Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, doğal gazda uzun zamandan beri vatandaşları desteklediklerini belirterek “İmkan, kabiliyetler ve hazinenin durumu çerçevesinde vatandaşlarımızı desteklemeye devam edeceğiz. Şu anda herhangi bir zam gözükmüyor doğal gazda. Bu kış, yine biz tasarruflu kullanalım doğal gazımızı ama bir zam planlamıyoruz” dedi.
Bakan Bayraktar, CNN Türk’te yayınlanan Gece Görüşü programına katıldı. Gazeteciler Hande Fırat ve Zafer Şahin’in sorularını yanıtladı. Karadeniz’de 2020 yılında gerçekleştirilen doğal gaz keşfinin ardından 2023 yılında gazı karaya çıkardıklarını söyleyen Bakan Bayraktar, “Türkiye’de 50 yılda ürettiğimiz gazı, biz Sakarya Gaz Sahasında 1 yılda üreteceğiz” diye konuştu.
Bayraktar, Sakarya Gaz Sahası’ndan günlük 2,2 milyon metreküp doğal gazın sisteme verildiğini aktararak, “10 milyon metreküp hedefimiz var. İkinci fazda 40 milyon metreküpe çıkacağız. Buna ulaştığımızda 15 milyon hane halkının doğal gazını karşılayabilecek bir miktara ulaşmış olacağız” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin doğal gaz ihtiyacının daha fazla olduğuna işaret eden Bayraktar, “Yeni keşifler için aralarda başka sondajlar da yapmamız lazım. Fatih, Yavuz, Kanuni bölgede. Ama bir fırsat bulup arada Karadeniz’de başka gördüğümüz sahalarda da yeni keşif kuyuları da açmayı hedefliyoruz. Bir taraftan üretim için çalışıyoruz bir taraftan yeni keşif kuyularına devam ediyoruz” dedi.
Bayraktar, Türkiye’nin enerjide dışa bağımlılığının yüzde 68’ler civarında olduğunu kaydederek, “Türkiye’nin mutlak surette enerjide tam bağımsız bir ülke olması lazım. Önünüzde 30 yıllık nihai hedef enerjide ve madende tam bağımsız bir ülke olmak. Ümitliyiz ama aramadan bir şeyi keşfetmeden ezbere bir şey söylemek istemiyoruz” diye konuştu.
Gabar Dağı’nda bugün itibarıyla 32 bin varilin üzerinde petrol ürettiklerini anlatan Bayraktar, “2016’da Türkiye Petrollerinin günlük üretimi 35-36 bin varillerdeydi, bu iki saha yokken. Hedef bu yılın sonunda 100 bin varil. Hakkari’de Beytüşşebab’ta yeni kuyular kazıyoruz keşif amaçlı kuyular kazıyoruz. 100 bin varile geldiğimizde bizim hedefimiz, 2024’te 175-200 bin varil bandına gelebilmek. Bu da Türkiye’nin ihtiyacının yüzde 20’si kendi sahalarından üretiyor anlamına geliyor” dedi.
Bayraktar, Akkuyu Nükleer Santrali’nin Türkiye’nin 70 yıldır yapmaya çalıştığı bir hayali olduğunu vurgulayarak “Çok büyük ilerleme var sahada. 4 reaktör aynı anda inşaata devam ediyor. İlk reaktörü bu sene devreye almayı hedefliyoruz. 29 Ekim 2024’te cumhuriyetimizin 101’inci yılında Türkiye’nin nükleer santralden elektrik üretmeye başlaması çok anlamlı olacak” diye konuştu.
7 Ocak 2024’te Türkiye tarihinin rekorunu kırdıklarını, o gün elektrik üretiminin yüzde 28’inin rüzgardan karşılandığını ifade eden Bayraktar, “O gün rüzgar iyi esti. Bizim 6 Ocak’ta da 8 Ocak’ta da enerjiye ihtiyacımız var. İşte biz baz yük dediğimiz kaynağı da nükleerden sağlamak istiyoruz” değerlendirmesini yaptı.
Bayraktar, Enerji Verimliliği Haftası’nda olduklarını hatırlatarak hafta içerisinde olduklarını anımsatarak, “Evlerine ısı izolasyonu için gerekli yalıtım yapan vatandaşların faturaları yüzde 20 ila 35 arasında aşağı düştü. Dolayısıyla, biz diyoruz ki, önümüzde 7 yılda 20 milyar dolarlık enerji verimliliği yatırımı hedefliyoruz bu saydığım bütün alanlarda ve bunların sonucunda da yaklaşık 46 milyar dolarlık 2040’a kadar tasarruf sağlayacağız” dedi.
Doğal gazda uzun zamandır vatandaşları desteklerini kaydeden Bayraktar, doğal gaza zam konusunda şunları söyledi:
“Elektrikte olsun, doğal gazda olsun toplam geçen seneki destek tutarımız yaklaşık 282 milyar TL’ydi. Biz imkan kabiliyetler, Hazinenin durumu çerçevesinde vatandaşlarımızı desteklemeye devam edeceğiz. Dolayısıyla, şu anda herhangi bir zam gözükmüyor doğal gazda. Yani bu kış, yine biz tasarruflu kullanalım doğal gazımızı ama bir zam planlamıyoruz. Türkiye’de doğal gaz ve elektrikte yani o kadar büyük bir destek sağlıyoruz ki, Avrupa’da elektrikte ve doğal gaz da en ucuz ikinci ülkeyiz.”
Bayraktar, elektrikte 4.1 milyon haneye destek verdiklerini, doğal gaz ve kömür desteklerinin de artarak devam ettiğinin altını çizerek, “Türkiye’de bir sosyal tarifeyi oturtmak istiyoruz, yani gerçekten ihtiyaç sahibi kesimleri desteklediğimiz bir modele doğru aslında bu süreci götürmek istiyoruz. Belki bu anlamda ihtiyaç sahibi kesimleri biraz daha destekleyerek ama ihtiyaç sahibi olmayan kesimlere de ilave bir destek olmayan bir sürece doğru inşallah önümüzdeki dönem de gideriz” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin denizlerde petrol ve doğal gaz arayan dünyanın en büyük gemi filolarından birine sahip olduğunu bildiren Bayraktar, “Bunların birçoğu aslında yurt dışında arama ve üretim şirketleri dışında servis şirketleri tarafından sağlanır. Ama kötü komşu ev sahibi yaparmış misali, biz açıkçası Akdeniz’de ilk gemimizi aldıktan sonraki operasyonlarımızda da şunu gördük: Biz öyle kolay-kolay dışarıdaki yabancı servis sağlayıcı şirketlerle çalışma şansımız yok, çünkü adama gel kardeşim Akdeniz’i arayacağız diyoruz, yok efendim ben kusura bakma, para kazansak da gelemiyoruz diyorlar” değerlendirmesini yaptı.
Bayraktar, Türkiye’nin dünyada maden çeşitliliği açısından sekizinci sırada olduğunu ifade ederek “Bizim bunları toprak altında çıkarıp ekonomiye kazandırmamız lazım. Türkiye, 2022 yılında 6,5 milyar dolarlık bir ihracat yaptı madende. Bu rakam 2002 yılında 680 milyon dolardı, yani bir 10 kat büyüdük maden ihracatında, ama Türkiye hala madende net ithalatçı konumda. Türkiye’nin madende de net ihracatçı bir ülke olması lazım” dedi.
Dünya bor pazarı yaklaşık 4 milyon ton olduğuna, bu pazarın yüzde 63’ünün Eti Maden’in elinde olduğuna değinen Bayraktar, borda katma değerli üretime yoğunlaştıklarını ve kullanım alanlarında farklılaşmaya gittiklerini söyledi. Bayraktar, bor atıklarından lityum üretecek bir tesis üzerinde çalıştıklarını söyleyerek “Biliyorsunuz elektrikli araçlarda depolamada çok ihtiyaç duyulan bir şey. Biz hem sıvı bor atıklarından hem de katı bor atıklarından ondan lityumu ayrıştıracağımız bir tesis kuracağız önümüzdeki yıl, şu anda test süreci devam ediyor, test aşamasına gelmiş durumdayız” diye konuştu.
Kaynak: ENERJİ BAKANLIĞI
Elektrik iletim ve dağıtım süreçleri için devrim niteliğindeki akıllı şebekelerin, enerji verimliliği ve emisyon hedeflerinin yakalanmasında önemli rol oynayacağı değerlendiriliyor. AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, akıllı şebekeler enerjinin daha verimli kullanılması, kesintilerin minimuma indirilmesi ve yenilenebilir enerji kaynaklarının şebekeye daha etkin entegre edilmesinde büyük önem taşıyor. Daha temiz ve sürdürülebilir kaynaklardan üretilen enerji yanında, elektrikli araçlar ve depolama teknolojilerinin de elektrik şebekesine bağlanmasıyla bu alanda modernizasyon ve geliştirme çalışmalarına ihtiyaç artıyor. Elektrik Dağıtım Hizmetleri Derneği (ELDER) Genel Sekreteri Özge Özden, AA muhabire yaptığı değerlendirmede, “akıllı ve yeşil” şebekelerin enerji sektörüne önemli faydalar sunduğunu ifade etti. Akıllı sayaçlar ve bu entegre sistemler sayesinde enerji tüketimini daha etkili şekilde yönetmenin mümkün olduğunu aktaran Özden, bu sayede tüketicilere daha fazla kontrol ve bilgi sağlanırken enerji sağlayıcılarının da ağlarını daha verimli işletebildiğini anlattı. Özden, yeşil şebekelerin çevre dostu enerji üretimini teşvik ederek karbon ayak izini azalttığını belirterek, yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmenin, fosil yakıtlara bağımlılığı azaltmak için büyük önem taşıdığını söyledi. Söz konusu teknolojilerde yatırımların abonelerin tüketim hacimlerine göre şekilleneceğini ifade eden Özden, “Akıllı şebeke teknolojilerinin genellikle çok uluslu şirketler ve teknoloji firmaları tarafından geliştirildiğini görüyoruz. Öncü ülkeler arasında ABD, Almanya, İtalya, Japonya, Güney Kore ve Çin gibi ülkeler yer alır. Ancak, birçok ülkenin kendi yerel şartlarına uygun çözümler geliştirmek ve kendi enerji altyapısını modernize etmek için çalıştığını takip ediyoruz” dedi. Akıllı şebekelerle elektrik iletim ve dağıtım süreçlerinin optimize edilmeye çalışıldığını ifade eden Özden, Türkiye'de akıllı şebekelerle ilgili ilk çalışmaların Türkiye Akıllı Şebekeler (TAŞ2023) projesiyle başladığını ve Milli Akıllı Sayaç Sistemleri (MASS) projesiyle devam ettiğini söyledi. Özden, şöyle devam etti: “Proje kapsamında, yerli ve milli akıllı sayaç sistemi tüm bileşenleri ile ülkemiz koşulları göz önünde bulundurularak geliştirildi. Hedefimiz akıllı şebeke bileşenleri ile enerji yönetimini optimize etmek ve sürdürülebilirliği artırmak. Bu kapsamda şu ana kadar, iletişim protokollerinden modeme, farklı kullanıcı gruplarına özel sayaçlardan oluşan yerli akıllı sayaç sistemini geliştirmeye yönelik önemli adımlar attık. Ayrıca, pilot saha uygulamaları ve teknik testlerle sistemin uyumluluğunu sağladık. Yani, akıllı sayaç sistemleri ülkemizde hayata geçirilebilir aşamaya geldi diyebilirim. Geçtiğimiz günlerde ölçüm sistemleri yönetmeliğinin resmi gazetede yayımlanması ile akıllı şebekelere geçiş süreci de başlamış oldu. Özden, MASS projesi ile akıllı hale gelecek sistemlerin yeşil şebekelerin oluşturulmasına da katkı sağlayacağına işaret ederek, “Projeyle Türkiye'nin enerji sektöründe modern, akıllı ve çevreci bir dönüşüm hedefleniyor. Teknik olarak baktığımızda MASS projesinin, akıllı sayaçlar, haberleşme cihazları ve merkezi yazılımı kapsayan entegre bir yapıya sahip olduğunu söyleyebilirim. Bu bileşenler, marka bağımsız olarak birbirleriyle çalışabilir” ifadelerini kullandı.
Kaynak: AA
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar’ın geçtiğimiz günlerde tanıtımını yaptığı “Türkiye’nin 2030 Enerji Verimliliği Stratejisi ve Eylem Planı” kapsamında hayata geçirilecek eylem ve stratejiler belli oldu. Strateji belgesinde, Türkiye’nin GSYİH başına tüketilen enerji miktarının (enerji yoğunluğunun) 2000 yılına göre yüzde 42 azaltılması ve 2024-2030 döneminde toplamda 37,1 MTEP (milyon ton petrol eşdeğeri) birincil enerji tasarrufu sağlanması hedefi ortaya konuluyor.
Belgede yer alan stratejik amaçlar uyarınca; yeşil dönüşümü ve enerji verimliliğini teşvik edecek yatırımlar ve yenilikçi finansman araçları desteklenecek, binalarda enerji verimliliği için kamunun öncülük yapacağı iyileştirme programı yürütülecek. 61 eylem ve 265 faaliyete yer verilen eylem planında bulunan maddelerden bazıları şöyle:
- Gayrimenkul ilanlarına yapıların Enerji Kimlik Belgesi (EKB) bilgisinin eklenmesi için gayrimenkul sektörüyle iş birliği yapılacak.
- Konutlar için sunulan yalıtım kredisi imkanı gözden geçirilecek ve etkinliği artırılacak.
- Binalarda enerji verimliliği konusu mühendislik ve mimarlık fakültelerinin müfredatlarına dahil edilecek.
- Mevcut doğal gaz hatlarının alternatif gazları (sentetik gazlar, hidrojen vb.) taşımaya uygun hale getirilmesi için mevzuat çalışması yürütülecek.
- Şehir merkezlerinde motorlu araç kullanımına kapalı, bisiklet ve yaya yolları, alanları oluşturulacak.
- Şehirlerde düşük karbon emisyonlu bölgeler oluşturularak bu bölgelere büyük tonajlı araçların ve otomobillerin girmesini sınırlayan caydırıcı önlemler alınacak.
- Aydınlatma direği ünitelerinin şarj istasyonu olarak kullanılabilmesi için teknik şartnamelerde düzenlemeler yapılacak.
- Şarj istasyonlarında zaman ve konum bazlı dinamik fiyatlandırma yapılacak.
- Araç ve insan yoğunluklarını tespit edebilen yapay zekaya dayalı uygulamaların kullanılması teşvik edilecek ve bu sayede sinyalizasyon sürelerinin ayarlanması için mekanizmalar geliştirilecek.
- Yüksek yakıt tüketimi veya emisyon değerine sahip araçların daha fazla vergi ödeyeceği bir motorlu taşıt vergi sisteminin geliştirilmesine yönelik etki analizi çalışması yapılacak.
- Piyasaya sürülen tüm araçların CO2 emisyonu bilgilerinin kaydedildiği bir veri tabanı oluşturulacak.
- Kamu binalarının mimari, elektrik, otomasyon, mekanik ve iklimlendirme projeleri, bölgesine özgü özellikler ve iklim koşullarına göre hazırlanacak.
- Yüksek Hızlı Tren hatlarında yük taşımacılığına yönelik çalışma yapılacak.
- Toplu taşıma araçlarının kat ettikleri yolların uzunluğu ve yakıt tüketimleri ile ulaşım talepleri izlenerek yol güzergahları optimize edilecek.
Kaynak: MİLLİYET
Türkiye’deki havalimanlarında yenilenebilir enerji kullanımın artması için havalimanlarındaki boş arazilere güneş enerjisi santralleri (GES) kurulması planlanıyor. Şu ana kadar kurulumu yapılan GES’lerin kurulu güç kapasitesi açıklandı.
Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) Genel Müdürü Hüseyin Keskin, 8-14 Ocak Enerji Verimliliği Haftası kapsamında DHMİ'nin projeleri hakkında açıklama yaptı. Havalimanlarına 5 adet güneş enerjisi santrali ve hem rüzgar enerjisi türbinleri hem de güneş enerjisi panelleri içeren 4 adet hibrit üretim santralinin devreye alındığı duyuruldu.
DHMİ Genel Müdürü Keskin, “Yenilenebilir enerji kullanımının artırılması kapsamında, 5 havalimanında toplam 3,5 MW kurulu güce sahip güneş enerji santrali yapımını tamamladık. Tüm havalimanlarında GES yapımının yaygınlaştırılması için çalışmalarımız devam ediyor” değerlendirmesinde bulundu.
DHMİ, Karbonsuz Havalimanı Projesi kapsamında, 2023 yılında Uluslararası Havalimanları Konseyi (ACI) tarafından yürütülen Havalimanı Karbon Akreditasyonu Programı'nda 50 havalimanını çeşitli seviyelerde sertifikalandırdı. Bu sayede, DHMİ küresel ölçekte en yüksek sayıda ACA Sertifikasına sahip olan Havalimanı İşletmecisi Kuruluş oldu. Ülke bazında ise Türkiye, Fransa'dan sonraki en yüksek sayıda sertifikaya sahip 2. ülke oldu. Ayrıca DHMİ, “ACI Avrupa Havalimanı Endüstrisi Kapsamında 2050 Yılına Kadar Net Sıfır CO2 Emisyonları (Kapsam 1 & 2) Taahhüdü”ne onay verdi. Isıtma ve soğutma sistemlerinin, daha az emisyon salımı sağlayan doğalgazla çalışan sistemlere (LNG, LPG, CNG) dönüşüm çalışmalarını gerçekleştiriliyor. Havalimanlarının aydınlatma, ısıtma, soğutma ve havalandırma sistemlerinin daha az enerji tüketmesini sağlamak için, bu sistemler otomasyonlaştırılıyor ve terminal içi ve terminal dışı mevcut aydınlatma sistemleri LED’e dönüştürülüyor. Havalimanlarımızda ARFF araçlarının günlük kontrolleri sırasında kullanılan suyun geri dönüşümü için, suyun ARFF ikmal havuzunda toplanması sağlanarak su tasarrufu hedefleyen proje hayata geçirildi.
Antalya Havalimanı'nda yapımı devam eden Uçak Yakıt Hidrant Sistemi'nin faaliyete geçmesiyle, park pozisyonundaki uçaklara, bu sistemden yakıt ikmali yapılacak, bu sayede, apronda yer emniyeti büyük oranda artacak ve araç trafiği yoğunluğu asgariye inerek çevre kirliliğinin azaltılmasına da katkı sağlanacak. Havalimanlarında hizmet veren araçların elektrikli araçlara dönüştürülmesi projesi kapsamında, 15 adet TOGG otomobil hizmet ağına dâhil edildi. İlerleyen süreçte, bu sayının artırılmasına yönelik çalışmalar devam ediyor.
TÜBİTAK-MAM ile Gaziantep, Erzurum, Ordu Giresun ve Muğla Milas Bodrum Havalimanlarında “İklim Değişikliği Stratejileri Hazırlama Projesi”ni başarıyla tamamlamış bulunmaktayız. Proje ile bu havalimanlarına özgü “İklim Değişikliği Stratejileri Dokümanları” hazırlanarak, karbon azaltımına yönelik projeksiyonlar elde edildi.
Kaynak: DONANIM HABER
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın enerji tasarrufu ve verimliliğini ulusal stratejik hedeflerinden göstermesi sonrasında toplumsal sorumluluk bilinciyle harekete geçen UEDAŞ’ın Milli Eğitim Bakanlığı iş birliğiyle gerçekleştirdiği Enerjini Geleceğe Taşı projesi, Enerji Tasarrufu Haftası’nda Balıkesirli çocuklarla buluştu. Projenin Balıkesir bölgesinde Atköy İlkokulu’nda düzenlenen etkinliğine Balıkesir İlçe Milli Eğitim Müdürü Çetin Keren ve İlçe Milli Eğitim Şube Müdürü Mustafa Uzun ile UEDAŞ Balıkesir İşletme Müdürü Barış Can Toygun da katılım gösterirken, enerji tasarrufuna yönelik VR teknolojisi destekli geliştirilen oyunu oynayan öğrenciler farkındalık kazandı.
Enerjini Geleceğe Taşı projesinin önemine dair açıklamalarda bulunan UEDAŞ Genel Müdürü Gökay Fatih Danacı, “Çocuklar ve gençlerimizin gelecekte daha yeşil bir dünyada yaşayabilmesi adına erken yaşlarda bilinç kazanmaları için başlattığımız bu proje ile Milli Eğitim Bakanlığı’nın desteği sayesinde Bursa, Balıkesir, Çanakkale ve Yalova’da birçok okula ziyarette bulunduk. Enerjimizi birlikte korumak ve yarına taşımak adına küçük yaşlarda edinilen olumlu alışkanlıkların ne denli önemli olduğunun farkındayız. Bunun için de öncelikli olarak ilkokulda eğitim gören çocuklarımızın da ilgisini çekip onları sıkmadan bilgilendireceğimiz VR teknolojisi destekli bir oyun geliştirdik. Bu oyun ile dünyamızın 100 yıl sonrasının tasarruf yapılmış ve yapılmamış iki farklı senaryosunu canlandırarak, öğrencilere tasarruf ve verimliliğin önemini eğlenceli ve interaktif yollarla anlatıyoruz. Bu sayede Birleşmiş Milletler’in Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları arasında yer alan ‘Nitelikli Eğitim’, ‘Erişilebilir ve Temiz Enerji’, ‘Sanayi, Yenilikçilik ve Altyapı’, ‘Sürdürülebilir Şehirler ve Topluluklar’, ‘Sorumlu Üretim ve Tüketim’ ile ‘İklim Eylemi’ başlıklarını benimseyip bunlara uygun eylem planı gerçekleştiriyoruz” dedi.
Kalkınarak büyüyen ülkemizin enerji talebinin de arttığını belirten Gökay Fatih Danacı, “Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’mızın öncülüğünde bir yandan sürekli sürdürülebilir, kesintisiz ve uygun maliyetlerle enerji arz güvenliğini sağlarken, diğer yandan 2053’te net sıfır emisyona ulaşmayı hedefliyoruz. Cumhuriyet’imizin ikinci yüzyılında yenilenebilir kurulu gücümüzü artırırken enerji arz güvenliğinin sağlanmasında, rekabetçiliğin ve istihdamın artırılmasında, enerji maliyetlerinin ekonomi üzerindeki yükünün hafifletilmesinde, çevrenin korunarak sağlık koşullarının iyileştirilmesinde, dışa bağımlığının ve sera gazı emisyonunun azaltılmasında tamamlayıcı parçayı ‘enerji verimliliği’ oluşturuyor. Sanayiden ulaştırmaya, binalardan tarıma hayatın her alanında enerji verimliliğine yönelik çözümler geliştiriyoruz. Böylece daha verimli enerji kullanımı ile çevreye etkimizi en aza indiriyoruz. Bu kapsamda ülke olarak 2017-2023 arası 1. Ulusal Eylem Planı hedeflerine başarıyla ulaştık. Şimdi de 2030 Enerji Verimliliği Stratejisi ve 2024-2030 arası 2. Ulusal Enerji Verimliliği Eylem Planı hayata geçiriliyor. Biz de bu stratejiler doğrultusunda kurguladığımız proje kapsamında bugüne dek 22 okulda 1000 öğrenciye ulaştık. Hedefimiz bunu yıl sonuna dek 35 okulda 1500 öğrenciye taşımak” açıklamasında bulundu.
Edirne, Tekirdağ ve Kırklareli’nde elektrik dağıtım hizmetini üstlenen Trakya Elektrik Dağıtım A.Ş.(TREDAŞ), hayata geçirdiği projeler ile sektöre örnek olmaya devam ediyor. TREDAŞ’ın armatür başlıklarını mama ve su kabı olarak sokak hayvanları ile buluşturan “Enerjimiz Küçük Dostlarımız İçin” Projesi ile yapay zekâ destekli dijital asistan “TREDAŞ Enerjik” Projesi, Nice Medya tarafından düzenlenen "6. CX Awards Turkey-Müşteri Deneyimi Ödülleri" yarışmasında ödüle layık görüldü.
11 Ocak Perşembe Gecesi İstanbul’da Sait Halim Paşa Yalısı’nda gerçekleştirilen 6. CX Awards Turkey - Müşteri Deneyimi Ödülleri" töreninde, TREDAŞ “Enerjimiz Küçük Dostlarımız İçin” Projesi "Sürdürülebilirlik" kategorisinde “En İyi Fikir" ödülünün sahibi oldu. TREDAŞ’ın gelecek nesillere daha iyi bir dünya bırakma hedefinin bir parçası olan Enerjimiz Küçük Dostlarımız İçin Projesi’nin ödülünü şirket adına IC İçtaş Enerji Yatırım Holding Kurumsal İletişim Müdürü Ergin Akgün aldı. Müşteri hizmetleri yönetiminde yazılı ve sözlü olarak insan konuşmasını taklit edebilen ve Trakya şivesiyle konuşanlarla da rahatça iletişime geçilebilen yapay zekâ destekli dijital asistan uygulaması “TREDAŞ Enerjik” ise “En İyi Dijital Müşteri Deneyimi” kategorisinde “Sektörde İlkler” ödülüne layık görüldü. Bu özel ödül de törene katılan TREDAŞ Müşteri Deneyimi ve Çağrı Merkezi Müdürü Ömer Yalçın’a takdim edildi.
TREDAŞ’ın, “En İyi Fikir” ödülüne layık görüldüğü “Enerjimiz Küçük Dostlarımız İçin” Projesi, yaklaşık 4 yıldır devam ediyor. Proje kapsamında kullanım ömrünü tamamlamış, yanmayan ve atık olarak ayrılan armatür başlıklarını, sokak hayvanlarına zarar verebilecek vida ve tel gibi maddelerden ayrıştıran TREDAŞ, Edirne, Tekirdağ ve Kırklareli’nde bu başlıkları mama ve su kaplarına dönüştürüyor. Bugüne kadar üç ilde mama ve su kabına dönüştürülen armatür sayısı 300’ü aşmış durumda.
TREDAŞ’ın “Sektörde İlkler” ödülünü alan “TREDAŞ Enerjik” Projesi ise 2020 yılında devreye alındı. O dönemde Avrupa’da ilk olan bir yapay zekâ destekli dijital asistanı olan TREDAŞ Enerjik Projesi, Trakya Bölgesi’ne hizmet vermesinden dolayı yoğunlukta kullanılan şiveye göre tanımlandı. TREDAŞ Enerjik, dijital asistan uygulaması ile müşterilerin taleplerini saniyeler içinde iletirken sesli komutları da algılayarak, elektrik dağıtım faaliyetlerinde her türlü bilgiyi müşterilerine aktarabiliyor.
Uluslararası Enerji Ajansı’nın (IEA) yeni raporuna göre, dünyanın yenilenebilir elektrik üretme kapasitesi son 30 yılda hiç olmadığı kadar hızlı artıyor ve bu da hükümetlerin geçen ay COP28 iklim değişikliği konferansında belirlediği 2030 yılına kadar küresel kapasiteyi üç katına çıkarma hedefine ulaşma konusunda gerçek bir şans veriyor.
IEA'nın sektöre ilişkin yıllık piyasa raporunun son baskısı olan” Yenilenebilir Enerji 2023”e göre, dünya genelinde enerji sistemlerine eklenen yenilenebilir enerji kapasitesi 2023 yılında yüzde 50 artarak yaklaşık 510 gigawatt'a (GW) ulaşırken güneş enerjisi dünya genelindeki eklemelerin dörtte üçünü oluşturdu. En büyük büyüme, 2023 yılında tüm dünyanın 2022 yılında devreye aldığı kadar güneş PV'sini devreye alan Çin'de gerçekleşirken, Çin'in rüzgar enerjisi ilaveleri bir önceki yıla göre yüzde 66 oranında arttı. Avrupa, Amerika Birleşik Devletleri ve Brezilya'daki yenilenebilir enerji kapasitesindeki artışlar da tüm zamanların en yüksek seviyelerine ulaştı.
Rapor, mevcut politikalar ve piyasa koşulları altında, küresel yenilenebilir enerji kapasitesinin tahmin kapsamındaki 2023-28 döneminde 7 bin 300 GW'a çıkmasının beklendiğini gösteriyor. Bu artışın yüzde 95'ini güneş ve rüzgar enerjisi oluştururken yenilenebilir enerji kaynakları kömürü geride bırakarak 2025 yılı başlarında küresel elektrik üretiminin en büyük kaynağı haline gelecek görünüyor.
Kaynak: IEA
Gelecek ayın başlarında kabineye ve daha sonra milletvekillerine sunulması planlanan teklif metni, Fransa’nın “enerji egemenliğini” sağlamak için nükleer enerjiye olan bağlılığını yeniden teyit ediyor. Ülke, 1973’teki petrol krizinden sonra nükleer enerji üretiminde lider haline geldi ve ülkenin elektriğinin yaklaşık üçte ikisini üreten 50’den fazla enerji santrali inşa etti. Ancak bu reaktörler yaşlanıyor ve Fransa henüz yeni nesil nükleer enerji santrallerinin ilkini faaliyete geçiremedi.
Önerilen metin “nükleer enerjinin rekabetçi ve karbonsuz” bir elektrik kaynağı olarak kullanılmasının sürdürülebilir bir tercih olduğunu teyit ederken temiz enerjiye geçişi sağlamak ve iklim değişikliği hedeflerini karşılamak için en az 6, en fazla 14 yeni reaktörün inşasını hedefliyor. Ancak söz konusu metin, önceki enerji yasalarında olduğu gibi, özellikle rüzgar ve güneş enerjisi olmak üzere yenilenebilir kapasite inşası için böyle bir hedef koymuyor.
Kaynak: FRANCE24.COM
Enerji Depolama Koalisyonu, Avrupa Birliği (AB) Üye Devletlerinin Ulusal Enerji ve İklim Planlarının (NECP'ler), enerji depolamanın hayati rolünü tanıma konusunda büyük ölçüde yetersiz kaldığını açıkladı.
Avrupa’daki farklı yenilenebilir ve temiz enerji teknolojilerindeki ticaret gruplarının oluşturduğu koalisyon, kıtanın kurulu depolama kapasitesini 2030 yılına kadar yaklaşık iki katına çıkararak 200 GW’ı bulmadan AB'nin yenilenebilir enerji hedeflerine ulaşılamayacağını bildirdi. Ancak, üst düzeyde bu gereklilik birçok AB ülkesi tarafından ima edilmiş olsa da her bir ülkenin farklı ihtiyaçlarını değerlendiren ve enerji dönüşümü planlarının nasıl uygulanacağını belirleyen NECP'ler söz konusu olduğunda, depolamayı teşvik etmek için genellikle "basit adımlar" olan şeyler göz ardı edilmekte. NECP'nin 27 üye devletten gelen taslak sunumlarına ilişkin yeni bir analiz, koalisyon tarafından belirlenen üç temel alanda enerji depolamanın planlarda nasıl ele alındığını incelemekte. Bunlar arasında enerji piyasalarında fiyat esnekliğinin değerlendirilmesi, enerji depolamaya ilişkin kapsamlı bir stratejinin yayınlanması ve iletim bağlantılı depolama varlıkları için şebeke ücretlerinin çifte ücretlendirilmesinin kaldırılması gibi konular bulunuyor.
Kaynak: ENERGY.STORAGE.NEWS
Fransız nükleer enerji firması EDF, 2026'ya kadar İngiltere'de işlettiği 5 nükleer santral için ömür uzatma çalışmaları yürütecek. Bu kapsamda EDF tarafından isimleri Sizewell-B, Torness, Heysham 2, Heysham 1 ve Hartlepool olarak açıklanan nükleer santrallere 1,5 milyar Euro yatırım yapılacak. Ömür uzatma çalışmalarının İngiliz hükümetinin onayının ardından gerçekleştirilmesi bekleniyor.
İngiltere’de 30 ila 40 yıl önce elektrik üretimine başlayan santrallerin bakım ve ömür uzatma çalışmalarına ihtiyacı bulunduğu belirtiliyor. EDF, İngiliz nükleer enerji piyasasında sahip olduğu 8 santral ile tek oyuncu konumunda bulunuyor. Şirketin işlettiği santrallerin 3'ünün ise hizmetten çıkarılma süreci devam ediyor.
Dünya Nükleer Enerji Derneği’nin, Ekim 2023 verilerine göre, İngiltere’de toplam kurulu gücü 5,8 GW’a ulaşan nükleer enerji santralleri, ülkenin elektrik talebinin yüzde 15’ini karşılıyor. İngiliz hükümeti, 2050'ye kadar nükleer güç kapasitesini 24 GW’a, nükleerin, toplam elektrik üretimindeki payını da yüzde 25'e çıkarmayı hedefliyor. İngiltere’nin 2023’te nükleer güç santrallerinden sağladığı elektrik üretimi 37,3 milyar kWh olarak gerçekleşirken, üretim geçen yıl bir önceki yıla göre bazı santrallerin kapanmaları ve bakım çalışmaları nedeniyle yüzde 15 azalmıştı.
Kaynak: BLOOMBERGHT
Enerji Talebini Dönüştürmek
Dünya Ekonomik Forumu (WEF) ve PwC tarafından yapılan “Enerji Talebini Dönüştürmek” konulu araştırmaya göre, şirketlerin bu on yılın sonuna kadar maliyet etkin enerji verimliliği önlemlerini hayata geçirmesi, etkili politika çerçeveleri ile desteklenmesi durumunda, önemli fırsatlar doğabilir.
Önerilen önlemler arasında, binaların yalıtım ve diğer enerji verimliliği önlemleriyle güçlendirilmesi, ulaşım sistemlerinin elektrikli hale getirilmesi ve fabrika hattı tasarımının optimize edilmesinde yapay zekadan faydalanılması bulunmakta. Ayrıca, rapor, daha fazla verimliliği elde etmek için işletmeler arasında daha derin iş birliği, temiz enerji kaynaklarını paylaşma ve verimlilik girişimlerinin faydalarını en üst düzeye çıkarmak amacıyla "endüstriyel kümelenme" kavramını öneriyor.
Raporun tamamına BURADAN ulaşabilirsiniz.
DistribuTech International Orlando, ABD
27 - 29 Şubat 2024
Avrupa Enerji Verimliliği Konferansı 2024 Stadthalle, Avusturya
7 - 8 Mart 2024
16. Uluslararası Güneş Enerjisi & Teknolojileri Fuarı İstanbul, Türkiye
4 - 6 Nisan 2024
26. Dünya Enerji Kongresi Rotterdam, Hollanda
22 - 25 Nisan 2024
Avrupa Sürdürülebilir Enerji Haftası Brüksel ve Online
11 - 13 Haziran 2024
Küresel Enerji Dönüşümü 2024 New York, ABD
25 - 27 Haziran 2024
Küresel Yenilenebilir Enerji Zirvesi Venedik, İtalya
16 - 18 Eylül 2024