Hindistan 750 MW’lık güneş santrali projesi ile sektörde önemli yatırımlar yapmak için çalışmalarını başlattı. Proje, ülkenin 25 GW’lık güneş santral kurulma planının bir parçası olarak hayata geçirilecek.

Hindistan’da yürütülen güneş projeleri ile elde edilen enerji, ABD’de 4.1 milyon meskenin enerji ihtiyacını karşılayacak düzeyde. Ülkenin güneş yatırımlarının enteresan olan tarafı ise dünya genelinde şirketler küçük ölçekli ve talep kaynaklarına yakın projelere yönelirken, Hindistan’da tam tersi olarak dev güneş santralleri tercih ediliyor.

Güneşe bu denli önem verilen ve yatırımlar yapılan Hindistan pazarına girmek için yarışan güneş firmaları arasında bulunan ABD merkezli SunEdison, Rajasthan eyaletinde proje geliştirmek için 5 GW’lık mutabakat anlaşması imzaladı.

Dev güneş santralleri aslında sektörde yeni bir eğilim değil. Son 10 yılda güneş santralleri git gide büyümeye başladı. Bu yıl First Solar, şuanda dünyanın en büyük santrali olarak kaydedilen 550 MW’lık Topaz Elektrik Santrali’ni bitirdi. Bu unvanı ise SunPower’ın, 2015 yılında bitirilmesi planlanan 579 MW’lık Solar Star Projesi ile alması bekleniyor.

Dünyada işletimde olan (MWpik) son 10 yılın en büyük güneş projeleri

SunEdison daha önce bu ölçekte proje geliştirmiş olmamasına rağmen, Hindistan’da hayata geçirmeyi planladığı 500 MW’lık proje ile dünyanın en büyükleri arasında yer alacak.

SunEdison, First Solar ve SunPower şirketleri diğer ülkelerde aslında daha küçük ölçekli projeleri tercih ederken, Hindistan’da tam tersini uygulayarak enteresan bir eğilime yön vermeye başladılar.

Dünya sektöründeki gelişmelerin tersine Hindistan’da 25 GW’lık planı kapsamında kurulacak santrallerin devasa olmaları bekleniyor. Şirketlerin daha küçük projeleri tercih etmelerinin sebeplerinden bazıları ise 10-100 MW’lık projelerin şebekeye daha kolay dahil edilmesi, yerlerinin daha kolay belirlenmesi, inşa için gerekli düzenleme ruhsatlarının daha kolay alınması.

ABD, Avrupa, Japonya gibi birçok yerde izinlerin ve ruhsatların alınması gibi bürokratik işlemler şirketler için büyük sorun oluşturabiliyor. Hindistan’da ise santrallerin kurulmasına ilişkin birçok kolaylık sağlanmasına rağmen, yaşanan en büyük sorun yoğun ve kesintili bir güç kaynağının şebeke tarafından kaldırılması. Ülke şebekelerinin güvenilir olmaması ve alt yapının yetersiz kalması (enerji depolama ve pik enerji santrallerinin olmaması) büyük ölçekli güneş santralleri sorunlarını daha büyütebilir. Bu Hindistan’ın güneş planlarının geliştirilmesinde yaşayabileceği en büyük sorunlarından bir tanesi olarak görülüyor.

Kaynak: fool.com

 
 
E-Bülten
 
Sayı:9 - Nisan 2015
 
 
 
ELDER tarafından düzenlenen Ar-Ge Çalıştayı’nda sektörün ihtiyacı olan Ar-Ge projeleri belirlenerek, tüm paydaşların etkin katılımı ve gerekli işbirliklerinin başlatılması amaçlanıyor.

Elektrik Dağıtım Hizmetleri Derneği (ELDER) sektörün ihtiyacı olan Ar-Ge projelerinin belirlenmesi ve gerekli desteğin sağlanması için tarafları bir araya getiriyor. 27 Nisan’da Ankara’da düzenlenecek olan Ar-Ge Çalıştayı’nda, dağıtım şirketlerinin Ar-Ge projelerine yönelik öncelikleri ve ihtiyaçları, üniversite ve araştırmacıların sektöre yönelik projeleri ve ilgili kurumların Ar-Ge desteklerini tüm katılımcılar ile paylaşması hedefleniyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız ve EPDK Başkanı Mustafa Yılmaz’ın da açılışına katılacağı Çalıştay’da gün boyunca katılımcılara ikili görüşmeler için uygun ortam sağlanacak.

Çalıştayda, dağıtım sektöründe günümüz ihtiyaçlarına çözüm üretecek Ar-Ge projelerinin belirlenmesi, planlanması ve gerçekleştirilmesi süreçlerine yönelik ilgili tüm paydaşların etkin katılımı ile farkındalık yaratılması ve gerekli işbirliğinin başlatılması amaçlanıyor.

Dağıtım sektöründe Ar-Ge faaliyetlerinin özelleştirmeler sonrasında başlayan ve giderek önem verilen bir husus olduğu gerçeğinden yola çıkan Elder, mevcut kaynakları en verimli şekilde kullanarak başarılı Ar-Ge projelerine dönüşebilmesi için ilgili tarafların bir araya gelmesi için bu Çalıştayın ilk ve en önemli adım olduğu kanaatinde. Çalıştayda, ihtiyaç sahibi şirketler ile yetkinlik sahibi araştırmacıların ortak projeler geliştirilmesi için uygun ortam yaratılması bekleniyor. Ar-Ge Çalıştayı ile dağıtım sektörü Ar-Ge öncelikleri konusunda farkındalık yaratılması ve ilgili taraflar arasında sağlıklı ve sürekli bir iletişim ortamı kurulması hedefleniyor.

Etkinlik hakkında detaylı bilgi ve kayıt işlemlerine www.elder.org.tr veya
www.elderargecalistayi.info adreslerinden ulaşabilirsiniz.
   
   

Elektrik piyasası mevzuatı ve uygulamaları konusunda ELDER ve Enerji Uzmanları Derneği tarafından, 3 günlük eğitim programı düzenlenecek.

Elektrik Dağıtım Hizmetleri Derneği (ELDER) ve Enerji Uzmanları Derneği (EUD) tarafından düzenlenen Elektrik Piyasası Mevzuatı ve Uygulamaları Eğitimi Antalya’da Limak Limra Hotel’de 16-18 Nisan 2015 tarihlerinde gerçekleştirilecek. Eğitim programında elektrik sektöründeki son yasal ve ikincil mevzuat düzenlemeleri konusunda Enerji Uzmanları Derneği yetkilileri tarafından sektör aydınlatılacak. Söz konusu eğitimle yeni yapılan mevzuat düzenlenmesinin ve uygulamaların aktarılması hedefleniyor.

Eğitim programı kapsamında, Yatırım Usul ve Esasları, Perakende Satış Tarifeleri, Dağıtım Tarifeleri, Tedarik Sürekliliği, Teknik ve Ticari Kalite, Dağıtım ve Perakende Faaliyetlerinin Hukuki Ayrıştırması, Tedbirler Yönetmeliği, Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği Çerçevesinde Tüketici Hakları ve Uygulamaları, Elektrik Piyasalarına Giriş, Lisanssız Elektrik Üretim Eğitimi ile Dengeleme ve Uzlaştırma Mekanizması başlıklarında, uzmanlar katılımcılara eğitimler verecek.

Detaylı bilgi için lale.yilmaz@elder.org.tr adresine mail atabilirsiniz.

   
   

Temiz teknolojiler piyasasında araştırma yapan danışmanlık şirketi Navigant Research, küresel akıllı şebekeler piyasasında, ağ ve iletişim teknolojilerini değerlendirdiği ve 2023 yılını kapsayacak şekilde öngörülerde bulunduğu raporunu yayımladı.

Akıllı şebeke işletmecileri, daha verimli ve güvenilir elektrik sistemleri kurma amacıyla uygulamaya başlattıkları akıllı şebeke teknolojileri, iletişim teknolojilerinin de gelişmesine ve yaygınlaşmasına katkıda bulunuyor. Talep artmaya devam ederken, akıllı şebekelerde ağ donanımı ve iletişim teknolojileri, farklı çözümler ile ekipmanlar üreten ve sayıları artmakta olan rekabetçi firmalar tarafından geliştirilmeye devam ediliyor. Navigant Research tarafından yapılan araştırmaya göre küresel anlamda 2020 yılında sabitlenmesi beklenen akıllı şebekelerde ağ donanımı ve iletişim pazar değeri 3.2 milyon doları bulması bekleniyor.

Navigant Research şirketinin kıdemli analisti Richelle Elberg’in değerlendirmelerine göre, akıllı şebeke teknolojileri olgunlaşmaya devam edecek ve iletişim teknolojileri de bunları takip edecek. Elberg, 5 sene önce satıcı ve kamu hizmeti veren kurum ve kuruluşların sadece şebeke iletişiminin sağlanması yeterliyken, şimdi ise farklı satıcılardan sağlanan ve bütünleşmiş bir sistemde bağlanılabilen teknolojilere yönelmeye başladıklarını bildirdi.

Raporda, ağların gelişimiyle ve şebekelerin bağlanırlık düzeylerinin artmasıyla birlikte bu zamanlarda yaygınlaşan siber saldırılara karşı ciddi hassasiyet oluştuğu ve bu nedenle güvenlik ihtiyacının hiç olmadığı kadar kritik hale geldiği belirtiliyor. Satıcıların daha dirençli ve güvenli çözümler sunabilmeleri açısından, özellikle internet protokolü kapsamında birlikte çalışabilirlik ve standardizasyon sağlanması gerekiyor.

“Akıllı Şebekelerde Ağ ve İletişim” raporunda küresel akıllı şebekeler piyasasında, ağ ve iletişim teknolojilerini değerlendiriliyor. Araştırmada, pazara yön veren gelişmeler, zorluklar, teknik değerlendirmeler ve akıllı şebeke uygulamaları ile iletişim altyapısına ilişkin önemli satıcılara yer veriliyor. Ayrıca nakliyat için küresel pazar tahminleri, ortalama satış fiyatları ve gelirler, uygulama, cihaz tipi, teknoloji ve bölge dağılımına göre 2023 yılını kapsayarak değerlendiriliyor.

Raporun yönetici özeti ücretsiz olarak Navigant Research sitesinden indirilebilir.

Kaynak: tdworld.com

 

 

 

ABD ekonomisi 2007 itibariyle yüzde 8 büyüdü ancak aynı zaman içerisinde yıllık elektrik talep oranı büyümeyerek sabit kaldı. Ekonomi büyürken enerji talebinin sabit kalması, yakın tarihe bakıldığında bir ilk olarak değerlendiriliyor. Bloomberg New Energy Finance tarafından yıllık yayımlanan “Amerika’da Sürdürülebilir Enerji” kitabına göre, 1990’lı yıllarda yavaşlamaya başlayan elektrik talebi ani bir duruş haline geçti.

Ülkede ekonomik büyüme ve elektrik talebinin kesin bir şekilde ayrıştığı bildirilen kitapta, ABD ekonomisinin artık daha az enerji yoğun hale geldiği de belirtiliyor. Aslında bu eğilim son 10 yıldır böyle devam ediyor ancak devletin enerji verimliliği politikalarının yavaşlatılması veya tamamen durdurulmasıyla birlikte elektrik tüketim talebinin önümüzdeki yıllarda yeniden yükselmesine neden olabileceği belirtiliyor.

Ticari işletmeler enerji verimliliğine ivme kazandırdılar. ABD’nin birçok şehir ve eyaletinde, Avrupa’da uzun yıllardır uygulandığı gibi ticari binalarda enerji kalite testi yapılması için politikalar geliştirilmeye başlandı. Yapı yönetmeliği de güncellenerek 2014’de 10 eyalette daha sıkı yapı yönetmelikleri yürürlüğe girdi.

Kamu binalarında ve özellikle federal tesislerde verimlilik denetimleri de son yıllarda sıradan hale geldi. Verimlilik denetimi zorunlu hale gelen şehir ve eyaletlerde, genel olarak maliyetlerin düşürülmesi için de enerji harcamaları gözden geçirildi. 2013 yılı ABD hükümetinin, enerji tüketiminin ölçülmeye başlandığı 1975 yılından beri en düşük enerji tüketim yılı olarak kaydedildi.

Evlerde gereçler ve tüketici elektroniği de son derece verimli hale geldi. Verimlilikten elde edilen kazançlar, elektrikli gereçlerin çoğalması ile birlikte sıfırlandı. Bu bağlamda evlerde kullanılan enerji düşmek yerine sabit ilerlemeye devam ediyor.

ABD’nin enerji tüketiminde düşme eğiliminin devam etmesi için daha sıkı enerji verimliliği standartlarının kullanılması ve yapı yönetmeliklerinin yaygınlaştırılması gerekiyor. Bunların özellikle gelişimin daha yavaş seyredildiği ABD’nin güney eyaletlerinde gerçekleştirilmesi gerekiyor. Gelecekteki gelişmeler, enerji santrallerinin emisyon salımını düzenleyen ABD Çevre Koruma Ajansı'nın Temiz Enerji Planı’na bağlı olacak. Birçok eyalet için emisyon hedeflerini yakalamak adına hem enerji santrallerinin hem de ev ve işyerleri için geçerli enerji verimliliği politikalarının güçlendirilmesi gerekecek.

Kaynak: spectrum.ieee.org

 
 

Avrupa Enerji Düzenleyicileri Konseyi (CEER)’nin yıllık düzenlediği konferansta 2015 yılının konuları enerji piyasası esnekliğini ortaya çıkarma ve talep yanıtı başlıkları altında değerlendirildi.

Katılımcılar tarafından, piyasada yaşanan zorluklar ve inovatif yaklaşımlar, toptan satışlar, şebeke ve tüketici düzeylerinde tartışıldı.

Konferansın açılış konuşmasını gerçekleştiren İklim Eylemi ve Enerjiden Sorumlu AB Komisyonu Üyesi Miguel Arias Cañete, enerjide talep tarafının süreçlere dahil edilmesi konusuna vurgu yaptı. Bu konuda ilerleyebilmek için özellikle teşvik mekanizması oluşturulmasına ve tüketicilerin bilgiye uygun şekilde erişim sağlanmasına dikkati çekti.

CEER Başkanı Lord Mogg ise, konseyin en önemli odak noktasının tüketicilerin dahil olabileceği rekabetçi perakende pazarlarını geliştirmek olduğunu söyledi. Mogg, talep tarafı esnekliğinin etkinleştirildiği takdirde, tüketicilerin hem enerji tüketimlerini ve faturalarını yönetme hem de enerji üretim ile şebeke yatırımlarından kaynaklanan maliyetlerin artmasını önlemek gibi birçok faydadan yararlanabileceğini dile getirdi.

Konferansta konuşma yapan Avrupa Parlamentosu Üyesi Jerzy Buzek enerji piyasası esnekliğinin sağlanmasıyla birlikte enerji arz güvenliğine katkıda bulunacağının altını çizerken, Enerji Genel Müdürlüğü İç Enerji Piyasası Başkanı Klaus-Dieter Borchardt ise konuyla ilgili Enerji Verimliliği Yönetmeliği’nin uygulanmasının gerekliliğini aktardı.

Kamu hizmetleri sağlayan kurum ve kuruluşlara yazılım geliştiren Opower şirketinden Bay Hill, talep tarafını dahil etmenin kolay olmadığını söyledi. Hill, tüketicilerin enerji tüketimini ortalama olarak senede 9 dakika düşündüklerini belirtirken kamu hizmeti veren kurum ve kuruluşlara önemli bir öneride bulunarak “Tüketicilerin ilgisini çekmenin en etkili yolu mahalleler arasında mukayese yapmaktır. İnsanların doğasında rekabet vardır ve mukayese yapıldığında herkes en verimli tüketici olmak ister” dedi.

Konferansa katılamayanlar için enerji piyasası esnekliğini etkinleştirmek adına verilen önemli mesajlar şöyle:

  • Tüketici güvenini sağlamak için özel verilerin korunması
  • Talep yanıtı programlarına katılan tüketicilerin ödüllendirilmesi
  • Esnekliğin değerinde fiyatlandırılması
  • Veri yönetiminde şebeke işletmecilerinin (Dağıtım ve İletim Sistem İşletmecileri) koordinasyonunun sağlanması
  • Talep yanıtı bariyerlerinin kaldırılması

Esnekliğin etkinleştirilmesi ve talep yanıtı bariyerlerinin kaldırılması ile rekabetçi perakende pazarları ve Dağıtım Sistemi İşletmecileri CEER’in çalışma alanlarının çekirdek alanını oluşturuyor. CEER bu kapsamda tüketici sayaç verilerinin yönetilmesi ve korunması adı altında tavsiyelerini paylaşmayı planlıyor.

Kaynak: ceer.eu