm kaynakların korunması hedefiyle yürüttüğümüz sıfır atık uygulamalarımız kapsamında 2.952 kilogram kağıt, 1.629 kilogram plastik, 706 kilogram cam 238 kilogram metal, 621 kilogram karışık atık ve 1.371 kilogram evsel atık olmak üzere olmak üzere toplam 7.517 kilogram değerlendirilebilir atığı ekonomiye geri kazandırdık” diye konuştu.
3. Sürdürülebilirlik Raporuna göre; OEDAŞ 2022 yıl sonu itibarıyla 1,9 milyon aboneye hizmet verirken, 43 bin 687 km faal dağıtım hattı ile dağıtıma sunulan enerji miktarı 7.268 GWh oldu. Tedarik arzında iyileştirme amacıyla 159 adet şebeke yatırımı projesi gerçekleştirilirken 900 km yer altı, 460 km de enerji nakil hattı tesis edildi. Şirket ayrıca 14 bin 990 modem kurulumu ve 6 bin 455 haberleşmeli sayaç montajı gerçekleştirerek otomatik sayaç okuma sistemini genişletti. Dağıtım merkezlerinin yüzde 44’ünde ve trafoların yüzde 99’unda SCADA sistemi kurulumu tamamlandı. Enerji sektöründe kadın istihdamının artırılması, farklı iş kollarına kadın çalışan katılımının sağlanması amacıyla 2019 yılında Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Projesi’ni başlatan OEDAŞ, raporun kapsadığı 2022 yılında da bu alandaki çalışmalarına aralıksız devam etti. OEDAŞ bunun neticesinde beyaz yaka kadrosunda kadın çalışan oranını yüzde 33’e yükseltti. Raporda ayrıca OEDAŞ’ın sokak hayvanlarının beslenme, barınma ve tedavi ihtiyaçlarının karşılanması için yürütülen “Can Dostlar”, Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği iş birliği sürdürülen “Plastik Kapaklar Sandalyelere Dönüşüyor” sosyal sorumluluk projeleri hakkında da bilgi verildi.

Fırat Elektrik Dağıtım AŞ, sorumluluk sahasında sunduğu kaliteli ve kesintisiz enerji arzının yanında eğitim ve insan kaynağı yatırımlarıyla da yaptığı iş birlikleri ile sektöre öncü adımlar atmaya devam ediyor. Bu kapsamda İnönü Üniversitesi ile Fırat Elektrik Dağıtım AŞ arasında Ar-Ge faaliyetleri, uygulama ve eğitim-öğretim iş birliğine dair iş birliği protokolü imzalandı.
İmzalanan protokol ile üniversite- özel sektör iş birliği kültürüne katkı sunmak, sürdürülebilir projeler geliştirmek ve mühendislik faaliyetlerine katma değer sağlamanın yanı sıra üniversitenin ilgili bölümlerinden mezun olacak öğrenciler için istihdamda öncelik tanınması amaçlanıyor.
Taraflar arasında eğitim, araştırma ve geliştirme konularında karşılıklı güvene dayalı sürdürülebilir iş ortamı oluşturmak, sektörün ihtiyaç duyduğu nitelikli insan gücünün yetiştirilmesinde iş birliği yapmak ve ortak projeler üretmenin esas hedef olduğu protokolün imza töreninde konuşan İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Kızılay, “Bugün burada çok kıymetli bir iş birliği için bir araya geldik. Gerek Üniversitemiz gerekse Mühendislik Fakültemiz için özel sektörde faaliyet gösteren değerli kurumlarla attığımız ortak adımlar oldukça kıymetli. Bizlerin her daim akademik ve insan kaynağı noktasında katkı sağlayacağı Elektrik Dağıtım Sektörü, dinamikleri gereği sürekli gelişen ve kendini yenileyen bir alan. İmzaladığımız protokol ile şehrimizde faaliyet gösteren Fırat Elektrik Dağıtım AŞ’ye bu maddeler ışığında destek sağlayacağımız ve ortak projeler yürüteceğimiz için oldukça mutluyuz. Her iki kuruma da hayırlı olmasını diliyorum” dedi.
İmzalanan protokolden duyduğu memnuniyeti dile getiren Fırat EDAŞ Müdürü Müjdat Çelik ise açıklamasında; “Teknoloji ve inovasyonu sürdürülebilir büyümenin merkezinde konumlandıran şirketimiz için, halihazırda geliştirdiğimiz projelerin optimizasyonunun yanı sıra önümüzdeki dönemde geliştireceğimiz projeler için alacağımız akademik destekler bizim için büyük önem arz ediyor. İnönü Üniversitesi ile imzaladığımız Ar-Ge faaliyetleri ve eğitim-öğretim iş birliği protokolünü, Ar-Ge çalışmalarımızın bir üst lige taşınması noktasında önemli bir mihenk taşı olarak görmenin yanı sıra önceliklerimiz arasında konumlandırdığımız genç ve nitelikli insan kaynağına erişim anlamında da kritik öneme sahip olduğunu düşünüyoruz. Umuyorum ki bu protokol ile karşılıklı fayda sağlanır. Hem sektörümüze hem de akademi camiasına hayırlı olmasını diliyorum” değerlendirmesinde bulundu.
Protokol kapsamında, İnönü Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Elektrik – Elektronik Bölümü’nde görev yapan akademisyenler ve öğrenciler Fırat Elektrik Dağıtım AŞ’nin sektörel projelerine akademik anlamda destek verecek ve taraflar ortak ilgi alanlarında TÜBİTAK, KOSGEB, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı projeleri yürütecek. İmzalanan protokol ile aynı zamanda lisans öğrencilerinin Fırat Elektrik Dağıtım AŞ’de staj yapabilmelerine imkan sağlanacak.

Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 28. Taraflar Konferansı (COP28) kapsamında Birleşik Arap Emirlikleri’nde bir araya gelen devletler, fosil yakıtların küresel bazda tüketimini azaltmaya geçiş konusunda uzlaşı sağladı.
Fosil yakıtlardan aşamalı olarak uzaklaşmaya yönelik taslak anlaşma, iklim krizine karşı verilecek mücadelenin kilometre taşlarından biri olarak nitelendirildi. İmzalanan metin, iklim değişikliğinin temel nedeni olarak görülen fosil yakıt tüketimi çağının nihai olarak sona ermesine işaret eden türünün ilk örneği bir anlaşma olarak görülüyor.
İki hafta süren çetin müzakere süreci sonrası Dubai’de varılan mutabakat, yatırımcılara ve politikacılara dünyanın fosil yakıtlardan kurtulma arzusunda birleştiği mesajı veriyor. Bilim insanları, bunun iklim felaketini engellemek için son umut olduğunu dile getiriyor.
Norveç Dışişleri Bakanı Espen Barth Eide anlaşmayla ilgili, “Dünya ilk kez fosil yakıtlardan uzaklaşılması gerektiği konusunda bu kadar net bir metin etrafında birleşiyor. Bu durum, odadaki fil gibiydi. Meseleye nihayet doğrudan değinildi” dedi.
COP28 kapsamında 100'den fazla ülke petrol, gaz ve kömür kullanımının “aşamalı olarak kaldırılması” yönünde güçlü bir dil kullanılması için yoğun lobi faaliyetleri yürüttü. Ancak bu ülkeler, dünyanın belirli yakıtların kullanımını tamamen bitirmeden emisyonları azaltabileceğini savunan Suudi Arabistan liderliğindeki OPEC grubu ülkelerinin güçlü muhalefetiyle karşılaştı. Taraflar arasındaki mücadele, çarşamba günü zirvenin uzatmalara gitmesine neden oldu.
Henüz taslak halindeki anlaşma özellikle “enerji sistemlerinde fosil yakıtlardan adil, düzenli ve hakkaniyetli bir şekilde uzaklaşılması, böylece bilime uygun olarak 2050 yılına kadar net sıfıra ulaşılması” çağrısında bulunuyor.
Ayrıca 2030 yılına kadar yenilenebilir enerji kapasitesinin küresel olarak üç katına çıkarılması, kömürün azaltılmasına yönelik çabaların hızlandırılması ve karbondan arındırılması zor endüstrileri temizleyebilecek karbon yakalama ve depolama gibi teknolojilerin hızlandırılması çağrısı yapıyor.
Günün erken saatlerinde Dubai’de üzerinde mutabakat sağlandığı açıklanan taslak metin, “aşamalı olarak kaldırma” terimini kullanmasa da fosil yakıtlardan “uzaklaşma” çağrısında bulunarak dili bir ton daha sertleştirdi.
Devletlerarasında yoğun pazarlıklara sahne olan bir gecenin ardından (üye devletlerce) değerlendirilmek üzere açıklanan metin, gelecek 10 yıla atıfla, “kritik on yıl boyunca eylemin hızlandırılması” çağrısında bulunuyor. Keza taslak, tüm üye ülkeleri çeşitli adımlarla yeni yol haritasına net olarak katkıda bulunmaya çağırıyor.
COP28 Başkanı Sultan el Cabir, yaklaşık 200 ülke tarafından onaylanan iklim anlaşmasını, 1,5 derece hedefini ulaşılabilir kılmak için “sağlam bir plan” sunan “tarihi bir önlem paketi” olarak niteledi. El Cabir, anlaşmanın onaylanmasından kısa süre sonra COP28 zirvesi kapanış oturumunda yaptığı konuşmada, “Ekonomilerimizi yeniden tanımlama potansiyeline sahip bir paradigma değişikliği gerçekleştirdik” ifadesini kullandı.
COP28 başkanlığının yanı sıra BAE Sanayi ve İleri Teknoloji Bakanı olan Sultan bin Ahmed el Cabir konuşmasını, “Bir anlaşma ancak uygulandığı kadar iyidir. Biz söylediğimiz değil, yaptığımız şeyiz” ifadeleriyle sonlandırdı.
Kaynak: EURONEWS

Enerji Ajansı (IEA) yayınladığı Kömür 2023 raporunda, dünya kömür tüketiminde ilk kez düşüş öngördü. Buna göre, küresel kömür talebi bu yıl yüzde 1,4 artışla 8,5 milyar tona ulaşacak ve rekor kıracak.
Gelişmiş ekonomilerde kömür talebinde düşüş görülmesine ve Avrupa Birliği ve ABD'de kömür talebinin yüzde 20 azalacağının tahmin edilmesine rağmen, gelişmekte olan ekonomilerde talep artışı görülüyor. Hindistan’ın kömür talebinin yüzde 8 ve Çin’in kömür talebinin yüzde 5 artacağı tahmin ediliyor. Küresel kömür talebinin bu yıl zirve yapmasını takiben 2026 itibarıyla 2023 seviyesine göre yüzde 2,3 gerileyeceği öngörülüyor. Söz konusu düşüşte gelecek üç yılda dünya çapında yenilenebilir enerji kapasitesinde beklenen büyüme itici güç olacak. Yenilenebilir enerjideki öngörülen kapasite artışının yarısı Çin’de oluşacak ve bu da ülkenin kömür talebinin 2024’te düşüşe geçmesini ve 2026’da yatay seyretmesini sağlayacak.
IEA’ya göre, küresel elektrik üretiminin ve aynı zamanda karbon emisyonlarının en büyük kaynağı olan kömür talebinde öngörülen düşüş tarihi bir dönüm noktası olabilir ancak düşüşe rağmen kömür tüketimi 2026’ya kadar hala 8 milyar tonun üzerinde kalacak. Emisyonlarda daha hızlı bir gerileme olması için kömür talebindeki düşüşün de hızlanması gerekiyor.
IEA Enerji Piyasaları ve Güvenliği Direktörü Keisuke Sadamori, rapora ilişkin değerlendirmesinde, küresel kömür talebinde daha önce düşüşler görüldüğünü ancak bunların kısa süreli olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
“Sovyetler Birliği'nin dağıldığı ve Kovid-19 krizinin yaşandığı dönemlerde kömür talebinde bu azalışlara şahit olduk. Bu sefer farklı çünkü kömür talebinde temiz enerji teknolojilerindeki hızlı yayılımın etkisiyle yapısal bir düşüş bekliyoruz. Kömür için dönüm noktası açık bir şekilde ufukta görünüyor. Asya'nın kilit ekonomilerindeki yenilenebilir enerji kaynaklarının artış hızı bundan sonra ne olacağını belirleyecek. Küresel iklim hedeflerine ulaşmak için emisyonları azaltmak için çok daha fazla çaba sarf edilmesi gerekiyor.”
Kaynak: AA

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD), 2060 itibarıyla OECD ve G20 ülkelerinde ekonomik büyümenin yıllık yüzde 1,7 seviyesine gerileyeceğini öngörürken, enerji dönüşümünün hızlandırılmasının, üye ülkelerdeki ekonomik büyümede ılımlı, G20 ülkelerinde ise biraz daha keskin bir düşüşe yol açacağı tahmininde bulundu.
OECD, “Uzun Vadeli Senaryo Güncellemesi: Enerji Dönüşümünün Entegrasyonu” raporunu açıkladı. Raporda OECD ve G20 ülkeleri için 2050 ve 2060'a yönelik ekonomik büyüme öngörüsü “temel” ve “enerji dönüşümü” olmak üzere iki farklı senaryoda incelendi.
Temel ekonomik senaryoya göre, OECD ve G20 ülkelerinde gayrisafi yurt içi hasılanın (GSYH) Kovid-19 öncesi yüzde 3 olan yıllık büyüme oranının 2060 itibarıyla yüzde 1,7’ye gerileyeceği öngörülüyor. Rapora göre bu düşüşte, çalışma çağındaki nüfus ve gelişmekte olan piyasa ekonomilerindeki iş gücü verimliliği artışının yavaşlaması etkili olacak. Bu dönemdeki ekonomik büyümenin büyük bir kısmını Çin ve Hindistan’ın oluşturacağı ancak Hindistan'ın ekonomik büyümedeki katkısının 2030'ların sonunda Çin’i geçeceği tahmin ediliyor.
OECD bölgesinde, kişi başına düşen reel GSYH büyümesinin yıllık yüzde 1,5 seviyesinde kalarak tarihsel ortalamanın oldukça altında seyredeceği öngörülüyor. Kişi başına düşen reel GSYH büyümesinin son dönemdeki performansının, G20’deki gelişmekte olan ekonomilerin çoğunda yavaşlaması bekleniyor.
Enerji dönüşümü senaryosunda ise tüm ülkelerin enerji dönüşümünü 2026 itibarıyla hızlandırması, 2050 itibarıyla kömürün bir enerji kaynağı olarak portföyden çıkarılması ve birincil enerji kullanımında petrol ve gazın payının sırasıyla yüzde 5 ve 10'a gerilemesi öngörülüyor. Küresel sıcaklık artışını 1,5 dereceyle sınırlandırma hedefiyle uyumlu olan senaryoda, küresel ekonomik büyümenin ilk olarak yıllık 0,2 ve dönüşüm sürecinin sonuna doğru ise 0,6 puan düşmesi bekleniyor. Söz konusu düşüşün OECD bölgesinde daha ılımlı, gelişmekte olan G20 ülkelerinde ise daha keskin olacağı tahmin ediliyor.
Enerji dönüşümünün sağlanması için düşük karbonlu elektrik üretim kapasitesinin ülkelere göre değişerek 2,5 ila 25 kat artması gerekiyor. Yeni düşük karbonlu elektrik kapasitesi yatırımlarının 2025’ten sonra OECD ülkelerindeki GSYH’nin ortalama yüzde 1’ine ve G20’deki gelişmekte olan ülkelerde GSYH’nin yüzde 2,5’ine denk geleceği hesaplanıyor.
Kaynak: BLOOMBERGHT

Elektrikli otomobil üreticisi Tesla’nın (TSLA.O) kurucusu Elon Musk, petrol ve gazın orta vadede şeytanlaştırılmaması gerektiğini ancak aynı zamanda gezegeni korumak için karbon emisyonlarını azaltmanın önemli olduğunu söyledi.
İtalya Başbakanı Giorgia Meloni’nin İtalya'nın Kardeşleri partisi tarafından düzenlenen bir toplantıda konuşan Musk, “İklim değişikliği alarmı kısa vadede abartılıyor” diyerek, çevre hareketinin çok ileri giderek insanların geleceğe olan inancını kaybetmesine neden olabileceğini de sözlerine ekledi.
COP28 iklim zirvesinde, yaklaşık 200 ülkeden temsilciler, iklim değişikliğinin en kötüsünü önlemek için küresel fosil yakıt tüketimini azaltmaya başlama konusunda anlaşarak petrol çağının sonunda sona ereceğine işaret etti.
Musk, kendisini çevreci olarak gördüğünü belirterek, uzun vadede endüstrilerin fosil yakıtları yakarak topraktan aldıkları ve atmosfere saldıkları milyarlarca ton karbonu azaltmalarının önemli olduğunu sözlerine ekledi. Şirketlerinin İtalya’ya yatırım yapıp yapmayacağı sorulduğunda Musk, ülkenin düşen doğum oranından endişe duyduğunu belirterek, “İtalya’nın yatırım yapmak için harika bir yer olduğunu düşünüyorum, ancak düşük doğum oranı konusunda endişelendiğimi vurgulamak istiyorum. İş gücü azalırsa ülkede kim çalışacak?” dedi.
Kaynak: REUTERS
Enerji Görünümü 2023
Türkiye Sınai Kalkınma Bankası (TSKB) Enerji Çalışma Grubu, her yıl yayımladığı “Enerji Görünümü 2023” raporu ile Türkiye'nin enerji sektöründeki geleceğine ışık tutuyor. Raporda vurgulanan temel noktalardan biri, Türkiye’nin fosil yakıtlardan olan petrol ve doğal gazın büyük bir kısmını ithal etmesi ve bu durumun küresel emtia fiyatlarındaki artışlardan doğrudan etkilenmesi.
Rapora göre, bu enerji kaynaklarına olan bağımlılık, Türkiye’nin küresel piyasalardaki fiyat dalgalanmalarına karşı kırılganlığını artırmakta. Bu nedenle raporda, Türkiye’nin enerji güvenliğini sağlamak, cari açıktaki kırılganlığı önlemek ve sürdürülebilir bir enerji geleceği inşa etmek adına düşük karbonlu enerji dönüşümüne yönelmesi kritik bir ihtiyaç olarak değerlendiriliyor.
Raporun tamamına BURADAN ulaşabilirsiniz.
Elder II. Elektrik Dağıtım Sektöründe İnsan Kaynakları Zirvesi, Online
26 Aralık 2023
Avrupa Enerji Verimliliği Konferansı 2024 Stadthalle, Avusturya
7 - 8 Mart 2024
16. Uluslararası Güneş Enerjisi & Teknolojileri Fuarı İstanbul, Türkiye
4 - 6 Nisan 2024
26. Dünya Enerji Kongresi Rotterdam, Hollanda
22 - 25 Nisan 2024
Avrupa Sürdürülebilir Enerji Haftası Brüksel ve Online
11 - 13 Haziran 2024
Küresel Enerji Dönüşümü 2024 New York, ABD
25 - 27 Haziran 2024
Küresel Yenilenebilir Enerji Zirvesi Venedik, İtalya
16 - 18 Eylül 2024