Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Müsteşarı Fatih Dönmez, tüketici harcamalarının yüzde 20'sini enerji sektörünün oluşturduğunu belirterek, "Elektrik, doğalgaz ve akaryakıtta verimli ürünlere geçenler geçen sene en az 210 liralık bir kazanç sağlamışlar. Bunun yanında enflasyonun etkisini yansıtmayarak ve indirimlerle de tüketicinin cebine ilave 270 lira civarında bir rakam bırakmış olduk." dedi.

Dönmez, 8. Türkiye Enerji Zirvesi'nin açılışında yaptığı konuşmada, sektörde milli enerji ve tabii kaynaklar politikası kapsamında bir dönüşüm yaşandığını söyledi. Kamu hizmeti olarak elektriğe bakıldığında 12 dolar/cent civarlarında olan kilovatsaat elektrik bedelinin bugün 4-5 dolar/centlere düştüğünü ifade eden Dönmez, nihai elektrik bedellerinde de düşüş yaşandığını anlattı. Dönmez, elektrik talebinde yeniden yükseliş yaşandığını, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu'nun (EPDK) 2016 raporuna göre elektrik tüketiminin geçen yıl 2015'e kıyasla yüzde 9,78 arttığını aktardı.

ENERJİ VERİMLİLİĞİYLE DAHA FAZLA TASARRUF

Dönmez, 2016'da tüm kategorilerde 41 milyon elektrik tüketicisi için geçen yıl tüketici başına ortalama 5 bin 160 kilovatsaat elektrik tüketiminin faturalandığını ve bir tüketicinin yıllık 2 bin 115 lira elektrik faturası ödediğini belirtti.

Sadece son bir yıl içinde zam yapmayarak enflasyona karşı tüketici başına reel bazda 200 liranın üzerinde bir refah artışı gerçekleştirildiğini bildiren Dönmez, "Aynı şekilde konut tüketicileri 80 vatlık akkor ampullerden, 7-8 vatlık LED ampüllere geçtiler ise yıllık ortalama 70 lira olan aydınlatma harcamaları 7 liraya düşmüş ve reel anlamda da bütçelerinde 63 lira yıllık ek bir tasarruf imkânı oluşmuş demektir." diye konuştu.

TÜKETİCİYE TASARRUF TAVSİYESİ

Bu artışın, Türkiye'nin enerji güvenliğine oldukça önemli bir katkı sağlayacağına dikkati çeken Dönmez, şöyle konuştu: "Buradan tüketicilerimize de bir öneride bulunmak istiyorum. Her kış birçok tüketici artan elektrik faturalarından dolayı Bakanlığımıza şikâyette bulunuyor. Önemli bir kısmı da bundan dağıtım şirketlerini sorumlu tutuyor. Parmak kuralı olarak tüketicimize basit bir kural vermek isterim. Evdeki kombilerin su pompaları elektrikle çalışmaktadır, 3 oda 1 salon ev için kombiler yaklaşık 150 vat elektrik harcamaktadır. Her 1 liralık bir gaz tüketimi için 9-10 kuruşluk da elektrik tüketimi yapılmaktadır. Konfor seviyenizi düşürmeden, hasta olmayın ama enerjinizi de verimli kullanın. Sıcaklıktaki 1 derecelik ayar farkınız hem elektrik hem doğalgaz faturanızda yaklaşık yüzde 7-8 seviyesinde önemli bir fark yapacaktır."

Enerjisa Dağıtım Şirketleri Genel Müdürü Murat Pınar, Hollanda'nın başkenti Amsterdam'da düzenlenen Avrupa Altyapı Şebekeleri Fuarı'na konuşmacı olarak katıldı. Pınar, panel sonrasında Türkiye'de akıllı şebekelerin kullanımı ve elektrik sektöründe giderek yaygınlaşan teknoloji uygulamalarına ilişkin, değerlendirmelerde bulundu. 

Söz konusu fuarın sektördeki son teknolojilerin konuşulduğu ve sorunların tespit edilerek çözüm odaklı önerilerin tartışıldığı bir platform olduğunu ifade eden Pınar, elektrik dağıtım sektörünün Merkezi Denetleme Kontrol ve Veri Toplama (SCADA) sistemiyle "akıllı" hale gelmeye başladığını ve bu sistemin Türkiye'deki orta gerilim hatlarının büyük bir kısmında uygulanabildiğini anlattı. 

Pınar, akıllı şebekelere yönelik talebin önemli sebeplerinden birinin verimlilik olduğunu dile getirerek, şunları kaydetti:

"Bir diğer önemli ayağı ise bunu kim için yapıyoruz? Türkiye'nin Akıllı Şebekeler Yol Haritası önümüzdeki yıl içinde bitecek ama 20 yaşın altındakilerin olmadığı bir planda akıllı şebeke haritasının çıkması mümkün değil. Bu yaş grubundaki tüketicilerin bakış açıları çok farklı. Onlar, internet erişimleri her zaman olsun istiyor. Sadece şebekenin akıllı olması değil, her şeyin bir araya gelerek bir bütün oluşturduğu akıllı bir sistem istiyor. Karşımızda mutlu olmak isteyen bir gençlik var, o yüzden elektrik şebekesi artık bu genç kuşağın isteklerine göre şekillenecek." 

"AKILLI ŞEBEKELERDE DOĞRU YOL İZLİYORUZ"

Türkiye'de kişi başına düşen elektrik tüketiminin Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) ülkelerinin yarısı kadar olduğunu vurgulayan Pınar, bunun Türkiye'deki elektrik talebinin artacağı anlamına geldiğini söyledi. 

Pınar, Türkiye'deki elektrik müşterisi sayısının Avrupa'ya kıyasla 10 kat daha hızlı büyüdüğüne dikkati çekerek, şöyle devam etti:

"Bu yüzden de potansiyel hala var Türkiye’den yana. Akıllı şebeke deyince sayaç ile başlıyoruz ama evdeki çamaşır makinasından elektriği ürettiğiniz yere kadar birbirine bağlı bir konsept. Akıllı şebekeler, özellikle elektrik tüketiminin yüksek olduğu ülkelerde önem taşıyor. İsveç'te herkes akıllı sayaca geçti. Yıllık kişi başı 40 bin kilovatsaat elektrik tüketimi olduğu için fiyatların günlük hatta saatlik takip edilmesi, faturalarda anlamlı bir indirim sağlayabiliyor. Bu rakam bizde iki bin 500 kilovatsaat seviyesinde ama zaman içinde alışkanlıklarımız değişiyor ve tüketimimiz artıyor." 

Önemli noktanın doğru datayı toplayarak geleceği ona göre planlamak olduğuna işaret eden Pınar, "Türkiye akıllı şebekeler konusunda doğru bir yol izliyor. Bence doğru zamanda başladık. Avrupa'da bu konularda standardizasyon yeni başladığı için aramızda belli bir senkronizasyon oluştu. Çok da uzak değiliz. Şebeke konusunda alacağımız yol var ama çözümler olarak geride değiliz." ifadelerini kullandı.

ELEKTRİKLİ ARAÇLAR İÇİN YATIRIM İHTİYACI 

Pınar, Türkiye'de akıllı sistemlerin ilk örneklerinden elektrikli araçların doğru kullanıldığında şebekeyi dengelemek için önemli bir unsur olacağını belirterek, "Türkiye'de akıllı sistemlerin ilk örneği elektrikli araçlar için talep edilecek gücün karşılanabilmesi için başlangıçta Ankara metropol bölgesinde 15 milyon lira, İstanbul Anadolu yakasında 40 milyon liralık şebeke yatırımına ihtiyaç olacağı hesaplanıyor. Daha önce yapılan tahminlerde, 2020'lerde 10 bin elektrikli araç olacağı yönünde bir öngörü vardı fakat şu andaki elektrikli araç sayısı şimdiden bin 500 seviyesinde bulunuyor." diye konuştu.

Boğaziçi Elektrik Dağıtım AŞ (BEDAŞ) elektrik sayaçlarında uzaktan kontrol imkanı sağlayan ve akıllı sistemlerin kullanımını amaçlayarak kaçak kullanımını da engelleyen 6 Ar-Ge projesini Avrupa'da tanıttı. 

Hollanda'nın başkenti Amsterdam'da düzenlenen ve dünyanın önde gelen teknoloji şirketlerinin katıldığı Avrupa Altyapı Şebekeleri Fuarı'nda akıllı elektrik sayacı üreten Türk şirket Luna Elektrik Elektronik AŞ ile geliştirdikleri projelerini tanıtan BEDAŞ, katılımcılardan ilgi gördü.

Bu projelerden biri olan “Narrow Band-Internet of Things uygulamaları” ile mobil telefon şebekesine benzer bir yapı oluşturularak bir ağ kuruluyor. Bu uygulamayla, nesnelerin internet erişimlerinin çıkış kapısının elektrik sayaçları olacağı öngörülüyor. Proje hayata geçtiğinde evdeki fırın veya buzdolabı ile internet erişiminin elektrik sayaçları üzerinden çalıştırılabilmesine imkan sağlanıyor.

TATİLDEYKEN SU KAÇAĞINA ÖNLEM

BEDAŞ’ın projelerinden bir diğeri olan “Elektrik sayaçları yardımıyla doğalgaz ve su sayaçlarının uzaktan okunması” kapsamında 100 adet pilot uygulama başlatılmış durumdayken, proje çerçevesinde su ve doğalgaz sayacındaki bilgiler elektrik sayacı üzerinden merkeze ulaştırılıyor.

Bu sayede kurumlar ayda bir okumakta zorlandıkları sayaçları her gün okuyup izleyebilir hale geliyor. Aynı zamanda aboneler de bu bilgiye erişim imkanı elde ediyor. Tatile çıkan bir abone, evinde su kaçağı olduğunu rahatlıkla öğreniyor ve buna müdahale şansı elde edebiliyor.

Söz konusu projenin uygulanmasıyla, sadece elektrikte değil su ve doğalgaz şebekesinde de tüketim bilincinin artması ve buna bağlı tasarrufların sağlanabileceği öngörülüyor.

KAÇAK KULLANIMA KARŞI "ÇABUK GEÇME SAYAÇLAR" 

BEDAŞ’ın,  “Çabuk geçme sayaçlar ile kaçak kullanımın önlenmesi” projesi ise “tak ve çalıştır” mantığı ile hızlı montajlanabilen cihazları içeriyor. Bu sayaçlar, kaçak kullanım halinde merkeze alarm gönderme özelliğine sahip bulunuyor. Söz konusu uygulamada teknik kayıplar ile kaçak kullanım özel geliştirilmiş algoritma ile birbirinden ayrıştırılabiliyor.

Kaçak kullanım halinde merkeze "sinyal" giderken hangi sayaca müdahale edildiği de net olarak görülebiliyor. Pilot uygulamaları da yapılan bu sayaç sayesinde, kaçak kullanım neredeyse yüzde 100’e yakın engellenebiliyor.

Küresel enerji verimliliğinde son yıllarda kaydedilen artışın hükümetlerin yeni enerji verimliliği politikalarında yoğunlaşmamaları halinde yavaşlama riskiyle karşı karşıya olduğu kaydedildi.

Uluslararası Enerji Ajansı (IEA)Enerji Verimliliği 2017 Raporu’na göre, eğer hükümetler yeni enerji verimliliği politikalarını uygulamaya odaklanmayı sürdürmezlerse, küresel enerji verimliliğinde son on yılda kaydedilen ivme düşme riski ile karşı karşıya kalacak. IEA, Enerji Verimliliği 2017 raporunda küresel enerji yoğunluğunun -GSYH'de her birimde enerji kullanımı- 2016'da yüzde 1,8 düştüğü ve bunun da küresel ekonominin enerjiden daha çok değer ürettiğine işaret etiğini ifade etti. Ayrıca rapora göre, 2000 yılından bu yana uygulanan enerji verimliliği politikaları sayesinde 2016 yılında normalden yüzde 12 daha az enerji kullanıldı.

2016 İVMESİNDE POLİTİKA BELİRLEYİCİ OLDU

Rapora göre, 2016'da görülen iyileştirme, son on yılın başından bu yana görülen güçlü ilerlemeyi doğruluyor. Ancak bu ilerleme bazı endişe verici politika eğilimlerini maskeliyor. Rapora göre verimlilik kod ve standartları 2016'da küresel enerji kullanımının yüzde 32'sini kapsayacak şekilde büyürken, bu artışın hemen hemen tamamı mevcut politikalardan geldi ve küresel enerji kullanımının üçte ikisini hala kapsamadı. Bunun yanında ilerleme oranları ülkeler arasında önemli farklılık gösteriyor.  IEA Genel Müdürü Fatih Birol konuyla ilgili yaptığı açıklamada, "2016'da yeni politikaların uygulanmasında belirgin bir yavaşlama mevcuttu ve bu eğilim 2017'de devam ediyor gibi görünüyor" dedi.

MAKALE

ELEKTRİK ENERJİSİ KAYNAKLARININ YÜKSEK PENETRASYONUYLA ELEKTRİK DAĞITIM ÜCRETİNİN ÖDENMESİ İÇİN GELİŞTİRİLMİŞ DÜZENLEYİCİ YAKLAŞIMLAR

Jesse D. Jenkins, Ignacio J. Pérez-Arriaga
Dağıtılan kaynakların artan nüfuzu altında, düzenleyiciler ve elektrik dağıtım araçları, şebeke kullanımlarının evrimi ve etkin sistem maliyetleri konusunda daha büyük bir belirsizlikle karşı karşıyadır. Bu belirsizlik, gelir yeterliliğini tehdit edebilir ve hem hizmet maliyeti / getiri oranını hem de dağıtım araçlarının ücretine yönelik teşvik / performansa dayalı yaklaşımları zorlar. Bu makale, çok yıllı bir düzenleyici süre boyunca izin verilen hizmet gelirleri elde etmek için yeni bir metodoloji önermektedir.

Makaleye buradan ulaşabilirsiniz.

Dünyanın Elektrik Gündemi

  • Nate kasırgası sebebiyle, Meksika körfezinde 1.5 mv/g’e yakın üretim kapandı, bu da stokları indirecek ve ithalat yüksek seyredecek.
  • Avustralya’daki enerji krizinin sebeplerinden biri, hükümetin 10 yıl önce çok yüksek güvenilirlik standartları belirlemesi. Bunun sonuçları ise direk ve kabloya yapılan yatırımın yüksek maliyeti, düşen talep, LNG’deki yüksek maliyet olarak öne çıkıyor.

  • ABD EIA, sene sonunda sektörün 9.82 mv/g’den 9.69’a düşerek yılı kapatmasını beklediğini söyledi. WSJ’ye göre şirketler yatırım yapmakta geri dururlarsa üretim artmayacak, üretimden çok sermaye dönüşünü hedefleyen mektupları geliyor.

  • EPA, Obama dönemi temiz elektrik planı (CPP)’yi sızan belgelere göre illegal iddia ederek geri çekmeye çalışacak. Daha önce Şubat 2016’da ABD Anayasa mahkemesi yürütmeyi durdurma kararı aldı.

  • Almanya’da konut fiyatları Eylül’de en yüksek seviyeye ulaştı. 4 kişilik bir aile yılda 5000 kWh tüketiyor ve 1527 euro ödüyor durumda. Geçen seneye göre yüzde 3,7 arttı.

  • IEA verimlilik raporu Berlin’de tanıtıldı. Fatih Birol “Verimlilik politikaları sayesinde her Alman vatandaşının cebinde 580 dolar kaldı, Karbon fiyatlamasından çok devlet politikaları önemli” dedi. Kamyonlarda tüketilen enerjinin sadece yüzde 16’sı verimlilik politikalarına tabii.

  • Almanya’nın batısındaki şebeke operatörleri Amprion, TenneT, Transnet-BW iletim şebeke bedellerini yüzde 9-45 arasında arttırmayı planlıyor, doğudaki 50 Hertz de yüzde 11 düşürmeyi. Sebep şebeke işletimindeki yeniden talimatlandırmalar olarak açıklanıyor. Eon ultra hızlı şarj noktaları oluşturacak.

  • ABD’de elektrik kesintilerinin 2012-2016 en büyük sebebi yüzde 64,5’i hava olayları, yüzde 31,6 Sandy kasırgası, milyonda 85,8 üretim yetersizliği, milyon 0.7 yakıt yetersizliği, diğer de yüzde 3.8 olarak açıklandı.

Kaynak:
http://barissanli.com/eak/